“Biliyorsun Anastasia, bu benim için de ilklerin haftasonu oldu.”
“Öyle mi?”
“Daha önce kimseyle uyumadım, kendi yatağımda seks yapmadım, hiçbir kızı Charlie Tango ile uçurmadım. Bana ne yapıyorsun böyle?”
Evet. Bana ne yapıyorsun? Bu ben değilim."
Çeviri için Tourniquet Nickli Yöneticimize Teşekkürler.
“Öyle mi?”
“Daha önce kimseyle uyumadım, kendi yatağımda seks yapmadım, hiçbir kızı Charlie Tango ile uçurmadım. Bana ne yapıyorsun böyle?”
Evet. Bana ne yapıyorsun? Bu ben değilim."
Çeviri için Tourniquet Nickli Yöneticimize Teşekkürler.
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: Bendis Date: June 29, 2015, 09:09:40 AM
Anastasia mail’de ilk öpücüğünü gönderdikten sonra Christian’ın düşünceleri.
"Ve bir öpücükle ödüllendirildim. Bunun bana nasıl hissettirdiğini görmezden geldim, iyi karşılandığını bilmesine izin verdim. Yükselen ruh halimi spor salonuna yönlendirdim.
Bana bir öpücük gönderdi."
Çeviri için Tourniquet Nickli Yöneticimize Teşekkürler.
"Ve bir öpücükle ödüllendirildim. Bunun bana nasıl hissettirdiğini görmezden geldim, iyi karşılandığını bilmesine izin verdim. Yükselen ruh halimi spor salonuna yönlendirdim.
Bana bir öpücük gönderdi."
Çeviri için Tourniquet Nickli Yöneticimize Teşekkürler.
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: -minel- Date: July 01, 2015, 02:48:08 PM
E.L. James’e Twitter’da soğuk duş
Grinin Elli Tonu serisinin dördüncü kitabı Grey ile başdöndürücü bir satış grafiği yakalayan E.L. James, geçtiğimiz pazartesi Twitter üzerinden hayranlarının sorularını yanıtlamak için bilgisayarının başına oturdu ve olanlar oldu.
Grinin Elli Tonu serisi ile bir anda tüm zamanların en çok kazanan yazarları arasında yer alan, serinin filmi ve dördüncü kitabı
Grey ile gelirini katlayan yazar E.L. James’in keyfini kaçıran bir olay Twitter üzerinden cereyan etti geçtiğimiz pazartesi.
Twitter’da, AskELJames (E.L James’e Sorun) hashtag’i ile takipçilerinin sorularını yanıtlamaya niyetlenen yazar,
deyiş yerindeyse “okurun gazabından” paçayı sıyıramadı.
Yönelttikleri iğneleyici soru ve yorumlarla yazar ve hikâyeyle dalga geçen pek çok kişi, E.L. James’i Twitter’a girip gireceğine pişman etti.
Özellikle filmin çekimleri sırasında setten ayrılmayarak senarist ve yönetmenin işine fazlasıyla müdahale ettiği bilinen ve asabi kişiliğiyle tanınan yazar,
sorular karşısında öfkelenmek yerine cevap yazmamayı tercih etti.
İşte malum soru-yorumlardan bir seçki;
“Yazarlık yetinizin kaçıncı kitabınızda ortaya çıkacağını düşünüyorsunuz?”
“Hayatınızın herhangi bir evresinde sözlük kullanma ihtiyacı hissetiniz mi?”
“2011 yılında üniversiteli bir genç kadının e-postası ve laptop’u olmaması sizce de tuhaf değil mi?”
“Kitabın ana fikri, zenginsen istediğin kızı taciz edebilirsin. Doğru mu anlamışım?”
“Hangisinden daha çok nefret ediyorsunuz; kadınlardan mı, İngilizceden mi?”
“Anna karakterini yaratırken, oyuncak bebeklerinizden mi ilham aldınız?”
“Bir kızı takip ve taciz ettiğim takdirde bu gerçek aşk anlamına mı gelir?”
“Cinsel istismarı romantize ederek "erotik romantizm" kisvesine bürüyüp çok para kazanmış olmaktan dolayı suçluluk duyuyor musunuz?”
“Sevgilime romantik bir jest yapmak niyetindeyim. Sizce telefonuna GPS takip programı yükleyip beni terk etmeye kalkarsa tehdit etmeli miyim?”
“Yazar Stephenie Meyer’in Alacakaranlık’ta yazdığı Bella ve Edward’ın ilişkisine bir göz atıp ‘Bu ilişkiyi aynen alıp taciz sosuna bulayıp pazarlamalıyım’ fikriyle mi Grinin Elli Tonu’nu yarattınız?
“Bugün Twitter’da yaşadığınız ‘sıcak ilgiden’ sonra soğuk bir duş almayı düşünüyor musunuz?”
------------------
Benim anlayamadığım bu kitaptan sonra bu türde bir sürü kitap çıktı.Bazılarında gerçekten de işkence - tecavüz ya da daha aykırı şeyler vardı.
Niye bu kitaplara bir şey söylemiyorlar da tek bu kitabı öne sürüyorlar ?
Beğenmeyen okumaz kitabı kapatır atar ya da en başta hiç almaz.
Grinin Elli Tonu serisinin dördüncü kitabı Grey ile başdöndürücü bir satış grafiği yakalayan E.L. James, geçtiğimiz pazartesi Twitter üzerinden hayranlarının sorularını yanıtlamak için bilgisayarının başına oturdu ve olanlar oldu.
Grinin Elli Tonu serisi ile bir anda tüm zamanların en çok kazanan yazarları arasında yer alan, serinin filmi ve dördüncü kitabı
Grey ile gelirini katlayan yazar E.L. James’in keyfini kaçıran bir olay Twitter üzerinden cereyan etti geçtiğimiz pazartesi.
Twitter’da, AskELJames (E.L James’e Sorun) hashtag’i ile takipçilerinin sorularını yanıtlamaya niyetlenen yazar,
deyiş yerindeyse “okurun gazabından” paçayı sıyıramadı.
Yönelttikleri iğneleyici soru ve yorumlarla yazar ve hikâyeyle dalga geçen pek çok kişi, E.L. James’i Twitter’a girip gireceğine pişman etti.
Özellikle filmin çekimleri sırasında setten ayrılmayarak senarist ve yönetmenin işine fazlasıyla müdahale ettiği bilinen ve asabi kişiliğiyle tanınan yazar,
sorular karşısında öfkelenmek yerine cevap yazmamayı tercih etti.
İşte malum soru-yorumlardan bir seçki;
“Yazarlık yetinizin kaçıncı kitabınızda ortaya çıkacağını düşünüyorsunuz?”
“Hayatınızın herhangi bir evresinde sözlük kullanma ihtiyacı hissetiniz mi?”
“2011 yılında üniversiteli bir genç kadının e-postası ve laptop’u olmaması sizce de tuhaf değil mi?”
“Kitabın ana fikri, zenginsen istediğin kızı taciz edebilirsin. Doğru mu anlamışım?”
“Hangisinden daha çok nefret ediyorsunuz; kadınlardan mı, İngilizceden mi?”
“Anna karakterini yaratırken, oyuncak bebeklerinizden mi ilham aldınız?”
“Bir kızı takip ve taciz ettiğim takdirde bu gerçek aşk anlamına mı gelir?”
“Cinsel istismarı romantize ederek "erotik romantizm" kisvesine bürüyüp çok para kazanmış olmaktan dolayı suçluluk duyuyor musunuz?”
“Sevgilime romantik bir jest yapmak niyetindeyim. Sizce telefonuna GPS takip programı yükleyip beni terk etmeye kalkarsa tehdit etmeli miyim?”
“Yazar Stephenie Meyer’in Alacakaranlık’ta yazdığı Bella ve Edward’ın ilişkisine bir göz atıp ‘Bu ilişkiyi aynen alıp taciz sosuna bulayıp pazarlamalıyım’ fikriyle mi Grinin Elli Tonu’nu yarattınız?
“Bugün Twitter’da yaşadığınız ‘sıcak ilgiden’ sonra soğuk bir duş almayı düşünüyor musunuz?”
------------------
Benim anlayamadığım bu kitaptan sonra bu türde bir sürü kitap çıktı.Bazılarında gerçekten de işkence - tecavüz ya da daha aykırı şeyler vardı.
Niye bu kitaplara bir şey söylemiyorlar da tek bu kitabı öne sürüyorlar ?
Beğenmeyen okumaz kitabı kapatır atar ya da en başta hiç almaz.
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: Bendis Date: July 01, 2015, 02:56:29 PM
Hayret bi şey ya, okumuyorsanız okuyanlara saygı duyun. Nedir bu Grey'in çektiği...
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: Tourniquet Date: July 01, 2015, 03:50:26 PM
Zaten o arkadaşlar kitabı yanlış okumuşlar gözleriyle okuyup beyinleri ile algılamaları gerekiyordu.
Okumuyorsan okuma zorla mı okuttu o kitapları size bu yazar
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: ssiibbeell Date: July 02, 2015, 03:34:49 AM
Sorulara bak! Daha mantıklı, sorulmaya değer bir soru soramamışlar.
Her üniversiteli kızların laptopu olmak zorunda diyen bir kural mı var? Ya da alacakaranlıkla alakası olmadığını bir tek düşünen ben miyim?
Beğenmiyorsanız okumayın. Okuyupta beğenen bir sürü insan var.
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: mrsrobinson Date: July 06, 2015, 09:25:03 AM
Kimse aşkın rengi serisini yada onun gibi grinin elli tonu^ndan sonra çıkan çakmalarını okumamış anlaşılan bizde bir deyim vardır meyve veren ağaç taşlanır. Ben bu eleştirileri kitabın iyi olmasına bağlıyorum yoksa bu kadar satmazdı.
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: Bendis Date: July 06, 2015, 10:42:13 PM
Heathman'a dönerken arabanın penceresinden iyi Portland insanlarını izliyordum.Trafik ışıklarının orada, kaldırımda, genç bir çift yere düşmüş manav torbasıyla ilgili kavga ediyordu. Daha genç başka bir çift onların yanından geçerken gözleri kapalı kıkırdıyordu. Kız uzanıp dövmeli sevgilisinin kulağına bir şey fısıldadı. Çocuk gülerek eğildi ve onu hızlıca öpüp kahve dükkanının kapısını açtı ve onun içeri girmesi için kenara çekildi.
Ana “daha fazlasını” istiyor. İç çektim ve parmaklarımı saçlarımın arasından geçirdim. Hep daha fazlasını istediler. Hepsi. Ne yapabilirim ki? Kahve dükkanına giden el ele çiftler—Ana ve ben bunu yaptık. İki restoranda yemek yedik ve...eğlenceliydi. Belki deneyebilirdim. Sonuçta o bana çok şey verdi. Kravatımı gevşettim.
Daha fazlasını yapabilir miydim?
Ana “daha fazlasını” istiyor. İç çektim ve parmaklarımı saçlarımın arasından geçirdim. Hep daha fazlasını istediler. Hepsi. Ne yapabilirim ki? Kahve dükkanına giden el ele çiftler—Ana ve ben bunu yaptık. İki restoranda yemek yedik ve...eğlenceliydi. Belki deneyebilirdim. Sonuçta o bana çok şey verdi. Kravatımı gevşettim.
Daha fazlasını yapabilir miydim?
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: Bendis Date: July 06, 2015, 10:42:55 PM
“Dostum uyumam lazım,” dedi Elliot arabaya biner binmez. “Bu kadın doymak bilmiyor.”
“Gerçekten mi?” Sesimden alay akıyordu. En son istediğim şey randevusunun detaylarını öğrenmekti.
“Ya sen önemli insan? Bekaretini bozdu mu?”
Ona 'siktir git' bakışı attım.
Elliot güldü. “Dostum, sıkıntılı bir o. çocuğusun.” Sounders şapkasını suratına çekti ve kestirmek için koltuğa yerleşti.
Müziğin sesini açtım.
Hadi bununla uyu bakalım, Lelliot!
Evet, kardeşime imreniyorum: kadınlarla kolay anlaşması, uyuma yeteneği...ve O. çocuğu olanın o olmaması gerçeği."
“Gerçekten mi?” Sesimden alay akıyordu. En son istediğim şey randevusunun detaylarını öğrenmekti.
“Ya sen önemli insan? Bekaretini bozdu mu?”
Ona 'siktir git' bakışı attım.
Elliot güldü. “Dostum, sıkıntılı bir o. çocuğusun.” Sounders şapkasını suratına çekti ve kestirmek için koltuğa yerleşti.
Müziğin sesini açtım.
Hadi bununla uyu bakalım, Lelliot!
Evet, kardeşime imreniyorum: kadınlarla kolay anlaşması, uyuma yeteneği...ve O. çocuğu olanın o olmaması gerçeği."
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: Bendis Date: July 06, 2015, 10:45:50 PM
“İyi olacak biliyorsun, değil mi bebeğim?” Arzularıma ihanet eden sesim alçaktı.
Gözlerini kapattı, yutkundu ve derin bir nefes aldı. Gözlerini tekrar açtığında endişe yayıyorlardı. “Ama daha fazlasını istiyorum,” dedi.
"Daha fazlasını mı?"
Siktir! Bu da neydi?
Kafasını salladı.
“Daha fazlası?” diye tekrar fısıldadım. Dudağı baş parmağım altında yumuşaktı. “Sen kalpler ve çiçekler istiyorsun.”
Siktir. Onunla yürümeyecekti. Nasıl yürüyebilir ki? Ben romantizm yapmam. İkimiz hakkındaki hayallerim ve umutlarım parçalanmaya başlamıştı.
Gözleri kocaman, masum ve yalvarıyordu.
Kahretsin. Çok baştan çıkarıcıydı. “Anastasia, bu bildiğim bir şey değil.”
“Benim de.”
Tabii ki, daha önce hiçbir ilişkisi olmadı ki.
“Çok şey bilmiyorsun.”
“Sense tüm yanlış şeyleri biliyorsun.”
“Yanlış? Bana göre değil. Dene,”
Lütfen. Benim yolumdan dene.
Suratımda bir ipucu ararken, bakışları fazlasıyla yoğundu. Ve bir anlığına her şeyi gören mavi gözlerinde kayboldum.
“Tamam,” diye fısıldadı.
“Ne?” Vücudumdaki her tüy ilgiyle kalktı.
“Tamam, deneyeceğim.”
“Kabul ediyor musun?” İnanamıyordum.
“Hassas sınırlara tabi olarak, evet, deneyeceğim.”
Tanrım. Kucaklayışımla sarmalayarak onu kollarıma alıp, yüzümü saçlarına gömdüm ve tahrik edici kokusunu içime çektim. Kalabalık bir alanda olmamız umurumda değildi. Sadece o ve ben. “Tanrım, Ana, çok beklenmediksin. Nefesimi kesiyorsun.”
Gözlerini kapattı, yutkundu ve derin bir nefes aldı. Gözlerini tekrar açtığında endişe yayıyorlardı. “Ama daha fazlasını istiyorum,” dedi.
"Daha fazlasını mı?"
Siktir! Bu da neydi?
Kafasını salladı.
“Daha fazlası?” diye tekrar fısıldadım. Dudağı baş parmağım altında yumuşaktı. “Sen kalpler ve çiçekler istiyorsun.”
Siktir. Onunla yürümeyecekti. Nasıl yürüyebilir ki? Ben romantizm yapmam. İkimiz hakkındaki hayallerim ve umutlarım parçalanmaya başlamıştı.
Gözleri kocaman, masum ve yalvarıyordu.
Kahretsin. Çok baştan çıkarıcıydı. “Anastasia, bu bildiğim bir şey değil.”
“Benim de.”
Tabii ki, daha önce hiçbir ilişkisi olmadı ki.
“Çok şey bilmiyorsun.”
“Sense tüm yanlış şeyleri biliyorsun.”
“Yanlış? Bana göre değil. Dene,”
Lütfen. Benim yolumdan dene.
Suratımda bir ipucu ararken, bakışları fazlasıyla yoğundu. Ve bir anlığına her şeyi gören mavi gözlerinde kayboldum.
“Tamam,” diye fısıldadı.
“Ne?” Vücudumdaki her tüy ilgiyle kalktı.
“Tamam, deneyeceğim.”
“Kabul ediyor musun?” İnanamıyordum.
“Hassas sınırlara tabi olarak, evet, deneyeceğim.”
Tanrım. Kucaklayışımla sarmalayarak onu kollarıma alıp, yüzümü saçlarına gömdüm ve tahrik edici kokusunu içime çektim. Kalabalık bir alanda olmamız umurumda değildi. Sadece o ve ben. “Tanrım, Ana, çok beklenmediksin. Nefesimi kesiyorsun.”
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: Bendis Date: July 06, 2015, 10:47:12 PM
Asansörde onu tamamen fark ettim. Hoş kokusu hislerimi ele geçirdi. Nefes alışverişi değişti, biraz tutuklaştı ve parlak, davetkâr bir bakışla beni süzmeye başladı.
Siktir!
Dudağını ısırıyordu.
Bilerek yapıyordu. Ve kısa bir süreliğine onun şehvetli, büyüleyici bakışlarında kayboldum. Vazgeçmedi.
Sertleştim.
Aniden.
Onu istiyordum.
Burada.
Şimdi.
Asansörde.
“Ah, evrak işlerinin canı cehenneme.” Sözler birden ağzımdan çıktı ve bir hisle onu yakaladım ve duvara doğru ittim. İki elini de tutarak başının üstünde kenetledim, böylece bana dokunamayacaktı. Onu güvenceye alınca, dudaklarım onunkileri arayıp buldu ve diğer elimi saçlarına doladım.
Bir sirenin çağrısı gibi ağzıma doğru inledi ve sonunda tadını alabildim: nane, çay ve meyve bahçesi. Göründüğü kadar güzel bir tadı vardı. Bana bolluk zamanlarını hatırlatıyordu. Tanrım. Onu istiyordum. Çenesini kavrayarak öpüşümü derinleştirdim. Ve dili çekinerek benimkine dokundu... keşfediyordu. Düşünüyordu. Hissediyordu. Beni öpüyordu.
Ah, Güzel Tanrım.
Siktir!
Dudağını ısırıyordu.
Bilerek yapıyordu. Ve kısa bir süreliğine onun şehvetli, büyüleyici bakışlarında kayboldum. Vazgeçmedi.
Sertleştim.
Aniden.
Onu istiyordum.
Burada.
Şimdi.
Asansörde.
“Ah, evrak işlerinin canı cehenneme.” Sözler birden ağzımdan çıktı ve bir hisle onu yakaladım ve duvara doğru ittim. İki elini de tutarak başının üstünde kenetledim, böylece bana dokunamayacaktı. Onu güvenceye alınca, dudaklarım onunkileri arayıp buldu ve diğer elimi saçlarına doladım.
Bir sirenin çağrısı gibi ağzıma doğru inledi ve sonunda tadını alabildim: nane, çay ve meyve bahçesi. Göründüğü kadar güzel bir tadı vardı. Bana bolluk zamanlarını hatırlatıyordu. Tanrım. Onu istiyordum. Çenesini kavrayarak öpüşümü derinleştirdim. Ve dili çekinerek benimkine dokundu... keşfediyordu. Düşünüyordu. Hissediyordu. Beni öpüyordu.
Ah, Güzel Tanrım.
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: Bendis Date: July 06, 2015, 10:49:01 PM
“Ama ben bencil bir adamım. Sana hayranım. Seni istiyorum ve bir başkasının sana sahip olacağını düşünmek karanlık ruhuma saplanan bir bıçaktan farksız.”
#ChristianGrey #KaranlığınElliTonu #FiftyShadesDarker
#ChristianGrey #KaranlığınElliTonu #FiftyShadesDarker
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: Bendis Date: July 06, 2015, 10:50:20 PM
“Bu en sevdiğim çay,” demesiyle aklıma Twinings İngiliz Kahvaltı çayını sevdiğini yazdım. Çay poşetini bardağa batırışını izliyordum. Güzel ve karmaşık bir manzara. Çabucak batırmayı bıraktı ve poşeti çay tabağına koydu. Ağzım eğlenceyle seğirdi. Çayını açık ve sade sevdiğini söylediğinde, bir an nasıl bir erkekten hoşlandığını anlattığını düşündüm.
Kendine gel, Grey. Çaydan bahsediyor."
Kendine gel, Grey. Çaydan bahsediyor."
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: Bendis Date: July 06, 2015, 10:52:02 PM
Çeviriler ve Görseller İçin
Fifty Shades Of Grey Turkey
Facebook Sayfasına Teşekkürler.. Emeğinize sağlık
Fifty Shades Of Grey Turkey
Facebook Sayfasına Teşekkürler.. Emeğinize sağlık
Ynt: Grinin Elli Tonu Fan Club By: mrsrobinson Date: July 07, 2015, 05:54:38 PM
Gelsin çevirilerrrr ay çok mutlu oluyorum her çeviride
. Ellerinize sağlık kızlar