 |
|
|
tanenlerin yapısı - tanenlerin özellikleri - tanen çeşitleri Fenolik yapıda, suda çözünen katı bileşikler olan tanenler, bitkiler aleminde yaygın olarak bulunur. Palamut meşesinin tanen içeriği % 10 dolayındadır.Astrenjan etkileri olan tanenler, alkaloitleri ve albümini presipite ederler. Bu etkileri nedeniyle ishal kesici, alkaloit içeren bitkilerle zehirlenmelerde kimyasal antidot olarak ve deri sanayiinde kullanılırlar. Kimyasal yapı yönünden iki gruba ayrılırlar:
- Pirogallik tanenler; hidrolize olabilirler. Bu tepkime sonucu bir karbonhidrat ve bir de asit fenol (gallik asit) şekillenir. Gallik asit de, dekarboksilasyonla pirogallole dönüşür. Hidroliz, retikülo-rumen mikroflorasının etkisiyle de gerçekleşir. Bu nedenle, ruminantlar tanenlere, diğer türlere oranla daha duyarlıdır.
- Kateşik tanenler; hidrolize olmazlar. Ancak, kuru distilasyonla pirokateşole dönüşürler.
Tanenler, astrenjan etkileriyle direkt, hidroliz ürünü asit fenoller aracılığıyla da dolaylı toksisite oluştururlar.
Özellikle yem bitkileri yönünden fakir olan mevsim ve yıllarda tanenli bitkiler (meşe filizleri, çalı yaprakları) çoğu bölgede, yoğun olarak hayvanlara verilmektedir. Bu nedenle de, yurdumuzda tanenli bitkilerle zehirlenme insidensi yüksektir.
Yurdumuzun hemen her yöresinde yetişen meşe (Quercus) türleri (yaprak, filiz; tanen düzeyi % 8 dolayında) ile bunların ürünleri olan palamut (pelit) ve mazı, özellikle yem bitkileri yönünden fakir olan mevsim ve yıllarda yeşil halde ya da kurutularak, yoğun biçimde hayvan yemi olarak kullanılmaktadır.
Bu nedenle, tanen ya da meşeyle zehirlenme, çoğu yörede, özellikle genç hayvanlarda önemli bir toksikolojik sorun konumundadır.
Mineral Maddeler
Bazı yörelerde toprak, doğal yapı nedeniyle kimi mineraller yönünden zengindir. Toprakta bulunan mineraller yörede yetişen kimi bitkiler tarafından kökleriyle emilerek bitki organlarında akümüle edilir.
Toprakta bulunan organik selenyum bileşikleri kimi bitkiler tarafından (selenifer bitkiler) emilerek akümüle edilir. Kimi bitkiler ise, toprakta bulunan ve selenifer bitkiler tarafından emilmeyen anorganik selenyum bileşiklerini emerek, emilebilir organik forma dönüştürürler (çevirici, indikatör bitkiler).Bitkilerde, kuru madde üzerinden 5 ppm üzerinde selenyum, bu bitkilerin tüketim miktar ve süresine bağlı olarak akut, subakut ya da kronik zehirlenmeye neden otur.
Yulaf, çavdar, mısır ve pancar gibi kültive edilen bitkilerle Rumex türleri de, evcil hayvanlarda zehirlenmeye neden olabilecek düzeyde nitrat içerebilmekte ve çevre koşullanma bağlı olarak nitrat, daha toksik form olan nitrite indirgenebilmektedir. Bitkilerde, nitrat düzeyi % 1.4 oranını geçtiginde toksisite olasılığı başlar. Kimi yörelerde, yulaf samanının nitrat düzeyi (potasyum nitrat) % 7 oranını aşabilir.
|