| 
		 Yanıtla #6150 
		 | 
			
 « : Kasım 17, 2015, 06:38:22 ÖS » 
 
		 | 
	 
 
			
			
				
					
				 
  | 
							
							
							as.
		 
								  
		 | 
	 Üye No : 135344
  
Yaş : 31
								 Nerden :  İstanbul
  
								Cinsiyet :   Konu Sayısı : 0
								 Mesaj Sayısı : 698 
						 
							
								Karizma = 1054
								 
							
						 |   
				
					
						
							
								  | 
								
									
 | 
								
								 | 
							  
					 
							 Yorumumu şekillendiren son sayfalar oldu. Açıkçası oraya kadar ne hissettiğimi bilmiyordum. Oraya kadar olan kısımda ise döngü aynen şöyleydi; Naz’ın bolca hem de epeyi bir bolca geçen içsel hesaplaşmaları, iç sesleri, serinkanlılıkla gidip adam öldürmesi ve Karissa. Kitaptan başka bir şey beklemeyin. Naz’ın iç seslerinin uzunluğu ve o karanlık, boğucu hava, bunalıma girmeme neden oldu. Hiç mi iyi bir şeyler olmaz arkadaş ya! Hayır, biz okuyucuya da yazık. Okuyucuyu tatmin edeyim diye düşünmeyen yazar, sağdan soldan vurdu. Olanlar yüzünden son sayfada ki- artık kimine göre mutlu, kimine göre mutsuz sona- bile ne tepki vereceğime karar veremiyorum. Ignazio sağ olsun bulaştırdı bana da bu sonun mutluluk olup olmadığı üzerine felsefi bir yazı yazasım geldi. Gerçek mutluluk var mıdır? Bu yansıma bir dünya mı?  Düşünün kafamdaki karışıklığı… 2.kitabın yazılma amacını anlamadım, sanırım serinin sonu olduğunu belli etmek ve olayların nasıl şekillendiğini, merakta kalmayalım diye yazmış yazar. Başka bir açıklama yapamıyorum çünkü kitap boyunca, olaylar –olay demeye dilim varmıyor- bile çok sıkıcıydı. Adam, sürekli öldürüyor ama bunda bile bir hareketlilik yoktu. Bir kaç istisna dışında gerçekten okurken sıkıldım. Ama yine de Naz’a çok üzüldüm. Şöyle geçmişten bahsedişleri, birilerini kaybetmesi, ailesi ile olan durumları ona gerçekten üzülmeme neden oldu. Özellikle Karissa’ya hissettikleri, onu yanında tutmanın yanlış olduğunu bildiği halde ondan vazgeçememesi beni çok etkiledi. Tüm kontrolü elinde tutmaya çalışarak geçirdiği, baba gibi gördüğü adamın yanlış insan olduğu, gerçek babasını uzaklaştırması, öldürmeye alışması ile geçen 20 koca yıl. Etkisi üzerinizde fazla olacak orası kesin. Cidden adamda yanlış bir şeyler var. Ama ne olduğunu çözemedim. Bir de işlediği onca cinayetten sonra öyle bir konuşuyor ki siz bile sanki normal bir şey yapmış gibi okuyorsunuz. Ama o son şeyi yapmayacaktın Vitale…  Naz da bir yere kadar. Biraz da diğer hasta Karissa’yı inceleyelim arkadaşlar. Olan bunca şeyden sonra bu adamın yanında kalmak istemesine sebep olan şeyin adının AŞK olmadığına bahse girerim. Bu karakter bu kitapta beni fitil etti. Naz’ı teselli bile edecek kelimeleri yoktu. Her şeyi halleden onun yerine bile düşünen Naz gibi geldi bana. Neden kaldığını bile açıklayamadı doğru düzgün. Bir tek uçak sahnesinde iyi bir konuşma yaptı. Naz’ın hiç yas tutmadığını ve onun yerine başka şeyleri koyup öyle yaptığını sanması gibi bir şeylerdi. Tam gediğine oturttu. Benim bu karakterden beklediğim, Naz üzerindeki etkisini fark edip daha ön plana çıkacak hareketlerdi. Onda yanlış bir şeylerin olduğunu fark edipte hiçbir şey yapmaması, okurken sizi sinir edecek benden söylemesi.  İlk kitaptaki tadı alamadım. Yani ilk kitabı beğenenler bunu da beğenir gibi bir şeyle karşınıza çıkmayacağım çünkü her ne kadar öyle olmasını istesem de öyle olmadı. Naz’ın iç dünyasına yolculuk gibi bir şeydi bu kitap ve o iç dünya biraz ilgimi çekse de belli bir yerden sonra garip bir ruh haline soktu beni.  Yine de Naz unutmayacağım karakterler arasındaki yerini aldı.  Yazarın anlatımına gelirsek, iç dünya meselesini abartsa da bize çok iyi yansıtmış. Yani gerçekten de cinayet işleyip sonra Vitale’nin iç dünyası diye bize yutturmuş sanmadım değil   Ve tabi ki yabancı yayınlarından çıkmış olan bu kitabın ayracına bayıldım. Kapaktan emin değilim. Kafamda ki Karissa orada ki gibi değil…  3/5
  Bazen sırlar yok edecek kadar güçlüdür.
 
  “Burada burada tutsak değilsin Karissa.”
  Parmakları anahtarların etrafında kapandı, şaşkın bakışlarını yüzüme dikmiş bakıyordu, bir an için sessiz kaldıktan sonra, “Değil miyim?” diye sordu.
  “Hayır, değilsin,” dedim. “Evden ne zaman istersen çıkabilirsin.”
  “Çıkabilir miyim?”
  “Elbette,” dedim. “Tabii ki bu seni takip etmeyeceğim anlamına gelmiyor.”    WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz. Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
  
						
						 | 
					 
					
						
							
																		   
																		  
						 | 
					 
				 
			 |  
		  
	 |   
  
		
		
					
							WeBCaNaVaRi Botu
  
							
						 | 
						
							
						 
							
 
					     
							 
							 Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)
  
							    
 
Anahtar Kelimeler: Kitap Yorumları Buraya. e-book, Kitap Yorumları Buraya. programı, Kitap Yorumları Buraya. oyunları, Kitap Yorumları Buraya. e-kitap, Kitap Yorumları Buraya. download, Kitap Yorumları Buraya. hikayeleri, Kitap Yorumları Buraya. resimleri, Kitap Yorumları Buraya. haberleri, Kitap Yorumları Buraya. yükle, Kitap Yorumları Buraya. videosu, Kitap Yorumları Buraya. şarkı sözleri, Kitap Yorumları Buraya. msn, Kitap Yorumları Buraya. hileleri, Kitap Yorumları Buraya. scripti, Kitap Yorumları Buraya. filmi, Kitap Yorumları Buraya. ödevleri, Kitap Yorumları Buraya. yemek tarifleri, Kitap Yorumları Buraya. driverları, Kitap Yorumları Buraya. smf, Kitap Yorumları Buraya. gsm 
  | 
							
		 
		
			| 
				
			 | 
		 
	 
	 | 
	
	
		| 
		 Yanıtla #6151 
		 | 
			
 « : Kasım 17, 2015, 07:07:06 ÖS » 
 
		 | 
	 
 
		
			
			
				
					
				 
  | 
							
							
							gokcicisi
		 
								  
		 | 
	 Üye No : 123898
  
Yaş : 32
								 Nerden :  Adana
  
								Cinsiyet :   Konu Sayısı : 1
								 Mesaj Sayısı : 520 
						 
							
								Karizma = 1031
								 
							
						 |   
				
					
						
							
								  | 
								
									
 | 
								
								 | 
							  
					 
							 Yorumumu şekillendiren son sayfalar oldu. Açıkçası oraya kadar ne hissettiğimi bilmiyordum. Oraya kadar olan kısımda ise döngü aynen şöyleydi; Naz’ın bolca hem de epeyi bir bolca geçen içsel hesaplaşmaları, iç sesleri, serinkanlılıkla gidip adam öldürmesi ve Karissa. Kitaptan başka bir şey beklemeyin. Naz’ın iç seslerinin uzunluğu ve o karanlık, boğucu hava, bunalıma girmeme neden oldu. Hiç mi iyi bir şeyler olmaz arkadaş ya! Hayır, biz okuyucuya da yazık. Okuyucuyu tatmin edeyim diye düşünmeyen yazar, sağdan soldan vurdu. Olanlar yüzünden son sayfada ki- artık kimine göre mutlu, kimine göre mutsuz sona- bile ne tepki vereceğime karar veremiyorum. Ignazio sağ olsun bulaştırdı bana da bu sonun mutluluk olup olmadığı üzerine felsefi bir yazı yazasım geldi. Gerçek mutluluk var mıdır? Bu yansıma bir dünya mı?  Düşünün kafamdaki karışıklığı… 2.kitabın yazılma amacını anlamadım, sanırım serinin sonu olduğunu belli etmek ve olayların nasıl şekillendiğini, merakta kalmayalım diye yazmış yazar. Başka bir açıklama yapamıyorum çünkü kitap boyunca, olaylar –olay demeye dilim varmıyor- bile çok sıkıcıydı. Adam, sürekli öldürüyor ama bunda bile bir hareketlilik yoktu. Bir kaç istisna dışında gerçekten okurken sıkıldım. Ama yine de Naz’a çok üzüldüm. Şöyle geçmişten bahsedişleri, birilerini kaybetmesi, ailesi ile olan durumları ona gerçekten üzülmeme neden oldu. Özellikle Karissa’ya hissettikleri, onu yanında tutmanın yanlış olduğunu bildiği halde ondan vazgeçememesi beni çok etkiledi. Tüm kontrolü elinde tutmaya çalışarak geçirdiği, baba gibi gördüğü adamın yanlış insan olduğu, gerçek babasını uzaklaştırması, öldürmeye alışması ile geçen 20 koca yıl. Etkisi üzerinizde fazla olacak orası kesin. Cidden adamda yanlış bir şeyler var. Ama ne olduğunu çözemedim. Bir de işlediği onca cinayetten sonra öyle bir konuşuyor ki siz bile sanki normal bir şey yapmış gibi okuyorsunuz. Ama o son şeyi yapmayacaktın Vitale…  Naz da bir yere kadar. Biraz da diğer hasta Karissa’yı inceleyelim arkadaşlar. Olan bunca şeyden sonra bu adamın yanında kalmak istemesine sebep olan şeyin adının AŞK olmadığına bahse girerim. Bu karakter bu kitapta beni fitil etti. Naz’ı teselli bile edecek kelimeleri yoktu. Her şeyi halleden onun yerine bile düşünen Naz gibi geldi bana. Neden kaldığını bile açıklayamadı doğru düzgün. Bir tek uçak sahnesinde iyi bir konuşma yaptı. Naz’ın hiç yas tutmadığını ve onun yerine başka şeyleri koyup öyle yaptığını sanması gibi bir şeylerdi. Tam gediğine oturttu. Benim bu karakterden beklediğim, Naz üzerindeki etkisini fark edip daha ön plana çıkacak hareketlerdi. Onda yanlış bir şeylerin olduğunu fark edipte hiçbir şey yapmaması, okurken sizi sinir edecek benden söylemesi.  İlk kitaptaki tadı alamadım. Yani ilk kitabı beğenenler bunu da beğenir gibi bir şeyle karşınıza çıkmayacağım çünkü her ne kadar öyle olmasını istesem de öyle olmadı. Naz’ın iç dünyasına yolculuk gibi bir şeydi bu kitap ve o iç dünya biraz ilgimi çekse de belli bir yerden sonra garip bir ruh haline soktu beni.  Yine de Naz unutmayacağım karakterler arasındaki yerini aldı.  Yazarın anlatımına gelirsek, iç dünya meselesini abartsa da bize çok iyi yansıtmış. Yani gerçekten de cinayet işleyip sonra Vitale’nin iç dünyası diye bize yutturmuş sanmadım değil   Ve tabi ki yabancı yayınlarından çıkmış olan bu kitabın ayracına bayıldım. Kapaktan emin değilim. Kafamda ki Karissa orada ki gibi değil…  3/5
  Bazen sırlar yok edecek kadar güçlüdür.
 
  “Burada burada tutsak değilsin Karissa.”
  Parmakları anahtarların etrafında kapandı, şaşkın bakışlarını yüzüme dikmiş bakıyordu, bir an için sessiz kaldıktan sonra, “Değil miyim?” diye sordu.
  “Hayır, değilsin,” dedim. “Evden ne zaman istersen çıkabilirsin.”
  “Çıkabilir miyim?”
  “Elbette,” dedim. “Tabii ki bu seni takip etmeyeceğim anlamına gelmiyor.”    WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz. Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
 
 Taaaam olarak benim düşüncelerim canııım    Ben de bıktım adamın iç seslerinden. Bir sus adam ya diye çemkirmiştim    
						
					 |  
						
							
																		   
																		  WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz. Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
   
						 | 
					 
				 
			 |  
		  
	 |   
  
	
	
		| 
		 Yanıtla #6152 
		 | 
			
 « : Kasım 17, 2015, 07:41:17 ÖS » 
 
		 | 
	 
 
		
			
			
				
					
				 
  | 
							
							
							as.
		 
								  
		 | 
	 Üye No : 135344
  
Yaş : 31
								 Nerden :  İstanbul
  
								Cinsiyet :   Konu Sayısı : 0
								 Mesaj Sayısı : 698 
						 
							
								Karizma = 1054
								 
							
						 |   
				
					
						
							
					 
							Sorma gökçe ya ne iç sesmiş      senin yorumu tekrar okudum kitap bittikten sonra cidden içimdekilere tercüman olmuşsun...   
						
					 |  
						| 
							
						 | 
					 
				 
			 |  
		  
	 |   
  
	
	
		| 
		 Yanıtla #6153 
		 | 
			
 « : Kasım 17, 2015, 07:54:07 ÖS » 
 
		 | 
	 
 
		
			
			
				
					
				 
  | 
							
							
							çıtçıt
		 
								  
		 | 
	 Üye No : 82056
  
Yaş : Yok
								 Nerden :  
  
								Cinsiyet :   Konu Sayısı : 20
								 Mesaj Sayısı : 1 970 
						 
							
								Karizma = 2149
								 
							
						 |   
				
					
						
							
					 
							Evet Salihacım dram yazıyor. Ne zaman ağlamak istesem onu okuyordum bir zamanlar. Acayip stres arttırıyor    en sevdiğim kitabı Kış Bahçesi oldu. Tabi hemen hemen hepsi istisnasız vurdu beni kalbimden. Diğerlerini de dediğin gibi oku, sen de bir noktadan sonra tekrarları fark edeceksin zaten canım   Ben de Kış bahçesi kitabını çok sevdim bir de Gece yolu kitabı beni çok etkiledi.Mia 'nın hikayesine çok üzülmüştüm .    Gece yolu'nda da hatrı sayılır bir derecede ağlamıştım evet. Özellikle ikizinin öldüğü sahnede. Gerçek Renkler de beni çok etkilemişti, okumadıysan onu da öneririm    
						
					 |  
						
							
																		   
																		   Çılgın Hırsız   beriseda 
						 | 
					 
				 
			 |  
		  
	 |   
  
	
	
		| 
		 Yanıtla #6154 
		 | 
			
 « : Kasım 17, 2015, 09:35:11 ÖS » 
 
		 | 
	 
 
		
			
			
				
					
				 
  | 
							
							
							Tourniquet
		 
								  
		 | 
	 Üye No : 111994
  
Yaş : Yok
								 Nerden :  İstanbul
  
								Cinsiyet :   Konu Sayısı : 498
								 Mesaj Sayısı : 2 033 
						 
							
								Karizma = 2123
								 
							
						 |   
				
					
						
							
					 
							Evet Salihacım dram yazıyor. Ne zaman ağlamak istesem onu okuyordum bir zamanlar. Acayip stres arttırıyor    en sevdiğim kitabı Kış Bahçesi oldu. Tabi hemen hemen hepsi istisnasız vurdu beni kalbimden. Diğerlerini de dediğin gibi oku, sen de bir noktadan sonra tekrarları fark edeceksin zaten canım   Ben de Kış bahçesi kitabını çok sevdim bir de Gece yolu kitabı beni çok etkiledi.Mia 'nın hikayesine çok üzülmüştüm .    Gece yolu'nda da hatrı sayılır bir derecede ağlamıştım evet. Özellikle ikizinin öldüğü sahnede. Gerçek Renkler de beni çok etkilemişti, okumadıysan onu da öneririm   Ayak üstü spoiler veriyorsunuz    O değil de ne ağlak kitaplarmış onlar. Sohbetinizi okudum baştan sona "ağladım, mendilimi eksik etmedim" var. İyi ki okumamışım bu yazarın kitaplarını. Bir ara niyetlenmiştim ama okumam şimdi bunları okuyunca     
						
					 |  
						
							
																		   
																		  WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz. Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
 "Benim Gizli Dünyama Bakmak İster Misiniz?"              
						 | 
					 
				 
			 |  
		  
	 |   
  
	
	
		| 
		 Yanıtla #6155 
		 | 
			
 « : Kasım 17, 2015, 11:40:02 ÖS » 
 
		 | 
	 
 
		
			
			
				
					
				 
  | 
							
							
							çıtçıt
		 
								  
		 | 
	 Üye No : 82056
  
Yaş : Yok
								 Nerden :  
  
								Cinsiyet :   Konu Sayısı : 20
								 Mesaj Sayısı : 1 970 
						 
							
								Karizma = 2149
								 
							
						 |   
				
					
						
							
					 
							Ahahaha öyle deme Meryemcim ama kadın çok dokunaklı yazıyor    okuyan okumuştur diye spoiler verdim evet azıcık orada yaa    ama bence okuyabilirsin öneririm. Ya okuyan türünü bilsin de okusun diye şeetmiştim ben ondan yani    
						
					 |  
						| 
							
						 | 
					 
				 
			 |  
		  
	 |   
  
	
	
		| 
		 Yanıtla #6156 
		 | 
			
 « : Kasım 17, 2015, 11:55:56 ÖS » 
 
		 | 
	 
 
		
			
			
				
					
				 
  | 
							
							
							BÖRÜLCE
		 
								  
		 | 
	 Üye No : 182234
  
								Nerden :  Adana
  
								Cinsiyet :   Konu Sayısı : 1488
								 Mesaj Sayısı : 4 330 
						 
							
								Karizma = 2458
								 
							
						 |   
				
					
						
							
					 
							Serinin 2. kitabı olan bu kitap 1.sinden daha güzeldi.Başlarında bolca kahkaha var.İlerledikçe aksiyon,sonlarda da yoğun bir hüzün bekliyor 
  sizi.Kitabın en sonundaki bölümleri; rüyamı görüyor,gerçek mi olayının biraz abartı ve gereksiz olduğunu düşündüm ama yine de güzeldi.İlk kitapta da bunda 
  da Şahin annesine hayran kaldım.Evladının sevdiği kızı böyle sahiplenen bir anneyi okumak güzeldi.İlk kitabı sabredip okuyabilirseniz ben seriyi tavsiye 
  ederim.    
						
					 |  
						| 
							
						 | 
					 
				 
			 |  
		  
	 |   
  
	
	
		| 
		 Yanıtla #6157 
		 | 
			
 « : Kasım 18, 2015, 12:18:07 ÖS » 
 
		 | 
	 
 
		
			
			
				
					
				 
  | 
							
							
							Bendis
		 
								  
		 | 
	 Üye No : 140261
  
Yaş : 36
								 Nerden :  Yurt Dışı
  
								Cinsiyet :   Konu Sayısı : 3308
								 Mesaj Sayısı : 8 501 
						 
							
								Karizma = 14454
								 
							
						 |   
				
					
						
							
								  | 
								
									
 | 
								
								 | 
							  
					 
							 Eleanor & Park - Rainbow Rowell Bu ara üst üste güzel kitaplar okuduğum için kitaplar hızlı hızlı bitiyor. Örneğin kitap gibi    Normalde hep söylenirim, 3. kişi tarafından anlatılan kitapları sevmem diye. Meğersem seviyormuşum ama sadece anlatımı güzel olanları. Eleanor & Park'ta da olaylar bi kızın bi oğlanın gözüyle anlatılıyordu ama öyle hızlı ilerledi ki kitap, hangi ara bitti anlamadım. sonundaki teşekkür sayfasına geldiğimde elinden şekeri alınmış çocuk gibi kaldım    Saatler içerisinde bitirdiğim nadir kitaplardan    Uzaktan bakıldığında hiç bir alakası olmayan kızıl bir kız ve kendi iç dünyası içinde harika bir aileyle yaşayan yarı Asyalı bir çocuk. Eleanor ve Park.  Hikaye çok güzel, Eleanor'un içinde yaşadığı aile, kardeşlerine sahip çıkmaya çalışması çok dokunaklı. Bazı yerlerde gerçekten içim sızladı. Hayatta tek başına olduğu hissiyle başaçıkmaya çalışırken Park'ın sürekli onun yanında olduğunu hissettirmesiyle kendini daha özel ve sevilebilir olarak birisi gibi görmesi ve bunu hissettiği andaki duyguların anlatımı harikaydı. Park'ın annesine başlarda uyuz oldum kabul ediyorum ama sonradan hem annesini hemde babasını çok sevdim. Kitapla ilgili yazacağım çok şey var ama fazla uzatmak istemiyorum. Denk gelirseniz mutlaka okumanızı önereceğim bir kitap. Yazar sonunu keşke biraz daha uzatsaymış dediğim nadir kitaplardan..    
						
					 |  
						| 
							
						 | 
					 
				 
			 |  
		  
	 |   
  
	
	
		| 
		 Yanıtla #6158 
		 | 
			
 « : Kasım 18, 2015, 12:53:01 ÖS » 
 
		 | 
	 
 
		
			
			
				
					
				 
  | 
							
							
							gokcicisi
		 
								  
		 | 
	 Üye No : 123898
  
Yaş : 32
								 Nerden :  Adana
  
								Cinsiyet :   Konu Sayısı : 1
								 Mesaj Sayısı : 520 
						 
							
								Karizma = 1031
								 
							
						 |   
				
					
						
							
								  | 
								
									
 | 
								
								 | 
							  
					 
							WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz. Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
  Selvi Atıcı - Pinokyo'nun Rüyası (Kayıp Şehir #2)
  Geçen gün yine işleri savsaklayıp ara vermeksizin okuduğum bir kitap daha. Puanım 3,5-4/5 diyerek başlıyorum.
  Şimdi şöyle ki efendim kitap güzel. Ama ben Selvi Atıcı'nın sadece "Sen" isimli kitabını okudum ve ba-yıl-dım! Bakın sevdim demiyorum, ben bayıldım. Resmen herkese önerdiğim ve en sevdiğim kitaplar arasında dediğim harika ötesi bir kitaptı o. Her yerinden alıntılar çıkarmıştım, Sü ve Demir'e bağlanmıştım. Bu kitap da iyiydi ama öylesi bir beklentiyle başlayınca haliyle seviyeyi tutturamadı. Yine dediğim gibi çok akıcıydı elimden bırakmadan bitirdim ama bir "Sen" değildi. Orada gördüğümüz o güçlü karakterler bence bunda yoktu. Kitabın sonunda yazar kitabı 2009-2010 senesinde yazdığını söylemiş. Keşke ben de o zaman okuyabilseydim. Şimdi ortalık bu tip kitaplar kaynarken bunu da klişemsi buldum -halbuki mevzunun başlangıç yerindeymiş kitap.
  Kitap Gazel ve Ömer'in hikayesi. Ben Kimliksiz'i okumadım ama oradaki kişiler burada bol bol geçiyor okusam daha iyi olurmuş. Ömer çok aşırı çapkın ve pervasız bir doktor, bir gün yolda giderken arabasının tavanına biri düşüyor. Kızı hemen hastaneye yatırıyor aylarca komadan çıkmasını bekliyor. Gazel ise birtakım kötü olaylara karışınca o çatıdan atlamak zorunda kalmış. Kitap boyu hasta-doktor ilişkileri yüzünden hissettikleri bu şey minnet mi diye irdeliyorlar içlerinden. Sadece ana karakterler değil, diğerleri de bunu düşünüyor. Ömer Gazel'i kanatları altına alıyor ama dayanamıyor da ona. Gazel yaşına göre olgun şeker bir kız. Ama pek farklı bir roman değil. (Yukarıda açıkladığım sebebe göre zamanında farklıymış ama yani.) Hatta bir ara "Ömer harika bir öğretmen, usta bir aşıktı" kısmını okuyunca acaba dedim, FMArsal evrenine mi ışınlandık   Okuyan bilir Arsal kızlarının fiks cümlesidir bu çünkü  
  Ömer'in en baştaki o pervasız halleri, hastane koridorunda yaptığı şey beni çok rahatsız etti ve tüm kitabı ona karşı bir antipatiyle okudum denebilir. Kötü çocuğun aşık olunca meleğe dönüşmesini sevemiyorum. Gerçi Ömer öyle mıç mıç da olmadı ama yani 180 dereceye yakın döndü denebilir. Ömer'in iyi yürekli oluşunu, cömertliğini sevdim. Gazel'in yaşadıkları, çektikleri çok acıydı, hüzünlüydü. Buna rağmen olgun haliyle durmasını sevdim. Deniz'den nefret ettim. Gazel'in Deniz karşısında zafer elde etmiş hallere girmemesini çok çok sevdim. Hep ağırbaşlıydı. Bazen gereksiz yere inatçıydı ama olsun.   Çikolata mevzusunu, kendilerine dair birkaç detaya sahip olmalarını sevdim.
  Sözün özü, denk gelirseniz okuyun. Bir de öğrendiğime göre Ömer ve Gazel'in kızları Arya'nın hikayesi varmış. Onu merak ettim bulursam bakacağım  
 
 
  "Çünkü ev sen olmayınca bomboş geliyor. Çünkü önüme gelen herkesle kavga etmeye başladım. Çünkü günlerdir senin yatağında yatıyorum. Çünkü manyak gibi senin tişörtünü koklayıp duruyorum.Çünkü dakikada üç kez telefonumdaki resmine bakıyorum. Çünkü bombok durumdayım. Çünkü seni acayip özledim." WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz. Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
  
						
					 |  
						
							
								| 
								 | 
							 
								| 
									« Son Düzenleme: Kasım 18, 2015, 12:53:34 ÖS Gönderen : chuck_me »
								 | 
								
								 | 
							  
						 | 
					 
				 
			 |  
		  
	 |   
  
	
	
		| 
		 Yanıtla #6159 
		 | 
			
 « : Kasım 18, 2015, 07:31:26 ÖS » 
 
		 | 
	 
 
		
			
			
				
					
				 
  | 
							
							
							Capella
		 
								  
		 | 
	 Üye No : 145085
  
								Nerden :  Ankara
  
								Cinsiyet :   Konu Sayısı : 1
								 Mesaj Sayısı : 625 
						 
							
								Karizma = 33
								 
							
						 |   
				
					
						
							
					 
							chuck_me Selvi Atıcı'nın diğer hikayeleri de kesinlikle okumalısın bence    Benim favorim Deryal'in oğlu Tunç Mirza        
						
					 |  
						
							
																		   
																		  ''Dışarıya kapanmak esasen içeri açılmaktır. Huzur mu istiyorsun? Az eşya az insan.''
                                      FRANZ KAFKA 
						 | 
					 
				 
			 |  
		  
	 |   
  
	 |