Ben de fırsatçı kitabını  ilk okudugumda devam kitaplarının oldugunu bilmiyordum.  O yuzden cok üzülmüştüm. Ama sonra devam kitaplari oldugunu öğrenince tehlikeli kızıl'i okumadan direk hırsızı okudum. Seriyi genel anlamsa begendim. Yazarin elinde cok guzel bi malzeme vardı ve arada biraz mantık hatası olsa da cok güzel istemişti.  Dediğim gibi bende hissettirdiği duyguları çok sevdim. Tehlikeli kızıl'ı okumadım çünkü bu leah'ın hikayesi değildi.

Anne Mallory - Tukunun Sırrı

Okuduğum en ilginç tarihi aşk romanıydı diyebilirim.Kitabı tanıtmak için ''bir kadın ve bir adamın kelimelerle dansı'' demek çok uygun olur sanırım.  Maalesef bu yüzden de çevirinin çok önemli olduğu bu kitapta çeviri çok kötüydü,bir sürü devrik anlamsız cümle vardı.  Yine de ben severek okudum kitabı.Olaylar bir kitapçıda başlıyor ve kitaplarla devam ediyor.Miranda amcasıyla birlikte bir kitapçı dükkanı işletiyor.Bir gün tam da okuduğu kitabın en heyecanlı yerinde bir adam gelip,kitap soruyor.Miranda'nın kitaptan kopup adama cevap verebilmesi biraz zaman alıyor.O bölümde geçen diyalog beni çok eğlendirdi.    Hikaye adamın kitapçıya gelip gitmesi ve Miranda'nın adamın Vikont olduğunu öğrenmesiyle ilginç bir şekilde ilerliyor.Karakterlerin duygularının neredeyse hiç anlatılmadığı ama yine de hissedebildiğiniz bir kitap olmuş bence.Bu tarzda farklı bir şey okumak isterseniz tavsiye ederim   

Soğuk Öpücük/ Amy Garvey
Yemin ediyorum adı gibi soğuk bir kitaptı. Yani kitabın anlatımı biraz duygusuz ve tek düze geldi belki karakter kız öyle birisi olduğu için ama keşke düşünceden öteye geçip biraz daha sıcak davranışlar sergileyebilseymiş. Birini böyle manyakca sevebilip nasıl böyle duygusuz olabiliyor anlamadım. Aslında çok güzel bir konunun son derece yanlış işlendiğini düşünüyorum. Bence başka bir kalemle çok daha güzel bir kitap çıkabilirdi ortaya.

katılıyorum kitabı okuduğumda bende acayip hayal kırıklığı yapmıştı konu süper işleniş berbat yazar ancak bu kadar duygusuz yazabilirdi..
 seviyomuş gibi değilde mecburmuş gibi yükmüş gibi diye düşündürmüştü beni 

R.K. Lilley - Yükseklerde

Bu kitabı ilkinden daha çoook sevdim.Ve bunun en büyük sebebi James tabi ki. Ayrılık ona yaramış ve Bianca ya olan duyguları kesinleşmiş. Ona o kadar tatlı davranmasına, duygularını dürüst bir şekilde ifade etmesine ve kıskançlıklarına bayıldım.Bir insan nasıl hem bu kadar dominant hem de yumuşacık olabilir.   Ama aynı şeyi Bi için söylemeyeceğim kızın kendine olan güvensizliğinden ve kuşkularından sıkılmıştım neyse ki sonlara doğru o da biraz biraz açıldı da rahatladım.Kitap çok akıcı bir şekilde okunuyor özellikle James in söylediği romantik sözler iki kere okunuyor yani ben öyle yaptım Kitabın sonunda sürpriz bir olay oldu ve 3 kitabı hemen alıp okuma isteği uyandırdı bende
Şunu da söylemeliyim ki tasma ve diğer mücevherler bende diğer arkadaşların yorumlarındaki gibi bir rahatsızlık vermedi belki de James in Bi ye olan masum aşkından olabilir 

Öykü Odabaş Kanneci - İntikamın Sırrı

Genel olarak 450 sayfayı elimden bırakamadan okuduğum,okurken çok keyif aldığım bir kitap olduğunu söyleyebilirim.Ama okurken takıldığım bazı şeyler de oldu.İlk olarak kitabın başında yaşanan olayların biraz ağır olduğunu düşünüyorum.Özellikle kesme olayı gereksizdi bence.Sizi doğrayan bir insanı nasıl affedebilir,onu abi yerine koyabilirsiniz ki  Stockholm Sendromu ve bir kelime daha vardı şu an hatırlayamadığım; sürekli kullanılması da rahatsız etti beni.Konu ve işlenişi çokça Duygu kitabını anımsatıyor ve ben Duygu kitabını çok sevdiğim için benzeri bir kitabı okuduğum için de çok mutlu oldum.    Duru evlatlık olarak alınmış bir kız,ailenin bir de öz kızı var.Toprak,erkek kardeşi Demir ve üç kuzeni,çocukluklarında ailelerini katleden adamın kızını kaçırıp,işkence ederek,intikam almak için yıllarca plan yapmış beş genç adam.Düşmanlarının öz kızı yerine yanlışlıkla Duru'yu kaçırıp,işkence ediyorlar.Yaptıkları hatayı fark edince de Duru'yu sahipleniyorlar.Kitabın başından sonuna tempo hiç düşmüyor,olaylar hiç bitmiyor.Gençlerin aralarındaki iletişim bazen sizi güldürüyor,bazen de hüzünlendiriyor.Demir'in yaptığını affedemesemde,sonunda Duru'yla yaptığı konuşma beni çok duygulandırdı.Okumayanlara kesinlikle önerebileceğim bir kitap.   

Yani çeviri konusuna katılmak durumundayım sanırım,
anlaşılmaz söz dizilerini yazarın tarzı diye geçiştirmek zor oluyor.
Kitabın çoğu yeri anlaşılmazdı ama üzülerek bir de devam kitabını görün diyeceğim.
Bir Gece Yetmez'in çevirisi daha kötüydü.
Aynı kişi çevirmemiş ama kadıncağızın (Anne Mallory) kitaplarını heder etmişler resmen.
Saygın bir yayınevi tanımadığı bir çevirmene kitap çevirttiğinde en azından bir çeviri editörüne kontrol ettirmeli.
Hiçbir şeyi doğru dürüst yapmayıp o el değmez fiyatları nasıl koyuyorlar
ve sonra ne hakla e-kitap sitelerinin peşine düşüyorlar bilmiyorum.

Keyifli okumalar...

1. kitap böyle olunca, 2. de düzeltmişlerdir herhalde diye düşünmüştüm ben de.Çok üzüldüm çünkü yazarın tarzını sevmiştim ben 

Kitapcanavarlarım

WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.


Yeni konu açtım, baya faydalı Bi göz atın arada

Kitaba biraz kararsız bakmıştım ama yorumun üzerine okuma listeme almayı düşündüm şimdi, işte bu bölüm bu yüzden güzel.

Kitabımıza gelinceee


Tutku Oyunları - Sylvia Day

Tarihi aşk romanlarını çok sevdiğim için, Sylvia Day'ide fena bir yazar değil diye tanımladığım için bu kitabınıda okumak istedim. Kitap kötü değil ama OOoO da değil, yani bilmiyorum çok fazla tarihi roman mı okudum ne oldu ama bir çok kitapta konu ve olaylar çok benzer gelmeye başladı artık, bu kitap gibi aynı anlatım tarzı ve olay gidişatına ait onlarca hatta yüzlerce tarihi kitap bulabilirsiniz. Yani değişik bir şey bekliyorsanız gerek yok okuduğunuz diğer tarihi romanlardan bir farkı yok. Okuyarak bişey kazandım mı hayır zaten bildik bir konuyu aynı bildik olay döngüsü şeklinde okudum bu yüzden pek keyifte almadım, okumasaydım bişey kaybedermiydim kesinlikle hayır sadece acaba güzelmiydi sorusu kalırdı aklımda o kadar çünkü hiç bir sürpriz yada değişiklik yoktu kitapta.Ha bu arada bitişten anladığım kadarıyla devamıda gelicek,farklı bi konuyla.
 Bundan sonra bir kitaba başlamadan önce konusunu daha dikkatli okuyacağım, bu kitaba verdiğim vakti daha farklı bir kitaplada değerlendirebilirdim.
Çünkü bütün kitap severlerin bildiği gibi dur bi sayfa daha bi sayfa daha diyerek habire vaktimizden veriyoruz , biz boş vaktimizde kitap okumuyoruz kitap okumaz için boş vakit oluşturuyoruz. Oda pekte keyif vermeyen sıradan bir kitaba gitti mi üzülüyor insan.