0 Üye ve 11 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1 ... 586 587 588 589 590 591 592 593 594 595 596 ... 678
Konu: Kitap Yorumları Buraya.  (Okunma Sayısı: 1332260 Kere Okundu.)
Yanıtla #5900
« : Eylül 07, 2015, 03:09:22 ÖS »

BÖRÜLCE
*
Üye No : 182234
Nerden : Adana
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 1488
Mesaj Sayısı : 4 330
Karizma = 2457



O kadar olumsuz yoruma rağmen yazarın diğer kitaplarını sevdiğim için bu kitaba da bir şans vermek istemiştim.Hata etmişim.   Ağlıyorum.  Başlarda çeviri o

kadar kötü ki,eğlenceli olması gereken diyaloglardan hiç bir şey anlaşılmıyor.Konu güzel ama işlenişi çok saçma,anlatım çok basit,karakterler de

sevimsiz.Hanna,yıllar önce bu işi bırakmış,artık sadece küçük çocuklara yardım için burayı işleten bir genelev patroniçesi.Rafe ise Hannah'nın yıllar önce

başından geçenlerden dolayı nefret ettiği bir mesleğe sahip.Kendisi sayfalar ilerledikçe şüpheye düşseniz de bir papaz.Yani bir araya gelmesi imkansız iki

insanın,engelleri aşmasını anlatıyor kitap.Ama Hannah'nın sürekli ben fahişeyim demesi,papazında kızla birlikte olup,inançlarıma ters düşemem diye diretmesi

kitabı basitleştirmiş.Çok kötüledim galiba,sadece beni hayal kırıklığına uğratan bir kitap oldu. 



Güzel yormayan akıcı bir anlatım,sevimli karakterlerle zaman zaman güldüren,sonlara doğru da hüzünlendiren bir kitap.Konu biraz Türk Filmi

tadında ama çok eğlenceli.Sakar ve sevimli kızımız Mayıs'ın ajanlık yapmaya başlamasıyla gelişen olayları anlatıyor.Tabi ki takip ettiği adama aşık

oluyor.Tavsiye edebileceğim keyifli bir kitaptı.   Göz Kırp.
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Kitap Yorumları Buraya.
« Posted on: Mayıs 22, 2024, 03:46:19 ÖS »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Kitap Yorumları Buraya. e-book, Kitap Yorumları Buraya. programı, Kitap Yorumları Buraya. oyunları, Kitap Yorumları Buraya. e-kitap, Kitap Yorumları Buraya. download, Kitap Yorumları Buraya. hikayeleri, Kitap Yorumları Buraya. resimleri, Kitap Yorumları Buraya. haberleri, Kitap Yorumları Buraya. yükle, Kitap Yorumları Buraya. videosu, Kitap Yorumları Buraya. şarkı sözleri, Kitap Yorumları Buraya. msn, Kitap Yorumları Buraya. hileleri, Kitap Yorumları Buraya. scripti, Kitap Yorumları Buraya. filmi, Kitap Yorumları Buraya. ödevleri, Kitap Yorumları Buraya. yemek tarifleri, Kitap Yorumları Buraya. driverları, Kitap Yorumları Buraya. smf, Kitap Yorumları Buraya. gsm
Yanıtla #5901
« : Eylül 07, 2015, 08:47:23 ÖS »
Avatar Yok

as.
*
Üye No : 135344
Yaş : 30
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 0
Mesaj Sayısı : 698
Karizma = 1054




Araya ne kadar zaman girdi diğer kitaplarla hatırlamıyorum bile.. Böyle olunca ana karakterler dışında diğerlerini hatırlamakta güçlük çektim. Seriler arasına bu kadar zaman koyup da biz okuyucuya eziyet etmeyin lütfen 
Sayfalar ilerledikçe her şey daha da oturdu bende ve Gideon rüzgârına kapıldım gittim. Yaşadığı şeyleri bu kitapta onun gözünden okurken biraz zorlandım. Çünkü o kadar anormal ve kötü ki birkaç satırı atladım. Bir insanın böyle şeyleri yaşamış olmasını bilmek… Ve o karakteri daha çok anlamama yardım etti yazar. Eva’nın geçmişini okurken de bu olmuştu. Kullandığı kelimeler ve anlatım tarzıyla o karaktere sizi yakınlaştırıp, anlamaya çalışmamızı kolaylaştırıyor. Bunlar dışında kitap boyunca, ilişkilerinin gelgitlerini okudum. Eva kızar Gideon düzelmeye çalışır ya da tam tersi. Açıkçası hareketlilik katmak için birçok malzeme vardı ama yazar kullanmamayı tercih etmiş. Ve biraz daha farklı şeyler okumak istedim. Yani potansiyel bir eski sevgili tehlikesi okumaktan gına geldi. Bir de bir benzerlik dikkatimden kaçmadı değil. Mimar sahnesi. Özgürlüğün Elli Tonu'nda Gina (sanırım) ve Ana sahnesiyle Gideon ve Ash sahnesi o kadar aynıydı ki ne oluyor dedirtmedi değil.
Yine de seriyi seviyorum. Son kitap her ne kadar beklentimin aşağısında olsa da Gideon için okumaya değer diye düşünüyorum.


Eva’nın kaşları kalktı. “Chris adına konuşamam ama bende gördüğün şey acıma değildi Gideon. Duygudaşlıktı belki, çünkü senin neler hissettiğini biliyorum. Ve ıstıraptı kesinlikle, çünkü yüreğim yüreğine bağlı. Senin canın yandığında benimki de yanıyor. Bununla baş etmeyi öğrenmelisin çünkü seni seviyorum ve vazgeçmeye de niyetim yok.”
« Son Düzenleme: Eylül 07, 2015, 08:50:42 ÖS Gönderen : as. »

Yanıtla #5902
« : Eylül 08, 2015, 03:42:39 ÖÖ »
Avatar Yok

gök yüzü
*
Üye No : 139202
Nerden : Kocaeli
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 112
Mesaj Sayısı : 1 318
Karizma = 2171







Teresa Medeiros - Unutulmaz Öpücük



Yazarın önceki üç kitabını okuyup beğenmiştim, bunu da beğendim. Yazar bu kitabında da dram ile komediyi bir araya
getirerek akıcı bir hikaye ortaya koymuş.

Kitabın konusuna gelirsem; Laura ve kardeşleri Lottie ile George aileleri öldükten sonra bir kadının yanına sığınırlar.
Kadın bir gün ölür ve vasiyetinde Laura 21 yaşına basmadan evlenirse malikanenin kendisine kalacağını belirtir.
Sterling ise bu kadının oğludur, yıllar önce büyük amcası tarafından düklüğe varis olarak yetiştirilmek için evinden koparılmıştır.
Buna izin verdikleri için de anne ve babasını hiç affetmez. Annesinin ölüm haberinden sonra malikaneyi görmek için yola çıkar
ve ikili böylece bir araya gelirler.

Ben kitabı çok sevdim, özellikle kitabın ilk yarısı çok eğlenceliydi. Tabi bunda Lottie ve George'un diyaloglarının
büyük payı vardı. Bir ara çocuklardan korktum ama baya baya cinayet planı yaptılar neyse ki başaramadılar   Hehehe

Kitapta sevmediğim tek şey; herkesin birbirine siz diye hitap etmesi, hatta Laura ve Sterling de böyleler.
Kitabın sonunda Sterling seni seviyorum demiyor sizi seviyorum diyor o derece yani. Sürekli siz hitabının
geçmesi hevesimi biraz kırdı ama yine de kitabın güzelliği bu çeviri hatasını affettirdi.

Ben kitabı herkese tavsiye ederim. Puanım 7/10.



Laura başını salladı. "Durumun ne kadar ümitsiz göründüğünün farkındayım ama babamın bize öğrettiklerini asla aklımızdan
çıkarmamalıyız. Ne demişti babam? Yüce Tanrımız, dua edip azmedenlere dualarının karşılığını verecektir."
"Karşılık olar ne istesek acaba?" diye sordu Lottie hevesle, ayağa zıplayarak.
Laura düşündü, taşındı; dini bütün duruşu gözlerindeki direşken kıvılcımla tezat oluşturuyordu. "Bir erkek,"  dedi sonunda   Zuhahaha



"Gizli kapaklı nişanlanmak! Ne kadar romantik! Onun dönüşünü nasıl da hasretle beklemişsindir!"
"Evet, hiç sorma."  Laura Nicholas'a kaçamak bir bakış fırlattı, bakışı bir süre onun dudaklarında takılı kaldı.
"Onu tahmin edemeyeceğiniz kadar çok öptüm."
Alice'in uçuk sarı kaşları havaya kalktı. Kalabalık ani ve derin bir sessizliğe gömülürken, Nicholas boğazını temizledi
ve ayakkabısının ucunu yere sürttü. Laura yanaklarının pespembe kesildiğini hissetti. "Yani, onu tahmin edemeyeceğiniz
kadar çok özledim, demek istedim."   Öldüm Gülmekten.


Yanıtla #5903
« : Eylül 09, 2015, 11:58:20 ÖÖ »

Sanem.
*
Üye No : 170187
Yaş : Yok
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 16
Mesaj Sayısı : 1 081
Karizma = 72




Kalbimin Sahibi - A. L. Jackson
Puanım:9/10!


Normalde olsa bu kitabı seveceğimi sanmazdım.Hatta başlarlen bile umudum da yoktu açıkçası.Ama beni bu kitap çok şaşırttı.Kurgusuyla değil ama yazarın o anlatış şekli o kadar duygu yüklü geldi ki kayıtsız kalamadım.Adeta kitabın içine çekildim.Ve,evet sevdim.
Kitap William'ın rüyasıyla başlıyor.Kabus desek daha doğru aslında.Ve bu kabuslar kitap boyunca hep tekrarlanıyor.Ta ki mutlu sona ulaşana kadar.He, yeri gelmişken söyleyeyim.Kitap mutlu sonla bitiyor.Rahatlıkla okuyunuz.
Her neyse,işte bizim William doğduğu büyüdüğü kasabadan,ailesinden bir anda ayrılmıştır.Sanki bir terk ediş gibi.Hiç kimse bunun nedenini bilmemektedir.Bir kişi hariç:Kalbinin sahibi olan kız.Ailesi perişan durumdadır.Doğal olarak William da.Kendi kişiliğini yitirmiştir.Başka birisi olmak için kendini heba etmiştir.Geçmişinden kurtulmak için her yolu denemiştir ama nafile.Bir gün Blake'ten yani abisinden telefpn gelir.Ve geri dönmek zorunda kalır geçmişine.İşte böyle başlar bizim duygu yüklü masalımız.
Bu kitap benim "tatilden döndükten sonra eski sıkıcı hayata uyum sağlama sendromu"ma denk geldiği için yavrucak süründü.Aslında 3 oturuşta bitirdim gibi bir şey.Bir günde de bitebilirdi zira elime ne zaman alsam 150 sayfa bir anda akıp gidiyordu.Ben kitabın o karanlık,karamsar havasını çok sevdim.Aslında klişe de denebilen bir olay örgüsü var.Olayları tahmin edilebilirdi.Bendeniz klişelerden nefret eden ve olayların tahmin edilebilir olmasını sevmeyen biri olarak bu kitabı sevdiysem siz de seversiniz gibi geliyor.
Aklıma gelmişken söyleyeyim,kitapta bir sürü yazım yanlışı vardı.O kadar çoktu ki bir kaçını not aldım gerisine uğraşamadım üşendim.Mesela en basitinden birini size göstereyim: "Önemli olan, onu sonsuza dek onu yanımda istememdi."
Velhasıl-ı kelam,ben bu kitabı be kadar kurguda zayıf da olsa çoğu chik-lit kitabında daha çok sevdim.Beni etkileyen kitaplar her zaman öndedir.Ve bu kitap gereğinden fazla etkiledi.Sizde bir bakım derim.

***
"Yuva ne demek hiç bilmedim. Bana göre, kaçmak için beklenen bir hapishaneydi."
***
Paylaştığımız şeylerin arkadaşlıktan fazlası olduğunu biliyordum ve sığındığım bu sessiz liman giderek William'a dönüşüyordu. Bunu,birinin gelip elimden alması düşüncesine dayanamıyordum,o yüzden hayatımda önemli olan tek kişiyi içimde saklıyordum.William'ı. "
***
"Hayatımdan çıkıp gittiği gün onu nasıl seviyorsam,bugün de aynı şekilde onu sevmeye devam ediyordum."
***
"Kafamı sallayarak,"Evet, iyiyim," dedim.
Hayatımda bundan daha büyük bir yalan söylememiştim."

***
"O an anladım ki bu kız benden ne istese ona verirdim.Alması için yalvarırdım bile."
***
"Elini avuçlarıma aldım ve kulağına fısıldadım."Daha hiçbir şey başlamamışken , gidemezsin."




"Just Have a Little Faith." Micheal J. Scofield

Yanıtla #5904
« : Eylül 09, 2015, 04:44:07 ÖS »
Avatar Yok

as.
*
Üye No : 135344
Yaş : 30
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 0
Mesaj Sayısı : 698
Karizma = 1054




2.kitabı merakla bekliyorum. Beklentimin üstündeydi. Çarpık aile ilişkilerini okurken ‘bu nasıl bir şeydir ya!’ moduna girdim. Genelde bu tarz bir kitabı beğenmeme olasılığım çok yüksektir ama Blaire’in yaşadıklarını okurken çok etkilendim ve bu yazarın anlatımıyla da birleşince beğendim. Masum ve iyi ama dikkat çekici bir karakterdi. Girdiği ortam ise onun tam tersi insanlarla dolu. Sessiz bir kız olsa da 9 milimetrelik tabancası ve o güneyli havasıyla herkesin üstesinden gelebileceğini gösterdi.
Rush ise Blaire kadar etkileyemedi beni. Sanki daha güçlü ve ağır bir karakter gitmeliydi Blaire’in yanına. Rush, belki her ortama girdiğinde ağırlığı olan biriydi ama bahsettiğim şey tam olarak o değil nasıl anlatabilirim emin de değilim. En iyisi adamda bir şeylerin eksik olduğunu hissettiğimi söyleyip geçmem. Konusuna değinemeyeceğim çünkü kısa bir kitaptı ve bir şeyleri ağzımdan kaçırmak istemiyorum. Ama kitap bittiğin de ve herkesin dilinde olan tabi bir türlü Blaire’in öğrenemediği sırrı duyunca ufak çaplı bir şok geçirdim. Ama şok o sırrın ağırlığın kaynaklanmıyor. Blaire’in yaşadıklarının üstüne böyle bir şeyin daha eklenmesinin yarattığı bir şoktu. Onun dışında size vay be dedirtecek bir gizem söz konusu değil. Kitapta bir kaç eksiklik var. Mesela hikâyenin içine ilk başlarda giremedim. Ve tam olaylarla bütünleşeceğim sırada kitap bitti. Kısa olmasından kaynaklıydı sanırım. Ve Rush’ın uzak durmaya çalışmasını pek etkileyici bulamadım. Çünkü öyle kitaplar ve öyle karakterler okudum ki Rush’ın uzak kalma çabalarına 1 ile 10 arası bir sayı vermem gerekirse -5 verirdim.
Yazarın anlatımını sevdim. Kısa olmasaydı da kitabı bir günde bitireceğimden emindim. Yalın bir dili var. Ve ortaya attığı sırrı da merak edip okutturdu kendini. Devam kitabını bir an önce çıkarsınlar çünkü sonu hiç hoşuma gitmedi!






'Gözlerindeki fırtınayı görebiliyordum. Aklının karıştığını biliyordum. Korkuyu bile görebiiyordum. Sonrasında aşk vardı. Bunu gördüm. Gözlerindeki ateşi. Buna inandım. Net olarak görebiliyordum ama artık çok geçti. Aşk yeterli değildi. Herkes, hep aşkın yeterli olduğunu söylüyordu. Yeterli değildi. Hele ki ruhun paramparça olduğunda.' -B

Yanıtla #5905
« : Eylül 09, 2015, 09:59:07 ÖS »
Avatar Yok

Tourniquet
*
Üye No : 111994
Yaş : Yok
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 498
Mesaj Sayısı : 2 033
Karizma = 2123




Puanım; 4/5

Beklediğimden iyiydi gerçekten. Sadece kitabın daha uzun olmasını isterdim. Rush gibi bir karakterin dünyasına daha fazla girmek isterdim. Ben kapılamadım Rush rüzgarına. Tamam sizi kitaba çekiyor ama ne bileyim eksik gibiydi sanki bir şeyler. Kıza gerçekten çok değersizmiş gibi davranıp sonra prenses gibi davranması hoşuma gitmedi. Karakteri daha fazla tanıtsaydı daha fazla ayrıntı olsaydı daha iyi olurdu. Bunun dışında ben kitabı sevdim ve ikinci kitaba başlamayı düşünüyorum (internette bulabilirsem Öldüm Gülmekten. )

Okumayı düşünenlere tavsiye ederim.

WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
"Benim Gizli Dünyama Bakmak İster Misiniz?"

        
Yanıtla #5906
« : Eylül 09, 2015, 10:04:14 ÖS »
Avatar Yok

as.
*
Üye No : 135344
Yaş : 30
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 0
Mesaj Sayısı : 698
Karizma = 1054




Puanım; 4/5

Beklediğimden iyiydi gerçekten. Sadece kitabın daha uzun olmasını isterdim. Rush gibi bir karakterin dünyasına daha fazla girmek isterdim. Ben kapılamadım Rush rüzgarına. Tamam sizi kitaba çekiyor ama ne bileyim eksik gibiydi sanki bir şeyler. Kıza gerçekten çok değersizmiş gibi davranıp sonra prenses gibi davranması hoşuma gitmedi. Karakteri daha fazla tanıtsaydı daha fazla ayrıntı olsaydı daha iyi olurdu. Bunun dışında ben kitabı sevdim ve ikinci kitaba başlamayı düşünüyorum (internette bulabilirsem Öldüm Gülmekten. )

Okumayı düşünenlere tavsiye ederim.

Tamaaamen katlıyorum özellikle nette bulma kısmına  Hehehe Hehehe
Yanıtla #5907
« : Eylül 10, 2015, 11:17:44 ÖÖ »

BÖRÜLCE
*
Üye No : 182234
Nerden : Adana
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 1488
Mesaj Sayısı : 4 330
Karizma = 2457



Bu kadar uzun olmasa ve bu kadar argo kelimeler tekrar edip durmasa güzel bir kitap olabilirmiş.Romantik komedi tarzında,fantastik ögeler de içeren

güzel bir konusu var.Önce iki kişinin hikayesi gibi başlayıp sonra dört çiftin hikayesine dönüşüyor.Walt,iki serseri arkadaşıyla birlikte,her gece içelim ve

kızlarla sabahlayalım tarzında bir tatile çıkıyor.Sahilde sabahladıkları bir gün,bir inilti sesiyle uyanıyor.Bu sesin yanındaki arkadaşlarından gelmediğini

farkedince aramaya başlıyor.Bir mağarada solgun ve balık gibi kokan,baygın bir kızla karşılaşıyor.Kızı alıp eve götürüyor ve beslenip kendine gelmesini

sağlıyor ama kızda bir tuhaflık var.Kız kelimenin tam anlamıyla hiçbir şey bilmiyor.Elka bir deniz perisi,en son 200 yıl önce dünyaya insan olarak gelmiş ve

bu yüzyıl ona çok yabancı.Yemekler,makineler,televizyon ve cinsellik gibi bir çok konu hakkında hiçbir şey bilmeyip,tuhaf sorular sorması kitabı bol

kahkahalı bir hale getirmiş.Ama aynı espriler sayfalarca dönüp duruyor.Beni özellikle rahatsız eden konu ise kitabın ikinci yarısından sonra ''gö.''

kelimesinin ve farklı versiyonlarının neredeyse her sayfada tekrar tekrar kullanılması.Çok gereksiz olmuş.Kitap 730 sayfa.Bu kadar uzun bir kitabı okumaya

sabrınız varsa genel olarak fena değildi.


Çok akıcı,bir çırpıda okunan bir kitap.Duygusal bir aşk hikayesi,gözleriniz dolarak okuyorsunuz.Ama Gökhan karakterine sabrınız olursa.  

Dövmek  Konudan kısaca bahsedeyim.İnci 18 yaşında,babaannesinden başka kimsesi olmayan,zeki ve yaşından oldukça olgun bir genç kız.Üniversite

sınavına hazırlanmak için bir akrabalarının oğlunun yanında kalmak ve kursa gitmek için İstanbul'a geliyor.Gökhan,annesinin zoruyla bir kıza bakıcılık

yapacağı için çok kızgın,30 yaşında zengin,düzenli ve titiz bir adam.İnci'yi karşılamaya gidip de karşısında beklediğinden daha büyük görünen,güzel bir kız

görünce şaşırıyor.Bundan sonrası,ikilinin aynı evde yaşamaya başlaması,İnci'nin kursa gitmesi,ikilinin yakınlaşmasıyla devam ediyor.Kitap boyunca Gökhan

kıza bolca hakaret edip,kalbini kırıyor ve her defasında çok çabuk affediliyor.O yüzden biraz iki karaktere de sinir oluyorsunuz ama yine de bence güzel bir

kitaptı.
« Son Düzenleme: Eylül 10, 2015, 11:18:34 ÖÖ Gönderen : BÖRÜLCE »
Yanıtla #5908
« : Eylül 10, 2015, 04:38:54 ÖS »

BÖRÜLCE
*
Üye No : 182234
Nerden : Adana
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 1488
Mesaj Sayısı : 4 330
Karizma = 2457



Ben kitabı pek sevemedim.Başlarda güzel gidiyordu,ama ortalardan sonra kitap boğucu olmaya ve konular aynı eksende dönüp durmaya devam

etti.Kitap Aden adlı genç bir kızın yol kenarındaki yaralı bir adama yardım etmesiyle başlıyor.Bir kaç gün sonra da kendini düşmüş meleklerin arasında

yaşarken buluyor.Olaylar çok yalın ve ayrıntılı bir şekilde anlatılmış,bu yüzden gözünüzde canlandırmada hiç zorluk çekmiyorsunuz.Kız önce Leonardo ile

tanışıyor,onunla arasında anlam veremediğiniz bir baba kız sevgisi yaşıyorlar.Sonra Liam karakteri devreye giriyor ve birbirlerine aşık oluyorlar.Sonra kız

başka bir düşmüş melekle bağlanıyor.   Şeklimi Koyarım.  Yani anlayacağınız kim kiminle,niye böyle olduki derken kitap yarım kalmış bir şekilde sonlanıyor.Ortalardan sonra

kitap çok karamsar,sonuna kadar acı çeken karakterler var.Okumayı düşünen varsa kendini hazırlasın.   Göz Kırp.
Yanıtla #5909
« : Eylül 11, 2015, 03:31:10 ÖÖ »

buse_1396
*
Üye No : 139498
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 385
Mesaj Sayısı : 834
Karizma = 119




Puanım 4/5

Can sıkıntısından elimin altında olan romantik bir kitaba başlayayım dedim. Öylesine başladığım bir kitabın bu kadar güzel olacağını tahmin etmezdim. Başlamamla bitirmem bir oldu sanki. Bir oturuşta bitirdim kitabı. Çok hoşuma gitti.

 Jacqueline sevgilisinden yeni ayrılmış ve oda arkadaşı ve aynı zamanda en yakın arkadaşı Erin ile bir partiye katılıyor. Partiden erken ayrılmaya karar veriyor otoparkta saldırıya uğruyor ve gizemli bir oğlan tarafından kurtarılıyor. Kendisini kurtaran çocuğu tanımasa da çocuk  Jacqueline'e adıyla seslenerek veda ediyor. Ertesi günü o çocuğu ekonomi dersinde görüyor ve bu çocuğu bir türlü aklından çıkaramıyor Gülmek :)

Jacqueline'nin güçlü bir karakter olmasını sevdim. Lucas'ın kötü çocuk gibi görünüp mükemmel bir karakter olmasına da bittim. Öptüm.

Ne okusam diye düşünenlere şu aralar kitap okuyamayanlara tavsiye ederim Gülmek :)
Birileri benim en sevdiğim kitanı okumuş.. Bir arladaşımın tavsiyesiyle bende 2-3 yıl önce sanırım başlamıştım tam hatırlamıyorum.. Ve mükemmel bir kitaptı tabi kitabın 2.serisi varmış ama çeviren olmadı ..  Ağlicam.  Lucas ın kısımları kesinlikle beni çok etkilemişti.. Böyle bir karakterin gerçekte var olduğunu düşünmek isterdim ama tabi mümkün değil gibi.. Ama okuduktan bir ay sonra hala evin içinde Lucas diye gezdiğimi her okuduğum kitapta onun gibi bir karakter aradığımı hatırlıyorum, geçen sene de epsilon a mail atmıştım 2.kitabı çevirsinler diye ama hiç dikkate almadılar galiba.. Ama umarım 2.kitap çıkar da bende Lucasımı tekrar okurum.. Gülmek :) Şuan bile o kitabı kitaplığımda ayrı bir yere koymuşumdur kimseye dokundurmam veya vermiyorum okuması için.. Hehehe


Börülce seni şuan kıskandım vallahi.. Ben para veripte hiç Türk yazarların kitabını almam neden mi çünkü fazlasıyla mafyavari konular işleniyor..
Misal şu an okuduğum Duygu kitabı gibi.. Allahım ben bu Duygunun kararsızlıklarına sinir oldum.. Nasıl bir kız bu ya insan azıcık kendini ezdirmez.. Zaten Sedatın kendisine aşık olduğunu bile 7 yıl sonra anlayabilen bir kızdan bahsediyoruz tabii.. Şuan ben 500lerdeyim ve acayip sinir ediyor bu kızın halleri.. Ama şunu da belirtmeliyim okuması akıcı oluyor ben bir iki sayfa okuyayım diye kitabı açıyorum bir bakmışım 50-60 sayfa gitmişim.. Yani bu konuda yazarın hakkını yiyemem ama ne bileyim kıza gıcık oldum abi. Zaten Sedat tam bir sır küpü şuana kadar kızla ilgili neredeyse herşeyi biliyor kız ona soru sorunca kestirip atan bir tip.. Bu ikisini birbirine vururum vallahi..  Sinirden Ölüyorum.
Bu arada şu inanılmaz erkek tabiri bu kitapta da var FMArsalda da çok gördüğüm bir şey bazen gerçekten böyle karakterler niye canlı yok diyorum bizi böyle umutlandırıyor.. Zaten bu mafyavari kitaplar yüzünden gerçek mafya görsem herhalde inanılmaz bir şey olduğunu falan düşünürüm.. Yani demem o ki karakterler uçuk ha tabi kitap olduğu için uçuk olması mühim değil ama ne bileyim gerçekten kafamda hayal edemiyorum...
Ve okuyanlar bilir diyaloglar fazlasıyla karışık bir anda olay bitiyor başka şeye geçiliyor.. Ama ne dersem diyeyim kitaptaki karakterlerden bazılarını sevdim.. Aslı gibi mesela ki sanırım Alim kitabında bu karaktere fazlasıyla yer verilecek.. Alimi söylemiyorum bile o çok farklı bir karakter.. Sedata ne kadar kıl oluyorsam onu bir o kadar seviyorum Hehehe Daha kitabı bitirmedem sedatı eleştirdim ama ne bileyim kıl oldum karaktere bilmiyorum belki kimse benim gibi düşünmüyor ama ne bileyim ben pek sevemedim.. Bu arada kitap baya kalınmış ben geç fark ettim Hehehe 600 küsürlerdeydi sayfası maşallah.. Hehehe İnşallah kitap bitene kadar Sedat - Duygu karakterini de severim yoksa vallahi ilk defa baş karakterleri sevmeyeceğim ama herhalde sedatın hikayesini öğrenirsem işler değişir, bakalım.. Bu arada sedat Duygunun hamile olmasını istemiyor anladığım kadarıyla Sedatın çocuğu olmuyor galiba.. Hayır işte bu yüzden ısınamadım ya sedata adam resmen saklıyor, ne var sanki kıza söylesen yazık kız da üzülüyor ama.. Son 160 sayfam kaldı sanırım onu da okursam bitti.. Bir süre Türk yazar okumayı düşünmüyor ne bileyim bizimkiler de hep karakterler ağır abi, kızlar da pek bir pısırık -tabi Pabucumun Ajanındaki Deniz karakterini saymıyorum o bir cadaloz kesinnn Hehehe- Gülmek :)
« Son Düzenleme: Eylül 11, 2015, 03:48:03 ÖÖ Gönderen : buse_1396 »


Kill Me, Hill Me


Sayfa 1 ... 586 587 588 589 590 591 592 593 594 595 596 ... 678
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
2012 Kasım Ayı Burç Yorumları - Susan Miller Burç Yorumları
Burçlar
abra 4 9662 Son Mesaj Kasım 28, 2012, 05:21:38 ÖS
Gönderen : begpaz
2013 Mart Ayı Burç Yorumları - Rezzan Kiraz Burç Yorumları
Burçlar
abra 1 5658 Son Mesaj Şubat 20, 2014, 12:59:42 ÖÖ
Gönderen : Doğa güngör
2013 Mart Ayı Burç Yorumları - Nuray Sayarı Burç Yorumları
Burçlar
abra 1 4139 Son Mesaj Eylül 04, 2013, 10:44:43 ÖS
Gönderen : ZeyKerFan
2013 Mart Ayı Burç Yorumları - Susan Miller Burç Yorumları
Burçlar
abra 1 20708 Son Mesaj Şubat 27, 2013, 03:10:24 ÖS
Gönderen : uchideshii
Film Yorumları Buraya « 1 2 »
Sinema & Tiyatro ve Festivaller.
Bendis 11 8339 Son Mesaj Ağustos 08, 2016, 12:59:34 ÖS
Gönderen : Tourniquet


Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular