Sylvia Day - Tutku Oyunları

Her zamanki Sylvia Day tarzında bir tarihi aşk romanıydı ama bu kitapta beni rahatsız eden bir çok unsur da vardı.
Mesela kitabın kadın kahramanı Maria yıllar önce Simon'ı bir kavgadan kurtarıp ona yardım etmiş, sonra da ilişkileri başlamış.
Yıllarca sevgili olmuşlar, sonra ilişkilerini bitirseler de Simon, Maria'nın sağ kolu olduğu için birlikte çalışmaya devam
etmişler. Ve bu süre boyunca da aynı evde yaşıyorlar. Öncelikle bu bir tarihi aşk romanı! Nerede görülmüş bir kadının sevgilisiyle
yıllardır aynı evde yaşaması. Kitabın yapısına çok ters ama sanki normal bir şey gibi yansıtılıyor 

Bir de Maria sürekli Simon ile Christopher'ı(kitabın erkek kahramanı)  birbiriyle kıyaslıyor. Yok Simon'la birlikteyken
şöyle oluyordu ama Christopher'la birlikteyken böyle oluyor tarzında sürekli karşılaştırma yaptı, oralara çok sinir oldum.
Tamam Sylvia Day'in masum kadın karakterleri yoktur ama bu kitapta sınırı biraz aşmış bence 

Kitabın iyi yanlarına gelirsem yazarın diğer kitaplarından daha iyi bir kurgusu vardı. Daha çok olay, entrika vardı, işin içine ajanlık da
girince tadından yenmiyor   Akıcı, hızlı okunan bir kitaptı. Puanım 6/10.

Bir kitap bu kadar boş olabilir mi     Evet oluyormuş     1. kitap pek güzel değildi ama 2. kitabı beğenmiştim ve bu kitabın daha güzel olacağını

düşünüp çok merak etmiştim.Tam bir hayal kırıklığı oldu.Ash ve Josie bir parkta karşılaşıp,birbirlerinden çok etkileniyorlar.Sonrası çok hızlı bir şekilde ilerliyor

ve birlikte yaşamaya başlıyorlar.Cinsellik o kadar anlamsız ve saçma bir şekilde kullanılmış ki o kısımları okumaya bile gerek duymadım.    Kitapta

beni etkileyen tek bir karakter vardı,o da kulübün sahibi Kai...Onun haricinde kesinlikle vakit kaybı. 

Bu kadın tam bir çatlak.Mutlaka okuyun ve sürekli kıkırdamaya hazır olun.2. kitapta en az 1.si kadar güzel.Sonlara kadar çok güldüm ama

sonlarında çok duygulandırdı.Reyes'in ucundan kıyısından duygularıyla ilgili verdiği ipuçları beni öldürdü.    Ayrıca serinin kitap kapaklarına da

bayılıyorum.

T. E. Sivec - Ölüm Melodisi

Layla ünlü bir şarkıcıdır, son zamanlarda bir fanından taciz edici mektuplar alınca durumun araştırılması için Brady işe alınır.
Brady de geçmişte askerlik ve polislik yapmış, yaşadığı kayıplardan sonra kendisine güvenlik işi kurmuştur. İkili böylece
iş vesilesi ile tanışmış olurlar.

Ben yazarın ilk kitabını da okumuş ve çok beğenmiştim, bu kitabın da hikayesi iyiydi ama o çevirisi beni sinir etti. Ve bu sorun
kitabın başından sonuna kadar devam etti. Kitabın anlatımı bir şimdiki zaman ekiyle, bir geçmiş zaman ekiyle yapılmış.
Kitabı okurken birden başka şeylerden bahsedilmeye başlanmış, ben ne olduğunu anlamaya çalışırken meğer karakter geçmişi
düşünüyor da o anıları okumaya başlamışız. Ama geçmişe gidişlerde düzgün bir geçiş olmamış. Şimdiki zamanı okurken hiç
ipucu olmadan geçmişe ışınlanıyoruz resmen      Bu kısımlarda  bayağı bocaladım 

Onun dışında hikayeyi, karakterleri sevdim. Layla'nın annesinden de nefret ettim. O nasıl bir kadındı öyle ya 

Puanım 7/10. Bu puanı da sırf yazarın ve hikayenin hatırına veriyorum.