Eve Dallas Serisi ( Nora Roberts ) Fan Club

@inorm ; ben de seni aramızda gördüğümüz için teşekkür ederim ve tabi güzel düşüncelerin için de

en kısa zamanda alıntılarımı oku bence Göz Kırp.

@flimkolik ; iyi okumalar o zaman

sonra yorumlarını bekliyorum

o zaman alıntı paylaşalım biraz

Eve: Şimdi ben ‘senin polisin’ miyim?
Roarke: Sen her zaman benim polisimdin -beni tutuklamak istediğinden beri.

Roarke: Bu sistemin hiçbir sorun çıkarmadan çalışmasını sağlamak üzereyim.
McNab: Hayatta olmak için ne kadar harika bir zaman. ARGE departmanın bir cennet olmalı.
Eve: İş başvurusunda bulunabilirsin. Eğer kıçını kaldırıp buraya gelerek benim ünitemin sorununu çözmezsen EAD’de bir işin olmayacak.

McNab: Para yalnızca her kapıyı açmıyor, resmen kırıyor ya.
Öldüm Gülmekten.

Roarke; yaşam, bazıları için en güzel şeyi sona saklama riskini alamayacağı kadar belirsiz, diye düşündü.

Eve: Bulabildiğim ilk fırsatta… emin ol ilk fırsatta… şehre gelip senin yönetim kurulu toplantılarından birini basacağım.
Roarke: Sevgilim senin için kapım her zaman açıktır.
Eve: Senin milyar dolarlık bir antlaşmanı bozduğum zaman gülümseyerek aynı şeyleri söyleyip söylemediğini göreceğiz.
Roarke: Eğer bunu yaparken seni seyredebileceksem her şeye değer.
Hehehe

Roarke: İşte, sana bir çubuk çikolata sakladım - inan ki çok da kolay olmadı.
Eve: (kaşlarını çatarak baktı.) Beni şekerle kandırabileceğini mi zannediyorsun?
Roarke: Zayıf noktalarını biliyorum.
Eve: (Çikolatayı aldı paketini açtı.) Sana hala kızgınım.
Roarke: Perişan oldum.
Hehehe

Eve: Nefesi çikolata kokan yedi yaşında bir çocuğun söylediklerini Kumandan’a kabul ettirebilme şansım, Times Meydanı’nda çıplak dans etme olasılığımdan daha az.
Roarke: Eğer Times Meydanı gözünü korkutuyorsa belki evde çıplak dans ederek pratik yapmalısın.
Eve: Of, kıçımı ye.
Roarke: Sevgilim, çok isterdim ama şu anda görevdesin.
Eve: Gir şu arabaya.
Roarke: Lütfen Eve, herkesin ortasında bana böyle sevgi gösterileri yapmayı kesmek zorundasın. Benim korumam gereken bir adım var.
Eve: Şimdi sana bir sevgi gösterisi yapacağım, bir hafta topallayarak gezeceksin.
Roarke: Bak şimdi çok heyecanlandım. (Roarke gülümseyerek oturması için Peabody’e aracın ön yolcu kapısını açtı.)
Peabody: Ben neden arkada oturmuyorum? (orasının daha güvenli olduğunu düşünüyordu.)
Roarke: (Peabody’nin kulağına mırıldanarak) Yo hayır ısrar ediyorum. Seni hırpalamaz büyük bir ihtimalle.
Peabody: Teşekkürler. Çok teşekkürler.
Eve: Seni kodese atmadığıma şükret.
Roarke: Şükrediyorum hem de hiç durmadan.
Eve: Gülüyor musun Peabody?
Peabody: Hayır efendim. Bu, şey, alerji. Evli çiftlerin tartışmalarına alerjim var da.
Eve: Bu evli bir çiftin tartışması değil. Öyle bir tartışmaya girdiğim zaman sana haber veririm.
Hehehehe

Eve: McNab o küpeler kulağına ağır gelmiyor mu? Onlar çoğaldıkça yana yatık yürümeye başlayacaksın.
McNab: Modanın yüksek bir bedeli var.

Eve: Summerset, Mavis’in başını mı okşasın, kemiklerini mi kırsın karar veremiyor.

Summerset: Size olan sevgisi teğmenin en iyi niteliklerinden biridir. (Mavis’e)

Roarke: Erkekler oyunları sever.
Eve: Ee, erkekler çocuktur.
Roarke: Teşekkürler, sağ ol.
Eve: Erkekler oyuncaklara, oyunlara, gerekli gereksiz aletlere falan, daha ziyade statü sembolü olarak meraklı oluyorlar. Sende bir ev dolusu var.
Roarke: Efendim, nasıl yani?
Eve: Sadece video oyunları ve hologram odası gibi gerçek oyuncaklardan bahsetmiyorum. Arabalar, uçaklar, eğlence araçları, antrenman robotları, bilgisayar sistemleri, hatta işleriniz, şirketleriniz bile, hepsi birer oyuncak.
Roarke: Eve, sevgilim eğer bana sığ olduğumu söylemek istiyorsan, duygularımı inciteceksin diye üzülme sakın.
Eve: Sığ değilsin, yalnızca bazı zaafların var.
Hehehe

Eve: Hakarete uğradığında ya da alay edildiğinde de tipik erkek tepkileri gösteriyor.
Roarke: Biz erkeklere ne kadar hayranlık beslediğini görmek benim için çok aydınlatıcı oldu.
Öldüm Gülmekten.

Eve: Bu İrlandalılar herhalde hiç “Sıfır Nüfus Artışı” diye bir şey duymamışlar, sizin neyiniz var böyle?
Roarke: Biz yayılın ve çoğalın ilkesini benimsiyoruz.
Öldüm Gülmekten.

Eve: Sabahları nasıl böyle düzgün görünebiliyorsun?
Roarke: Allah’ın işi işte, torpilliyim ben.

Roarke: Eve sevgilim, hadi git buradan.
Eve: Pekâlâ. Ben gidip biraz gerçek polis işleriyle uğraşayım.
McNab: Uuu, bunu sana fena ödetecek.
Roarke: Tahmin bile edemezsin.
Hehehe

McNab: Yani şöyle anlatayım, yemek yapar mısınız?
Eve: Ciddi olalım. (Roarke kıkırdamakla yetindi.)
McNab: Tamam yalnızca şey diyecektim, bir tarifin tersinden gidip şekerle yumurtaları birbirinden ayırmak gibi bir şey.
Roarke: Ian, çorbayla salataya geçmeden dur da, bırak ben anlatayım.
Hehehehe

Roarke: Sen buldun.
McNab: Senin aletlerin ve yardımın olmasa bulamazdım. Daha önce iki kere gözden kaçırmıştım.
Roarke: Ama sonunda buldun.
Eve: Ben çekilip ikinizi birbirinize olan hayranlığınızın tadını çıkarmanız için baş başa bırakmadan önce ricam olacak, zahmet olmazsa bunu kanıt raporuma ekleyebileceğim bir şekle sokup diske kaydedebilir misiniz?
Roarke: Bizi övgüleriniz ve minnetinizle mahcup ediyorsunuz teğmen.
Öldüm Gülmekten.

Benzer Konular
	Konu Başlığı	Başlatan	Yanıtlar	Görüntü	Son Mesaj
	Portredeki Ölüm ( Eve Dallas Serisi-16 ) - Nora Roberts (j. D. Robb) « 1 2 » Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler	sanane_61	18	4606	Şubat 19, 2015, 05:17:38 ÖS Gönderen : BÖRÜLCE
	Nora Roberts - Mutlu Ölüm ( Eve Dallas #4 ) Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler	Sanem.	1	1144	Eylül 16, 2015, 01:01:08 ÖS Gönderen : Sanem.