Aferin canım aferin  seni. . 'Lıyorum!!!!   beni başlattınız ilk kitabi okudum  bayildim bayıldım   laaaaakkkkkiiiiiinnnnnn şimdi. Ortada kaldım oteki kitapları sonra indiririm  nasıl olsa dediydim  e-boook gidince.    ya kafayı yicem ya         e-book un kapanmasına vesile  olanlara. En derin hislerimle  sevgilerimi iletiyorum.     .    . saygılarımla!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

isyankar Prenses
Belki biri bi güzellik yapmıştır

Alıntılar için teşekkürler canım.
Yine her biri brbirinden güzell 

Bana gerek kalmamış Teşekkürler adaşım


Kitaplar paylaştıkça güzel Siz de iyi ki varsınız arkadaşlar sağolun

   hepinizi çoook seviyorum   

Bugün yeni alıntılar gelecek mi Sedam?   

Alıntıları okuyup,biraz iç çekip     ,biraz kıkırdadıktan  sonra kahve mi yapıp  (Alıntıların bendeki etkileri)  kitap başına oturmayı düşünüyorum,

Merakla bekliyoruz canım   

seni mi kıracağım Börülüşüm 


Roarke: Yapılanların karşılığı verilmezse, adalet zayıf kalır Eve.


Eve: Biz birlikte ne yapıyoruz ki acaba?
Roarke: Çok defa çok ilginç olan bir hayat sürüyoruz sevgilim. Bir anını bile değiştirmek istemezdim.
Eve: Ben de…


Peabody: Size kahve getireyim mi Teğmen?
Eve: Ne?
Peabody: Size kahve getireyim mi?
Eve: Eğer kahve istiyorsan açık açık söyle Peabody.
Peabody: (Eve’in arkasından gözlerini devirdi) Kahve istiyorum.
Eve: Tamam o zaman kendine alırken bana da al.


Eve: Hawley’in narkotik raporu çıktı mı Dickie?
Dickie: Tatil başlarında burada işlerin nasıl tıkandığını bilirsin. Herkes sağlı sollu birbirini tokatlıyor. Teknisyenler işlerini savsaklıyor.
Eve: Anladım, anladım. Senin için kalbim kan ağlıyor ama narkotik raporunu istiyorum.
Dickie: Ben de tatil istiyorum.


Eve: Genellikle masumiyet bozulur. Masum olmamanın ne demek olduğunu iyi bilirim. Hiç masum oldum mu hatırlamıyorum ama masumiyetin bozulmasının ne demek olduğunu çok iyi bilirim.


Peabody: Bu bina harika kokuyor. Herhalde havalandırmadan her tarafa güzel ve rahatlatıcı bir koku yayılıyor. Ben burada yaşayabilirim.
Eve: Bugünlerde insanı rahatsız edebilecek kadar neşeli ve canlısın Peabody.
 

Feeney: Benim zamanımda kadınları eski usullerle tavlardık ya da barda tanışırdık.
Eve: Karınla öyle mi tanışmıştın?
Feeney: Sonuç iyi ama değil mi?
 

Eve: Ama bu bir çubuk şeker değil ki. (Roarke’ın uzattığı bir tas çorbaya baktı.)
Roarke: İçindeki çocuğu kadını doyurduktan sonra da halledebilirsin.
 

Eve: Eğer hisselerin borsada düşerse seni bırakabilirim.
Roarke: Bu noktayı bir dahaki yönetim kurulu toplantısına götüreceğim.
 

Ellerine sağlık,her zamanki gibi alıntılar harika.Her gün okuyorum,her okumada gülümsetiyor insanı alıntıların....Teşekkürler....

 
önemli değil iyi okumalar

ben de her okuduğumda gülümserim yaa. çok şekerler hatta Eve'in deyimiyle: "Evet, doğru. Beni şeker yerine kullanabilirsin." yani onu şeker yerine kullanalım 

Eve: Ama bu bir çubuk şeker değil ki. (Roarke'un uzattığı bir tas çorbaya baktı)

Roarke: İçindeki çocuğu kadını doyurduktan sonra da halledebilirsin.    

Ellerine sağlık canım