Yale Üniversitesi araştırmacıları, yağın vücutta iki ayrı şekilde depolandığını keşfetti.

“Developmental Cell” isimli dergide yayımlanan çalışmada, Yale araştırmacıları, diyet yapanları canından bezdiren şişkin bel bölgeleri ve baldırların temel sorumlusu olarak gösterilen yağ damlacıklarının aynı tür olmadığını ortaya çıkardı. Araştırmacıların iki türe ayırdığı yağ damlacıklarından biri küçük ve büyümeye müsait değilken; diğer yağ damlacığı türü büyümeye yol açan “triaçilgliserol” enzimlerini içeriyor. Keşfin, kilo sebebiyle ortaya çıkan sağlık problemlerini engellemeye ışık tutabileceği belirtiliyor.

 
Araştırmayı yürüten Yale Üniversitesi profesörü Tobias Walther, “Hücrelerin yağı nasıl depoladığıyla ilgili daha iyi bir anlayışa ihtiyacımız var. Hücrenin yağı değil fazla enerjiyi işleyememesi, çoğu sağlık probleminin esas sebebi.” dedi. Dr. Walther ve ekibinin yağ damlacıklarının bir kısmının büyüyebildiğiyle ilgili bu heyecan verici keşfi, obezite tedavisinde yeni yaklaşımların ve hücrelerin fazla yağ depolamasını önlemeye yönelik yeni yöntemler geliştirilmesinin de yolunu açmış bulunuyor. 
 
Kullanılmayan metabolik enerji, triaçilgliserol ve yağ damlacıkları üretimini tetikliyor. Memeliler enerjiyi depolamak için özel yağ hücreleri ve yağ dokuları geliştirse de, hızla genişleyen yağ damlacıkları, diyet yapanları canından bezdiren şişkin bel bölgeleri ve baldırların temel sorumlusu olarak gösteriliyor. Hücreler yağ yüzünden yorulduğunda enerji depolama yeteneklerini de kaybediyor. Sonuç olarak enflamasyon, insülin direnci, karaciğer yağlanması ve obeziteyle ilişkilendirilen diğer sağlık problemleri ortaya çıkıyor.