Kitaba ilk başladığımda okurken sıkıldım çünkü tanıtımında gülmekten gözünüzden yaşlar gelecek diyordu ben de

Baştan Çıkarıcı Atıştırmalıklar türü bir kitap okuyacağımı düşündüm.Tamam bazı yerlerinde güldüm bazı bölümleri  eğlenceliydi ama

 bu kitap öyle çok kahkaha atacağınız türden bir kitap değil.Daha çok yavaş ilerleyen konuyu uzun uzun anlatan ve sonunu çok güzel bir

 şekilde bitiren türden bir hikayeydi. Julie okula başlamak için geldiği şehirde netten tuttuğu dairenin aslında bir lokanta olduğunu anlayınca

annesi çocukluk arkadaşını arar ondan Julie'ye yardım etmesini ister ve oğulları Matt Julie'yi  almaya gelir .Yeni bir daire bulana kadar onlarda kalır.

Annesinin arkadaşının üç çocuğu vardır . Matt , Finn ve Finn'in karton bir posterini her zaman yanında taşıyan ve ondan ayrılamayan Celeste.

Julie  günlerce aradığı halde yeni bir ev bulamayınca Celeste'ye göz kulak olması karşılığında evlerinde kalmasına izin verirler.

Julie aileyi  tanıdıkça onlara bağlanır ve Celeste'nin sorunlarını çözmek ister ama karşılaştığı sorunlar kendi hayatını da etkiler .

Ben şimdiye kadar bir çok kitap okudum ama bu hikaye gibisini okumamıştım.Gerçekten çok üzücüydü.Konusu başta sizi sıkabilir ama

 sonunda kitabı bitirdiğinizde iyi ki okumuşum diyeceksiniz.Bence okuma listenize ekleyin.