0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1 ... 660 661 662 663 664 665 666 667 668 669 670 ... 678
Konu: Kitap Yorumları Buraya.  (Okunma Sayısı: 1325126 Kere Okundu.)
Yanıtla #6640
« : Haziran 04, 2016, 11:36:57 ÖS »

yelizyeliz
*
Üye No : 110379
Nerden : Yurt Dışı
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 1
Mesaj Sayısı : 477
Karizma = 15


'gülücük' Selvi Atıcı'yı beğenmene çok sevindim ☺ yakında Kimliksiz düzenlenmiş hali ile yeniden basılacak 😉

Kimliksiz i face yayımlanmış haliyle okuduk cok eskiden birde basılmış haliyle okuduk bence olmuştu 😀 daha neyi varki düzenlenecek , sevmiyorum ben böyle orasını burasını düzeltip tekrar basılan kitapları yeni konu varmı yeni konu , bana soranda da yok hoş ya boyle sevilen yazarlarda yepyeni konulu kitaplar bekliyoruz , herşey tadında güzel abartmaya gerek yok
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Kitap Yorumları Buraya.
« Posted on: Mayıs 01, 2024, 03:38:18 ÖS »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Kitap Yorumları Buraya. e-book, Kitap Yorumları Buraya. programı, Kitap Yorumları Buraya. oyunları, Kitap Yorumları Buraya. e-kitap, Kitap Yorumları Buraya. download, Kitap Yorumları Buraya. hikayeleri, Kitap Yorumları Buraya. resimleri, Kitap Yorumları Buraya. haberleri, Kitap Yorumları Buraya. yükle, Kitap Yorumları Buraya. videosu, Kitap Yorumları Buraya. şarkı sözleri, Kitap Yorumları Buraya. msn, Kitap Yorumları Buraya. hileleri, Kitap Yorumları Buraya. scripti, Kitap Yorumları Buraya. filmi, Kitap Yorumları Buraya. ödevleri, Kitap Yorumları Buraya. yemek tarifleri, Kitap Yorumları Buraya. driverları, Kitap Yorumları Buraya. smf, Kitap Yorumları Buraya. gsm
Yanıtla #6641
« : Haziran 05, 2016, 11:12:35 ÖS »

beriseda
*
Üye No : 99167
Yaş : 33
Nerden :
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 1
Mesaj Sayısı : 413
Karizma = 40


'gülücük' Selvi Atıcı'yı beğenmene çok sevindim ☺ yakında Kimliksiz düzenlenmiş hali ile yeniden basılacak 😉

Kimliksiz i face yayımlanmış haliyle okuduk cok eskiden birde basılmış haliyle okuduk bence olmuştu 😀 daha neyi varki düzenlenecek , sevmiyorum ben böyle orasını burasını düzeltip tekrar basılan kitapları yeni konu varmı yeni konu , bana soranda da yok hoş ya boyle sevilen yazarlarda yepyeni konulu kitaplar bekliyoruz , herşey tadında güzel abartmaya gerek yok

Ilk baskısında eklenmemiş çıkarılan yerler zaten nemesis tarafından tekrar basılacakken eklenecek diye biliyorum.  Yeni kitabı da 3-4 ay sonra çıkacak 😉  yepyeni şeyler geliyor yani😉 ama maalesef yayınevi değiştirildiğinde tekrar basımlar, konu ekleme çıkarmalar kaçınılmaz oluyor.

"Sen yoksan tek porsiyon sen varsan tam porsiyon 👍👍❤❤" - çıtçıt
Yanıtla #6642
« : Haziran 06, 2016, 03:49:52 ÖS »
Avatar Yok

Tourniquet
*
Üye No : 111994
Yaş : Yok
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 498
Mesaj Sayısı : 2 033
Karizma = 2123




Puanım; 1/5

Bu kitabı beğenmem mümkün değil. Ben böyle saçma ve gereksiz bir kitap daha okumadım. Ne mantıksız ne sapıkça bir kitaptı ya. Yazar demiş ki; Dünya üzerinde en insanlık dışı olaylardan birini alayım ve bu insan tacirliği olsun, sonra en sapıkça olayı alayım, tecavüzde şöyle gelsin dursun köşede. Bir şey eksik kaldı bunları güzel göstermek lazım, heh bir de yeşil gözlü, her yerinden mükemmellik akan, aşırı zengin bir adam da koyayım. Tamam şimdi oldu. Çünkü insan Karun kadar zengin olunca kadın satın almak normal, sapıkça fantezileri olması çok olağan bir durum.

O kızın duygularının birden bire değişmesi, o iğrenç uyuz şeye dönüşmesi beni sinir etti. Kendisini kaçıran adamdan kaçarken onun düşmanlarının eline düştü, başına bir şeyler geldi, tam o anda Q geldi kendini kurtardı diye "Artık o benim kurtarıcım, benim için adam öldürdü ben ona aidim" diye düşünen bir beyinsize dönüştüğünde bende kitapla ilgili film koptu zaten. Yine de direndim. Belki ilerde değişir bir şeyler mantıklı bir raya oturur dedim ama gittikçe saçmalık çıtası yükseldi.

Ben kitaba 338 sayfa dayanabildim. Hayatımda hiçbir kitaba 1 puan vermedim. Hiçbir kitabın zaman kaybı olduğunu düşünmedim. Bana göre her kitaptan öğrenilecek bir şey vardır. Her kitap insana bir şey katar farkında olmasak da. Ama bu kitap bana hiçbir şey katamaz. Böyle sapık bir düşünce bana bir şey veremez. Benim için bu kitap 1 puanı bile hak etmeyen okuduğum tek kitap.

Benim anlamadığım ve asla anlamak istemeyeceğim şey, nasıl bir kadın böyle bir olaydan aşk, tutku ve zevk çıkabileceğini düşünüp bunu kafasında kurgulayıp roman yapabilmiş???

WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
"Benim Gizli Dünyama Bakmak İster Misiniz?"

        
Yanıtla #6643
« : Haziran 06, 2016, 09:18:47 ÖS »
Avatar Yok

gök yüzü
*
Üye No : 139202
Nerden : Kocaeli
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 112
Mesaj Sayısı : 1 318
Karizma = 2171





Nalini Singh - Meleklerin kanı

Bu seri hakkında çok övgü duyuyordum, gerçekten anlattıkları kadar varmış. İlk kitap için çok güzel bir başlangıç oldu bence. Hem özgün
bir konusu, hem de farklı karakterleri vardı. Elena ve Raphael için bir şey demeyeceğim, çok güzel bir çift oldular. Kitap çoğunluk olarak
Elena'nın gözünden anlatılsa da Raphael'in gözünden anlatılan sahneler hem merakımı giderdi hem de Raphael'in gizemini korumaya devam etti.
Sonu da beni şaşırttı, ben daha farklı bir şey bekliyordum. Sonuç olarak bütün karakterleri sevdiğim (gıcık karakterler olsa da hikaye için gerekli
olduğu için onları da sevdim) bir kitap oldu. Hemen 2. kitaba başlayacağım. Yıllar önce bu kitap Artemis yayınlarından çıktığında okumuş olanlar,
bu zamana kadar nasıl sabretmişler hiç bimiyorum   Ne.??   Puanım 9/10   Gülmek :)


Yanıtla #6644
« : Haziran 08, 2016, 06:50:34 ÖS »
Avatar Yok

as.
*
Üye No : 135344
Yaş : 30
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 0
Mesaj Sayısı : 698
Karizma = 1054




Richelle Mead'i vampir akademisi ile tanımıştım. Daha sonra kanbağı serisine bir kaç arkadaşın tavsiyesi üzerine başlamıştım. Sonuç ise kesinlikle harikaydı. İki seri de birbirinden güzel ve kendine hastı. Sessizler kitabı da beni hayal kırıklığına uğratmadığı için memnunum. Bir kere konu özgün. Olaylar ise son sayfaya kadar ilgi çekiciliğini koruyor.
Sessizler, dağda yaşayan bir halkı anlatıyor. Buradaki insanların hepsi sağır ve çoğu da kör olmak üzere. Peki neden? Bu sorunun cevabını ilk başlarda alamıyoruz. Tahminlerinizi bir kenara bırakın bakalım kitap sizi nerelere götürecek. Aslında her şeyin bir açıklaması var ve öyle mistik şeyler de değil. Gerçi sonu güzel bir efsaneye bağlanmış ama sona kadar olan olayları fantastik diye nitelendirmezdim.
Köyde madenciler ve sanatçılar olmak üzere iki sınıf var. Madenciler, demir çıkaran ve görme duyuları zayıf olanlardan oluşuyor. Madenlerden çıkardıkları metalleri en fazla 30 kg taşıyabilen bir kutu ile dağın aşağısına yolluyorlar. Yanlış anlaşılmasın kendileri dağdan aşağı inemiyorlar çünkü bir çıkış yok. Aşağıdakiler metaller karşılığında halkın sadece hayatta kalabileceği kadar yiyecek yolluyorlar. Yani çok az yolluyorlar. Dağdaki halk, aşağı inmenin imkânsız olduğuna inanmış ayrıca sağırlık ve körlüğün atalarından kalan bir miras olduğunu kabul etmişler. Böylece olan şeyleri bir kabulleniş içinde yaşıyorlar. Sanatçı sınıfı ise resim yapan kişilerden oluşuyor. Bu kişiler zevkine resim çizmiyorlar maalesef. Onlar herkes sağır olduğu için günlük yaşamda olan biteni tuvale döküyorlar ve belli bir saatte bu resimleri köy meydanında herkes görebilsin diye sergiliyorlar.
Yiyeceklerin az olduğu ve her şeyin madende ki metale bağlı olduğu 300 kişi düşünün. Epey gizemli değil mi? Yani ben çok heyecanlandım neden böyle diye diye bir baktım kitabın sonu hemen geldi. Kolay okunabilen ve güzel bir dili olan bu kitap seri değil. Seri olsa nasıl olur diye düşünmüyor değilim ama tadı damağında bırakması ayrıca güzeldi. Fei ana karakterlerden ve o bir sanatçı. Kardeşi ile beraber madencilerden ayrı bir yerde kalıyorlar. Daha güzel bir yaşam tarzı yok. O konuda öyle ayrıcalıklara sahip değiller çünkü köyde herkes yaşam standarttı bakımdan aynı seviyede. Neyse Fei bir gün kalktığında duyabildiği fark ediyor ve ilk başlarda bunu anlamıyor. Çünkü sesin nasıl bir şey olduğunu bilmiyor. Daha sonra ise bundan kimseye bahsetmiyor. Gözlem yapmak için yani günlük yaşamda ne olduğunu tuvale dökebilmek için madenin yakınlarına gidiyor. Ve orada İlk ve belki de son aşkı olan Li Wei’yi görüyor. O bir madenci ama çocukken yani sınıflara ayrılmadan önce sevgililermiş. Ve gelişen birkaç olaydan sonra bu ikili köyü kurtarmak için dağdan aşağı iniyorlar. Uçurumdan iple inip köye inmeleri ve ondan sonra gelişen olaylar beni çok heyecanlandırdı ve merakımı arttırdı. Fei neden bir anda duymaya başladı? Dağdan indilerinde onları neler bekliyor?
Ben çok beğendim. Tek sıkıntı belki biraz daha uzun olabilirdi. Bir de son biraz aceleye gelmiş gibiydi. Bir şey daha var Fei ve Li Wei arasındakileri biraz daha derin olmasını bize öyle yansıtılmasını isterdim. Çünkü ikili arasındaki duyguları çok alamadım. Bunlar dışında gerçekten de çok beğendim.  4 / 5


“Nesiller önce atalarımız bilinmeyen bir sebeple işitme duyularını kaybettiğinde, köyümüz bir şekilde sessizliği kabullenmişti.”


WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.

Yanıtla #6645
« : Haziran 09, 2016, 08:38:16 ÖS »
Avatar Yok

as.
*
Üye No : 135344
Yaş : 30
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 0
Mesaj Sayısı : 698
Karizma = 1054


Canım inan acayip merak ettim.  Şaşkınım. çok ilgi çekici bi konusu var  Göz Kırp.
Paylaşım için teşekkürler  Göz Kırp.
Teşekkür ederiiim canım Gülmek :) en yakın zamanda okursun umarım sende 😉
Yanıtla #6646
« : Haziran 11, 2016, 02:06:54 ÖS »
Avatar Yok

as.
*
Üye No : 135344
Yaş : 30
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 0
Mesaj Sayısı : 698
Karizma = 1054




Şunu söyleyerek başlamak istiyorum sevgili yazarımız yakın zaman da böyle bir güzellik çıkartacak mı? Kesinlikle tadı damağımda kaldı. O 500 küsur sayfa bana yetmedi. Hatta bu kitaptan sonra eski kitapları tekrar okumak istiyorum. Siyah kadife ne kadar hüzünlüyse Güz Fırtınası da tam tersi eğlenceli bir havaya sahipti. Tarihi-aşk kurguya sahip romanları sevmeme neden olan nadir yazarlardan Rita Hunter. Bu kitapta da bunu bir kez daha kanıtlamış olduk.
Güz Fırtınası ismine laik bir şekilde ilerleyen olaylarla çevrili. Ve öyle güzel betimlemeler var ki o döneme gittim diyebilirim. Jane’e hayran kaldım. Daha doğru susmak bilmeyen ağzı ve samimi bir o kadar da komik, durdurulamayan düşünceleri beni benden aldı. Kadın karakterlerinin çoğu bende böyle bir etki yapıyor ama Jane daha farklıydı. Ne çok patavatsız ne de çok sessiz. İkisinin ortasında harika bir karakter ortaya çıkmış. Gerçi sevgili Dükümüze karşı gayet kendini bilmezdi ama bu en güzeliydi J Önce biraz konuya değineyim;
Jane Hammond, ailesi ile birlikte Abertillery Malikânesinde bir çalışan. Babaları önceki düklerin papazıymış. O vefat edince diğer düklerde ailenin orada kalmasında bir sakınca görmemiş. Şimdi ise Anne Ellen Hammond burada hiçbir işe yaramadan kalmanın onlar için iyi olmayacağını düşünüp yeni gelecek olan Düke gideceklerini söyleyecek. Ama bir sıkıntı var. Yeni gelen çapkınlıkları ile ünlü ve adı bir rezalete karışmış Alexander Darius Cunningham onların gitmelerini istemez ve onlara, yanında getirdiği kız kardeşine yol gösterici olmaları konusunda görev vermiştir. İşte olaylarda böylece başlamış oluyor. Jane kızıl saçlı, zeki, duyguları ile yaşayan, özgür ruhlu bir kadın. Duyguları ile yaşar derken abartmıyorum mesela karşısında biri ağlarsa o da ağlıyor ve kim kahkaha atarsa oda atıyor. İnsanları gözlemliyor ve yansıttıkları duygulara göre çözümlemeler yapıyor.  Aslında ablalık yapması gereken yerde kardeşleri ona yol gösteriyor ve bu durum bazı zamanlar kahkaha atmama neden oldu. Özellikle en küçük erkek kardeşi Chris çok tatlıydı. Jane, nişanlanmak üzere ama nişanlısının onu sevip sevmediği tartışma konusu. Tabi ki Jane içinde bu geçerli. Yine de çevrelerindeki baskı onları birbirine itmiş. Bunun çaresi de ilerleyen sayfalarda bulunuyor merak etmeyin J Neyse uçarı karakterimiz güzel kızıl, aynı zamanda bir de kitap yazıyor. Ve bölüm bölüm rastladığım hikâye inanın roman kadar ilgi çekiciydi. Çünkü ben fantastik kitap hayranıyım J  
Alexander ise sert ve soğuk bir karakterdi. Yani ilk başlarda Dük unvanını kullanarak Jane’e tepeden bakması ve umursamaz tavırları beni böyle düşünmeye itti. Ama yine de kendisine hayran kalmaktan geri duramadım. Jane ile sık sık karşılaşmaya başladıktan sonra aralarında oluşan yakınlaşmalar çok güzeldi. Özellikle diyalogları sürekli kahkaha attırdı. Bu ikili kesinlikle benim favorim oldu. Jane’in adamın suratına tuz attığı sahnede gülmekten bayıldım J  Chris ve Jane’in Alexander nasıl ölür adlı konuşması zaten yerlere yatırdı beni. Son sayfalar da Ateş serisinin tüm üyelerini görmek ve Jane ile kaynaşmalarını okumak harikaydı.
Uzun zamandır böyle güzel bir tarihi aşk okumamıştım. Mutlaka başlayın. Okuyun ya bu kitabı! 5 / 5

Şunu da eklemezsem olmaz, iyi ki yayın evini değiştirmiş yazar. Çünkü yabancı yayınları iç tasarım, ayraç ve kapak konusunda o kadar cömert davranmış ki kitabı koynumda saklayasım geldi Gülmek :)


WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
« Son Düzenleme: Haziran 11, 2016, 02:08:55 ÖS Gönderen : as. »
Yanıtla #6647
« : Haziran 11, 2016, 08:53:30 ÖS »
Avatar Yok

Tourniquet
*
Üye No : 111994
Yaş : Yok
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 498
Mesaj Sayısı : 2 033
Karizma = 2123




Şunu söyleyerek başlamak istiyorum sevgili yazarımız yakın zaman da böyle bir güzellik çıkartacak mı? Kesinlikle tadı damağımda kaldı. O 500 küsur sayfa bana yetmedi. Hatta bu kitaptan sonra eski kitapları tekrar okumak istiyorum. Siyah kadife ne kadar hüzünlüyse Güz Fırtınası da tam tersi eğlenceli bir havaya sahipti. Tarihi-aşk kurguya sahip romanları sevmeme neden olan nadir yazarlardan Rita Hunter. Bu kitapta da bunu bir kez daha kanıtlamış olduk.
Güz Fırtınası ismine laik bir şekilde ilerleyen olaylarla çevrili. Ve öyle güzel betimlemeler var ki o döneme gittim diyebilirim. Jane’e hayran kaldım. Daha doğru susmak bilmeyen ağzı ve samimi bir o kadar da komik, durdurulamayan düşünceleri beni benden aldı. Kadın karakterlerinin çoğu bende böyle bir etki yapıyor ama Jane daha farklıydı. Ne çok patavatsız ne de çok sessiz. İkisinin ortasında harika bir karakter ortaya çıkmış. Gerçi sevgili Dükümüze karşı gayet kendini bilmezdi ama bu en güzeliydi J Önce biraz konuya değineyim;
Jane Hammond, ailesi ile birlikte Abertillery Malikânesinde bir çalışan. Babaları önceki düklerin papazıymış. O vefat edince diğer düklerde ailenin orada kalmasında bir sakınca görmemiş. Şimdi ise Anne Ellen Hammond burada hiçbir işe yaramadan kalmanın onlar için iyi olmayacağını düşünüp yeni gelecek olan Düke gideceklerini söyleyecek. Ama bir sıkıntı var. Yeni gelen çapkınlıkları ile ünlü ve adı bir rezalete karışmış Alexander Darius Cunningham onların gitmelerini istemez ve onlara, yanında getirdiği kız kardeşine yol gösterici olmaları konusunda görev vermiştir. İşte olaylarda böylece başlamış oluyor. Jane kızıl saçlı, zeki, duyguları ile yaşayan, özgür ruhlu bir kadın. Duyguları ile yaşar derken abartmıyorum mesela karşısında biri ağlarsa o da ağlıyor ve kim kahkaha atarsa oda atıyor. İnsanları gözlemliyor ve yansıttıkları duygulara göre çözümlemeler yapıyor.  Aslında ablalık yapması gereken yerde kardeşleri ona yol gösteriyor ve bu durum bazı zamanlar kahkaha atmama neden oldu. Özellikle en küçük erkek kardeşi Chris çok tatlıydı. Jane, nişanlanmak üzere ama nişanlısının onu sevip sevmediği tartışma konusu. Tabi ki Jane içinde bu geçerli. Yine de çevrelerindeki baskı onları birbirine itmiş. Bunun çaresi de ilerleyen sayfalarda bulunuyor merak etmeyin J Neyse uçarı karakterimiz güzel kızıl, aynı zamanda bir de kitap yazıyor. Ve bölüm bölüm rastladığım hikâye inanın roman kadar ilgi çekiciydi. Çünkü ben fantastik kitap hayranıyım J 
Alexander ise sert ve soğuk bir karakterdi. Yani ilk başlarda Dük unvanını kullanarak Jane’e tepeden bakması ve umursamaz tavırları beni böyle düşünmeye itti. Ama yine de kendisine hayran kalmaktan geri duramadım. Jane ile sık sık karşılaşmaya başladıktan sonra aralarında oluşan yakınlaşmalar çok güzeldi. Özellikle diyalogları sürekli kahkaha attırdı. Bu ikili kesinlikle benim favorim oldu. Jane’in adamın suratına tuz attığı sahnede gülmekten bayıldım J  Chris ve Jane’in Alexander nasıl ölür adlı konuşması zaten yerlere yatırdı beni. Son sayfalar da Ateş serisinin tüm üyelerini görmek ve Jane ile kaynaşmalarını okumak harikaydı.
Uzun zamandır böyle güzel bir tarihi aşk okumamıştım. Mutlaka başlayın. Okuyun ya bu kitabı! 5 / 5

Şunu da eklemezsem olmaz, iyi ki yayın evini değiştirmiş yazar. Çünkü yabancı yayınları iç tasarım, ayraç ve kapak konusunda o kadar cömert davranmış ki kitabı koynumda saklayasım geldi Gülmek :)


WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.

Kuzum bu kitap bir seriye ait mi bireysel olarak okunabilir mi?
Yanıtla #6648
« : Haziran 12, 2016, 08:45:36 ÖS »
Avatar Yok

as.
*
Üye No : 135344
Yaş : 30
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 0
Mesaj Sayısı : 698
Karizma = 1054


@tourniquet canım seriye ait değil , sadece sonlara doğru ruhun atesi kitabinda Sophie'nin kacirilmasinda rol oynayan soydan geliyor erkek karakter ona bir gönderme var o kadar yani tek kitap 😊
Yanıtla #6649
« : Haziran 12, 2016, 09:43:51 ÖS »

akrilik
*
Üye No : 173963
Nerden :
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 0
Mesaj Sayısı : 185
Karizma = 8


@as  çok güzel bir yorum olmuş.Ben de tarihi romanları Rita Hunter'la başladım.Bu kitabını da bu yorudan sonra alıcamm Gülmek :)
Sayfa 1 ... 660 661 662 663 664 665 666 667 668 669 670 ... 678
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
2012 Kasım Ayı Burç Yorumları - Susan Miller Burç Yorumları
Burçlar
abra 4 9648 Son Mesaj Kasım 28, 2012, 05:21:38 ÖS
Gönderen : begpaz
2013 Mart Ayı Burç Yorumları - Rezzan Kiraz Burç Yorumları
Burçlar
abra 1 5646 Son Mesaj Şubat 20, 2014, 12:59:42 ÖÖ
Gönderen : Doğa güngör
2013 Mart Ayı Burç Yorumları - Nuray Sayarı Burç Yorumları
Burçlar
abra 1 4123 Son Mesaj Eylül 04, 2013, 10:44:43 ÖS
Gönderen : ZeyKerFan
2013 Mart Ayı Burç Yorumları - Susan Miller Burç Yorumları
Burçlar
abra 1 20694 Son Mesaj Şubat 27, 2013, 03:10:24 ÖS
Gönderen : uchideshii
Film Yorumları Buraya « 1 2 »
Sinema & Tiyatro ve Festivaller.
Bendis 11 8282 Son Mesaj Ağustos 08, 2016, 12:59:34 ÖS
Gönderen : Tourniquet


Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular