Börülüşün yorumuna katılıyorum gerçekten güzel bir kitaptı.

İnsan olmanın, bir birey olmanın yolunun sadece maddiyattan geçmediğini , mutlu olmak için hayallerinden, kişiliğinden

 ve kendine olan güveninden asla vazgeçmemesi gerektiğini anlatmak için ölümünden sonra kızına güzel bir hayat dersi veren annenin

ve annesini çok seven onu kaybettiğinde yıkılan en sonunda annesinin ona bıraktığı mektuplarla hayata tutunan kızının hikayesi.

Sürprizlerle dolu , bazı bölümlerinde güleceğiniz bazen de hüzünleneceğiniz harika bir kitap .

Yazar sadece bu kitapla değil kitabın sonunda yazdığı samimi ve alçak gönüllü teşekkürle de kalbimi kazandı.

Mutlaka okuyun tavsiye ederim. 



************


Hemşire LaDonna ayrık dişleriyle dostça sırıtıyor." Hiperbilirübinemi için bili ışık tedvisi görüyor. "

" Hiperbili...? "Tuhaf kelimeyi tekrarlamayı başaramayarak duruyorum.Boğazımı temizliyorum.

 " Bakın , Hiper... bili bili horozum bile olsa umurumda değil. Sadece Austin'in nesi olduğunu öğrenmek istiyorum. Basit bir dille lütfen. "


********


Sevgi sözcükleri filminden bir sözcük aklıma geliyor.

" Ben hak edene kadar bana tapma... "

Ruhum ve damarımda akan her damla kan Sev onu! diye bağırıyor.Ve bütün varlığımla kalbimden bu sözü dinlemesini diliyorum.


******

Friedrich Nietzsche " İyi bir yazar sadece kendi ruhunu değil arkadaşlarının ruhunu da barındırır. " demiş.

Bu kitap arkadaşlarımın ruhunu da kapsıyor.Daha bir " Yazar " olmadan çok önce yazılarımı okumayı teklif edenlere özellikle minnettarım.

Ve beni bir hafta veya bir ay için olsun hayatına aldığın için teşekkürler sevgili okurum.

Seninle kelimeleri ve dünyayı paylaştığım için onur duydum .

Son olarak bu kitap , "hayal " sözcüğünü gördüğünde aklına isim değil fiil gelen her genç kıza ve kadına aittir.

Kelsey bir sirkte çalışmaya başlar ve orada  mavi gözlü beyaz bir kaplan dikkatini çeker.Bu kaplan aslında lanetlenmiş bir insandır ve bu

laneti kaldıracak tek kişi ise Kelsey'dir. Böylece macera başlar.Aylar önce kitabı sadece bir sayfa okuyup bırakmıştım şimdiyse bu kadar zaman okumadığıma

pişman oldum.Bir sürü vampir ve kurtadam kitabı okudum kaplanla ilgili olan bir kitabı okumamıştım.Kitap bunun için farklıydı.Başka bir farklılıkta Hindistan da

geçmesiydi.Kitabın beğenmediğim yönleri ise betimlemelerin çok uzun olması ve hikayeleri okurken sıkılmamdı. Bunun dışında iyiydi.Okumak isteyenlere

tavsiye ederim. 

O kadar gereksiz bir ikinci kitap olmuş ki...      Bunun yerine 1. kitabın sonuna 1 sayfa daha ekleseymiş olurmuş zaten.Beraber olmalı

mıyız,olmamalı mıyız?Bana güveniyor musun? Birlikteyken, bu gidişle birbirimizi öldüreceğiz.Ama biz çok aşığız birbirimize     Bir sürü ergen zırvalığı 

Bence vakit harcamaya değmez.   

Hiçliğin Kıysında iki kez elime alıp geri bıraktığım bir kitap olmuştu.İkisinde de hikayeye dahil olamamıştım ve dışlanmış gibi hissetmiştim kendimi.Ama bu sefer kıyıdan köşeden kitaba girebildim ve rahat bir şekilde 3-4 saatte bitti.
Konusunu tek cümleyle özetleyeyim.Hayatı yolunda gitmeyen Camryn yolculuğa çıkar ve Andrew'le tanışır.İşte bu kadar.
Kitabın genelinde hep bir şeyler olmasını bekledim.Kötü bir kitap mıydı? Asla.Ama benim beklentilerim arasında daha ilginç şeyler vardı.Yazar koymuş bir aksiyon ama o da sondaydı! Son 60 sayfa filanda ve ne yalan söyleyeyim pek fazla etkilenmedim.
Andrew karakterine kaçınılmaz bir şekilde aşık oldum.Yakışıklılığının yanı sıra kişiliği de çok zarifti.Yakışıklı demişken iki karakter de manken gibilerdi yani :p Hayal etmek zor olmadı.   Romantik bir kitaptı.Yani şöyle diyeyim gençlik enerjisiyle dolu bir kitaptı.
Yazıma değinecek olursak dediğim gibi rahat okunabilecek, akıcı bir kitaptı.İki karakterin bakış açısıyla anlatılıyordu ki bu kitaba cuk oturmuştu çünkü ne onlar brbirlerini tam tanıyordu ne de biz onları.
Bu arada sonda ( sondan altıncı sayfa idi sanırım) yazar çok pis ters köşe etti bizi.Eminim "Ne de iyi ettim ihihi" diye geçirmiştir aklından  
İşte böyle arkadaşlar.
Kitaba puanım 7/10.Okumanızı öneririm.Ben okuyan çoğu kişi gibi ölüp bitmedim ama beğenmeme durumu da söz konusu değil.Mükemmel olmadığını bilerek başlarsanız sıkıntı yaşamazsınız sanırım.
Görüşmek üzere  

Memnun oldum ben de Şule  



Yabancı yayınlarından çıkan bir başka kitap "Lanetli".
Okuyan arkadaşlar da demişti, ne ararsanız var.Vampirler, boyutlar, lanetler, büyüler vs.Kitabı sevdim, on üzerinden yedilik bir kitap.Akıcı ve konusu ilginç.Evet en çok bunu sevdim.Konusu ve karakterleri ilginç.
Yorumun devamı farklı bir şekilde ilerliyor, haberiniz ola.
Öte yandan bir de benim kitabı okurken kafamda oluşturduğum bir kurgu var.Bence karakterler vampir olmamalıydı.İki dünya arasında, bir tarafta zenginlik içinde yaşayan olgun vampirler bir yanda genç ruhlu vampirler.Ben kitabı okurken Caden ve Amelie'yi - o takımı - hep genç ve peri olarak hayal ettim.Evet Peri! Arkadaşlar kabul edelim ki vampir olmak için fazla sevecenlerdi.Yaşadıkları yer de cennetten bir köşe gibiydi.O vahaya bayıldım ben
İki farklı tür olsaydı belki yazarı zorlardı ama daha çok hoşuma giderdi.Bir yerde yazar demiş ki, karakterlerin ağzından, vampirler hakkında tüm bildikleriniz uydurma.Yani şimdi sevgili yazar hanım, uzun yılların ve belki yüzlerce eserin -kitap, film- getirdiği bir vampir anlayışı var.Sen bir sözle bunları silip atamazsın, izin ver yavaş yavaş işlesin içimize.Senin kitabındaki vampirlerin farklı olduklarını okuyucuların idrak etsin!  Yazarı pek sevmedim ben galiba ama masal tadında, bazı yerleri şeker gibi bazı yerleri Indiana Jones tadında bir kitaptı.  
Arkadaşlar ben okurken çok keyif aldım, umarım siz de okursunuz  
Görüşmek üzere!