Orjinal Adı : The 100
Edisyon Adı : The 100
Yazar : Kass Morgan
Sayfa Sayısı: 300
Goodreads Puanı :5/3,47
Puanım :5/4Dünya'da yaşanan Nükleer felaketten sağ kurtulan insanlar uzay gemisinde yaşamlarını sürdürmüşlerdir.
Ancak artık oksijen seviyesinin azalması, en fazla 1-2 yıl idare edecek seviyeye düşmesi onları başka arayışlara iter.
Böylelikle öyle veya böyle bir suça karışmış, 18 yaşını yeniden yargılanmak için bekleyen 100 suçluyu Dünya'nın nükleer felaketten arınıp arınmadığını keşfetmeleri için Dünya'ya gönderirler.
Kitabın konusu genel olarak bu. Gelelim karakterlerimize.
Kitapta yazar özellikle 4 kişinin açısından yazmış olayları.
Ve ben o 4 kişiyi de tek tek çok sevdim.
Clarke.. Ailesi, yardımcı Şansölye'nin tehditleri yüzünden çocuklar üzerinde deneyler yaparlar rasyasyona ne kadar dayanıklı olunabileceğine dair. Maalesef bazı olaylar nedeniyle bu ortaya çıkar ve ailesi idam edilir. Clarke ise daha 18 yaşında olmadığı için hapse atılır, yeniden yargılanacağı günü bekler. Thalia için çok üzüldüm. Kızımız bana Lost dizisindeki Jack karakterini hatırlattı çoğu zaman

Wells.. Şansölye'nin oğlu. Clarke ile birliktelermiş zamanında. Kıza aşık. Ailesinin idamında da payı olduğu düşünülürse, kızın ne kadar kızgın olduğunu tahmin edebilirsiniz. Suçluların Dünya'ya gönderileceğini öğrenir öğrenmez Clarke'ı yalnız bırakmamak adına o da en büyük kamu kuralını ihlal ediyor ve tek gidişlik bilete hak kazanıyor haliyle
Bellamy.. Kız kardeşi Octavia'nın dünyaya gönderileceğini öğrenir öğrenmez, gemi kalkışa geçtiği sırada Şansölye'yi esir alıp kendini gemiye atıyor. Bu karakteri ayrı bir sevdim. Kız kardeşi için yapmayacağı şey yok doğrusu. Ve Clarke ile kurdukları iletişim ise.. İyiydi işte

Keşke yazar aşk üçgenini kullanmasaymış ama belli ki Wells-Clarke-Bellamy üçgenini kurmaktan kendisini alamamış. Wells her ne kadar aşık çocuk olsa da, Clarke ile önceden ilişkileri olsa da.. Açıkçası Bellamy'e Clarke'ın iyi geleceğini düşünüyorum.
Glass.. Onun işlediği suça hiç girmeyim şimdi baya spoiler döktürdüm neredeyse

Bellamy'nin gemi kalkışa hazırlandığı esnada yarattığı kargaşadan faydalanarak kaçıyor. Sevdiği çocuğu, Luke'u orada bırakmak istemiyor. Glass'ı sevdim. Yaşadıkları hiç kolay şeyler değildi. Hele ki onları tek başına üstlendiği düşünülürse..
Genel olarak kitabı sevdim. 4 puan vermemin nedeni kitabın bana yetmemesi. Hemen bitti, anlamadım.. Keşke daha uzun olsaydı dedim. Bir de kitabın puntoları büyük hani 300 sayfa ama normal boyutlar 200 sayfayı bile zor bulabilecek bir kitap.
Bizimkiler sanıyor ki 300 yıldır Dünya'ya ayak basan ilk insanlar.. Ama öyle değil. Şimdi ikinci kitabın çıkmasını nasıl beklerim o sondan sonra, bakalım.
Ayrıca yayınevine de gösterdikleri özen içinde çok çok teşekkür ederim. 17 liraya böyle kalite.. Tebrik ederim
