Orjinal Adı :  The Golem and the Jinni
Edisyon Adı : Golem ve Cin
Yazar :   Helene Wecker
Goodreads Puanı :5/4,10
Puanım :5/5

Doğrusunu isterseniz sizlere bu kadar müthiş bir kitabın yorumunu yapacağım için acayip heyecanlıyım
Kitabın tanıtımı yapıldığından beri konusu beni öyle içine çekmişti ki kitap çıkar çıkmaz hemen almıştım. 32 lira bayıldım yani yanlış olmasın -_- ( d&r'da daha sonra 9,90 düşmesi ise hiç hoş değildi hani!)
Yazar iki farklı kültürü öyle güzel harmanlayıp, ortak bir paydada buluşturmuş ki.. Kendisini ne kadar övsem az kalır.
Yalnızlığı canına tak eden Otto, Yehudah Schaalman'a gidip kendisine kilden kadın yapmasını söyler. Nasıl özelliklere sahip olması gerektiğini belirtir. Ve Golem bu şekilde doğar. Ama o daha önce yaratılan diğer Golem'ler gibi değildir.. Otto, müstakbel gelini ile gemiye atlar ve rüyalar ülkesi Amerika'da yeni bir başlangıç arayışına çıkar. Ancak gemide Golem'i canlandırdıktan kısa bir süre sonra ölür. Ve böylece Golem, sahipsiz bir şekilde Amerika topraklarına ayak basar. Herkes onu dul olarak görüp üzülürken aslında o daha birkaç gün önce canlanan tabiri caizse bir bebektir. Kısa bir olay sonunda Haham Rabbi ile tanışır ve hayatını bir şekilde rayına oturtmaya başlar.
Gelelim diğer karakterimize. Bin yıldır bir ibriğe hapsedilmiş bir cin. Ama nasıl hapsedildiğini hatırlamaz. Ve kalaycı sayesinde ibrikten kurtulur ve yine onun sayesinde o da gözlerini açtığı bu yeni dünyaya ayak uydurmaya çalışır..
Ve ikilimiz birbirleriyle karşılaşır.. Haa sanmayın öyle pat diye birbirlerine çarpıp karşılaşıyor ve aşık oluyorlar. Asla! Yazar olayları o kadar harika bir şekilde işlemiş ki kitabın başlarında karşılaşabileceklerini düşünen ben bile yazarın karşılaşmalarını uzatmasına hak verdim..
Kitap bu seneki favori kitaplarımdan biri oldu. Bitmemesi için gerçekten çok uğraştım. Dedim hergün bir bölüm oku, araya kitap sok.. Ama maalesef bitti yine de :/
Yazar döktürmüş resmen. Deborah Harkness'ten sonra bu sene bir muhteşem yazar daha keşfetmenin keyfini yaşıyorum. Birde düşünün bu kitap yazarın ilk kitabı hani! Ne kadar özenle, titizlikle hazırlandığı o kadar belli ki..  
Kitabın sadece 2 karakter üzerinde dönmemesi ise kitabı daha cazip kılan şeylerden biriydi. Yani bir sürü yan karakter vardı ve siz okuduktan sonra hiçbirisi için 'ee keşke bunu yazmasaymış, bu karakteri eklemesi saçma olmuş' gibi bir cümle kurmazsınız..
Unutmadan eklemek lazım. Çevirmene de özeni için ayrı bir teşekkür ediyorum. Ah ah son zamanlarda öyle berbat çeviriler okuyoruz ki sadece hızlı kitap basayım daha çok para kazanayım kafasında olan yayınevleri yüzünden..
Demem odur ki okuyun kesinlikle, tavsiye ederim!!


“All of us are lonely at some point or another, no matter how any people surround us. And then, we meet someone who seems to understand. She smiles, and for a moment the loneliness disappears.”

--

“These were the world’s first people. Everything they did, every action and decision, was entirely new, without precedent. They had no larger society to turn to, no examples of how to behave. They only had the Almighty to tell them right from wrong. And like all children, if His commands ran counter to their desires, sometimes they chose not to listen. And then they learned that there are consequences to one’s actions.”

--

“I trust you above all others", he told her. "Above myself". She shook her head, but then leaned into him, as though taking shelter. He drew her close, the crown of her head beneath his cheek. Beyond the hansom's window, New York was an endless rhythm of walls and windows and doors, darkened alleys, flashes of sunlight. he thought, if he could pick a moment to be taken into the flask, a moment to live in endlessly, perhaps he would choose this one: the passing city, and the woman at his side.”

 Canlarım benim siz isteyin ben İngilizce kursu açıyım yani aaa lafı mı olur 

**********************************************************




Neferet's Curse

  Hazır elimdeki novellaları okuyorken Gece Evi Serisinin şu novellasını da aradan çıkarıyım dedim,okudum ama satırları atlaya zıplaya okudum resmen  Seriyi takip edenler biliyordur son kitap 'İntikam'da Neferet'in geçmişine dair bilgi sahibi oluyorduk, bu kitapta da aynı şeyleri okuduk resmen.. tek fark Neferet sanki geçmişi hatırlıyor gibi değil de o an yaşıyormuş gibi daha detaylı şekilde anlatıyordu olayları...Yani okumasam da olurmuş gibi geldi bana Lenobia'nın ve Ejderha'nın kendi novellaları vardı onlarda bu kadar sıkılmamıştım belki de Neferet'i sevmiyorum diye böyle oldu. Aslında üzücü şeyler yaşamış fakat vampir olduğu andan itibaren intikam zillerini çınlattı kadın kafasında, ben de kitabı bitirirken 'bunun içi kötü anacım Nyx bunu nasıl seçmiş kendisine hizmet etsin diye cık cık cık' dedim  Okumasanız da bir şey kaybetmezsiniz yani, son bir novella kaldı bu seride okumadığım 'Kalona's Fall' isimli Kalona ve Nyx'ın hikayesini anlatıyor onu çok merak ediyorum ama böyle hayal kırıklığı yaratırsa çok sinirlenirim o yüzden başka bi zaman okurum artık onu herkese iyi geceler