Benim gibi alnının ortasında otuz sekiz numara anne terliği
iziyle dolaşmadığına emindim. Ya da poposunda oklava kızanklığıyla.. -Papucumun ajanı/ Asude

   sonunda gözyaşları dökülmeye başlamıştı ve Nick ağlıyordu.Daha önce dizlerinin üstüne çöktüğü günde, evlendiğimiz zamanda, bebek sahibi olacağımızı ona söylediğimde, Ruby' yi ilk kez kollarına aldığında ve resmsn baba olduğunda ya da sonunda bir erkek evlada sahip olduğunu öğrendiğinde ağlamamıştı. Ve işte şu an burada ağlıyordu. Onun için Valerie Anderson için

     Emily Giffen _ Kalbim bir kez sevdi

"Sonsuzluk sonsuza kadardır ve sen de benim için öylesin. Sen benim sonsuzluğumsun, Bay Black." - Daima Aşk/Sandi Lynn

 Her şey yo­lundaydı. Belki mükemmel değildi ama hayatın kendisi
mükemmel değildi ki. Karmaşıktı ve bazen de bir felaketti.
Ancak o karmaşıklığın içinde güzellik ve felaketlerin içinde
huzur vardı.

hep seni bekledim...

en yakın kitaptan "olduğu kadar olmadığı KADER"  "Şems"   Meral Kır     AYLARDAN AŞK

''Doug336 ile buluşuyorum.Lütfen başnedimem olarak elbisenin ne renk olacağına karar ver.''

Kristan Higgins - Gökyüzünün Uzak Ucu

Sen! Kalbimin kafası güzel halisin...  Bana Seni Seviyorum Deme Sev/Miraç Çagrı Aktaş

                         

"Her şeyi berbat ettim ,değilmi."
Penelope kendini tutamadı .Gülümsedi."Evet biraz.Ölümsüz aşk vaadinde bulunman gerekiyordu."
Tommy kuşkuyla ona bakıyordu.
"Ağdalı cümleler mi kurmalıydım."

"Ortada rekabet falan yok çünkü aramızda öyle bir şey yok"
Hep seni bekledim - Jennifer L. Armentrout

gene dayanamadım aklıma düştü, hazır bakmışken sizinle de paylaşayım dedim gene Eve Dallas'tan

Eve: Sana gereken krediyi soktum seni kan emici, para yutucu şerefsiz. (yumruğunu makinenin –eğer olsaydı- kalbi olabilecek bir alana indirdi.)
Makine: Bu cihazı tahrip etmeye, şiddet uygulamaya ve saldırmaya yönelik her teşebbüs suçtur. Bu cihaz görüntüleme sistemine sahiptir ve rozet numaranızı kaydetti Teğmen Eve Dallas. Lütfen tercih ettiğiniz ürün için gereken kredi miktarını para ya da kredi kodu olarak girin. Ve bu cihazı tahrip etmeye, şiddet uygulamaya ve saldırmaya yönelik teşebbüsünüzü tekrarlamayın.
Eve: Pekâlâ. Tahrip, şiddet ve saldırı teşebbüslerimden vazgeçiyorum. Gerçek icraata başlıyoruz. (Eve’in sağ ayağını kaldırış pozisyonunu gören Roarke cidden sağlam bir uçan tekmeye hazırlandığını anladı. Ancak hareketini tamamlayamadan Roarke aralarına girerek onu durdurdu.)
Roarke: Teğmen lütfen bana izin ver.
Eve: O hırsız bok çuvalına tek kredi daha atmayacaksın. (ama Roarke attı)
Roarke: Şeker sanırım ha?
Eve: Evet, evet, evet. Senin gibi insanlar onu teşvik ettiği sürece çalmaya devam edecek biliyorsun değil mi?
Roarke: Eve, sevgilim o bir makine. Şımarmaz. Düşünme yeteneği yok.
Eve: Sen hiç yapay zekâ diye bir şey duymadın mı?
Roarke: Şeker ve çikolata dağıtan bir makinede hayır.