Teşekkürler
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: SimirnAtalante Date: January 29, 2015, 11:12:19 PM
Canoooo
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: Bendis Date: February 06, 2015, 01:54:33 PM
Duygu-Işıl Parlakyıldız
Kitabı çok merak ederek okumuştum.Aslında fazla yorum yapılacak bir kitap değil çünkü kitabın başından daha sonunu tahmin edebiliyorsunuz.Kitaptaki tek sevdiğim şeyler 3 develer oldu yoksa gerçekten ama gerçekten hayatımda bu kadar ağır adamlara bu duygu denen hatun yakışmamış. O kadar cıvık ki bunalıma giriyordum. Bu kadar acı şeyler yaşıyorsun ama hayattan hiç bir ders almamış bir kız olmuşsun. Ki yaşın da o kadar küçük olmamasına rağmen aşırı ergen hareketlerden bunalıma girdim.Kitapta ki ''ya'' ''tövbe tövbe'' ''oha'' vb. kelimeler o kadar çok kullanılmış ki yeminle etrafımda ki eşyaları yumruklamak geldi. Ömrümde bu kadar cıvık bir esas kız gördüm romanlarda.Hiç yakışıyor mu Allah aşkına Sedat gibi gözünü kırpmadan adam öldüren adama böyle bir kız. Yoksa kitap gerçekten eğlenceli yer yer hüzünlendiren bir kitaptı.Umarım Yazar esas kızları daha ağır başlı yapmayı başarır
Tesekkurler yorum icinnn
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: BÖRÜLCE Date: February 07, 2015, 12:46:13 AM
Işıl Parlakyıldız - Duygu
Bu kadar övülen kitabı sonunda ben de okudum
Daha öncede birkaç Türk yazar okumuş ama beğenmemiştim, ben de bir daha okumamaya karar vermiştim. Ama övgülerden sonra ben de meraklandım ve bir okuyayım dedim ama beğenmeyeceğimden adım gibi emindim. Gece geç saatte başladım, nasıl olsa sıkılırım sonra uyurum diye düşünüyordum ki kitabı elimden bırakamadım Öncelikle hem karakterler, hem kurgusu,
hem de anlatım dili özgündü. Bu bakımdan yazarı tebrik etmek lazım. Duygu, Sedat, Ali, Bekir arasındaki ilişki çok iyiydi. Eminim herkes
onların ilişkisine özenmiştir Trabzon'da geçen olayları çok beğendim, Durmuş ve Dursun çok komikti
Kitabın beğenmediğim yanlarına gelirsem ilki kadına şiddetti. Oralarda çok kızdım sanki erkeklerin kadına vurma hakkı varmış gibi
durum normal karşılanmıştı. İkincisi akraba evliliği konusu. Bekir ile Selma'nın yakın akraba olmaları ve evlenmeleri de benim hoşuma
gitmedi. Üçüncüsü de; Duygu bir kitap okuyordu ve çok beğenmişti, kitabın adı da Işıl Parlakyıldız'ın Köle kitabı Yazar kendi
kitabında yine bir başka kitabını övmüş, bu durum bana çok komik ve inandırıcılıktan uzak geliyor
Son olarak Sedat ve Duygu'yla ilgili de bir şeyler söyleyeceğim. Bazı kitapları okurken erkek kahramanı çok beğeniriz ve onu ideal erkek olarak
görürüz. Sedat ise herkese hitap eden bir ideal erkek değildi, o Duygu'nun ideal erkeğiydi Yazar gerçekten farklı bir erkek karakteri
yaratmış ve ben çok sevdim. Duygu da öyle çok özgün bir karakterdi. Ve yazar iyi ki kitabı Duygu'nun ağzından yazmış yoksa kitabı bu kadar
sevemezdim Puanım 8/10.
Bu kadar övülen kitabı sonunda ben de okudum
Daha öncede birkaç Türk yazar okumuş ama beğenmemiştim, ben de bir daha okumamaya karar vermiştim. Ama övgülerden sonra ben de meraklandım ve bir okuyayım dedim ama beğenmeyeceğimden adım gibi emindim. Gece geç saatte başladım, nasıl olsa sıkılırım sonra uyurum diye düşünüyordum ki kitabı elimden bırakamadım Öncelikle hem karakterler, hem kurgusu,hem de anlatım dili özgündü. Bu bakımdan yazarı tebrik etmek lazım. Duygu, Sedat, Ali, Bekir arasındaki ilişki çok iyiydi. Eminim herkes
onların ilişkisine özenmiştir
Trabzon'da geçen olayları çok beğendim, Durmuş ve Dursun çok komikti Kitabın beğenmediğim yanlarına gelirsem ilki kadına şiddetti. Oralarda çok kızdım sanki erkeklerin kadına vurma hakkı varmış gibi
durum normal karşılanmıştı. İkincisi akraba evliliği konusu. Bekir ile Selma'nın yakın akraba olmaları ve evlenmeleri de benim hoşuma
gitmedi. Üçüncüsü de; Duygu bir kitap okuyordu ve çok beğenmişti, kitabın adı da Işıl Parlakyıldız'ın Köle kitabı
Yazar kendikitabında yine bir başka kitabını övmüş, bu durum bana çok komik ve inandırıcılıktan uzak geliyor
Son olarak Sedat ve Duygu'yla ilgili de bir şeyler söyleyeceğim. Bazı kitapları okurken erkek kahramanı çok beğeniriz ve onu ideal erkek olarak
görürüz. Sedat ise herkese hitap eden bir ideal erkek değildi, o Duygu'nun ideal erkeğiydi
Yazar gerçekten farklı bir erkek karakteriyaratmış ve ben çok sevdim. Duygu da öyle çok özgün bir karakterdi. Ve yazar iyi ki kitabı Duygu'nun ağzından yazmış yoksa kitabı bu kadar
sevemezdim
Puanım 8/10.Yorum için teşekkürler
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: Bendis Date: February 08, 2015, 02:18:53 AM
3 devenin yüzündeki tebessüm, kalplerindeki sevginin kaynağı Duygu..
İstanbul'un belalı camianın gözü kara adamı Sado (Sedat) ve iki sağ kolu, kanı canı Bekir ve Ali. Her birinin geçmişinde yatan ortak nokta öksüzlük. Duygu'nun babası Savcıdır ve tam bir görev adamı olarak tehditlere boyun eğmeden işini yaptığı için bir kaç adamın damarına bastığından Duygu henüz 17-18 yaşlarında iken kaçırılır ve iki ay boyunca acımasızca işkencelere maruz kalır. Sedat, Ali ve Bekir onu kurtardıklarında ölmek üzeredir ve Sedat'ın sevgisi ve şefkatiyle hayat bulur. Babasının ölümü ve annesinin babasının hasretine dayanamayıp intihar edişinin ardından ardına bile bakmadan 3 devesiyle yaşamaya başlar. Yıllar geçtikçe Bekir ve Alim diye seslendiği Ali hayatının merkezi, ailesi herşeyi haline gelmiştir ama Sedat'a olan sevgisi daha başka boyutlara ulaşmıştır. Sedat'ın yıllarca kendini sevdiğini anlaması baya bir zamanını aldı Duygu'nun, nihayet kendi sevgisinin ona minnet ve kurtarıcı olmasından öte birşey olduğunu "Bekir candı, Ali kandı, Sedat aşktı" diyerek anlamasının ardından kavuşur bizim iki delimiz.. Sanmayın ki bu iki deli kavuşunca olaylar duruldu.. Nerde.. Asıl kıyamet ondan sonra kopuyor.. Ama ne yalan söyleyeyim kıskandım Duygu'yu. Vay be Sedat sen neymişsin, kız resmen mutluluktan eriyip rögar kapaklarından akacaktı
Geçen tüm olaylar için bişeyler yazasım var ama uzatmak istemiyorum yorumumu. Kitapta en nefret ettiğim sahne Alim'in Aslı'ya vurduğu sahne, en beğendiğim sahne ise yaz yaz bitmez 
662 sayfayı 24 saatte çok keyifle okutan bir kitap.. Benim ennn sevdiğim Türk yazarları kategorisinde 1.sırayı yerini almış bulunmakta. Romantizm, Heyecan, Macera, Kıskançlığın Dibi, Aşkın Tavan yaptığı bu kitabı okumadan geçmeyin kitap canavarları
Tabiki son olarak: Zevkler ve Renkler diyorum
"Sedat, 'Artık in istersen' dediğinde, 'Rahatım ben' dedim huysuzca. Güldüğüne yemin edebilirim, çünkü Alim gülmüyor, böğürüyordu. 'Abi gelmişken dilini kestirsek ya!' Çok rahat ederiz' dediğinde Sedat, 'İyi fikir' diye onayladı. Sinirle ona bakıyordum ama inatla kucağında kaldım. Üç takım elbiseliyle gezmek her zaman havalıydı. Sedat'ın kucağında minicik kalıyordum. Karşıdan gelen bir kaç güzel kız bizimkileri süzdüğünde 'Bakalım çocuk hanginizden?' diye bağırınca bizimkiler şok olmuş bir halde bana bakıyorlardı. Bekir aptala bağlamıştı. Alim, 'duygu yemin olsun dilini harbiden kestiririm ha!' dedi. Sedat'sa kulağıma eğilip 'Benden' deyince mal gibi ona bakakaldım. "
"İkiyle dördün farkını ayıramazken, aşkı minnetle karıştırmam sanırım normaldi."
"Ben Alim'le dertlerimi paylaştım. Bekir'le kelimelerimi! Sen benim ruhumun yarısıydın, hala öylesin. kokunda huzuru buldum. Uykularım seninle pembeydi. Ben seninle hayata tutundum koca kafalı!"
İstanbul'un belalı camianın gözü kara adamı Sado (Sedat) ve iki sağ kolu, kanı canı Bekir ve Ali. Her birinin geçmişinde yatan ortak nokta öksüzlük. Duygu'nun babası Savcıdır ve tam bir görev adamı olarak tehditlere boyun eğmeden işini yaptığı için bir kaç adamın damarına bastığından Duygu henüz 17-18 yaşlarında iken kaçırılır ve iki ay boyunca acımasızca işkencelere maruz kalır. Sedat, Ali ve Bekir onu kurtardıklarında ölmek üzeredir ve Sedat'ın sevgisi ve şefkatiyle hayat bulur. Babasının ölümü ve annesinin babasının hasretine dayanamayıp intihar edişinin ardından ardına bile bakmadan 3 devesiyle yaşamaya başlar. Yıllar geçtikçe Bekir ve Alim diye seslendiği Ali hayatının merkezi, ailesi herşeyi haline gelmiştir ama Sedat'a olan sevgisi daha başka boyutlara ulaşmıştır. Sedat'ın yıllarca kendini sevdiğini anlaması baya bir zamanını aldı Duygu'nun, nihayet kendi sevgisinin ona minnet ve kurtarıcı olmasından öte birşey olduğunu "Bekir candı, Ali kandı, Sedat aşktı" diyerek anlamasının ardından kavuşur bizim iki delimiz.. Sanmayın ki bu iki deli kavuşunca olaylar duruldu.. Nerde.. Asıl kıyamet ondan sonra kopuyor.. Ama ne yalan söyleyeyim kıskandım Duygu'yu. Vay be Sedat sen neymişsin, kız resmen mutluluktan eriyip rögar kapaklarından akacaktı
Geçen tüm olaylar için bişeyler yazasım var ama uzatmak istemiyorum yorumumu. Kitapta en nefret ettiğim sahne Alim'in Aslı'ya vurduğu sahne, en beğendiğim sahne ise yaz yaz bitmez 662 sayfayı 24 saatte çok keyifle okutan bir kitap.. Benim ennn sevdiğim Türk yazarları kategorisinde 1.sırayı yerini almış bulunmakta. Romantizm, Heyecan, Macera, Kıskançlığın Dibi, Aşkın Tavan yaptığı bu kitabı okumadan geçmeyin kitap canavarları
Tabiki son olarak: Zevkler ve Renkler diyorum
"Sedat, 'Artık in istersen' dediğinde, 'Rahatım ben' dedim huysuzca. Güldüğüne yemin edebilirim, çünkü Alim gülmüyor, böğürüyordu. 'Abi gelmişken dilini kestirsek ya!' Çok rahat ederiz' dediğinde Sedat, 'İyi fikir' diye onayladı. Sinirle ona bakıyordum ama inatla kucağında kaldım. Üç takım elbiseliyle gezmek her zaman havalıydı. Sedat'ın kucağında minicik kalıyordum. Karşıdan gelen bir kaç güzel kız bizimkileri süzdüğünde 'Bakalım çocuk hanginizden?' diye bağırınca bizimkiler şok olmuş bir halde bana bakıyorlardı. Bekir aptala bağlamıştı. Alim, 'duygu yemin olsun dilini harbiden kestiririm ha!' dedi. Sedat'sa kulağıma eğilip 'Benden' deyince mal gibi ona bakakaldım. "
"İkiyle dördün farkını ayıramazken, aşkı minnetle karıştırmam sanırım normaldi."
"Ben Alim'le dertlerimi paylaştım. Bekir'le kelimelerimi! Sen benim ruhumun yarısıydın, hala öylesin. kokunda huzuru buldum. Uykularım seninle pembeydi. Ben seninle hayata tutundum koca kafalı!"
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: BÖRÜLCE Date: February 12, 2015, 02:44:03 PM
Duygu - Işıl Parlakyıldız
Okumadınız mı sizde benim gibi ertelediniz mi okumayı bence hata yapıyorsunuz kesinlikle okumalısınız
Ahhh Sadom Ahh ne desem de seni anlatsam ya bilemedim şimdi. Senden bir kça tane gerçek hayatta da olsa olmaz mı ? Tek kelimeyle hayran kaldım bütün erkeklere ama Sedatt
Neyse fazla aşkım depreşti sankim Duygu'ya gelince çektikleri az buz öyle yenilir yutulur şeyler değilmiş. Ben onun yerinde olsaydım ondan daha beter bir şey olurdum bir daha toparlanabilir miydim bilmiyorum. Ama 3 devem benim de olsaydı inanıyorum atlatırdım 
Ah develer ahh... Bekir'i çok sevdim neden acaba derseniz içlerinde en sinirleri alınmış gibi duran ve normal tepkiler veren oydu ve Trabzonlu olması yeter hem Bekir'in. Ahh Trabzon demişken kitapta Trabzon'dan falan bahsedilmesi de ayrı güzeldi ya 
Yaşlı Ana'yı da pek sevdim cidden bizim oralardan kitabın içine yerleşmiş gibi hissettim. Ali'm de başkaydı sonlarda ona acımadım desem yalan olur yaa zavallım Ama Allah biliyor ben Zeyneple falan olacak diye bekliyordum ama dumur oldum o konuda yazara saygılar. Sedat'a gelirsek tekrardan onun aşkına "Aşk" demek bence az kalır. Kız için yaptıkları çocuk istemeyişi Allah'ım yaaa çok tatlıydı Bir tek "Cano" demeseydi daha da iyi olurdu ama neyse
Bu kitaptan sonra anladım ki ben kıro seviyorum yaa astığım astık kestiğim kestik
"Çırpı gibi kaldın yine! Bir de bebek istiyorsun." dediğinde herkes dondu.
"Ne?" dedi Alim.
"Ali noldii rengün soldiii!" dedi Dursun.
"Yok artık!" dedi Bekir.
"Kızım sen kafayı mı yedin?" dedi Selam.
"Ay keşke beraber hamile olsaydık." dedi Aslı.
"Uyy bu sefer erkek olsin." dedi Durmuş.
"Kız bekle beni, beraber doğururuz." diyense Füsundu.
"Aslı toparlan hadi gidiyoruz. Abi çekilmez artık!" dedi Alim...
"Kızım sen manyak mısın? Abi kusura bakma da hiç çekilmiyorsun!" dedi Selma.
"Valla bu sefer ben evde kalmam seninle" dedi Aslı.
"Abi olmadı, sen uzaklaş dokuz ay" dedi Alim.
"Ula Füsun, hamile misin da!" dedi Durmuş.
"Ah, Ahh ben daha evlenemedim bile, ne çocuğu!" diye hayıflandı Dursun.
"Yok anam, yok valla, ben yokum bu sefer! Duygu bak hamile kalırsan sen İstanbul'a dön. Bu ne ya tavuk gibi!" diye söylendi Selma.
"Selma ne tavuğu!" diye sordu Bekir.
"Abi tebrikler, aile yine panik oldu!" dedi Aslı.
"Lan ben ne yaptım! Bebek isteyen Duygu!" dedi Sedat.
En son noktayı koyan Hacer Ana, "Size ne oluyor? Susun bakayım!" dedi.
Son söz benim tabi, "İstiyorum" dedim yüzüm asılmış, suçlu suçlu söylenmiştim.
Sedat kıyamadı tabi "Yaparız" dedi.
"Gerçekten mi?" dedim .
Bizim aileden koro halinde, "Hayırrr!" diye ses yükseldi...
[/quote]Okumadınız mı sizde benim gibi ertelediniz mi okumayı bence hata yapıyorsunuz kesinlikle okumalısınız
Ahhh Sadom Ahh ne desem de seni anlatsam ya bilemedim şimdi. Senden bir kça tane gerçek hayatta da olsa olmaz mı ? Tek kelimeyle hayran kaldım bütün erkeklere ama Sedatt
Neyse fazla aşkım depreşti sankim Duygu'ya gelince çektikleri az buz öyle yenilir yutulur şeyler değilmiş. Ben onun yerinde olsaydım ondan daha beter bir şey olurdum bir daha toparlanabilir miydim bilmiyorum. Ama 3 devem benim de olsaydı inanıyorum atlatırdım Ah develer ahh... Bekir'i çok sevdim neden acaba derseniz içlerinde en sinirleri alınmış gibi duran ve normal tepkiler veren oydu ve Trabzonlu olması yeter hem Bekir'in. Ahh Trabzon demişken kitapta Trabzon'dan falan bahsedilmesi de ayrı güzeldi ya Yaşlı Ana'yı da pek sevdim cidden bizim oralardan kitabın içine yerleşmiş gibi hissettim. Ali'm de başkaydı sonlarda ona acımadım desem yalan olur yaa zavallım Ama Allah biliyor ben Zeyneple falan olacak diye bekliyordum ama dumur oldum o konuda yazara saygılar. Sedat'a gelirsek tekrardan onun aşkına "Aşk" demek bence az kalır. Kız için yaptıkları çocuk istemeyişi Allah'ım yaaa çok tatlıydı Bir tek "Cano" demeseydi daha da iyi olurdu ama neyse Bu kitaptan sonra anladım ki ben kıro seviyorum yaa astığım astık kestiğim kestik
"Çırpı gibi kaldın yine! Bir de bebek istiyorsun." dediğinde herkes dondu.
"Ne?" dedi Alim.
"Ali noldii rengün soldiii!" dedi Dursun.
"Yok artık!" dedi Bekir.
"Kızım sen kafayı mı yedin?" dedi Selam.
"Ay keşke beraber hamile olsaydık." dedi Aslı.
"Uyy bu sefer erkek olsin." dedi Durmuş.
"Kız bekle beni, beraber doğururuz." diyense Füsundu.
"Aslı toparlan hadi gidiyoruz. Abi çekilmez artık!" dedi Alim...
"Kızım sen manyak mısın? Abi kusura bakma da hiç çekilmiyorsun!" dedi Selma.
"Valla bu sefer ben evde kalmam seninle" dedi Aslı.
"Abi olmadı, sen uzaklaş dokuz ay" dedi Alim.
"Ula Füsun, hamile misin da!" dedi Durmuş.
"Ah, Ahh ben daha evlenemedim bile, ne çocuğu!" diye hayıflandı Dursun.
"Yok anam, yok valla, ben yokum bu sefer! Duygu bak hamile kalırsan sen İstanbul'a dön. Bu ne ya tavuk gibi!" diye söylendi Selma.
"Selma ne tavuğu!" diye sordu Bekir.
"Abi tebrikler, aile yine panik oldu!" dedi Aslı.
"Lan ben ne yaptım! Bebek isteyen Duygu!" dedi Sedat.
En son noktayı koyan Hacer Ana, "Size ne oluyor? Susun bakayım!" dedi.
Son söz benim tabi, "İstiyorum" dedim yüzüm asılmış, suçlu suçlu söylenmiştim.
Sedat kıyamadı tabi "Yaparız" dedi.
"Gerçekten mi?" dedim .
Bizim aileden koro halinde, "Hayırrr!" diye ses yükseldi...
Yorum için teşekkürler.
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: masalayaz73 Date: February 28, 2015, 11:25:28 PM
çok merak ettiğim bir kitap teşekkürler
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: htc.ttl Date: March 01, 2015, 02:09:34 PM
thank you
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: BÖRÜLCE Date: March 02, 2015, 10:18:00 AM
Işıl Parlakyıldız -Duygu
Bu kitap anlatılmaz yaşanır...İki gündür Duygu,Sedat,Bekir ve Alim'le yatıp kalkıyorum.Dayanamadım bazı bölümlerini tekrar tekrar okudum.Kitap çok uzun ama bitmesin istedim okurken.Bir kitabı hissedebiliyorsam benim için o kitap şahanedir. Bol bol ağladım,deli gibi güldüm okurken.Kitapta hepsi birbirinden şahane bir sürü karakter var.Ama bizim meşhur dörtlünün etrafında dönüyor olaylar hep.Duygu'yu kitabın başlarında yaralı,kırılgan görüyoruz,sonra Sedat'ın aşkına kavuşunca kadının içinden bir hanımağa çıkıyor resmen.Yazar kelimelere gerek görmeden,aşkın gücünü o kadar güzel hissettirmiş ki... Sedat'ın küfürleri bile o kadar cuk oturmuş ki,hiç rahatsız olmadığım gibi ağzına sağlık diyesim geldi.Sedat delirttin beni Duygum dedikçe,ahhh delirttin beni Sedat dedim ben de. Öptüm. Bu yazar hep yazsın,biz de okuyalım.Bir tek Duygu'nun annesinden nefret ettim ben.İki ay işkence görmüş kızın,o aşkından ölmek istediğin adamın kanı ,canı,bir parçasına öylemi davranılır yaaa.. Ağlıyorum. Kitap şahane,daha söylenecek çoook şey var da buraya sığmaz.Mutlaka okuyun... Tebrikler.
''Sedat'ı görünce yine cinler tepemdeydi.''Sana yakışıklı olma dedim'' diye bir kükredim.Selma bile korktu.
Sedat'ın bana çektirdiklerini gün geliyor ona satıyordum ya neyse.
''Duygu her zaman ki halim.'' dedi suçlu suçlu.
''Yok biz gitmiyoruz.'' dediğimde Aslı haykırdı ''Lütfen! Duygu ya.Abi sen de çıkar şu takımı!''
''Kızım manyaklaşmayın donla mı geleyim?''
''Abi biz çok yaşamayız,ben sana söyleyeyim.Bunlar bizim ömrümüzü yer bitirir.'' dedi Bekir.
''Öksüzüm yesin benim ömrümü be Bekir.'' dedi Sedat tüm duygularıyla.Sırıttım sevgiyle.
Bekir ''Sana iyi gelmedi bu bebek,iyice yumoş oldun,'' dediğinde Sedat elindeki araba anahtarını çoktan Bekir'e fırlatmıştı.''Sen kime yumoş diyorsun Allah'ın Lazı!Gece bez değiştirdiğini illa söyleteceksin bana!''
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: Bendis Date: March 02, 2015, 10:48:57 AM
Ayy yaa yeniden okuyasım geldiiiii
Harika bir kitap gerçekten çok sevmiştim
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: embish Date: March 02, 2015, 03:44:19 PM
Duydunuz muuuuuuuu?
Bekir devemizin de kitabı geliyormuş miLLet..Bol bol Sedat ı da okuyacakmışız..
heyecan yaptım 
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: gök yüzü Date: March 02, 2015, 04:51:04 PM
Duydunuz muuuuuuuu? Bekir devemizin de kitabı geliyormuş miLLet..
Bol bol Sedat ı da okuyacakmışız.. heyecan yaptım
Bekir devemizin de kitabı geliyormuş miLLet..Bol bol Sedat ı da okuyacakmışız..
heyecan yaptım Bekir hakkında herşeyi okuduk zaten yazar ekstra ne yazabilir ki ? Bence yazar artık bu hikayeyi bırakıp yeni bir hikaye yaratmalı.
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: Bendis Date: March 02, 2015, 04:52:51 PM
Yazarsa okuruz
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: leitastani Date: March 02, 2015, 05:36:14 PM
Duydunuz muuuuuuuu? Bekir devemizin de kitabı geliyormuş miLLet..
Bol bol Sedat ı da okuyacakmışız.. heyecan yaptım
Bekir devemizin de kitabı geliyormuş miLLet..Bol bol Sedat ı da okuyacakmışız..
heyecan yaptım Bekir hakkında herşeyi okuduk zaten yazar ekstra ne yazabilir ki ? Bence yazar artık bu hikayeyi bırakıp yeni bir hikaye yaratmalı.
Galiba "Nergis" diye yeni bir kitap yazıyordu
Ynt: Duygu - Işıl Parlakyıldız By: embish Date: March 02, 2015, 05:46:51 PM
bekir in sedat la tanışması,askerlik zamanları..dursun ve durmuş, hatta facebook sayfasında ufak bir bölüm bile paylaşmıştı..yazıcakmış işte bişiler
