0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: A.i.i.t. Devamı.  (Okunma Sayısı: 780 Kere Okundu.)
« : Ağustos 04, 2013, 09:50:12 ÖS »
Avatar Yok

Asortik Hatun
*
Üye No : 3762
Nerden : İzmir
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 13388
Mesaj Sayısı : 22 841
Karizma = 58066


Kongre; Sözlük anlamı olarak belli bir amaca ulaşmak isteyen kişilerin bir araya gelerek sorunları görüşmeleri ve hedefe varabilmek için kararlar almaları yolunda düzenledikleri toplantı demektir. Kongreler sadece Türkler tarafından düzenlenmiş değildir.ateşkes öncesi anlaşma devletlerince işgal edilen arap ülkelerinde suriyenin bağımsızlığı için toplanan Genel Suriye Kongresini örnek olarak göstermek mümkündür. Kurtuluş savaşı yıllarında kimi dernekler belli ufak bir yöreyi kurtarmak için kongreler toplarken (Balıkesir Kongresi) kimi dernekler ise büyük bir coğrafi bölgeyi kurtarmak için kongreler düzenlemişlerdir( Alaşehir Kongresi) üçüncü tür kongreler isi bütün ulusu içine alacak niteliktedir.(Sivas Kongresi)
ERZURUM KONGRESİNE KADAR GELİŞİM; Amasya tamimine kadar ülkede 8 kongre toplanmıştı bunların biri dışında diğerleri yöresel nitelikteydi. Kars ta 4 ardahan da 2 izmirde 1 kongre toplanmıştı. Tüm ulusu birleştirici tek kongre ise göz hekimi esat paşanın girişimiyle istanbulda toplanan Milli Kongre idi. Kongre yurdun savunulması için bütün ulusal güçlerin toparlanması, Osmanlı devletinin ulusal kurumuna alınması için çaba sarfedilmesi gibi amaçları gerçekleştirmek istiyordu. Tüm iyi niyetine karşın milli kongrenin ömrü az oldu. Erzurum kongresi sırasında ise ünlü Balıkesir kongresi toplandı. 27 haziran 30 temmuz tarihleri arasında toplanan kongrede , yunan işgaline karşı cephelerin kurulması ve ulusal birliklerin oluşturulması kararları alındı. Ancak bu kongre yerel bir kongre idi.
ERZURUM KONGRESİ; Yurdun çeşitli bölgelerinde yerel kongreler toplanırken doğu anadoluda durum iyi değildi. Bölgede ciddi bir ermeni işgali tehdidi vardı.bu nedenle İstanbulda kurulan vilayet-i şarkiye müdafai hukuki milliye cemiyeti etkinliğini doğu anadoluya kaydırmıştı. 13 nisan 1919 da İngilizlerin karstaki ulusal kuruluşu basarak kenti Ermenilere teslim etmeleri erzurumda da endişe yarattı bu arada erzurumdaki 15.kolordu komutanlığına atanan kazım karabekir kente gelmiş ve ermeni tehlikesine karşı gizli çalışmalara başlamıştı. Aynı günlerde Mustafa kemal samsuna çıktı ve havzada kurtuluş için ilk önemli adımları attı. Mustafa kemal doğu Anadolu illerinin temsilçilerinden oluşan kongreye katılma kararı verdi. Bu kongrenin dört açıdan yararı olabilirdi. A) Erzurum daki 15.kolordunun yurttaki tek derli toplu güç olduğundan hareketle kazım karabekir paşanın yardımıyla bütün yurda örnek olabilecek bir örgütlenme modeli kurabilirdi B) Erzurum ve bazı önemli dogu illeri henüz işgal edilmemişti. Bu nedenle burada kongre güven içinde toplanabilirdi. C) bununla birlikte Erzurum ermeni tehdidi altındaydı ve bu nedenle halktan savunma için yardım sağlanabilirdi. D) Erzurum kongresinin başarılı olması Sivas kongresini olumlu etkileyebilirdi.

Kongre öncesinde Mustafa Kemal ile İstanbul hükümeti ilişkileri; Mustafa kemal Amasya dan ayrılıp Erzurum a doğru giderken Osmanlı hükümetinin emriyle kendisini tutuklamaya gelen Elazığ valisi ali galipin komplosunu tehlikesizce atlattı. Bu arada damat Ferit Paris barış konferansına çağrılmış ve burada hiç varlık gösteremeyerek aşağılanmıştı. Mustafa kemal Erzurum a geldikten kısa bir süre sonra 7/8 temmuz gecesi Osmanlı hükümeti tarafından görevden alındığına dair telgrafı aldı ve kendisi de hemen tüm resmi görevlerinden istifa ettiğini açıkladı. Artık Mustafa kemal normal bir vatandaştı. Bu durumda kazım karabekir paşanın kendisinin ve ordusunun emrinde olduğunu açıklaması Mustafa kemal i oldukça rahatlattı bundan sonra Erzurum kongresi çalışmalarına dahada hız verildi. Kongre 23 temmuz 1919da toplandı.
Kongre açılınca mustafa kemal oybirliği ile başkanlığına seçildi. Mustafa kemal ilk amacı bölgesel olan kongreye ulusal bir nitelik kazandırmak oldu. Bunun için ulusu temsil eden bir kurul oluşturulmasını bu kurul içinden çıkacak bir hükümet kurulmasını ve bu hükümetin istanbuldan ayrı olduğunu söyleyerek üstü kapalı da olsa yeni bir devletin kurulacağını sezdirmek istiyordu. Kongrede beliren görüş özetle yurdun bütünlüğünü sağlamak için ulusal iradenin belirmesi gereklidir. Bu ulusal iradenin ve onun çevresinde toplanan ulusal güçlerin varlığı padişahlık ve halifelik makamını kurtaracaktır. Kongrede ayrıca bölgedeki azınlıkların tam bir güvenlik içinde olduğu sömürüye yol açmaması koşuluyla dış yardım alınabileceği karara bağlandı. En önemli kararlardan birisi ise doğudaki bütün derneklerin birleştirilmesi ve şarki Anadolu müdafai hukuk cemiyeti adı altında toplanmasıdır. Bu dernegin iş görebilmesi için heyeti temsiliye kuruldu ve başkanlığına Mustafa kemal getirildi.
Erzurum kongresinin sonuçları; kongreyle direniş hareketlerinin tek çatı altında toplanabileceği ve yurtseverlerin tek amaç etrafında toplanmalarının mümkün olduğu kamuoyuna ilk kez gösterildi. Sivas kongresinin toplanması kolaylaştı. Gelişmelerden rahatsız olan damat Ferit ise Mustafa kemal paşa ve rauf beyin tutuklanarak istanbula gönderilmeleri emrini verdi.
ERZURUMDAN SİVASA YENİ KONGRELER;
İkinci Balıkesir Kongresi; birinci Balıkesir kongresi 27 haziran 30 temmuz tarihleri arasında toplanmıştı. Yunan işgalinin yayılması üzerine Egeli yurtseverler 26 30 temmuz tarihleri arasında balıkesirde ikinci kongreyi topladılar.yerel niteliği agır basan kongre sonunda ege deki direniş büyük ölçüde örgütlendi ve kuvayi milliye birlikleri güçlendirildi.
Birinci Nazilli Kongresi; yunanlılar aydından sonra 4 haziran 1919 da nazilliyi de işgal etmişlerdi. Nazillinin kurtarılması için Yörük ali efe ve Mehmet efe komutasındaki kuvayi milliye birlikleri kurulmuştu. Ancak bu efeler arasında uyuşmazlık vardı bu uyumsuzluğu gidermek için Mustafa kemal celal Bayar(Bey) görevlendirildi. Galip hoca takma adlı celal bey ve arkadaşları çabalarıyla Nazillili yurtseverleri henüz işgal edilmemiş olan Muğla da bir kongre topladılar. Kongrede Osmanlı hükümetine yardımcı olmanın yanı sora kuvayi milliye birlikleri arasında uyum sağlanması konularında karar alındı bu kongre oldukça yerel niteliklidir.
Alaşehir Kongresi; Egeli yurtseverlerin girişimleriyle ulaşım açısından elverişli olan alaşehirde 16-25 ağustos tarihleri arasında bir kongre düzenlendi. Kongrede nazilli ve Erzurum kongrelerinin sonuçları görüşüldü kongrede alınan karara göre yunanlılar en büyük düşmandı ve onlarla mücadele edilmeliydi ancak yunanlıları kovmak için anlaşma devletleriyle görüşmeler yapılabileceği doğrultusunda garip bir karar alındı. Alaşehir kongresi sırasında 18 agustosta muğlada bir başka toplantı daha yapıldı. Bu kısa kongrede yerel kuvayi milliyenin güçlendirilmesi kararlaştırıldı.

SİVAS KONGRESİ; Erzurum kongresinin toplanmasını önleyemeyen damat Ferit bu kez Sivas kongresi çalışmalarını önlemek için uğraşmaya başladı. Kongrenin önlenmesini iki esas noktaya dayandıran bir taktik kullandı. Birincisi Mustafa kemal ve arkadaşları ittihatçı olduğu yolunda söylentiler çıkarmak ikincisi ise İngiltere ile anlaşarak yunanlıların makul bir çizgide durmasını sağlamaktır. Yunanların ilerlemesinin yurttaki direnişi arttırdığını bilen damat Ferit İngiliz generali milnenin adı ile alınan bir hat üzerinde (ayvalık-akmaz-gölmarmara-aydın- Selçuk)hattı yunan ordularının bir süre bekletilmesini sağladı. Amacı savaştan bıkmış insanları kendi etrafına çekerek Mustafa kemalin eylemini önlemekti. Sivas kongresi hazırlık aşamasında şiddetli direnmelerle karşılaştı. Bu direnmeleri şöyle özetlemek mümkündür. Bazı kimseler damat Ferit gibi düşünüyorlardı.onlara göre kongren toplanması anlaşma devletlerinin iyice olumsuz tutu içine girmelerine neden olabilirdi. Büyük bir karamsarlık içinde bulunan bazı yurtseverler ise kongrenin yarar sağlamayacağına inanıyorlardı. Ayrıca korku ve endişe duyuyorlardı.bazı kişiler ise girişimi alaşehirde olduğu gibi yerel bir hareket olarak görüyorlardı. Bir başka zorluk ise seçilen bazı kişilerin istanbula bağlı yöneticiler tarafından gönderilmemesiydi. Tüm bu güçlüklere karşın Sivas kongresi 4 eylül 1919 da toplandı kongreye engellemeler yüzünden ancak 31 kişi katıldı. Alınan kararlar----- daha ilk gün Mustafa kemal başkan seçilememesi için kulis faaliyetlerine başlayan bir gurubun bulunmasına karşılık Mustafa kemal bu faaliyetleri boşa çıkardı. Ve başkan seçildi bir diğer sorun amerikan mandası isteyenlerin ortaya çıkmasıydı. Manda; bir ulusun bir başka devlet tarafından yöneltilmesi anlamına geliyordu. Buna göre büyük bir devletin bir başka ulusu uluslar kurumu adına yönetmesi manda uygulamasıydı. Sivas kongresinde amerikan mandası isteyenler arasında refet bey İsmail hami (Danişment) ve Halide edip gibi aydınların bulunması ilginçti. Mustafa kemal ve arkadaşları manda düşüncesiyle sonuna kadar mücadele ettiler. Sonunda amerikan senatosuna bir mektup gönderilmesi kararlaştırıldı ve sonuçta manda reddedildi. 11 eylül de sona eren kongrede alınan kararları şöyle özetleyebiliriz. --- yurtta dağınık bir şekilde faliyet gösteren dernekler Anadolu ve Rumeli müdafai hukuk cemiyeti adı altında birliştirildi. --- bu dernegin kuruluş ve bağımsızlık için var gücüyle çalışması bir başka devletin güdümüne girilmemesi ve Türklerin yaşadığı yerlerin terk edilmemesi kararlaştırıldı.(Manda ve himayenin Kesinlikle Reddi) --- damat Ferit hükümetinin düşürülmesi ve yeni yurtsever bir hükümetin kurulması için çaba sarfedilmesi kabul edildi.--- Osmanlı parlementosunun yeniden toplanması için çalışmalar yapılması kararlaştırıldı--- Mustafa kemal Sivas kongresini bir kurucu meclis gibi çalıştırmak istemişsede yeni devlet kurma fikrine henüz hazır olmayan en yakın arkadaşları bile buna karşı çıkmıştı. Bununla birlikte kongrede alınan kararları uygulamak için heyeti temsiliye seçildi ve başkanlığına Mustafa kemal getirildi.
Sivas Kongresinin Sonuçları; her şeyden önce yurtta birbirinden habersiz ve dağınık bir şekilde mücadele veren örgütler birleşterildi. Ayrıca manda düşüncesinden kesinlikle vazgeçildi. Damat Ferit ile kesinlikle mücadele etme ve padişah üzerinde meclisi mebusanın toplanması için baskıda bulunma kararı alınmıştı. Sonuçta damat Ferit baskılara dayanamayarak 1 ekim 1919 da istifa etti yerine dürüst ve yurtsever bir asker olan ali rıza paşa sadrazam oldu. Damat feritin istifası Anadolu hareketi açısından siyasi bir zaferdir.
SİVASTAN SONRA TOPLANAN KONGRELER; Sivas tan sonra toplanan kongrelerin hepsi batı Anadolu ve Trakya da çalışmıştı. Sivas kongresini doğu Anadolu ile ilgili bir kongre olarak değerlendiren Balıkesir çevresindeki kuvayi milliyeciler ikinci Balıkesir kongresinde alınan kararları gözden geçirmek için üçüncü kongreyi topladılar. Sivas kongresi kararlarını kabul etmeme egilimi karşısında Mustafa kemal heyeti temsiliye başkanı olarak duruma müdahale etmesi kongreyi karıştırdı. Sonuçta geçikmeli olarak dördüncü Balıkesir kongresi toplandı ve Anadolu ve Rumeli müdafai hukuk cemiyetine katılma kararı alındı. Bu kararın alınmasında hacım muhittin (Çarıklı) beyin önemli katkıları oldu. Bu arada ikinci ve üçüncü nazilli kongreleri toplandı. Ancak üçüncü kongrede Anadolu ve Rumeli müdafai hukuk cemiyeti ile ilişki kurulması kararlaştırıldı. En olumlu toplantı muğlada yapıldı Muğlalı yurtseverler Sivas için Muğla kongresini toplayarak yurttaki direnişin bir bütün olduğunu kabul ettiler. Doğu trakyaya gelince, buradaki yurtseverler hiçbir zorluk çıkarmadan Sivas kongresinin sona ermesinden hemen sonra heyeti temsileye kararlarına uymayı kabul etmişlerdir.
KUVAYİ MİLLİYE; Düzenli Ordunun yetersizliği, hatta yokluğu karşısında yerel halkın silahlanarak kurdukları direniş birliklerine kuvayi milliye denilmiştir. Kurtuluş savaşında ilk kuvayi milliye birliğinin iziri işgali üzerine 19 mayıs 1919 da alaşahirde kurulmasının kararlaştırıldığı ileri sürülür. Bu birlikler sayesinde yunan kuvvetlerine önemli kayıplar verdirilmişti. Mustafa kemal ise bu birliklerin elden geldiğince denetim altına alınması için çaba sarfetmiştir. Erzurum kongresinde kuvayi milliyeyi güçlendirmenin esas olduğu kararı alınmış ve dağınıklıktan kurtulmasına çalışılmıştır. Sivas kongresinin devam ettiği günlürde kuvayi milliye birliklerine çeki düzen verilmesi için ali fuat paşa batı anadoludaki kuvayi milliye birliklerinin konutanı olarak atanmıştı. Ali fuat paşa ve onun görevlendirdiği refet paşa sayesinde batı anadoluda düşmana zarar veren bir kuvayi milliye ortaya çıktı. Güney anadoluda ise direniş daha şiddetli geziyordu. Fransızlar urfayı Maraş ve antebi İngilizlerden devralarak bölgedeki varlıklarını güçlendirmişlerdi. Bu durumda bölge halkı da fıransızlara karşı şiddetli bir direniş göstermeye başladı. Kurtuluş savaşının en güçlü milis birlikleri güneydoğuda ortaya çıktı. Güneydoğu kuvayi milliyesi ile batı anadoludakiler arasında şu fark vardı. Güneydoğu halkı birliklere topyekün katılmış ve Fransızlara karşı birleşmişlerdi. Heyeti temsileyenin otoritesini benimsedikleri için bölgeye seçme subaylar gönderilmiş ve direnişe güç verilmiştir.
Kuvayi Milliyeye Karşı Tepkiler; Kuvayi milliyenin başarıları anlaşma devletlerini rahatsız etti ve sert önlemleri gündeme getirdi. Öncelikle damat Ferit hükümeti Muğla ve civarında sıkı yönetim ilan etti ve kuvayi milliyeciliği yasakladı. Kısa bir süre sonrada İtalyanlar şehri işgal ettiler. Yine damat Ferit in kışkırtmalarıyla konyanın bozkır ilçesinde heyeti temsiliyeye karşı ayaklanmalar çıktı. Bu ayaklanmalar biter bitmez damat Ferit ve İngilizler tarafından silahlandırılan aznavur adlı eski bir asker kuvayi milliye hareketine karşı bursa – Balıkesir yöresinde dehşet saçtı. Ayaklanmalar bastırıldı. Ancak aznavur yakalanamadı yine izmitten boluya iç anadoludan midyata kadar uzanan bölgelerde zaman zaman kuvayi milliyeye karşı hareketler gözlendi.
SORULAR; Mustafa kemal hangi olay öncesinde tüm resmi görevlerinden istifa etti.Erzurum Kongresi önc./
Kurtuluş savaşında yurtta dagınık olan direnme örgütleri hangi olayla birlişmişlerdir Sivas Kongresi nde Anadolu ve Rumeli Müdafai Hukuk Cemiyeti adı altında tek çatı altında birleştirildi./ Egede kuvayi milliyenin örgütlenmesine büyük katkı sağlayan hacı muhittin bey hangi kongrede Anadolu ve Rumeli müdafai hukuk cemiyetine katılma kararı alınmasında etkili olmuştur. Bakılesir Kongresi / Sivas kongresi sürerken batı anadoludaki kuvayi milliye birliklerine komutan olarak atanan Ali Fuat Paşadır/ Kuvayi milliyeye karşı damat feritin kışkırtmasıyla çıkan ayaklanma Anzavur, ayaklanmasıdır./ Ünlü göz hekimi esat beyin girişimleriyle toplanan kongre Milli Kongredir./ Sivas kongresi hem katılanlar açısından hemde toplanış amacı açısından ulusal nitelik taşır./ manda ve himaye tam anlamıyla Sivas kongresinde reddedilmiştir./ önce İngilizlerin daha sonra Fransızlara devrettikleri üç yerleşim yeri Urfa Maraş Antep / Erzurum kongresi sürerken batı anadoluda Balıkesir kongresi düzenlendi. /29 kasım 1918 de istanbulda kurulan milli kongrenin amacı – anadoluda yeni bir hükümetin kurulmasının sağlanmasıdır./ yunanlıların yurtan kovabilmek için diger anlaşma devletleri ile görüşmeler yapılabileceği kararı Alaşehir kongresinde alınmıştır./ Sivas kongresi sonrası damat feritin sadrazamlıktan alınmasından sonra yerine ali rıza paşa sadrazam olarak atanmıştır./ Birinci dünya savaşı sırasındaki Suriye ve Filistin cephesindeki ordu yıldırım ordularıdır/ Ahmet izzet paşanın yerine sadrazam olan tevfik paşa döneminde mebusan meclisi fesedildi./ yurtsever subayların gizli komitalar kurmuşlardır bu komita İslam ihtilali komitasıdır/ işgallere karşı kurulan tepki dernekleri Trakya-paşaeli müdafai heyeti osmaniyesi – vilayeti şarki …- İzmir müdafai hukuki..- reddi ilhak cemiyeti/ yunan birliklerine karşı ilk savunma ayvalıkta oldu. / havzada Mustafa kemal izmirin işgalinin protesto edilmesini istemiştir/ Mustafa kemal kurtuluş savaşı sırasında düzenli ordu kuruluncaya kadar kuvayi milliyeden yararlanmıştır./ Mustafa kemal samsuna çıktıktan sonra ilk adım olarak direniş örgütlerini tek çatı altında toplamayı amaçlamıştır./ Amasya tamiminde yer alanlar. Vatanın bütünlüğü ulusun bagımsızlığı tehlikededir- İstanbul hükümeti sorumluluğunu yerine getirememektedir- ulusun bağımsızlığını gene ulusun azim ve kararı kurtaracaktır- sivasta ulusal bir kurul toplanacaktır./ Amasya tamimi bir ihtilal bildirisi niteliğindedir.
Belirli bir amaca ulaşmak isteyen kişilerin bir araya gelerek sorunları görüşmeleri ve hedefe varabilmek için kararlar almaları yoluyla düzenlenen toplantıya kongre denir./ Mondros sonrası direniş amacıyla toplanan ilk kongre kars İslam şurası /milli kongre esat paşa kurmuştur.amacı anadoluda yeni bir hükümetin kurulmasının sağlanmasıydı/ Erzurum kongresi öncesi tüm görevlerinden saraya ve harbiye nezaretine istifasını bildirdi/ Erzurum kongresinde direniş hareketlerinin tek çatı altında birleşebileceği kanıtlanmıştır ancak bu direniş örgütleri Sivas kongresinde tek çatı altında birleştirilmiştir ../ yunanlıları yurttan kovabilmek için anlaşma devletleriyle görüşme kararı Alaşehir kongresinde alınmıştır./ Sivas kongresinde amerikan mandası isteyen Wilson ilkelerine güveniyorlardı/ Mustafa kemale karşı ilk muhalefet Sivas kongresinde çıkmıştır. / Mustafa kemal Sivas kongresini kurucu bir meclis gibi çalıştırmak istemesi yeni bir devletin temellerini atmayı amaçlamıştı./ Sivas kongresinde alınan kararları uygulamak için heyeti temsiliye oluşturulmuştur. -/ Sivas kongresi öncesi toplanan kongrelerin hepsi batı Anadolu ve trakyada toplanmıştır/ anzavur ayaklanması kuvayi milliye hareketini yok etmek için yapılmıştır.


Türk tarihinde iki önemli siyasal kuruluş; türk tarihinde ilk düzenli siyasal örgütlenme ve muhalefet İttihat ve Terakki Derneği ile başladı. Derneğin amacı II.abdulhamitin baskı yönetimine son vermek ve anayasalı monarşiye yeniden geçmekti. 1909 daki anayasa değişikliğinden sonra tam olarak yasallaşan dernek 1013 yılında siyasal bir partiye dönüştü. Özellikle Türklük bilincinin uyanmasında rol oynayan parti, Türkçü ve İslamcı siyaset arasında bir çizgi izledi. Demokrasi ve özgürlük gibi vaatlerle iktidara gelen ittahat ve tekarki kısa zamanda muhalefete tahammül edemeyen totaliter bir yapıya büründü. Bununla birlikte siyasal düşüncelerin İstanbul dışınada yayılması konusunda önemli hizmetleri oldu. Mondros ateşkesinden sonra kurulan hükümetler özelliklede damat Ferit hükümetleri ittahatçıları savaş suçlusu ilan etmişlerdi. Bu suçlama o döneme yurt dışına kaçan Enver Talat ve cemal paşalar gibi ittihatçıların ulusal kurtuluş mücadelesinde etkin olmalarını engellemiş oldu. Bütün bunlara karşın ittihat ve terakki partisi meşrutiyet düşüncesinin yanırsa ulusal devlet bilincini geliştirmiş ve gelecekte cumhuriyeti hedefleyen yeni bir siyasal yapının ortaya çıkmasına neden olmuştur. İttihat ve terakki gibi önemli bir siyasal örgüt varlığını yitirirken ateşkes sonrasında onun bıraktığı boşluğu Anadolu ve Rumeli müdafai hukuk cemiyeti doldurdu. Bu örgüt başlangıcını reddi ihak ve müdafai hukuk derneklerinde bulmuştur. Sivas kongresiyle birkaçı dışında tüm bu dernekler ve kuruluşlar birleşerek yurt düzeyinde yayılan bir büyük örgüt durumuna gelmişlerdi. Dernegin asıl amacı siyasaldır. Gerçekten de Sivas kongresinde alınan kararların hepsi siyasaldır. Meclisi mebusanın toplanması ve damat Feritin düşürülmesi derneğin siyasal faliyetine tipik bir örnektir. Dernek daha sonra tbmm nin kuruluşunu sağladığı ve zafer sonrasında da Mustafa kemal tarafından rejimin ilk siyasal partisi haline geldi.
SİVAS KONGRESİ SONRASI SİYASAL GELİŞMELER.; Mustafa Kemal Paşaya göre mebusan meclisinin yapacağı bir iş kalmamakla birlikte, Sivas ta bu meclisin toplanması yönünde alınan karar doğrultusunda çalışmalar yapılmalıydı. Diğer taraftan Osmanlı parlementosu ulusu temsil eden bir organdı. Bu nedenle yeni kurulan (Ali Rıza Paşa Hükümeti) Osmanlı hükümetiyle anlaşma yolları aranmalıydı. Bütün bunlar gerçekleştirilirken de kuvayi milliye birliklerinin heyeti temsiliyenin disiplini ve düzeni altına alınmasına çalışılmalıydı.
Osmanlı Hükümetiyle anlaşma- Amasya Protokolleri; Sivas kongrelirini engelleyemeyen ve büyük bir siyasal yenilgiye uğrayan damat Ferit 1 ekim 1919 da istifa etmiş yerine yurtsever ılımlı bir asker olan Ali Rıza Paşa sadrazam olmuştu. Yeni hükümet bir an önce barış yapabilme gerekçesiyle Anadolu ile ili geçinmeye ve işbirliği yapmaya çalışılmıştır. Bu amaçla bahriye nazırı Salih Paşa İstanbul hükümeti temsilcisi olarak amasyaya geldi ve Mustafa kemal paşa ile 20-22 ekim tarihlerinde görüşmeler yaptı. Amasya kararları olarak tarihe geçen bu görüşmeler sonunda özetle şu kararlar alındı; İstanbul hükümeti heyeti temsiliyiyi tanıyacak; Meclisi mebusan toplanacak; Anadolu hereketlerinin temsilcileri ile iyi geçinilecek; buna karşılık heyeti temsiliyede yurdun bütünlüğüne bir zarar gelmemesi koşuluyla İstanbul hükümetinin işlerine karışmayacaktı. Bu kararların alındığı Amasya protokollerinin önemi son derece büyüktür. Bu görüşmelerle İstanbul hükümeti heyiti temsiliyiyi kendine denk bir siyasal organ olarak görmüş ve onun varlığını tanımış oldu.
Ankaranın ulusal kurtuluş hareketinin merkezi yapılması; amasyada yapılan görüşmelerden sonra tekrar sivasa dönen Mustafa kemal burada komutanlarla önemli toplantılar yaptı. Bu toplantılarda meclisi mebusanın nerede ve nasıl toplanacağı konusu tartışıldı. bu toplantılarda meclisin istanbulda toplanması kararlaştırıldı ayrıca heyeti temsiliyenin sürekli çalışabileceği uygun bir kent aranıyordu sonuçta ankarada karar kılındı. Mustafa kemal ve heyeti temsiliye 27 aralık 1919 da ankaraya geldi. Ankaranın merkez olarak tayin edilmesinde şu etkenler rol oynar; her şeyden önce Ankara stratejik açıdan çok önemli bir yerdi. İstanbuldan gelen demiryolu ankarada sona eriyordu. Bu bakımdan ulaşım açısındanda önemliydi. Ayrıca batı cephesine yakın olduğu gibi diğer çarpışma alanlarınada eşit uzaklıktaydı.
Askeri GELİŞMELER; Mustafa kemal ankaraya geldiğinde işgaller ve bu işgallere direnişler yoğunlaşmaktaydı ankaraya gelmesinden önce sembolik işgal güçleri kentten ayrılmak zorunda kalmıştı. Bununla birlikte Eskişehir –ankara demiryolu İngilizlerin denetimine girmişti. Yunanlılar ise batı anadoluda milne hattı adı verilen çizgide durmuşlardı. İngiliz general milnenin saptadığı çizgi ayvalık- gölmarmara – aydın –selçuk hattıydı.
MECLİSİ MEBUSANIN AÇILMASI ; parlamento, halk temsilcilerinin bir araya gelip, çalıştığı kurulun anayada kukundaki adıdır. Gerçek demokrasilerde halkın parlamentoda temsiline büyük özen gösterilir. Osmanlıda ilk parlemento dönem 1876 da ilan edilen I. Meşrutiyet le başladı. Bu dönemde halkın seçtiği temsilçilerden oluşan meclisi mebusan ve padişahın seçtiği kişilerden oluşan meclisi ayan oluştu. Kısa süren dönemden sonra 1908 yılındaki anayasal değişikliklerle meclisi mebusanın yetkileri artırıldı.ancak parlemento Mondros ateşkesi sonrası fesedildi.
Meclisi Mebusanın açılış hazırlıkları; hazırlıklar sırasında iki nokta üzerinde tartışmalar çıktı. Birincisi meclisin toplanacağı yer konusuydu. Bu konuda Mustafa kemal ile Salih paşa arasında amasyada yapılan görüşmelerde anlaşma sağlanmış ve İstanbul dışında toplanılması kararlaştırılmıştı. Ancak bu karar istanbuldaki hükümet çevrelerince uygun görülmemiş ve onaylanmamıştı. Mustafa kemale göre İstanbul dışında toplanan bir meclis padişahın etkisinden çıkabilir ve ulusal kararlar alınabilirdi. Ancak Mustafa kemalin en yakın arkadaşları bile meclisin İstanbul dışında toplanmasına sıcak bakmıyorlardı. Bu nedenle yalnız kalan Mustafa kemal itirazları sonuçsuz kaldı ve meclisin istanbulda toplanması kararlaştırıldı. İkinci konu ise mecliste hangi konuların tartışılıp karara baglanacağıydı Mustafa kemal sağlıklı kararların alınabilmesi için kendisinin meclis başkanı seçilmesi ve mecliste bir müdafai hukuk grubunun kurulmasını istedi. Bunların gerekçeleşmesi durumunda anadoluda doğan ulusal güç padişahın iradesiyle toplanan bir meclise egemen olacaktı. .
Meclisi Mebusanın açılması ve çalışmaları; son Osmanlı parlementosu 12 ocak 1920 de toplandı. Ancak Mustafa kemalin istekleri gerçekleşmedi. Meclis 28 ocak tarihine kadar başkanının seçemedi ve istenilen müdafai hukuk grubunu kuramadı. 28 ocak 1920 de gizli olarak toplanan mecliste misakı milli kabul edildi. Bu belgenin kabulünden birkaç gün sonra müdafai hukuk grubu yerine felahı vatan grubu kuruldu ve meclis başkanlığınada Reşat Hikmet Bey seçildi.
MİSAKI MİLLİ ; 28 ocak 1920 de meclisi mebusanda kabul edilen misakı milli daha Erzurum kongresi sırasında hazırlanmaya başlanmıştı. And metni Mustafa kemal tarafından kaleme alınmış ve istanbula giden milletvekillerine verilmişti. Misakı millinin içeriği özetle şöyledir; birinci donya savaşının bitiminde imzalanan ateşkes anlaşmasının çizdeği sınırlar içinde her bakımdan birlik oluşturan yurttaşların oturdukları yerler hiçbir biçimde yurttan koparılamaz. Osmanlı saltanatının ve halifeliğin merkezi İstanbulun güvenliği sağlaması koşuluyla boğazlar açılabilir. Daha önce bizden ayrılan batı tırakyada ateşkes sınırları dışında tutulmak istenen kars Ardahan ve batumda halk oyuna başvurulması gerekir. Osmanlı devletindeki Arapların çoğunlukta olduğu yerlerde halkoylamasına başvurulabilir. Bağımsızlığımızı sınırlayacak siyasal, ekonomik, hiçbir anlaşma kabul edilemez. Bu koşulları tartışmasız benimsenmelidir. Aksi takdirde yapılması olanaksızdır.
Misakı Millinin Niteliği; hukuksal açıdan misakı milli bir parlemento kararıdır. Ancak kararı padişah onaylamamıştır. Kararın en kısa ifadesi Türklerin vatanı bir bütündür ve parçalanamaz., olarak belirtilebilir bu metinle kongrelerde beliren ulusal istekler Osmanlı parlementosuna yansıtılmıştır. Dikkatle incelendiğinde kesin bağımsızlık ilkesinin yer aldığı görülür.
Misakı Millinin Sonuçları;misakı millinin ilan edilmesi meclis ve hükümet üzerinde baskıların artmasına yol açtı. Ali rıza paşa baskılar karşısında 3 mart 1920 de görevinden ayrıldı. Yerine yeni hükümeti Salih Paşa kurdu ancak aynı baskılar Salih paşa hükümetinede uygulandı.
İSTANBULUN İŞGALİ ; anlaşma devletleri 16 MART 1920 de sadrazam Salih paşaya bir nota vererek istanbulun resmen işgal edileceğini bildirdiler. İşgal hemen başladı. Resmi dairelere el konuldu. Bazı askerler şehit edildi. Meclisi mebusan basıldı ve kuvayi milliyeci olarak bilinen uyeler tutuklandı. 18 martta toplanan meclis bu koşullar altında çalışmanın mümkün olmayacağına karar vererek toplantıların durdurdu. 11 nisanda ise padişah kanuni esasideki yetkilerini kullanarak meclisi mebusanı dağıttı.
İstanbulun İşgalinin sonuçları; istanbulun işgali ülkede şok tesiri yaptı olay miting ve gösterilerle protesto edildi. Bu arada Mustafa kemal ne denli haklı olduğunu da anlaşılmıştı. Artık tek umut Mustafa kemal paşa ve Ankara idi. Bu nedenle istanbuldan ankaraya bir göç başlamıştı. Mustafa kemal ise İstanbul işgal edilir edilmez 19 martta bir genelge yayınlayarak, yeniden seçimlere gidileceği ve yeni bir parlemento toplanacağını duyurdu.
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNİN AÇILIŞ HAZIRLIKLARI; Mustafa kemal paşanın gerçekleştirmek istediği düşünceler; istanbulun işgali ve meclisi mebusanın dağıtılması Mustafa kemal paşaya yeni bir devlet kurulması için uygun bir ortam yarattı. O öncelikle dağıtılan meclisi mebusanın yerine yeni bir kurum açmaya yöneldi. Bu kurum ancak bir kurucu meclis olabilirdi. Ancak tasarıyı kamoyu benimsemedi.kimsenin aklından Osmanlı devletinin son bulduğu düşüncesi geçmiyordu. Bu nedenle Ankara da toplanacak meclis için kurucu meclis ifadesi yerine Selahiyeti Fevkaladeyi Haiz Bir Meclis (Olağanüstü yetkilere sahip bir meclis ) deyimi kullanıldı. Aslında ikisi arasında önemli bir fark yoktu. Bu isim değişikliği ile kurucu meclis deyiminden rahatsız olanları ferahlatmıştı. Kamoyu böyle bir gelişmeye hazır değildi. Kendisi ismi ne olursa olsun toplanacak meclisi bir kurucu meclis gibi çalıştırmayı düşünüyordu.
İstanbulun işgalinden sonraki siyasal ve askeri gelişmeler; ali rıza paşanın yerine Salih paşanın sadrazam olması anlaşma devletlerini tatmin etmedi ortamın iyice gerginleşmesi üzerine nisan ayı başında Salih paya görevinden ayrılmak zorunda kaldı 5 nisan 1920 de damat Ferit tekrar sadrazam oldu. Damat ferite göre kuvayi milliye anadoluyu istila tehdidi altına sokuyordu ve bu nedenle yok edilmeliydi.. bunun için öncelikle Mustafa kemalin yeni meclis çalışmalarına engel olmak istemiş ve bu yolla kuvayi milliyenin güçsüz bırakılmasını amaçlamıştı. Bunun için şubat ayında tekrar faaliyetlerini yoğunlaştıran Anzavur birliklerine yardım etmeye başladı.yine nisan ayında kışkırtmalar sonucu kuvayi milliyeye karşı düzcede büyük bir ayaklanma çıktı .18 nisanda ise kuvayi milliyeye karşı kuvayi inzibatiye adında yeni bir örgüt kurduğunu açıkladı. Bu örgüt İzmit ve çevresinde dehşet saçmaya başladı bu sıralarda batı anadoludaki kuvayi milliyeye çerkes ethemin katılması ulusal kuvvetlere güç verdi. Öncelikle anzavur ayaklanması bastırıldı ve düzen yeniden sağlandı. Batıdaki bu gelişmelerin yanı sıra güneydoğudaki kuvayi milliye fıransızlara karşı büyük başarılar kazanmıştı. Kuvayi milliye birlikleri fıransızları 11 şubatta maraştan 10 nisanda ise urfadan kovmuşlardı. Aynı tarihte antep yehride hiçbir dış yardım almaksızın Fransız kuşatmasına direniyordu. Bütün bu gelişmeler karşısında damat Ferit 11 nisanda şeyhülislam dürrizadeden Mustafa kemal ve arkadaşlarının öldürülmesinin caiz olduğuna dair bir fetva aldı. Aynı fetvada kuvayi milliye birlikleride kafir ilan edildi.
TBMM nin toplanması için yapılan hazırlıklar; İstanbulun işgali sırasında bazı milletvekilleri tutuklanmış, bir kısmı ise ankaraya ulaşmıştı. Boşlukların doldurulması amacıyla her livada yeniden seçimler yapıldı ve seçilen milletvekilleri ankaraya gelmeye başladılar. Ancak bazı yerlerde anlaşma devletleri ve damat Ferit engellemeleriyle karşılaşıldı. Yinede 23 nisan tarihi geldiğinde yeteri sayıda milletvekili ankaraya gelebildi.
SORULAR; türk tarihindeki ilk düzenli siyasal örgüt ve muhalefet ittahat ve terakki derneğidir/ Osmanlı döneminde ilk parlementolu dönem 23 aralık 1876 da I.Meşrutiyetin ilanıyla başladı./ son Osmanlı mebusan meclisinde felahı vatan gurubu kurulmuştur./ misakı milli Osmanlı mebusan meclisi tarafından alınan bir karardır/ Mustafa kemal ve Salih paşa arasında yapılan Amasya görüşmelerinin en önemli sonucu Osmanlı heyetinin heyeti temsiliyenin varlığını tanımasıdır./ anlaşma devletlerinin misakı millinin kabul edilmesine karşı istanbulu resmen işgal ederek tepkilerini gösterdiler./ istanbulun resmen işgal edilmesi t.b.m.m.nin açılmasına yol açmıştır./ damat feridin istifasından ve Sivas kongresinden sonra yerine ali rıza paşa sadrazam oldu/ kuvayi milliyeye karşı kuvayi inzibatiye kuruldu./ olus şıraları – Amasya görüşmeleri yapıldı-temsil heyetinin ankaraya gelmesi sağlandı- son Osmanlı mebislar meclisi toplandı/ kurtuluş savaşı sırasında mücadele eden Anadolu ve Rumeli müdafai hukuk cemiyeti daha sonra rejimin ilk siyasal partisi oldu./
Havza genelgesi – Amasya genelgesi-–erzurum kongresi- Sivas kongresi- Amasya görüşmesi sırayla/ ittihat ve terakkinin amaçı anayasalı monarşik bir rejime geçmekti/ ittihatcıların ulusal kurtuluş mücadelesinde yürütücü rol oynamalarını engelleyen temel etken savaş suçlusu olarak ilan edilmeleriydi/ ittihat ve terakki partisinin siyasal varlığını yitirdikten sonra ortaya çıkan boşluk reddi ilhak ve müdafai hukuk dernekleri tamamladı / meşrutiyet düşüncesiyle birlikte ulusal devlet bilincini türk toplumuna sokan ittihat ve terakkidir/ damat Ferit in siyasal olarak yenilgiye uğradığını Sivas kongresinin toplanması kanıtlamıştır/ Amasya görüşmeleri Osmanlı hükümeti ile –heyeti temsiliye arasında yapıldı./ İstanbul hükümetinin heyeti temsiliyenin varlığını Amasya protokolleriyle kabul etmiştir./ Amasya görüşmelerinde İstanbul hükümetini Salih Paşa temsil etmiştir/ ankaranın heyeti temsiliyenin merkezi olmasının nedeni stratejik açıdan elverişli bir yer olmasıdır./ Milne Çizgisi; ayvalık akmaz gölmarmara aydın Selçuk çizgisidir./ misakı millide alınan kararların en kısası Türklerin anavatanı parçalanamaz/ Erzurum ve Sivas kongrelerinde belirlenen ulusal istekler Osmanlı parlementosuna misakı millinin ilan edilmesiyle yansımıştır./ misakı millide temel ilke kesin bağımsızlık ilkesidir/ ali rıza paşadan baskılara dayanamayıp istifa edince yerine Salih paşa geçti./ misakı millinin ilanından sonra İstanbul işgal edilmiştir/ İstanbul işgal edilip meclisi mebusan dağıtılınca tbmm nin ankarada toplanmasına uygun bir ortam yaratmıştır./ kuvayi inzibatiyenin kurulması Osmanlı devletinin niteliği açısından devletin niteliğini tükettiğinin kanıtıdır./ TBMM açılmadan Maraş urfa ve antep kurtulmuştu./


TBMM.NİN AÇILIŞI; Yeni seçilen ve İstanbul dan kaçabilen milletvekilleri nisan ayı başlarında ankaraşa ulaşmışlardı. Milletvekillerinden başka pek çok aydın ve yurtsever de ankaraya akın ediyordu. Bu nedenle ankarada konut sıkıntısı doğdu. Öncelikle milletvekillerinin barındırmak için erkek öğretmen okulu milletvekillerine ayrıldı. Birinci dünya savaşı sırasında ittihat ve terakki partisinin Ankara örgütü tarafından açılan kulüp binası ise meclisin toplantı yeri olarak seçildi. Bu arada ankarada devam eden sembolik Fransız işgalide tamamen ortadan kaldırıldı. 23 nisan 1020 de Cuma günü TBMM açıldı toplantıyı en yaşlı üye olan Sinop milletvekili şerif bey açtı. Önce büyük millet meclisi adıyla açılan meclis 9 ay kadar sonra tbmm adını aldı. Millet meclisi kavramının kullanılması meclisi mebusandan tümüyle farklı olduğunu göstermesi açısından önemlidir.şerif bey yaptığı açılış konuşmasında meclisin yetkilerinide belirtmiştir. Bu meclis ulus tarafından toplanmıştı ve ulusun yetkilerini bizzat eline almasıyla olmuştu. Yine aynı konuşmada padişaha bağlılık dile getirilmekle birlikte, meclisin içte ve dışta tam bağımsızlık ilkesine olan kesin bağlılığı dile getirilmiştir.ertesi gün Mustafa kemal meclis başkanlığına seçildi ve bu görevini cumhurbaşkanı seçilinceye kadar sürdürdü. Meclis çalışmalarına hemen başladı. Yürütme işlerini görmek üzere geçici bir kurul seçildi ( Muvakkat İcra Heyeti) genel olarak TBMM; kuruluşundan itibaren bir kurum olarak süreklilik göstermiş ve ana ilkesi hiçbir zaman değişmemiştir. Bu ilke egemenliğin kayıtsız şartsız ulusa ait olduğu gerçeğidir. Birinçi tbmm nin kuruluşuyla ortaya çıkan sistem çok ufak değişikliklerle 1961 yılına değin devam etti ancak ilk denem tbmm nin çok büyük bir özelliği vardı. Uzun bir süre saltanat ile birlikte yaşamak zorunaydı ve ayrıca bağımsızlık savaşının yürütülmesi görevini yüklenmişti.
Tbmm nin meşrutiyeti; meşrutiyet geniş anlamıyla, bir kurumun toplumda geçerli olabilmesi için dayandığı kural veya inanç yahut güçtür. Toplumda pek çok ilişki geçerliliğini yasalardan alır. Yasaların meşruiyet kaynağı ise anayasadır. Tbmm kurulduğu zaman bir anayasaya dayanmıyordu ancak bu durum tbmm nin meşru olmadığı anlamına gelmez eğer bir devleti kurmuşsa anayasa olmuş veya oluşmak üzeredir. Tbmm de kurulduktan kısa bir süre sonra bu nedenle ulus tarafından tanınmıştır. Tbmm yi ulus kendi iradesiyle meşru kılmıştır. Meşrutiyetin kaynağı olmuştu. Kuvayi milliyenin doğması ,kongrelerini yapması ve Anadolu ve Rumeli müdafai hukuk cemiyetinin kurulması tbmm nin açılışını kolaylaştıran gelişmeler olarak değerlendirilebilir.
TBMM’nin Yapısı; pek çok kişi hatta Mustafa kemal paşanın bazı arkadaşları bile tbmmyi geçici olarak görüyorlardı.ancak tbmm ulusal egemenliğine kesinlikle sahip çıkması ve kurduğu düzenin ulusal olması nedeniyle çok sağlam temellere dayanıyordu. Bu nedenle geçici olması beklenemezdi.1921 anasayasının birinci maddesinde egemenliğin kayıtsız şartsız ulusa ait olduğunu belirtmiştir. Bu hüküm Osmanlı devletinin tarihe karıştığını ifade etmektedir. Egemenliğin hem ulusa hemdi bir kişiye ait olması düşünülemezdi. Ama tbmm ilk aylarında tercihini yapamamış ve her iki egemenlik anlayışı arasında bocalamıştı. Mustafa kemal de istemeyerek de olsa bu çelişkiye bir süre katlanmıştır. Çünkü geçiş dönemi yaşanıyordu ve egemenlik anlayışı kökünden degişiyordu. Mustafa kemal iki yıl içinde kademeli olarak ulusal egemenliği dışında hiçbir kaynagın kabul edilemeyeceğini meclis üyelerine kavratmıştır. Tbmm nin bir başka özelliği ise ulusal bir düzen kurmuş olmasıdır. Tbmm türk ulusunu temsil etmektedir. Yeni kurulan devlet türk ulusuna dayandırılmaktadır bu büyük bir devrimdir. Burada ulusçuluk etnik köken ve ırk gibi öğelere dayanmaz.
TBMM nin Hukuksal Niteliği; bütün siyasal sistemler güçler birligi ve güçler ayrılığı olarak iki ana kümede toplanır. Rejim ne olursa olsun devletlerde yasama yürütme ve yargı olmak üzere üç işlev vardır. Yasama işlevi toplum yaşamını düzenleyen hukuk kurallarının temeli olan yasaları koymaktır. Ancak yasaların uygulanması gerekir. Uygulanamayan kuralların hiçbir değeri yoktur. Hukuk kurallarını uygulayan organa hükümet denir. Hükümetler yürütme işlevini yerine getirirler hukuk kuralları her zaman dogru biçimde uygulanmayabilir. Ayrıca yurttaşlar arasında anlaşmazlıklar çıkabilir. Bu durumda haksızlıkların gidermek ve anlaşmazlıkları çözmek ve kurallara uymayanları cezalandırmak gerekir. Bunu yargı işlevi gerçekleştirir. Eğer bütün güçler ayrı ayrı organlarda değilde tek organda birleşmişse; buna güçler birligi sistemi denir. Bütün bu işlevler her biri ayrı güce sahip organlarca yerine getiriliyorsa bu durum güçler ayrılığı söz konusudur. TBMM hem yasaları koyacak hem uygulayacak hemde gerekirse yarğı işlevini yerine getirecekti. Bir hükümet yoktu. İcra vekilleri heyeti adı verilen kurula tbmm hükümeti de denirdi. Fakat her konuda son söz meclise aitti. Tbmm üç gücüde ulustan aldığı yetkiye dayanarak ulus adına kullanırdı. Ancak parlementonun yapısı ne kadar demokratik olursa olsun kesin bir güç birliği sisteminin bazı önemli sakıncaları doğabilir. Ancak önder ve kadrosu çabuk karar alan aldığı kararı hemen uygulayabilecek ulusal bir organa ihtiyaç duyuyordu. Bir savaş vardı. Bu savaş hem dış düşmanlara karşı hemde Osmanlı hükümetine karşı yürütülüyordu. Bunu kazanmak için tbmm nin yetkilerini kıskançlıkla kullanması gerekliydi.
TBMM nin çalışmaları; tbmm nin iç siyasetteki temel hedefi savaşı kazanmak olmakla birlikte, dış siyaset alanında da kendini tanıtmak için her türlü girişimde bulunmuştur. Tbmm üyelerinin büyük bir çoğunluğu Anadolu ve Rumeli müdafai hukuk cemiyeti mensuplarıydı. Bu nedenle ilk günlerde meclis üyeleri arasında tam bir görüş birliği vardı. Ancak ARMHC bir siyasal parti degildi. Çeşitli dünya görüşlerine sahip yurttaşlar yurdun kurtuluşu için bir araya gelmişlerdi. Onların birbirine baglayan tek öge bu amaçtı. Ancak bu üyeler arasında zamanla Mustafa kemal in izlediği genel politikaya karşı çıkanlar bir grup oluşturdular bu gruba ikinci Müdafai hukuk grubu denildi. Bu grubun büyük bir çogunlugunun karşı çıkması kişisel nedenlere dayanıyordu. Ancak gruplar bir siyasal parti temsilcisi olmadıklarından içlerinde bir siyasi parti disiplini yoktu. Birinden diğerine geçmek mümkündü. Bu nedenle sayıları sık sık değişiyordu.. bu arada tbmm otorisetisini yaymak ve gücünü yurdun her yerinde gösterebilmek için her türlü önemi alıyordu. Bunların başında daha ilk günlerde verilen kararlarla İstanbul hükümeti ile her türlü ilişkinin kesilmesi gerekiyordu. Çıkarılan Hıyaneti Vataniye Yasası ile İstanbul hükümetiyle ilişkiye girenler vatan haini sayılmıştır. Tbmm dış dünyayada kendisini kabul ettirme yoluna girmiştir. İlk olarak rusyada yeni kurulan sosyalist hükümetle ilişkiler kurulması için girişimler başlatıldı. Diğer yandan 30 mayıs 1920 de Fransa hükümeti ile 20 günlük bir ateşkes anlaşması imzalandı. Tbmm bu çabalar içinde iken damat Ferit ile İngilizler de boş durmuyorlardı. Damat Ferit in istanbulda kurduğu mahkeme 11 mayıs 1920 de Mustafa kemal paşayı ölüm cezasına çarptırdı. Bu cezayı vahdettin onayladı. Diğer taraftan da İstanbul hükümeti anlaşma devletleriyle barış imzalamak için çalışmalarını artırmıştı.
TBMM ye karşı tepkiler.; Kuvayi Milliyenin kesin olarak birleşmesi; 1920 yılı başından tbmm nin toplanmasına kadar geçen sürede dört kongre daha toplanmıştır. Bu kongreler Edirne oltu Balıkesir Lüleburgaz da toplanmıştır. Bu kongrelerde ARHMC nin varlığı kabul edilmekle birlikte yerel kurtuluş çareleri de gündeme getirilmişti. Tbmm nin açılmasından sonra da kongreler toplandı. Bunların en önemlisi 9-14 mayıs 1920 de toplanan büyük Edirne kongresidir kongrede anadoludaki birliğin benimsenmesi kabul edildi. Ama barış görüşmelerine tırakyalılar olarak katılarak trasyanın yunanistana verilmesini önleyebileceklerini düşünüyorlardı. 2 ağustos 1920 de toplanan afyon kongresine tbmm temsilcileri de katılmış ve batı Anadolu tümüyle ulusal devlet otoritesi için alınmıştır. 5 ağustos ve 8 ekim 1920 tarihlerinde toplanan Pozantı kongresinde de tbmm nin denetiminde kararlar alınmıştır. Pozantı kongreleriyle kuvayi milliyenin birleşmesi olay tamamlanmış oldu.
Asgeri Gelişmeler; tbmm nin açılması anlaşma devletleri tarafından tepkiyle karşılandı. Bu devletler tarafından yönlendirilen yunan ordusu milne çizgisini dört bir yandan aşarak batı anadoluda ilerlemeye başladı. 22 haziran 1920 de başlayan bu saldırı sonucunda Alaşehir Balıkesir bursa ve uşak başta olmak üzere batı anadoluda pek çok yerleşim merkezi işgal edildi. Trakyada da saldırı hazırlıklarına girişen yunan ordusuna karşı tbmmde büyük bir tepki oluştu. Bu arada doğu Anadolu da Ermenistan devleti tbmm açılınca geniş kapsamlı bir saldırıya başlamıştı.
AYAKLANMALAR: tbmmnin açılmasından önce damat Feritin kışkırtmalarıyla başlayan ayaklanmalar nisan sonlarında doğru daha da arttı. Daha önce düzce ve boluda çıkan ayaklanmalar şiddetlendi. Yozgatta zilede viranşehirde ve konyada olumsuz hareketler görüldü. Marmara bölgesinde ise anzavur ve kuvayi inzibatiye birlikleri eylemlerini sürdürüyorlardı. Çerkes etheminde yardımıyla bu ayaklanmalar ağustos ayı başlarında bastırıldı. Ama sevr barışının imzalanmasıyla ayaklanmalar yeniden başladı. Ayaklanmalar 1920 yılının sonlarına doğru kesin olarak etkisiz hale getirildi.
SORULAR; TBBM yi Osmanlı meclisi mebusanından ayıran en önemli özellik ulusal bir nitelik taşıması./
Tbmm yazılı bir anayasaya dayanmadığı dönemde meşrutiyetini ulusun kendisinden alıyordu./ tbmm 20 mayıs 1920 de hangi ülke ile 20 günlük ateşkes imzaladı Fransa ile/ aşagıdaki kongrelerin hangisinde kuvayi milliye birlikleri birleşmeyi tamamladı Pozantı kongresinde./ heyeti temsiliyenin görev ve yetkileri tbmm nin açılmasıyla sona ermiştir/ birinci tbmm nin temel amacı aşağıdakilerdin hangisidir. Bağımsızlık savaşını kazanmaktı/ tbmm nin güçler birliği sistemini benimsemesinin temel amacı yerinde ve çabuk kararlar alıp, uygulamak için / tbmm de Mustafa kemal ve taraftarlarının oluşturduğu gruba birinci müdafai hukuk grubu deniyordu/ birinci tbmm yi kendisinden sonra gelen meclislerden ayıran en temel özellik saltanat ile birlikte yaşamasıdır./ tbmm nin açılışına karşı anlaşma devletlerinin uyguladığı plan yunanlıların ileri harekata geçirilmesidir/ aşağıdakilerden hangisi ankarada bir ulusal meclis açılmasına karşı çıkmıştır. Hürriyet ve itilaf fırkası /1921 anayasasınde yer alan egemenlik kayatsız şartsız ulusundur” maddesi Osmanlı imparatorluğunun tarihe karıştığının kanıtıdır./ birinci tbmm deki bazı milletvekilleri Mustafa kemal paşanın çizdiği genel politikalara karşı çıkarak ikinci müdafai hukuk grubunu kurmuştur/ büyük Edirne kongresinde anadoludaki birliğin benimsenmesi kabul edildi/

Ulusal ordunun kurulması ve kurtuluş savaşı; bir devletin geleceğini güvenlik altına almak, ulusal çıkarları savunmak amacıyla başta askeri güç olmak üzere devletin ve ulusun maddi – manevi bütün olanaklarının ve kaynaklarının kullanılmasını gerektiren silahlı mücadeleye savaş denir. TBMM kuruluncaya kadar şiddetle göze çarpan direnme hareketlerini ve özelikle Kuvayi Milliye etkinliğini düzenli ve hukuka uygun bir savaş olarak nitelemek mümkün değildir. Türk ulusunun silahlı kurtuluş hareketi daha ilk işgaller sırasında başlamıştır. Ama bu hareketin bir devlet tarafından yönetilen düzgün bir savaş durumunu alması TBMM nin kurulmasıyla mümkün olmuştur. Ancak TBMM nin bir devlet olarak varlığı işgalci güçler tarafından hemen tanınmadı. Onlar için görüşülebilecek tek siyasi güç Osmanlı devleti idi.
TBMM nin açılmasıyla yeni bir türk devleti kurulmuştu. Ulusal egemenlik ilkesini her dönem kıskançça savunan TBMM aldığı çeşitli kararlar ve çıkardığı yasalarla yunan tehlikesi karşısında yeni bir ordunun kurulması yolunda yoğun bir çaba içine girmişti. 22 haziran 1920 de yunanlılar milne çizgisini aşarak batı anadoluda ilerlemeye başlamışlardı. Yunanların bu saldırıya iten nedenler şunlardı. TBMMnin açılması ile anlaşma devletleri ve Yunanistan kesin tavırlarını artık koymak gereğini duymuştu. San Remo da imzalanacak barışla ilgili taslağa karşı direnişi kırmak ve türk ulusuna direnmenin anlamsız olduğunu göstermek için böyle büyük bir saldırıya girişilmişti. Planlı yunan saldırısı ile kuvayi milliye birliklerini dağıtıp kısa zamanda Alaşehir Balıkesir bursa ve uşak ı ele geçirmişlerdi. Bu arada bütün doğu trakyada yunan kuvvetlerinin eline geçmişti. Yunan saldırısının tepkileri; yunan ileri harekatı tbmm de büyük bir düş kırıklığı ve kızgınlık yarattı saldırı öncesinde kuvayi milliye birlikleri tbmm hükümeti genelkurmay başkanlığına bağlanmıştı. Ancak başarılı olunamamıştı. Bu başarısızlık doğaldı. Çünkü kuvayi milliyeciler yursever olmakla birlikte askerlik sanatından anlayan kişiler değildiler. Onların düzenli bir askeri güç biçiminde çalıştırmak son derece zordu. Kuvayi milliye birlikleri merkezden gönderilen subaylara değil kendi şeflerine itaat ediyorlardı. Zaman zaman amaçlarının dışına çıkarak suçsuz insanlara zararlar verebiliyorlardı. Bu durumda halktan gelen tepkiler kurtuluş savaşının aleyhine bir durum yaratıyordu. Aynı dönemde Osmanlı ordusunu canlandırmak da mümkün değildi. Tbmm kurulur kurulmaz milli savunma ve genelkurmay işlerini düzenlemeye başlamıştı. Amaç kuvayi milliye birliklerine belli ölçüde çeki düzen vermekti. Ancak bu çabalardan sonuç alınamamış ve kuvayi milliye birlikleri yunan saldırısı karşısında tutunamamıştı. Bu saldırının kolay gelişmesi anlaşma devletlerinide umutlandırmıştı. Ulusal ordunun Kurulmaya Başlaması; kuvayi milliyenin yunan saldırısı karşısında tutunamaması düzenli bir ulusal ordunun kurulmasının şart olduğunu ortaya çıkarmıştı. Tbmm nin ikna edilmesinden sonra hızla ordunun kurulmasına geçildi. Batı cephesi bu yeni oluşturulmaya başlanan ordunun ihtiyaçlarına göre yeniden düzenlendi. Çerkes ethemin kuvayi seyyare adı verilen birlikleri dışındaki kuvayi milliye birlikleri ordu içine alındı. Ordunun kurulmasıyla Mustafa kemal mücadeleyi halka mal etmek yolunda çok önemli bir adım atmış oldu.
Kaynak SORUNU; ordunun kurulması kolay degildir. Orduyu savaş için donatmak beslemek ve yönetmek dahada zordur. Oysa Osmanlı devletinde bırakınız birinci dünya savaşının gerektirdiği askeri teknolojiyi daha basit savaş ihtiyaçlarını gidereçek hiçbir sanayi kuruluşu yoktu. Halkın eğitim düzeyi düşüktü. Ülkede doğru dürüst bir ekonomik etkinlik yoktu. Ulaşım büyük ölçüde yabancıların işlettiği demiryollarından ibaretti. Sağlık işleri içler açısıydı, Tanzimat döneminden itibaren aydın meslek sahipleri yetiştirilmeye çalışılmış, yüksek okullar açılmıştı. Bu okullardan mezun olan üst düzey bürokratlar hekimler öğretmenler subaylar ülkenin geleceği üzerinde etkili olmaya başlamışlardır. Ancak hala bilgi üretilemiyordu. Aydınların büyük bir kısmı trablusgarp balkan ve birinci dünya savaşlarında askere alındılar ve çoğu bu savaşlarda yaşamını yitirdi. Buna karşılık çok iyi yetişmiş türk subayları için bütün bu savaşlar deneyim kazanmalarına neden olmuştu. Kurtuluş savaşı sırasında yeni kurulan ordunun insan kaynakları açısından sorunu vardı. Halk uzun süren savaşlardan bıkmış ve yılgın bir durumdaydı. İkinci sorun orduyu donatmak sorunuydu. Askere alınacak insanların silahını cephanesini giysisini ve besisini sağlamak büyük sorundu. Ayrıca Osmanlı yönetiminin kışkırtmalarıyla çeşitli direnişler ortaya çıkmıştır. Tbmm nin kurulmasından sonra askere alma işleri sert önlemlerle hızlandırıldı ve istiklal mahkemeleri yoluyla başıbozukluk giderilmeye çalışıldı. Tbmm nin korkunç bir para sıkıntısı içinde olduğu bilinen bir gerçektir. Bu parasal sıkıntıyı atlatabilmek için halktan bağış toplamak bankaların elinde bulunan paralara el koymak posta havalelerini geciktirmek gibi uygulamalara gidildi. Ayrıca İtalyanlardan ve Fransızlardan borç bile alındı. Yine İslam cemaatleri özellikle Hindistan Müslümanları önemli miktarda paralar göndermişlerdi.
SİYASAL GELİŞMELER; Genel Olarak; tbmm nin açılışını önleyemeyen damat Ferit bu olaya tepkisini 10 ağustos 1920 de sevr barışını benimseyerek ortaya koydu. SEVR BARIŞI; Paris barış konferansında anlaşma devletlerinin Osmanlı ülkesini paylama kararlarında olduklarının farkında olmayan Osmanlı yönetimi, barış çabalarına devam etmekteydi. Hatta sadrazamlığa getirilen damat Ferit paristeki barış görüşmelerine katılmışsada bunda başarı sağlayamamıştı. Ancak tbmm nin açılması için yapılan hazırlıklar gerek damat feriti gerekse anlaşma devletlerini harekete geçirmiş ve barış çalışmalarına hız verilmişti. 19 nisan 1920 de san remo da yapılan toplantıda barış taslağı hazırlandı. San remo da alınan kararlar parise çağrılan Osmanlı temsilcisi Tevfik Paşaya sunuldu. Tevfik paşanın tepki gösterdiği bu taslak üzerinde görüşmelerin yapıldığı bir sırada yunan saldırısı başladı 22 haziran 1920 anlaşma devletleri bu yolla hazırlanan taslagın kabul edilmesi için baskı yapıyorlardı. Artık hiçbir direnme gücü kalmayan Osmanlı hükümeti saltanat Şurası tarafından eski bir asker olan ferik rıza paşa katılmamıştı. Sonuçta parise giden kurul 10 ağustos 1920 de sevr barış anlaşması imzalandı.
Sınırlar; barış Osmanlı devleti ile İngiltere Fransa İtalya Japonya Belçika Yunanistan hicaz polanya Yugoslavya ve çekoslavakya arasında imzalandı bu barışa göre ırak, Suriye Lübnan ve Suriye bölgeleri Osmanlıdan ayrılıyor ve buralarda İngiliz ve Fransız manda yönetimi kuruluyordu. Doğu anadoluda bir ermeni devleti ve bir özerk bölge kuruluyordu. Batı Anadolu ve doğu Trakya yunanistana veriliyordu. Boğazlar anlaşma devletlerinin ortak yönetimine bırakılıyordu.
Egemenlik haklarını kısıtlayan hükümler; Osmanlı ordusu 50700 kişiyi geçmeyeçekti. Zorunlu askerlik uygulaması kaldırılacaktı. Azanlıklara çok geniş haklar verilecek ve bu konuda hükümet denetlenecekti. Ekonomik yönetsel ve yargısal kapütilasyonların kapsamı genişletilmişti. Savaştan zarar görenlere tazminat ödeyecekti. İç anadolunun güney yarısı Akdeniz bölgesi ve yunanlılara bırakılan ege kesimi dışında bütün Anadolu İtalyanların, Silifke kayseri tokat Mardin çizgisi içinde kalan bölge Fransızların, mardinin doğusu da İngilizlerin nüfuz bölgesi olacaktı.
Sevr Barışının Değerlendirilmesi; Sevr barışında misakı milliye hiçbir biçimde saygı gösterilmemişti. Tbmm nin antlaşmaya tepkisi çok sert oldu. Anlaşma tümüyle reddedildi. Barışı imzalayanlar ve onaylayanlar vatan haini ilan edildi. Böylesi ağır bir barış türk ulusunun direnme bilincini artırmıştır.
SEVR BARIŞINDAN SONRAKİ GELİŞMELER; İç DURUM; sevr barışının imzalanması tbb üzerinde olumsuz etki yapmadığı gibi mücadele hırsını ve azmini şiddetlendirmişti. Ancak barış sonrasında damat feritin kışkırtmalarıyla ayaklanmalar yeniden başladı. Düzce Yozgat ve konyada yeniden ayaklanmalar başladı. Diğer yandan ulusal orduya katılmak istemeyen kuvayi milliyeciiler sorun çıkarmaya başlamışlardır. Bunlar içinde en önemlisi demirci Mehmet efenin başkaldırısıydı . diger yandan bazı kuvayi milliyecilerin de halka sert davranmaları ayaklanmalar için bir neden teşkil gösteriyordu. Bütün bunların yanında doğuda ermeni ilerleyişi devam ediyordu. Ayrıca güneyde Fransızlara karşı yürütülen direniş sürüyordu.
Dış İlişkiler; tbmm hükümeti 1920 sonbaharına kadar batılı devletlerle ilişki kurmadı bu süre zarfında rusyada yeni yönetimle ilişkiye geçilmişti. Çarlık taraftarlarını destekleyen anlaşma devletlerinin boğazlara ve istanbula egemen olmasını çıkarlarına uygun görmeyen Sovyet Rusya da tbmm hükümeti ile ilişkilerin geliştirilmesinden yanaydı. Bunun sonunda iki yeni rejim kadrosu arasında yakınlaşma başladı. Tbmm dışişleri bakanı ve bir kurul moskovada görüşmeler yaptılar. Bu görüşmelerde Sovyet Rusya misakı milliyi tanıdığını açıkladı. Ruslar Türkiye üzerindeki tarihsel isteklerinden vazgeçtiklerini açıkladılar. Tbmm ordularının Ermenistan üzerinde sağladığı zaferden sonra ilişkiler iyice gelişti.
ERMENİ SORUNU; Ermeniler kafkasyanın güneyinden başlayarak çukurovaya kadar uzanan geniş bir bölgede dağınık bir şekilde yaşamaktaydılar. Osmanlı sınırları içinde yıllarca huzur ve barış içinde yaşayan Ermeniler 19. yüzılın sonlarına doğru Ruslar ve İngilizlerin kışkırtmalarıyla Osmanlı yönetimine baş kaldırmaya başladılar. Rusyanın amacı Osmanlı devletini zayıflatarak boğazlar yoluyla akdenize doğu anadoluya da Basra körfezine inmekti. İngilizler ise rusyayı yalnız bırakmamak ve Ermenileri kendi taraflarına çekmek için müdahale etmeye başlamıştı. 20. yüzyılın başlarında İngiliz-rus yakınlaşması sonunda kışkırtmalar dahada arttı. Ancak ermeni halkın büyük bir kısmı bu olaya karışmadı. Rusyada eğitilen ermeni çeteciler terör eylemlerinde bulunmuşlardı. Birinci dünya savaşı sırasında doğu da ermeni yıkıcı faaliyetlerinin artması üzerine 1915 yılında bölgede yaşayan Ermeniler başka yerlere göçe tabi tutuldu. Bu göç esnasında Ermeniler Suriye ve Lübnan a yerleştirildiler. 1917 yılındaki Bolşevik ihtilali sonrasında Ruslar kafkasyayı boşalttı. Bu olaydan kısa bir süre sonra bölgede Azerbaycan Gürcistan ve Ermenistan devletleri kuruldu. Mondros ateşkesinin imzalanmasından sonra ise Osmanlı orduları kafkasyayı ve doğu anadolunun sınır bölgelerini boşalttılar türk birliklerinin çekildikleri yerleri Ermeniler işgal etmeye başladılar. Bu durumda Ermenistan ile bir savaş kaçınılmaz oldu. Paris barış görüşmelerine katılan Ermeniler kafkasyadan çukurovaya kadar uzanan bölgeyi istemişlerdi. Sevr barışı ile bu bölgenin büyük bir kısmı Ermenilere bırakılmıştı. Tbmm nin açılmasından sonra artan ermeni saldırıları karşısında doğu cephesi kuruldu ve komutanlığına kazım karabekir paşa getirili. Böylece düzenli ordunun ilk cephesi açılmış oldu. Ermenilere karşı yürütülen karşı harekat sonunda 2-3 aralık 1920 de taraflar arasında gümrü barışı imzalandı . gümrü barışı ile Ermenistan bugünkü doğu Anadolu sınırımızı tanıdı. Sevr anlaşmasını geçersiz saydığını açıkladı. Tbmm hükümeti topraklarından ayrılan Ermenilerin üç yıl içinde geri dönebileceklerini kabul etti. Ermenistan türkiyeye karşı düşmanca tutum içine girmeyeceğini kabul etti. Buna karşılık tbmm hükümetide istenildiği takdirde ermenistana askeri ve siyasi yardım etmeyi kabullendi.
GÜMRÜ BARIŞI; tbmm hükümetinin hem askeri hem de siyasi ilk başarısıdır. Tbmm hükümeti doğuda düzenli bir savaş yürütmüş ve kazanmıştır. Ermenistanın türkiyeye karşı olan tutumu olumlu bir çizgiye gelmiştir. Ermeniler türk toprakları üzerindeki isteklerinden vazgeçmiştir. Ermeni sorunu denilen yapay sorun kapanmıştır. Bu barışla tbmm devletlerarası alanda varlığını ilk kez kanıtlamıştır. Osmanlı devleti deyimi hiç geçmemiş, tarihte ilk kez bir türk devleti uluslar arası bir anlaşmada Türklüğünü vurgulamıştır.
Gümrü barışından sonra 23 şubat 1921 de Gürcistan ile barış anlaşması imzalandı. Ardahan ve Artvin geri alındı. Ayrıca batumda türk tarafına geçtiyse de barışın kalıcılığı açısından sonra buraya rusyaya verildi. Gümrü barışı ile doğu cephesi kapandı. Bunun sonunda batıda yunanlar güneyde Fransızlara karşı daha etkin bir mücadele verilmeye başlandı.
SORULAR; 22 haziran 1920 de başlayan yunan saldırısının amacı sevr antlaşmasının taslağının kabul edilmesini sağlamaktı/ kuvayi seyyare çerkes etemin birliklerine verilen isimdir./ sevr barış anlaşması padişah tarafından kurulan Saltanat Şurası tarafından onaylanmıştır./ kuvayi milliyeden sonra düzenli ordu kurulmuştur./ italyanın san remo kentinde sevr barış anlaşmasının taslağı üzerinde görüşmeler yapılmıştır/ işgallere karşı kurtuluş savaşı tbmm nin kurulmasıyla başlamıştır./ ulusal orduyu kurarken padişahtan para istenmemiştir/ san remo ve pariste belirlenen sevr barış taslagını Osmanlıya kabullendirmek için yunan saldırıları başlamıştır./ sevre göre arap toprakları İngiliz ve Fransız mandası olarak bırakılmıştır./ tbmm sevr barış antlaşmasını tümden reddetmiştir./ sevr barışının Osmanlı devleti açısından hükümsüz olmasının nedeni parlemento tarafından onaylanmamasıdır/ kuvayi milliyecilerin çıkardığı ayaklanma demirci Mehmet efe ayaklanmasıdır./boğazların ve anadolunun batılı emperyalistlerin eline geçmesini istemeyen ve türk kurtuluş savaşına destek veren devlet rusyadır./ kars Ardahan ve batum Berlin anlaşmasıyla Ruslara verilmiştir/ düzenli ordunun ilk büyük başarısı doğuda kazım karabekir tarafından Ermenilere karşı savaşla olmuştur./ Osmanlı topraklarında yaşayan Ermeniler İngiltere ve rusyanın kışkırtmalarıyla ayaklandılar/

   

WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
Üyelerimizden Destek Bekliyoruz.
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: A.i.i.t. Devamı.
« Posted on: Nisan 30, 2024, 06:31:46 ÖÖ »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: A.i.i.t. Devamı. e-book, A.i.i.t. Devamı. programı, A.i.i.t. Devamı. oyunları, A.i.i.t. Devamı. e-kitap, A.i.i.t. Devamı. download, A.i.i.t. Devamı. hikayeleri, A.i.i.t. Devamı. resimleri, A.i.i.t. Devamı. haberleri, A.i.i.t. Devamı. yükle, A.i.i.t. Devamı. videosu, A.i.i.t. Devamı. şarkı sözleri, A.i.i.t. Devamı. msn, A.i.i.t. Devamı. hileleri, A.i.i.t. Devamı. scripti, A.i.i.t. Devamı. filmi, A.i.i.t. Devamı. ödevleri, A.i.i.t. Devamı. yemek tarifleri, A.i.i.t. Devamı. driverları, A.i.i.t. Devamı. smf, A.i.i.t. Devamı. gsm
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Wow/ Rehber ..devamı 1
Online Oyunlar
HuNTeR-DeViL 8 3296 Son Mesaj Ocak 22, 2009, 10:03:49 ÖS
Gönderen : NOcristiaNO*
Wow/ Rehber ..devamı 2
Online Oyunlar
HuNTeR-DeViL 6 3124 Son Mesaj Ocak 22, 2009, 10:05:36 ÖS
Gönderen : NOcristiaNO*
Wow/ Rehber ..devamı 3
Online Oyunlar
HuNTeR-DeViL 8 3237 Son Mesaj Ocak 22, 2009, 10:03:38 ÖS
Gönderen : NOcristiaNO*
A.i.i.t. Devamı
AÖF 2. Sınıf Ders Notları
Asortik Hatun 0 748 Son Mesaj Ağustos 04, 2013, 09:48:13 ÖS
Gönderen : Asortik Hatun
Karışık Vektörler Paketi Devamı
Photoshop
xxmolinaxx 3 870 Son Mesaj Kasım 26, 2013, 01:50:57 ÖÖ
Gönderen : xxmolinaxx


Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular