0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay  (Okunma Sayısı: 2278 Kere Okundu.)
« : Kasım 06, 2007, 07:27:08 ÖS »

xxRuzqaRxx
*
Üye No : 2
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 1921
Mesaj Sayısı : 13 559
Karizma = 57


Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay

Kitabın konusu
Kitapta Osmanlı
saltanatının son günlerinden Türkiye Cumhuriyetinin ilk
günlerine kadarki bir zaman dilimi anlatılmaktadır. Yazar bir görev
sebebiyle Cemal Paşanın karargahına yani
Zeytindağına gitmiştir. Burada yaşamış
olduğu olayları ve anılarını bulunduğu tarihin
önemli olaylarını da içine alacak şekilde
anlatmıştır.

KİTABIN ÖZETİ :

 
Kitabın ismi; Cemal Paşanın karargahının (4.
Karargah) bulunduğu Kudüse yakın bir dağın isminden
gelmektedir.

Birinci Dünya Harbi patlak verdiğinde Falih
Rıfkı yedek subay olarak orduya alınır ve Cemal
Paşanın karargahına tayin olur. Cemal Paşa ile ilişkileri
de burada gelişir.

Kitabın ilk kısımlarında
İttihat ve Terakkiden söz edilmiştir. İttihat ve Terakki
içerisinde Cemal Paşa, Talat Paşa ve Enver Paşa en önemli
simalardır. Cemal Paşa yenilikçiliği ile tanınmaktadır.
Enver ve Talat Paşalar ise muhafazakar bir kişilik sergilemektedir. Enver
Paşanın Turancılık fikirleri güçlüdür.
Falih Rıfkı, Enver Paşanın bu fikirlerini benimsememekte ve
Enver Paşayı diktatör olarak nitelemektedir.
Türkiyenin kurtuluşunun Enver Paşa gibilerden kurtulmakla
mümkün olduğu düşüncesindedir. İttihat ve Terakki
kendi içerisinde bölünmüş bir yapı sergilemektedir. Bir
birlik ve beraberlik söz konusu değildir. Her liderin bir grubu vardır. Falih
Rıfkı da Cemal Paşanın adamı damgasını
taşımaktadır. Falih Rıfkı, İttihat ve Terakkinin bu
yönünü yani fikir birliğinin bulunmayışını
eleştirmektedir. Çünkü yaşanılan buhrandan
kurtuluş ancak birlik ve beraberlikle mümkündür. Buna rağmen
bilinçsiz yaklaşımlar, kişisel hesaplaşmalar İttihat ve
Terakkiyi kendi kendisiyle uğraşan bir duruma
düşürmüştür.

Falih Rıfkı, Cemal
Paşa ile beraber çalışmaya başladıktan sonra,
olayları daha açık ve net bir şekilde görebilmektedir. Bir
dönem, bir İmparatorluk yok olmaktadır. Yazar bunu sezinleyebilmektedir.
Suriye, Filistin ve Hicazda yaşamış oldukları bir devrin
çöküşünü gözler önüne sermektedir.

Falih Rıfkı Osmanlının bir kukla devlet
olduğunu söylemektedir. Örneğin şöyle bir olay
anlatılmakta; Mahmut Şevket Paşayı
öldüren Kavaklı Mustafa, memleketten kaçmaya muvaffak
olmuştu. Bir Rus vapuruna binmişti. Fakat Osmanlının Rus
sancağı taşıyan bir vapurdan bir kişiyi almaya hakkı
yoktu. Bunun üzerine bir Osmanlı hükümeti görevlisi,
Kavaklı Mustafayı gemiden kaçırır ve boğdurur.
Bu olayı haber alan Ruslar, Kavaklı Mustafayı
kaçıran zatı görevden aldırır ve bundan böyle
devlet hizmetinde kullanılmamasını isterler ve istedikleri de olur.

Osmanlı, ümmetçilik fikri sebebiyle neredeyse üç
kıtada egemen olmuştu. Bu coğrafyanın büyük bir
kısmını Arapların yaşadıkları ülkeler
kapsamaktaydı. Kudüs, Şam, Filistin, Hicaz gibi. Osmanlı sadece
coğrafyada büyüyebilmişti. Çünkü, bu
kazanılan toprakların hiçbirinin kültürlerine, dillerine, ticaretlerine
ve maddiyatlarına egemen olunamamıştı. Hatta Osmanlı,
Arapları Türkleştireceğine oradaki Türkler
Araplaşmıştı.

Bu kıtaları ne
sömürgeleştirmiş, ne de
vatanlaştırmıştık.

Osmanlı
İmparatorluğu buralarda, ücretsiz tarla ve sokak bekçisi idi.
Eğer, medrese ve şuursuzluk devam etmiş olsaydı,
Araplığın Anadolu içlerine kadar gireceğine şüphe
yoktu. Osmanlı Emperyalizmi şu ana fikir üstünde kurulmuş bir
hayal idi.  Türk milleti kendi başına devlet yapamaz!  

Osmanlı, Arap topraklarını alarak oraları bir bakıma
imar ediyordu. Çünkü, Arap şeyhleri arasındaki kanlı
savaşlar sonucunda Arap halkı mağdur oluyor ve maddi olarak da
çöküntüye uğruyordu. Osmanlı geldiğinde ise bu
şeyhleri uzlaştırıp sükuneti sağlıyor ve onlara belirli
imtiyazlar veriyordu. Bir bakıma Osmanlı onlar için bir kurtuluş gibiydi.
Buna rağmen Osmanlının güçsüz duruma
düşmesini fırsat bilip hemen İngilizlerle, Fransızlarla
anlaşmışlar ve Osmanlı yı arkadan
vurmuşlardır. Osmanlı ya karşı
görünüşte bağımlı olan Araplar her zaman kendi
halifeliklerini istiyordu. Müslüman Araplar arasında Arap Halifeliği
hükümeti peşinde olanlar vardı ve 1. Dünya savaşı
çıktığında bu düşüncelerini
gerçekleştirmek için ve İngilizlerin vereceklerini vaadettikleri
imtiyazlardan dolayı Osmanlı ya ihanet etmişlerdi.
 
Osmanlının Araplara vermiş olduğu haklar, onların
küçük bir anlaşmazlıkta bile isyan etmelerini
sağlıyordu. Cemal Paşa zamanında çıkmış
olan bir kanun ile komutanlara eğer vatan müdafaası için zaruri
görülürse idam hükümlerini yerine getirmesi yetkisi
verilmişti. Yani isyanlar artık kanla bastırılıyordu.
 
Cemal Paşanın bir amacı da Suriye yi
Osmanlılaştırmaktır. Bu düşüncesini
gerçekleştirmek için Suriye de modern okullar
açtırmıştır. Bunun yanında bir de hicret eden Ermenileri,
Suriye içlerine dağıtarak güçlenen Araplılığa
karşı bir teminat olarak kullanıyordu. Hatta Ermenileri
güçlendirmek için ev ve toprak bile verilmiştir.

Falih
Rıfkı Atay, Arapları anlatırken din sömürüsü
konusuna da değinmiştir. Falih Rıfkı ya göre din
sömürüsü bütün dinler için geçerlidir.
Medine dini mallaştırmış ve maddeleştirmiş bir
Asya pazarıdır. Kudüs dini oyunlaştırmış bir Garp
tiyatrosudur. Araplar çok fakirdir. Kendi ülkelerinde; ata
topraklarında hizmetçi konumuna düşmüşlerdir. Filistin
ikiye ayrılmıştır. Eski Filistin Arapların,yani hizmetçilerin;
yeni Filistin ise tüm güzelliği ve ihtişamıyla Yahudilerin. Din
satışa sunulmaktadır. Hac dönemlerinde Araplar da Yahudiler de
büyük kazanç elde etmek peşindedir.

Osmanlı
Devletinin Almanlarla beraber savaşa girmesinin en büyük nedeni
İttihat ve Terakki yöneticilerinden Enver Paşa nın Alman
hayranı olmasından kaynaklanıyordu.

Birinci Dünya harbi
sonucunda Tuna yukarısındaki iki İmparatorluk, Akdeniz
kıyısındaki bir İmparatorluk ve Tuna kenarındaki bir
krallık devrilmek üzereydi.

Suriye ve Filistin de
Almanların durduramadığı İngiliz seli yine bir Türk, fakat
bu sefer öz bir kumandan, Mustafa Kemal tarafından Halep
aşağısında tutulmuştur. Mustafa Kemal in orada
seçtiği savunma hattı, Milli Misak taki Türkiye
sınırıdır.

Cemal Paşa nın yerine,
Suriye de silahlı kuvvetlerin başına geçen Alman Fon
Falkenhein bozgunu durduramadı ve Kudüs İngilizlerin eline geçti.

Artık yalnız Anadolu ve İstanbul
düşünülür. İmparatorluğa ve onun
rüyalarına Allahaısmarladık!  denir.
 
Artık Şam dan ayrılmak zamanı gelmiştir. Cemal
Paşa İstanbul da istifa edecektir.

Cemal Paşa harap
Anadolu topraklarını gördükçe

-
Keşke vazifem buralarda olsaydı, keşke o altın
sağanağı ve enerji fırtınası, bu durgun, boş ve
terkedilmiş vatan parçası üstünden geçseydi. Anadolu
hepimize hınç ve güvensizlikle bakıyordu. Yüz binlerce
çocuğunu memesinden sökerek alıp
götürdüğümüz bu anaya şimdi kendimiz
pişmanlığımızı getiriyoruz. Kumar oynadık ve
kaybettik diye düşünmektedir.

Cemal Paşaya
sorulan :

- Paşam bu harbe niçin girdik? sorusuna cevap
ilginçtir.

- Aylık vermemek için! Hazine tamtakırdı.
Para bulabilmek için ya bir tarafa boyun eğmeli, ya öbür tarafla
birleşmeli idik.

İlim, İhtisas ve tecrübe sahibi Mustafa
Kemal, vatan ve istiklal düşüncesiyle milletin nesi var nesi yoksa yüzde
kırkını vatan savunması için vermesi gerektiği
düşüncesindedir.

Sakarya, Dumlupınar, İzmir ve
Lozan... hepsi böyle ödenmiştir.

Mustafa Kemal
büyük harbe girmek karşıtı idi: çünkü O kafa
ve sanat adamı idi.

Mustafa Kemal Kurtuluş Harbini bırakmak
fikrinde asla bulunmadı : çünkü O vatan adamı idi.
 
İşte bütün kitabın özü : İlim ve vatan
adamı olunuz.

              
 KİTABIN ANAFİKRİ:

     Anafikir
olarak;vatan için bir şeyler yapmak gerektiğinde,birer komutan olarak ilk
önce fikir va sanat adamı olmalıyız.

ŞAHISLARIN
VE OLAYLARIN TAHLİLİ:

a)Şahısların Tahlili:

    Falih Rıfkı:   Aynı zamanda kitabın
yazarı da olan şahıs kştabı kendi hayatından
alıntılarla yazmıştır.Yazarımız yedek subay
olarak orduda yer almaktadır.Genç ve İttihatçı bir
kişiliğe sahiptir.Fakat Enver,Talat ve Cemal Paşaları
tanıyınca İttihat veTerakki hakkındaki fikirleri değişir.

     Diğer şahıslar:   Mustafa Kemal,Enver
Paşa,Talat Paşa,Cemal Paşa.

b)Olayların Tahlili:
 
    Olaylar genellikle Garp Cephesinde ve Şam'da vuku
bulmaktadır.

 YAZARIN HAYATI:

Falih Rıfkı Atay
(1894 - 1971)

 

     1894 yilinda Istanbul'da dogdu.
Fikra, makale, gezi türlerindeki gazete yazilariyla ve özellikle
Atatürk'ü yakindan tanitan anilariyla ün kazanan Falih Rifki Atay,
Kovacilar semtindeki Rehberi Tahsil Rüstiyesi'ni bitirdikten sonra Hüseyin
Cahit'in Yalçin müdürlük yaptigi Mercan Idadisi'nde
ögrenimini tamamladi. Darülfünunun Edebiyat
bölümünü bitirdi. Idadide edebiyat ögretmeni olan Celal Sahir
Erozan ile kendisinden bir ileri sinifta okuyan Orhan Seyfi Orhon, Falih Rifki'nin edebiyat
zevkinin gelismesine yardimci oldular. Ilk Yazilari, Serveti Fünun dergisinin genç
yazarlara ayrilan ek sayfalarinda yayimlanan Falih Rifki'nin Tecelli(1911) dergisi ile
Süleyman Bahri'nin yönettigi Kadin(1912) dergisinde Cenap Sahabettin ile
Ahmet Hasim'in eserlerini hatirlatan siirleri çikti.

 

  
  1912'de Tanin gazetesinde düz yazilari yayimlanmaga basladi; Istanbul
Mektuplari, Edirne mektuplari gibi yazilari çikti. 1913-1914 yillarinda sadaret ve Dahiliye
Nazirligi kalemlerinde çalisti. Dahiliye Vekili Talat Pasa ile birlikte gittigi
Bükres'ten Tanin gazetesine röportaj yazilari yolladi. Bu dönemdeki
yazilari, Türkçülük ve Türkçecilik akimlarinin etkisini
tasiyordu. I. Dünya Savasinda yedek subay olarak Suriye'ye gitti; 4. Ordu
kumandani Cemal Pasa'nin hususi katipligini yapti. Suriye ve Filistin'deki savas
anilarini "Ates ve Günes" (1918) kitabinda topladi. Cemal Pasa'nin
Bahriye naziri olmasi üzerine Kalemi Mahsusa müdür yardimciligina getirildi
(1917). Kazim Sinasi Dersan, Necmettin Sadik Sadak, Ali Naci Karacan ile birlikte Aksam
Gazetesini çikarmaga basladi (1918). Bu gazetede Günün Fikralari basligiyla
sürekli yazilar yazdi. Kurtulus Savasini destekleyen etkili yazilari dolayisiyla idam istenerek
Kürt Mustafa Divani Harbi'ne verildi. Fakat Inönü Zaferinin
kazanilmasi üzerine Divani Harp tutumunu degistirdigi için idamdan kurtuldu.
Kurtulus Savasi sona erdigi sirada Izmir'de Atatürk ile görüsmege
gelen gazeteciler arasindaydi. Atatürk'ün istegi üzerine Ikinci
Büyük Millet Meclisi'ne Bolu'dan milletvekili seçildi (1922).
Daha sonra uzun yillar Ankara Milletvekili olarak T.B.M.M.'de bulundu. Hakimiyeti
Milliye, Milliyet ve Ulus gazetelerinin basyazarligini yapti.

 

  
  Yeni Türk Alfabesinin hazirlanmasi ve uygulanmasi sirasinda Dil
Encümeninde görev aldi. Serbest Cumhuriyet Firkasi'nin tutumuna siddetle
karsi çikti. Ulus gazetesinin basyazarligini yaptigi dönemde Ankara sehir plani
jürisinde üyelik ve Imar Komisyonunda baskanlik yapti. 1946'da çok
partili döneme geçildikten sonra Ulus gazetesinde CHP'nin savunuculugunu
sürdürdü. Demokrat Parti'nin 1950'de iktidara
geçmesinden sonra Dünya Gazetesini kurarak (1952) muhalefete geçti; yeni
iktidara karsi Atatürk devrimlerini savundu.

 

    
Falih Rifki Atay, saglam, atak, çekici, anlatimi ve duru Türkçesiyle
Cumhuriyet basininin Encümeninde usta kalemlerinden biriydi. Günlük siyasi
olaylari ele alan basyazi ve fikralari yaninda Ulus ve Dünya gazetelerinde Pazar
günleri yayimladigi haftalik yazilarinda çok usta bir deneme ve söylesi yazari
niteligi gösteriyordu. Gezi ve ani türlerinde Cumhuriyet döneminin çok
ilginç ürünlerini verdi.

 

»Dogum tarihi

1894  

»Ölüm tarihi

1971
 

»Dogdugu Ülke

Türkiye  
 
»Eserleri

"Eski Saat" (1933), "Niçin
Kurtulmamak?" (1953), "Çile" (1955), "Inanç" (1965),
"Kurtulus" (1966), "Pazar" "Konusmalari" (1966),
"Bayrak" (1970), "Ates ve Günes" (1918),
"Atatürk'ün Bana Anlattiklari" (1955), "Mustafa
Kemal'in Mütareke defteri" (1955), "Çankaya" (1961),
"Batis Yillari" (1963), "Atatürk'ün Hatiralari" ;
"1914-19" (1965), "Atatürk Ne idi?" (1968), "Fasist
Roma", "Kemalist Tiran, Kaybolmus Makedonya" (1930), "Deniz
Asiri" (1931), "Yeni Rusya" (1931), "Moskova-Roma" (1932),
"Bizim Akdeniz" (1934), "Taymis Kiyilari" (1934), "Tuna
Kiyilari" (1938), "Hind" (1944), "Yolcu Defteri" (1946),
"Atatürkçülük Nedir?" (1966), "Roman" (1932).

 

Link
WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
« Son Düzenleme: Ağustos 20, 2012, 07:09:05 ÖS Gönderen : SmBRN »

İhtişamlı bi avare
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay
« Posted on: Mart 28, 2024, 05:08:21 ÖS »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay e-book, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay programı, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay oyunları, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay e-kitap, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay download, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay hikayeleri, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay resimleri, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay haberleri, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay yükle, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay videosu, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay şarkı sözleri, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay msn, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay hileleri, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay scripti, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay filmi, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay ödevleri, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay yemek tarifleri, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay driverları, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay smf, Zeytindağı - Fatih Rıfkı Atay gsm
Yanıtla #1
« : Nisan 14, 2008, 05:25:09 ÖS »

mer_ve_g
*
Üye No : 1499
Yaş : 30
Nerden : Rize
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 357
Mesaj Sayısı : 4 269
Karizma = 592


birazcık okumuşumdur

paylaşım için Sağol.
Yanıtla #2
« : Temmuz 21, 2008, 08:09:11 ÖS »
Avatar Yok

By.CeZa
*
Üye No : 293
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 12191
Mesaj Sayısı : 28 687
Karizma = 11179


sağol
« Son Düzenleme: Nisan 16, 2010, 02:10:42 ÖS Gönderen : SmBRN™ »
Yanıtla #3
« : Temmuz 25, 2010, 12:19:25 ÖS »

Anqel*
*
Üye No : 21465
Nerden : Yurt Dışı
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 5208
Mesaj Sayısı : 17 796
Karizma = 50130


Teşekkürler..

WebCanavari
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Oğuz Atay
Kim, Kimdir ?
YalnızHayat53 2 1925 Son Mesaj Kasım 15, 2008, 04:56:00 ÖÖ
Gönderen : By.CeZa
Yarınlar Kimin - Ahmet Rıfkı Balcıoğlu
Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler
sanane_61 0 708 Son Mesaj Eylül 15, 2014, 06:49:06 ÖS
Gönderen : sanane_61
Rıfkı Rıfkiye - Mehmet Türk
Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler
sanane_61 0 813 Son Mesaj Ekim 02, 2014, 12:03:21 ÖÖ
Gönderen : sanane_61
Falih Rıfkı Atay
Kim, Kimdir ?
imge34 0 824 Son Mesaj Ekim 19, 2014, 10:33:00 ÖS
Gönderen : imge34
Camiler - Rıfkı Kaymaz
İslam'i Şiirler
imge34 0 768 Son Mesaj Aralık 19, 2014, 08:41:37 ÖS
Gönderen : imge34


Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular