Gelişmiş kaslara sahip olmak için vücut geliştirme sporu yapanların ‘‘daha büyük kaslar’’ için ödedikleri bedel zaman zaman yaşamları oluyor. Vücudu şekillendirmek uğruna dışardan alınan hormon takviyesi oldukça büyük sorunlara yol açabileceğini söyleyen, Prof. Dr. Üstün Korugan ‘‘Hormon takviyesi, erkekliği öldürür. Vücudun ve seks hormonlarının dengesini bozar. İlerleyen yaşlarda böbrek sorunlarına yol açar. Aşırı dozda kullanım ise ölümlere neden olur’’ diyor.




Havaların ısınmasıyla birlikte kadınlar fazla kilolarından kurtulup, estetik bir görünüme sahip olmak isterken erkeklerde de büyük kaslara ve gösterişli bir vücuda sahip olma isteği harekete geçiyor.


‘‘İyi görünmek herşeydir’’ fikrinin hakim olduğu günümüzde bunu gerçekleştirmek isteyen çok sayıda genç, vücut geliştirme salonlarını dolduruyor. Vücudu ısıtmadan bilinçsizce yapanlar adele yırtılmasından, lif kopmasına kadar pek çok sorunla karşılaşırken, ilaç alarak kaslarını geliştirmek isteyenleri çok daha ciddi tehlikeler bekliyor.


SERATONİN RİSKİ


Kas geliştiriciler, çeşitli vitamin katkılı özel besleyiciler olabiliyor. Bunlar ağır antrenmanlar için kullanılıyor ve zararları yok. Ancak zayıf bünyeler ve çok ağır antrenmanlar için öneriliyor, aksi halde şişmanlığa ve yağlanmaya neden olabiliyor. Ama asıl tehlike iğne ya da hap yoluyla alınan kas hacmini arttırıcı ilaçlar. Bunların içinde en öldürücü olanı seratonin maddesi içerenler.


MAVİ TERLEYEN ADAM


Aşırı dozda kullanımlarında vücudun tüm hormon dengesini ortadan kaldırıyor. Dışardan alınan hormon nedeniyle vücut kendi hormon üretimini kesiyor. Sonunda erkeklik hormonu testosteron salgılanmadığı için iktidarsızlık kaçınılmaz oluyor. Pankreas gibi önemli salgıları üreten organlar felç oluyor. Bu ilaç kullanımı devam ederse vücut sistemi tümüyle çöküyor. Bu aşamada ilacı bırakanların günlerce ilacın kalıntılarının gövdeyi terketme sürecinde mavi terledikleri görülüyor. Ancak ilaç bırakılmazsa sonu kesinlikle ölüm oluyor.


Vücudu şekillendirmek uğruna dışardan alınan hormon takviyesi oldukça büyük sorunlara yol açabiliyor. Prof. Dr. Üstün Korugan söyle özetliyor: ‘‘Hormon takviyesi, erkekliği öldürür. Vücudun ve seks hormonlarının dengesini bozar. İlerleyen yaşlarda böbrek sorunlarına neden olur.'


Dört kez Türkiye Vücut Geliştirme şampiyonu olan Recep Nişancı, ‘‘Kısa zaman içinde yağlardan kurtulmak ve kas elde etmek için aşırı dozda alınan hormonlu ilaçlar vücut dengesinin bozulmasına ve ölüme neden olabiliyor’’ diyor.


Vücut geliştirme sporu yapanların doğal besinlerle zaman içinde gelişmeleri gerektiğini belirten Nişancı, doğal gıdalarla bu sporu yapan kimselerin vücutlarında deformasyon ya da sarkmanın da görülmeyeceğini söylüyor. Gücün, enerjinin ve kondisyonun içiçe olduğu bu spor 1990'larda da yaygınlaşmaya başladı. Defalarca Türkiye şampiyonu olan ve 15 yıldır bu sporu yapan Recep Nişancı vücut geliştirme sporunun bütün sporların temeli olduğunu söylüyor. Nişancı, ‘‘Bugün ülkemizde 4 bine yakın spor salonunda çok sayıda gencimizin gönül verdiği bu sporun yaşı yoktur’’ diyor.


BESLENME Önemli


Vücut geliştirme olarak bilinen body building ile yağsız ve kaslı bir vücut yapmaya çalışanların yanı sıra bu sporu kireçlemeden kurtulmak ve zayıf kaslarını güçlendirmek için yapanlar da oluyor. Body yapan kimselerin hormonlu ilaçlar almadıkları taktirde antremanları bırakmaları durumunda kasların sarkmayacağını belirten Nişancı, ilaç kullanan ve kısa zamanda çok kaslı vücut oluşturmaya yarayan hormonlu ilaçların insan sağlığını ciddi boyutta tehdit ettiğini söyledi. Doğal gıdalarla beslenen kimselerin vücut geliştirmeyi bırakmaları durumunda kilo alma sorunuyla karşılaştıklarını belirten Nişancı, antrenmanlarla bu kiloların atılabileceğini ve vücutta deformasyon oluşmayacağını ifade etti.


1 SAATTE 50 TON


Body antrenmanlarının ağır olduğunu ve 1 saatlik antrenmanda 50 ton ağırlığın kaldırabildiğini belirten Nişancı, vücut geliştirme sporunda çalışmak kadar beslenmenin de önemli olduğunu söylüyor.


Nişancı, antreman öncesinde patates, makarna gibi karbonhidratlı yiyeceklerin, antreman sonrasında ise et, süt ve yumurta gibi protein ve amino asitli gıdaların alınmasını öneriyor.

bilgiler için teşekkürler.ler