0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: Uşak (il)  (Okunma Sayısı: 5249 Kere Okundu.)
« : Kasım 04, 2007, 05:56:05 ÖÖ »

YabanGulum64
*
Üye No : 7
Yaş : 33
Nerden : Uşak
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 562
Mesaj Sayısı : 3 925
Karizma = 3174


Uşak, İç Ege bölgesinde Batı ve Orta
Anadolu'yu birbirine bağlayan bölgede bulunmaktadır.

İzmir'e üç,
Afyon'a bir saat uzaklıktadır. Şehrin nüfusu 140.000 olarak tespit edilmiştir. Uşak ilinin 5
ilçesi bulunmaktadır. Bunlar Banaz, Eşme, Karahallı, Sivaslı ve Ulubey'dir.

uSak adinin Tarihi

Uşak yöresi
tarihin bilinen dönemlerinden beri bir yerleşim bölgesidir. Kentin bilinen en eski adı
Temenothytiadır. Kent bu adı Heraklilerden Aristomakhosun oğlu
Temenostan almıştır. Temenos, Roma İmparatorluğu dönemi sikkeleri
üstündeki Temenos Oikistes (Kurucu Temenos) ya da Ktistes yazıtları ve Temenos tasvirleriyle
bilinmektedir.

Temenothyria, Flavuslardan sonra Flaviopolis adını almıştır. Türkler
11. yüzyılda Ege Bölgesi'ne geldiklerinde kente Uşşak diyorlardı.
Uşşak kelimesi iki anlama gelmektedir. İlki oğul, çocuk, torun; ikincisi Aşıklar Diyarıdır. Evliya
Çelebi ünlü Seyahatname'sinde bu adı Aşıklar Diyarı olarak yorumlamıştır

Evren Dede SöylenceSi

Uşak'ta saz ve söz ustası birçok aşık yaşamıştır. Aşıklar halk arasında dilden dile
yayılan söylencelere de konu olmuştur. Bunlardan biri Evren Dede söylencesidir. Anlatılanlara
göre bir zamanlar Uşak'ın Banaz ilçesinin günümüzde Evren Dede koruluğu denilen
bölgesinde, türküler çalıp söyleyen bir Türkmen koca yaşamaktadır. Ezgiler o kadar güzeldir ki;
ezgiyi duyan sese doğru koşar ve Evren Dede susmadıkça da yanından ayrılamaz. Bir gün gelir
ve artık koruluktan ses gelmez olur. Koruluğa gidenler ise, Evren Dede'den hiçbir iz
bulamazlar. Ama Uşak'lılar onun sazından gelen nağmelerin koruluğa sindiğine ve hala
rüzgar estikçe onun sazının nağmelerinin duyulduğuna inanırlar.
iLK CagLarda u$ak

Ele geçen
buluntular, Uşak ve çevresinin M.Ö. 4. binden itibaren iskan edildiğini gösterir.[kaynak
belirtilmeli] Kalkolitik çağ olarak adlandırılan bu devri takip eden Bronz çağında da bölgede
yaşam devam etmiştir. M.Ö. 2. binde Anadolu'da ilk siyasi birliği kuran Hititler'in
batısındaki Uşak, bu medeniyete sınır olmuştur. Afyon ve Kütahya illeri bu medeniyetin batıdaki
son yerleşim alanlarıdır.

M.Ö. 620 tarihindeki Kimmeri istilasından önce ve
Hititler'den sonraki Frig medeniyetinin de batısında kalan bu bölge, aynı tarihlerde Lidya
hakimiyetinde idi.

Lidya Kralı Cresüsün, Pers İmparatoru Cyrusa yenilmesinden
sonra Uşak bölgesi Pers hakimiyetine geçti. Bu durum Büyük İskender'in zamanına
kadar devam etti ve onun komutanı Antiagosun Anadolu seferi ile Makedonya'ya katıldı.
Ege Bölgesi'ni orta doğuya bağlayan meşhur Kral Yolu üzerinde bulunan Uşak, M.Ö.
189'da, Roma Konsülü Manlius'un Anadolu seferi ile Roma hakimiyetine
girdi.

Kısa bir süre de Bergama Krallığı'na bağlanan Uşak,
Roma'nın yıkılışı ile 12. yüzyıla kadar Bizans egemenliğine girdi.

1071
Malazgirt Savaşı'ndan sonra Türkler hızla Anadolu içlerine yayılmaya başlamışlardı. Uşak
ve yöresi de Kutalmışoğlu Süleyman Şah tarafından 1076'da Bizans'tan alındı.
Bizanslılar, Türkler karşısında tutunamaması sonucu sürekli toprak kaybetmeye başlamışlardı.
Bizans İmparatoru I. Aleksios Kommenos, Papa Urben'e başvurarak Avrupa'da
Türkler'e karşı haçlı seferleri düzenlenmesini sağladı. İlk haçlı akınlarını savuşturan
Selçuklular, büyük haçlı ordusu karşısında yenildiler. İznik'i kaybeden Türkler, Anadolu
içlerine çekilmek zorunda kaldılar. Bundan yararlanan Bizanslılar, Ege Bölgesi'nde
Türkler'e kaptırdıkları yerleri tekrar ele geçirmeye başladılar. İoannes Dukas
komutasındaki Bizans donanması, Çaka Bey'in elindeki İzmir'i aldı. İoannes
Dukas, bu kez kara ordusuyla Efes'te bulunan Barak ve Tanrıbermiş komutasındaki
Türk güçlerinin üzerine yürüdü. Türk birlikleri Bolvadin'e doğru geri çekildiler. Bunları
izleyen Bizans ordusu Alaşehir ve Uşak'ı aldı ve Bolvadin'deki Türk birliklerine bir
baskın düzenleyerek yendi (1098). Haçlı seferlerinden sonra Konya'yı kendilerine
merkez edinen Selçuklular yeniden toparlanmaya başladılar. 1182'de Uşak ve yöresini
yeniden ele geçirdiler. Ancak bu sıralarda Selçuklular'ın taht kavgasıyla uğraşmasından
yararlanan Bizans bölgeyi yeniden ele geçirdi. Uşak ve çevresi Selçuklu egemenliğini altına
ancak I. Alaeddin Keykubad zamanında 1233'te girdi.

Germiyanoğulları Dönemi 

Germiyanoğulları, Uşak ve Kütahya illerinin tarihinde önemli bir paya sahiptir. Anadolu
Selçuklu Devleti'nin parçalanması sırasında İsfendiyar Saruhan, Karaman ve Teke adlı
kardeşlerin oluşturdukları Germiyanoğulları aşiretinin payına Kütahya, Ankara, Denizli ve
havalisi düşmüştü. Germiyanoğulları, başlangıçta Harzemşahlar'a bağlı bir aşiret olarak
Selçuklular tarafından Malatya'da yerleştirilmişlerdi. Tarihi araştırmalar
onların daha sonra Kütahya ve havalisine doğru göç ettiklerini gösteriyor.

Germiyanoğulları ülkelerinde (bir ara 12 yıl süreyle Osmanlı padişahı Yıldırım Bayezid'in
eline geçtiği dönem sayılmazsa) 1428 yılına kadar bağımsız yaşadılar. Beylik bu tarihten sonra
Osmanlı Devleti'ne katıldı.

Tarihçiler, Kütahya'nın tarihini ele
aldıklarında Germiyanoğulları'na her zaman özel bir önem vermişler, bir yüzyıldan fazla bir
süre bağımsız yaşamış beyliğin özellikle Osmanlılar'la ilişkilerine yoğun bir ilgi
duymuşlardır.

Osmanlılar'la ilk ilişkiler Şah Çelebi (Süleymanşah) zamanında
kuruldu. Şah Çelebi, Karamanoğulları'nın istilasından korkarak
Osmanlılar'la uyuşmuş, kızı Devlet Hatun'u I. Murad'ın oğlu Yıldırım
Bayezid'e vermiş, çeyiz olarak da Kütahya ile beraber Simav, Emet, Tavşanlı kazalarını
Osmanlılar'a bırakmıştı.

Süleymanşah öldükten sonra 1387'de
hükümdarlığa geçen II. Yakup Bey 1390 yılına kadar ülkeyi hiç bir savaşa sokmadan idare etti.
II. Yakup Bey zamanında kızkardeşinin çeyizi olarak Osmanlılar'a verilen topraklar da
geri alındı.

Yakup Bey ölümünden bir yıl önce yerine geçecek oğlu olmadığından
ülkesini kızkardeşinin torunu II. Murad'a vasiyet etmiş ve ölümünde sonra Germiyan
toprakları tümüyle Osmanlılar'a bağlanmıştı.

Yakup Bey'in kabri şimdi
evvelce İmaret Mescidi denilen Gök Şadırvan içindedir. Yakup Bey saza söze meraklı bir
hükümdar olduğundan özellikle şairleri himaye etmiştir.

Osmanlılar Dönemi

Uşak,
Osmanlı döneminde Suhte ve Celali isyanları hariç tutulursa sakin, barış içinde yaşadı. Uşak
yakınındaki Şeyhli kazası halkı, kaza naibi İsadan yakınıyordu. Bu kişi düzenlediği sahte arz ve
hüccetlerle halktan yasa dışı para topluyor, zorla vergi alıyordu.[kaynak belirtilmeli] Halkın
şikayeti üzerine Osmanlı yönetimi İsa'yı görevden almıştı. Bu gibi olayların dışında Suhte
Ayaklanmaları da Uşak'a zarar verdi.

Köylüler, devlet görevlilerine ve
Celaliler'e karşı Suhteler'le güç birliği etti.[kaynak belirtilmeli] Hayalioğlu adında bir
Celali, Uşak çevresini kasıp kavurduğunda Suhteler, il erleri ile birleşerek Celaliler'e karşı
çıktılar. 18. yüzyılda ayanların güç kazanması, bunların halka baskı yapmasına da neden
oluyordu. Bunun Uşak'taki örneği de Uşak ayanı Çevreoğlu Ahmed olayıdır.
1778'de Banaz ve Uşak kadılarının merkeze gönderdikleri mektuba göre Çevreoğlu
Ahmed ve kardeşi Kadı Süleyman ile yardakçılarından Çöyke Mustafa uzun süreden beri halka
baskı yapmaktaydılar.[kaynak belirtilmeli] Harmende Aşiretinin vekillerinden Osman öldürülmüş,
mal ve hayvanlarına el konmuştu. Caber ve Çakal Aşiretlerine de baskı yaparak bunları
İzmir'de oturmaya zorlamışlardı. Ayrıca gelen geçen yolculara da saldırıyorlardı. Ulu
Göben Köyü'nün pazarına giden bir hristiyanı öldürüp, beraberindeki Hacı
Mustafa'yı ve başkalarını da yaralamışlardı.[kaynak belirtilmeli] Buna benzer daha bir çok
olaya sebebiyet vermişlerdi. Bu olaylar üzerine Anadolu Beylerbeyi olaya müdahale etmek ve
devlet otoritesini yeniden kurmak üzere görevlendirilmişti. Ancak Çevreoğlu'nu
yargılayacak mahkeme her nedense bir türlü toplanamadı ve Çevreoğlu'nun etkinliği bir
süre daha devam etti.

Osmanlılar döneminde Uşak, Anadolu eyaletinin Kütahya
sancağına bağlı bir kazaydı. 1867 yılında merkezi Bursa olan Hüdavendigar vilayetine
bağlanan Kütahya sancağının kazası oldu. 1908 yılında Kütahya sancağı mutasarraflık yani
bağımsız sancak oldu. Sadece Eşme ilçesi önce Anadolu eyaletine bağlı Saruhan sancağına
bağlıydı. Manisa merkezli bu sancak, 1847 yılında Saruhan, Biga (merkezi Çanakkale ve Karesi
(merkezi Balıkesir) sancaklarından oluşan Saruhan vilayetine, 1867 yılında merkezi İzmir olan
Aydın vilayetine bağlanmıştı.

Milli Mücadele Dönemi : Yunan İşgalinden
Önce Uşak 

İstanbul Hükümeti'nin tutumuna karşı Mustafa Kemal
önderliğinde başlayan, Milli Kurtuluş Harekatı, yurdun dört köşesinden destekleniyor ve yer yer
Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri kuruluyordu. Uşak'ta da İbrahim Tahtakılıç başkanlığında
Uşak Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu.

Yunanlar İzmir'e asker çıkarmışlar
ve Anadolu içlerine doğru ilerlemeye başlamışlardı. Bu sıralarda Uşak da hummalı bir faaliyet
içindeydi. Halk, Uşak Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'ni destekliyordu.
Alaeddin Tiritoğlu, mahallen teşkil edilen ve kendisinin idare ettiği ufak bir milli kuvvetin
kumandanı idi. Ayrıca 1920 yılında kurulan Uşak Hücum Taburundan başka, ihtiyat erlerinden
250-300 kişilik silahlı Uşak Milli Piyade Taburu kuruldu. Kısa bir süre sonra merkez, bucak ve
köylerden dört bölüklü Uşak Süvari Alayı meydana getirildi.

Bu sıralarda
Uşak'ta bulunan Kuvay-ı Milliye ve 23. Fırka (tümen) komutanı İzzettin Çalışlar, ilerleyen
Yunan kuvvetlerine karşı koymak için İnay İstasyonu'na Uşak Hücum
Taburu'ndan bir bölük göndermişti. Ayrıca cephe komutanlığı, Simav mıntıkasında
toplanmış Yunanlar'a karşı taarruza geçen kuvvetlerin, Uşak'ta bulunan birliklerle
ve Uşak Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin yardımıyla desteklenmesini emretmişlerdi. Bu
emir üzerine 23. Fırka Kumandanlığı, diğer kuvvetlerle birlikte, Jandarma Yüzbaşı İsmet İnönü
kumandasındaki Uşak Hücum Taburu'nu Demirci'ye göndermişti. Çok az olan
cephane ve bombalar da bu taburla birlikte yollanmıştı. Bu sebepten Uşak Cephesi
zayıflamıştı.

Fırkanın Uşak cephesinde kalan 68. ve 69. alayları, er, at, silah ve
giyim itibariyle zayıf idi. Elde güvenilecek ihtiyat kuvveti olarak yalnız Uşak Milli Piyade Taburu
ile Uşak Milli Süvari Alayı kalmıştı.

Milli Mücadele Dönemi  : 
Uşak'ın Yunanlar eline geçişi 

27 Ağustos 1920 günü düşman
kuvvetleri, Alaşehir'den seri bir hareketle Uşak istikametinde taarruza geçtiler.
Uşak'taki 23. Tümen'in 1500 mevcudu vardı.Tümen,
Uşak'ı örtmek ve müdafaa etmek için Sarayköy-Karakuyu-Karahasan köyleri hattında
mevzilenmiş ve sol yanı ile Selikler köyüne kadar uzanmıştı. Kurban Bayramı izni yüzünden
Uşak'ta mevcutları az olan Uşak Milli Piyade ve atlı bölükleri bırakılmıştı. Bunlar da
Sarayköy üzerine ilerleyen Yunan kuvvetlerine karşı cephe almak üzere o istikamete
kaydırılmışlardı.

Yunanlar Sandıklı Köyü-Saray Köyü hattına yanaştı. Bu suretle
Uşak muharebesi başladı. Yunanlar, Musa çetesinin kılavuzluğu ile gece karanlığında
Sarayköy ve Külköy arasında bulunan yüksek kayalara çıkmaya muvaffak oldular. Daha o
gün, Demirci muharebelerinden dönen 44 ve 108 mevcutlu iki tabur ile Uşak'ta bulunan
bir hücum bölüğünün geceleyin Yunanlara karsi yaptıkları taarruzla, bu tepeleri ele gecirmek
mümkün olmadı. 28 Ağustos sabahı muharebe, düşmanın üstünlüğü ile devam etti. Düşman en
az 12000 piyade ve kuvvetli topçu ve süvari birlikleri ile taarruzun ağırlığını Karakuyu ile Külköy
arasında bulunduruyordu. Yunanlar yerli halkın direnmesine rağmen 29 Ağustos 1920 tarihinde
Uşak'ı işgal ettiler.

Milli Mücadele Dönemi  : 
Uşak'ın geri alınışı 

Uşak'ın işgal altında kaldığı tam iki sene
içinde Büyük Millet Meclisi Hükümeti, Garp Cephesi'ni kuvvetli bir hale getirdi. Garp
Cephesi Kumandanı İsmet İnönü, İnönü Savaşları'nı kazandı. Ordular Sakarya Meydan
Muharebesi'nde Yunan ordusunu yendi. Bunu Mustafa Kemal Paşa'nın
Afyon-Dumlupınar Savaşı zaferi takip etti. Mustafa Kemal Paşa'nın idare ettiği Türk
kuvvetleri 30 Ağustos 1922 tarihinde Murat Dağları'nın doğu eteklerinde Çal Köyü
mıntıkasında Yunan ordularının büyük kısmını kuşatarak yok etti. Türk ordularının imha
hareketinden kurtulabilen ve General Franko kumandasında toplanan I. ve II. Yunan piyade
tümenleriyle, bir süvari tugayı ve meşhur Palantras Müfrezesi, I. kolordunun taarruzu karşısında
30 ve 31 Ağustos günlerinde Hallaçlar-Kaplangı dağı hattında kesin bir mağlubiyete uğratıldı.
General Franko, 1 Eylül 1922 günü ümitsiz bir halde Uşak'ın Kapaklar-Kusura
Deresi-Elma Dağı hattında tutunmaya çalıştı. Sonra da Karlık istikametinde ilerleyen 6. Tümenin
önünde tutunamayarak kaçtı.

Birlikler, 1 Eylül 1922 günü ikindi vakti Uşak
ovasında şehre doğru süratle ilerlerken, şehir yanıyordu. Bu sırada şehre ilerleyen birliklerin
başında Kumandan İzzettin Çalışlar bulunuyordu ve 2 Eylül 1922'de Uşak işgalden
kesinlikle kurtuldu.

Yunan Başkomutanı Trikopis'in Esir
Alınışı 

Uşak için gurur kaynağı olan konulardan biri de Yunan başkomutanı
Trikopis' in, Eylül 1922'de Atatürk'ün komutasında bulunan Kafkas Tümen
Komutanı Halit Bey tarafından Uşak'ta yakalanmasıdır.

30 Ağustos
1922'de Dumlupınar Başkumandanlık Meydan Muharebesi'nde bozguna uğrayan
Yunan Ordusu'nun büyük bir kısmı, Dumlu, Büyükoturak, Banaz, Kızılhisar ve Kapaklar
üzerinden Uşak'a doğru çekilirken Yunan orduları başkomutanı General
Trikopis'in de içinde bulunduğu büyük bir birlik, Comburt Ovası'nı geçerek 2 Eylül
1922 günü Aşağıkaracahisar köyüne gelmişti.

Aynı gün 5. Kafkas Tümeni'ne
mensup birlikler, muhtelif savaşlar vererek ve Elma Dağı'nın güneydoğusunda bulunan
Göğem Köyü'nün doğu yakasına yaklaştığında, Karacahisar ve Çumyuva (Mıngırap)
köylerinin yanmakta olduğu haberini almışlardı.

Bir müddet sonra küçük rütbeli bir
Yunan subayı, tümen kumandanının yanına gelerek General Trikopis'in teslim olmaya
karar verdiğini söyledi. 5. Kafkas Fırkası Kumandanı Halit Bey, Liva Komutanı Hopalı Ali Rıza
Bey'e Yunan subayının getirdiği haberi bildirdi ve gidip Yunanlar'ı teslim almasını
emretti.

2 Eylül 1922 gecesi saat 22:30 sıralarında Süvari Bölüğü Komutanı Sivaslı
Yüzbaşı Ahmed Bey, esir generaller ile maiyetlerini Bölmeli Tepe'deki (Çakmaklı Tepe) 5.
Kafkas Fırkası Komutanı Albay Dadaylı Halit Bey'in (Halit Akmansü) yanına getirdi.
Yunan komutanının Uşak’ta Atatürk'ün huzuruna çıkarıldığı ev şu an müze
olarak ziyarete açıktır.


Uşak'ın il oluşu

15
Temmuz 1953 yılına kadar Kütahya'nın ilçesi olan Uşak, kendisine bağlı Sivaslı, Banaz
bucaklarının ve Karahallı beldesinin ilçe haline getirildiği düzenlemede il olmuştur. Aynı tarihe
kadar Manisa (1926'ya kadar Saruhan)'nın ilçesi olan Eşme, Uşak'a
bağlanmıştır.


Atatürk ve Uşak

Atatürk
Uşak'a ilk defa 2-3 Eylül 1922 tarihinde komutan olarak, ikincisi 16 Ekim 1925 tarihinde
cumhurbaşkanı olarak ve üçüncü defa ise 1934 yılında İran Şahı Rıza Pehlevi ile birlikte
gelmiştir.Ayrıca Atatürk ün eşi Latife Hanım da Uşaklıdır.


Uşak Hakkında Yazılanlar 

Bu tarih zenginliği dolayısıyla Uşak'ta Frigya, Lidya, Selçuklu ve Osmanlı gibi birçok
uygarlığın izleri görülebilmektedir.

Uşak' la ilgili geçmişe ait bilgilerden birini,
ünlü gezgin Katip Çelebi, Cihannüma isimli eserinde verir: Uşak, Kütahya’dan doğuya
bir merhale Murat Dağı yakınında, bir dere içinde kaleli bir kasaba, 150 adet köyü bulunan
mamur bir kazadır. Kasabası geniş bir ovanın doğusuna düşüp köyleri o ovada bulunmaktadır.
Seccade ve halısı meşhurdur.

Bir diğer gezgin Evliya Çelebi ise Uşak halısı
hakkında bilgiler verir. Seyahatname'de, Uşak halısının çok kıymetli olduğu ve değişik
bölgelere ihraç edildiği yazılıdır. Evliya Çelebi Uşak'ta Rum ve Ermeniler'in
kalabalık bir nüfusa sahip olduğundan da bahseder. Tarih boyunca Uşak' ta Türklerle
birlikte Rum ve Ermeniler dostluk içinde yaşamışlar.

Wilhelm Von Bode ve Ernest
Kühnej adlı iki Alman araştırmacı Uşak halıcılığına dair yaptıkları ve 20. yüzyılın ilk çeyreğinde
birkaç basımı yapılan eserde; gerek Hollanda ve gerek İngiltere’deki yüksek sınıfa
mensup ailelerin evlerinde 18. yüzyıldan kalma Uşak halılarının bütün odaları kaplamakta
olduğundan bahsederler. Bugün de Berlin Bergama Müzesi'nde sergilenmekte olan 15.
yüzyıla ait madalyon tipli büyük halı Uşak halılarının o dönemdeki değerine bir örnek teşkil
eder.


« Son Düzenleme: Mart 09, 2009, 10:07:23 ÖS Gönderen : [--mavish--] »
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Uşak (il)
« Posted on: Nisan 20, 2024, 01:00:16 ÖÖ »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Uşak (il) e-book, Uşak (il) programı, Uşak (il) oyunları, Uşak (il) e-kitap, Uşak (il) download, Uşak (il) hikayeleri, Uşak (il) resimleri, Uşak (il) haberleri, Uşak (il) yükle, Uşak (il) videosu, Uşak (il) şarkı sözleri, Uşak (il) msn, Uşak (il) hileleri, Uşak (il) scripti, Uşak (il) filmi, Uşak (il) ödevleri, Uşak (il) yemek tarifleri, Uşak (il) driverları, Uşak (il) smf, Uşak (il) gsm
Yanıtla #1
« : Kasım 04, 2007, 06:05:14 ÖÖ »

YabanGulum64
*
Üye No : 7
Yaş : 33
Nerden : Uşak
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 562
Mesaj Sayısı : 3 925
Karizma = 3174


Coğrafi Yapı  :  Genel Konumu 

Uşak ili komşu iller olan Kütahya ve Afyonkarahisar gibi Ege
Bölgesi ile İç Anadolu Bölgesi arasında bir geçit oluşturan İç Batı Anadolu Bölümü üzerinde yer
alır. Genel olarak ilin kuzey, kuzeydoğu ve doğu kesimleri dağlarla ve güneybatısı yüksekliği
1000 metrenin altında olan ovalarla kaplıdır.

İl toprakları 5341 km2'lik
yüzölçümüyle Türkiye alanının yaklaşık % 0,7'sini kaplar.

İl kuzeyden
Kütahya'nın Altıntaş ve Gediz, doğudan Afyonkarahisar'ın Sincanlı ve Sandıklı,
güneyden Denizli'nin Çivril, Çal ve Güney, batıdan Manisa'nın Sarıgöl, Kula ve
Selendi ilçeleriyle çevrilidir.

Murat Dağı, Bulkaz Dağı ve Ahır Dağı ilin kuzey,
kuzeydoğu ve doğudaki doğal sınırını oluşturur. Bu dağlar il topraklarını Kütahya ve
Afyonkarahisar'dan ayırır. İl topraklarında ağırlıklı yeri platolar tutar.

Yeryüzü Şekilleri : Dağlar
Dağlar, il topraklarının % 37'sini kaplar. Uşak'taki dağlar ilin kuzey, kuzeydoğu
ve doğu kesiminde bir silsile halinde bulunmaktadır. Uşak-Kütahya sınırındaki Murat Dağı 2312
metre yüksekliğiyle ilin en yüksek kesimini oluşturur. İlin ikinci dağı Sivaslı ilçesinin doğusunda,
yüksekliği 1990 metre olan Bulkaz Dağı'dır. Bu dağın doğu kesimleri Afyonkarahisar ili
sınırları içinde kalır. Uşak Ovası'nın kuzeyinde yer alan Elma Dağı'nın yüksekliği
ise 1805 metredir. İl alanının % 57,5 gibi büyük bir bölümünü kaplayan platolarda yer yer tepelik
alanlara rastlanır. Uşak ilindeki dağlar şunlardır:

Murat Dağı
Bulkaz Dağı
Elma Dağı
Ahır Dağı
Bunların dışında Eşme ilçesinde yükseklikleri 1000-1200
metre civarında olan Kemer, Omurbaba, Ahmetler ve Kurtdağı tepeleri ormansız ve çıplak
tepelerdir. Karahallı ve Ulubey ilçelerinde önemli özellikleri olan dağlar yoktur. Buradaki
yükseltiler daha çok kalkerli adi mermerden oluşmuştur. Bitki örtüsü çok zayıf tepe ve sırtlardan
ibarettir.

Ovalar 

Uşak il topraklarının % 5,5'ini ovalar kaplar. Uşak ilinde ovaların en önemlileri, Büyük
Menderes'in kollarından olan Banaz Çayı etrafında gelişen Banaz Ovası ile bunun
batısındaki Uşak Ovası'dır. Ayrıca Sivaslı Ovası da Uşak'taki ovalardan biridir.


Ekonomi 

Kuruluşundan itibaren geçiminin önemli bir kısmını topraktan elde eden Uşak, tarihi gelişimi içinde halısı, kilimi
ve buna benzer el sanatlarıyla tanınmıştır. Cumhuriyet'in ilk yıllarında Uşak Şeker
Fabrikası'nın kurulmasıyla bir sanayi şehri görünümüne kavuşmuştur. Dokuma,
tabakçılık, trikotaj ve toprak sanayisi ile irili ufaklı imalathane ve fabrikaları da içinde barındıran
bir ekonomiye sahiptir.

Uşak, Türkiye'de ilk sanayi kuruluşlarının ortaya çıktığı illerden biridir. Uşak'ta imalat sanayiinin kurulmasında belirleyici rolü halıcılık
oynamıştı. Bölgede dış pazara yönelik üretimin gelişmesi ister istemez halı dokumacılığında kullanılan girdilerin bölgede üretilmesini gerektiriyordu. Halıyla ilgili girdilerin bir bölümü geleneksel yöntemlerle yapılıyordu. Ancak üretimin artmasıyla geleneksel olarak üretilen girdiler
talebi karşılayamıyordu. Bu durum fabrikasyon üretimi zorunlu hale getiriyordu. Uşak'lı tüccarlar ilk yün ipliği fabrikasının yapımına giriştiler. İlk olarak 1905'te Bıçakçızade Biraderler ve Mehmet Zeki Kumpanyası İplik Fabrikası açıldı. Bunu 1917'de açılan Hamzazadeler ve Şürekası Şayak Fabrikası izledi. 20. yüzyıl başlarında Türkiye'de çok az sayıda fabrika olduğu düşünülürse, Uşak'ta iplik fabrikalarının Uşak'lı girişimciler tarafından kurulması ve yaşatılması dikkat çekicidir. 1913 yılında yapılan sanayi sayımına göre Türkiye'de yün ipliği üreten ve yün dokumacılığı yapan 13 kuruluş vardı ve bunun üçü Uşak'taydı.

Alaşehir-Afyon demiryolunun 1869 yılında tamamlanmasıyla İzmir Metropolü ile Uşak arasında ulaşım kolaylaşmış ve kilim ve halı ticareti
daha da canlanmıştır. Bu yüzden Uşak garının tarihi çok eskilere dayanır.

Cumhuriyet'in ilk yıllarında Uşak, Türkiye'nin sanayileşme hamlesine önderlik eden bir il olmuştur. Türkiye'nin ilk şeker fabrikalarından biri olan Uşak Şeker Fabrikası 1926'da işletmeye açılmıştır. Uşak Şeker Fabrikası,Cumhuriyet tarihindeki ilk özel yatırımdır.

1970'lerden sonra Uşak imalat sanayiinde yeniden bir canlanma olmuştur. Büyük bir bölümü yerel sermaye tarafından gerçekleştirilen ve imalat sanayiinin çeşitli alanlarına dağılan çeşitli yatırımlar gerçekleştirilmiştir.

Uşak kamu yatırımı almadan büyüyen tek ildir. Bu durum, halkın ticarete olan ilgisine bağlanabilir.

Cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye'nin sanayileşme hamlesine öncülük eden Uşak, bu görevine zaman içinde de devam etmiştir. Ana üretim
konusunu tekstil, deri ve seramik oluşturmaktadır. Hali hazırda Türkiye'de tüketilen zig derinin % 60'ı, gazlı sargı bezinin % 91'i, pelüş battaniyenin % 90’ı, yün ipliğin % 65’i, seramiğin % 22’si Uşak’ta üretilmektedir.

Şehirde son tespit edilen durumlardan biri de; Türkiye'nin en zengin altın maden yataklarının Uşak'ta olmasıdır.

Eşme'de el yapımı kilim, Sivaslı ilçesinde; çilek üretimi çok yoğundur. Banaz ilçesi de kiraz üretimi konusunda öncüdür. Sivaslı ve Banaz'da Haziran ayı içerisinde festivaller düzenlenir.


Kültür

Uşak eskiden beri kültür ve eğitim çalışmalarına önem vermiş bir ildir. 1671 yılında Uşak'a gelen Evliya Çelebi, eserinde burada alim ve ileri gelenlerin çok olduğundan bahsetmiştir.

Cumhuriyet'in ilanından önce Uşak'ta faaliyet gösteren 26 medrese ve çok sayıda mektep bulunmaktaydı.


Uşak Halk Türküleri
Vikikaynakta Uşak halk türküleri kategorisi bulunmaktadır Bazı meraklıların ve halk müziğine gönül vermiş birkaç Uşaklının sayesinde birçok Uşak halk türküsü radyo repertuarlarında bulunmaktadır.bunlardan bazıları arpalar hasır oldu,aşağıdan gelir yörük evleri,aşağıdan geliyor fadimem,aşağıdan geliyor gül ayşe,ay bulutta,ayağında mesi var,ayşe dedim adına,bahçenin harımıyım,bahçenizde güren var,binnaz kızı naz kızı,çattılar kazan taşını,çay başında çırpınıyor baykuşlar,çeşmeden döndü geliyor,çeşmeden dudu geçti,ekinler ekilirken,evlerinin önü kuyu,evlerinin önünde bulgur dibeği,evren köyün alt yanında bostanı,ey su yolu,feslikanım dam başında,karanfil oylum oylum,göç dereden gece geçtim,gül kurusu kalburda,hadi gidem garadaşa,hani benim yemenim,harman yeri düz düze,islicenin çeşmeleri,ince karanfildir kavganın başı,islamoğlu,karşı karşı evimiz,kiremitte buzmusun,küp dibinde bulgurum,meleme koyunum vaz geç kuzundan,nazoğlunun biber gibi benleri,ormandan gel,pabucumun beli kırık sürürüm,paşa beyin merdivenden inişi,penceresi yeşil perde,portakalın sarısı(memduh bey)siyah keten carım var,sizin dükkan bizim dükkan demirden,uzun uzun kamışlar,vardım takmak hanına,yılan aktı kamışa,yordu beni evinizin yokuşu vs..

Yemekleri

Tarhana çorbası Uşak'ın en meşhur çorbasıdır. Bunun dışında salatalık yemeği, köpük helva, haşhaşlı ve tahanlı peksimet, cevizli baklava, bükme, kese ayranı ve pide, Uşak'ta önem arz eden yemekler arasındadır



Salatalik yemegi

Yapılışı: Ergin salatalıkların kabuğu soyulur. Çekirdekleri ayrılır. Küçük parçalar halinde doğranır; yağ-soğan kavurması üzerine ilave edilir. Ekşi olması için erik pestili acıyla birlikte eklenir. Sıcak servis yapılır.


Turizm 
İlden E-23 karayolu
geçmektedir. Bu açıdan Uşak önemli bir yerdedir. Tarihi ve doğal zenginliklere sahip olmasına
rağmen tesis yokluğu ve yetersiz tanıtım nedeniyle turizm sektörü Uşak'ta
gelişememiştir.



İlin Doğal Güzellikleri ve Mesire Yerleri 
İl merkezindeki mesireliklerin yanında Banaz ilçesinde Evrendede ve Çokrağan, Sivaslı ilçesinde
de Evrendi Mesire Yeri bulunmaktadır.



Merkez Akse Çamlığı 
Akse Çamlığı 70 hektar genişliğindedir. Uşak'a uzaklığı 4,5 km olup Kurtbaba
mevkiinde bulunmaktadır.

Mesire yerinin asli ağaç türü kızılçamdır. Çamların yaş
ortalaması 50-100 yıl arasında değişmektedir.

Topografik durum açısından fazla
arızalı değildir. Bir kaç kuru dere ile vadilere ayrılmış durumdadır. Çamlığın yolu her araç için her
zaman gidiş ve gelişe müsaittir.




Göğem Köyü Çamlığı
Yunan başkumandanı General Trikopis'in esir alındığı tepeyi ve bu tepede dikilen
zafer anıtını görüş sahası içine alan bu çamlık Uşak'a 15 km uzaklıktadır. 1961 yılında
bölmeli tepeye anıt inşaa olunurken bu çamlığa da valilik ve İller Bankası'nca üç adet
dinlenme evi yaptırılmıştır.



Çokkozlar
Merkeze 3 km uzaklıkta ve
Uşak-Sorkun yolu üzerinde, dere yolu bağları arasındadır. Bir zamanlar Evliya Çelebi'nin
de ziyaret edip beğendiği tarihi bir mesireliktir.


Ilıcaksubaşı 
Uşak'a en yakın bir su başı olan ve Ankara-İzmir asfaltının dibinde bulunan bu
mesirelik meyilli bir dere içindedir. Ilıcaksu'dan Değirmenderesi'ndeki su
değirmenleri yararlanmaktadır.



Huzur Park 
İzmir yolunun
5. km'sinde, yeşillikler ve çiçekler içinde bir dinlenme yeridir. Parkta Uşak yemeklerini
tatma imkanının yanında spor yapma ve kayığa binme gibi aktiviteler de mümkündür.


Kaplıcalar 
Banaz'daki Hamamboğazı, Ulubey'deki
Aksaz ve Emirfakı köyü'ndeki Emirfakı Kaplıcaları, Uşak'ta yer alan
kaplıcalardır.
« Son Düzenleme: Mart 09, 2009, 10:11:49 ÖS Gönderen : [--mavish--] »
Yanıtla #2
« : Ocak 06, 2008, 05:20:08 ÖS »
Avatar Yok

mEkansIz_qEnc
*
Üye No : 588
Yaş : 34
Nerden : Rize
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 3519
Mesaj Sayısı : 17 287
Karizma = 17407


eline sağlIk çoK qüseL olmu$ Gülmek :)

Payla$ım iÇin Té$ékKürléR
« Son Düzenleme: Mart 07, 2008, 02:16:32 ÖS Gönderen : YabanGulum64 »

Diğer Sitelerimizi Ziyaret Ettiniz mi.?

Bayanlara: WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
www.kadincaforum.net

4EverRAP: WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
www.rapcanavari.net

4EverROCK: WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
www.rockcanavari.net

Twilight Saga FAN: WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
www.twilightturkiye.com

FlashOyun: WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
www.flashoyuncu.net
Yanıtla #3
« : Nisan 06, 2008, 02:39:51 ÖS »
Avatar Yok

FeMoX
*
Üye No : 570
Yaş : 34
Nerden : Rize
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 2803
Mesaj Sayısı : 5 853
Karizma = 39


emeğine sağlık.. Sağol. paylaşım için..
Yanıtla #4
« : Nisan 13, 2008, 11:15:15 ÖS »

Lady32
*
Üye No : 3262
Yaş : 37
Nerden : Isparta
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 134
Mesaj Sayısı : 3 585
Karizma = 54


bilgiler icin Sağol.
Yanıtla #5
« : Nisan 19, 2008, 03:55:54 ÖS »

Sahin07
*
Üye No : 3786
Yaş : 38
Nerden : Antalya
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 408
Mesaj Sayısı : 2 252
Karizma = 1453


çok güzel olmuş emeğine sağlık

Ah!Mümkün olsa
savaştan barış
barıştan insan yapardım
acıdan sevinç
sevinçten umut
umuttan dostluk yapardım
kurşun yerine çocuklara
her sabah şiir atardım.
Yanıtla #6
« : Mayıs 11, 2008, 11:40:56 ÖÖ »
Avatar Yok

[MasaL]
*
Üye No : 193
Yaş : 33
Nerden : İzmir
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 2126
Mesaj Sayısı : 5 892
Karizma = 42


Cok Sağol. ßilqiLeR iÇin Cnm Göz Kırp.
Yanıtla #7
« : Mayıs 20, 2008, 08:18:41 ÖS »

HaYaL
*
Üye No : 3853
Yaş : 34
Nerden : İzmir
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 1757
Mesaj Sayısı : 5 856
Karizma = 2204


paylasım ıcın teşekkürler cok quseL anLatmısın.

WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
RobeRT [ WeBCaNaVaRi Jingle 2oo9 ] Dinlemeyen Kalmasin...! Tiklayarak Konuya Yönlenebilirsiniz!..
Yanıtla #8
« : Haziran 22, 2008, 11:21:38 ÖÖ »
Avatar Yok

*GeLinCiKk
*
Üye No : 2580
Yaş : Yok
Nerden : Rize
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 1966
Mesaj Sayısı : 12 262
Karizma = 28326


emeğine sağlıq
Yanıtla #9
« : Temmuz 16, 2009, 02:49:26 ÖÖ »
Avatar Yok

dreamily
*
Üye No : 6603
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 773
Mesaj Sayısı : 11 794
Karizma = 11817


uzun uzun anlatmışsın teşekkürler (:
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Uşak Faslı
T - U - Ü
x[BLack RoSe]x 8 2054 Son Mesaj Ekim 18, 2013, 05:20:01 ÖS
Gönderen : insalık
Uşak - Reesha Göral
Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler
sanane_61 0 681 Son Mesaj Ağustos 19, 2015, 09:52:24 ÖS
Gönderen : sanane_61


Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular