0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: Uluslararasi Turizm  (Okunma Sayısı: 833 Kere Okundu.)
« : Ocak 25, 2010, 05:21:56 ÖS »

Hephaestus
*
Üye No : 26057
Yaş : 31
Nerden : Tekirdağ
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 4834
Mesaj Sayısı : 13 574
Karizma = 60064


Uluslararası turizm,öncelikle ekonomik getirisi nedeniyle turizm potansiyeline sahip ülkeler için yoğun rekabete dayalı bir sektör konumuna gelmiştir.Gerçekten de turizm,dış ödemeler bilançosuna ve ulusal gelire katkısı,istihdam arttırıcı özelliği ve turizm dışındaki sektörler üzerindeki etkisi nedeniyle ülkelerin ekonomilerinde 21.yüzyılın başlangıcı da önemli bir boyut taşımaktadır. Turizmin bu boyutu ülkede karmaşa yaratarak ekonomik,sosyal ve politik buhranı hedefleyen terörizmin,turizme yönelik girişimlerini arttırmasına neden olmaktadır.Turizme yönelik terör hareketleri günümüzde çoğu ülkede olduğu gibi zaman zaman ülkemizde de turizm sektörünü hedef almaktadır.

Turizmin Tanımı Ve Ekonomik Boyutu
1995 yılı itibariyle 567 milyon kişinin uluslararası turizme katıldığı,yaklaşık 372 milyar dolarlık bir turizm geliri yaratıldığı dünyada turizm olayı artık ekonomik getirisi yüksek bir sektör olarak değerlendirilmektedir.Turizm,20.yüzyılın başında görüntüsünde ve tanımlanmasında farklılık arz etmektedir.Önceleri yalnız gezme,görme ve eğlenme boyutunun ön plana çıkarıldığı turizm,bugün tüm bu özelliklerine ‘ekonomik’niteliğini de katmıştır.
Turizmin şimdiye kadar birçok tanımı yapılmıştır.Yapılan bir tanıma göre turizm,’insanların devamlı ikâmet ettikleri,çalıştıkları ve her zaman olağan ihtiyaçlarını karşıladıkları yerlerin dışına seyahatleri ve buralardaki genellikle turizm işletmelerinin mal ve hizmetleri talep ederek geçici konaklamalarından doğan olaylar ve ilişkiler bütünüdür.’
Turizm,bir yöre veya işletmeler kanalıyla o yöre veya ülkeye döviz girdisi sağlayan,yatırım ve gelir çoğaltıcı etkisi nedeniyle ekonominin diğer sektörlerini uyaran ve sürükleyen bir sektör olarak nitelendirilmektedir.Ayrıca,emek-yoğun üretim tekniğine dayalı özelliği, turizmin istihdamı geliştirmedeki önemini de ortaya koymaktadır.
Turizme,Türkiye’deki ekonomik boyutu açısından yaklaşıldığında ise,ihracattan sonra ödemeler dengesinin en önemli kalemi olan turizm gelirlerinin 1997 yılı itibariyle yüzde 7.00’ı doğrudan veya dolaylı ithalat yolu ile yurt dışına kaymış,yüzde 93.00’lük kısmı ise cari işlemler fazlası yaratmıştır.Bu yönüyle turizm sektörü,ülkemiz ekonomisinin dış ödemeler dengesindeki olumlu katkılarına ek olarak,kendisine mal ve hizmet veren yurtiçi sektörlerde her 1000 birimlik turizm talebi için 924 birimlik iş hacmi yaratmıştır.
Turizmin Türkiye ekonomisi içersindeki payına bakıldığında,1996 yılında yüzde 3.3 olan turizm gelirlerinin GSMH içindeki oranının,1997’de yüzde 5.0’a ulaştığı gözlenmektedir.Bununla birlikte turizm gelirlerinin ihracat içindeki payı 1996"da yüzde 25.8 iken,1997"de yüzde 28.3 düzeyine eriştiği saptanmıştır.
Türkiye’ye gelen yabancıların büyük çoğunluğu yıllar itibariyle Almanlar,Bağımsız Devletler Topluluğu üyeleri ve İngilizler oluşturmaktadır.1994 yılında ülkemize gelen yabancıların yüzde 13.4’ünü,1995 yılında ise yüzde 21.4’ünü Almanlar oluşturmaktadır.Bu oran yalnızca Avrupa ülkelerinden gelenler için 1994 yılında yüzde 31.3,1995’te ise yüzde 42.3’dür.1996 yılı itibariyle Alman ziyaretçilerin,Türkiye’yi ziyaret edenler içindeki oranı yüzde 24.9,1997’de ise yüzde 24.1 olarak gerçekleşmiştir.Bu profile paralel olarak,ülkemiz turizm gelirlerindeki sürekli artış da göze çarpan bir başka unsurdur.Devlet İstatistik Enstitüsü verilerine göre 1996 yılında turizm gelirleri 5.6 milyar dolar,1997 yılında 7.5 milyar dolar düzeyine erişmiştir.

Terörizm Tanımı ve Turizme Etkisi
Sözlük anlamı olarak`yıldırma,korkutma,tedhiş,sistemli şekilde şiddet kullanma`şeklinde tanımlanan terör`baskı,cebir ve şiddet,korkuma,yıldırma veya tehdit yöntemlerinden biriyle,Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini,siyasi,hukiki,sosyal,laik,ekonomik düzeni değiştirmek,Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü bozmak,Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek,devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak,ele geçirmek,temel hak ve hürriyetleri yok etmek,Devletin iç ve dış güvenliğini,kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü eylemler olarak da Türk hukuk sistemi içersinde tanımlanmıştır.
Daha genel bir tanıma göre de terörizm,`kaçırmadan,cinayete kadar uzanan ve amacı sindirme olan şiddet eylemlerine verilen ad`dır.
Terör,toplum üzerinde bir yıldırma etkisi yaratmayı amaçlarken,bir devletin ekonomik düzenini değiştirmeye yönelen veya ekonomisini olumsuz yönde etkilemeyi hedefleyen bir boyut da taşımaktadır.Potansiyeli bulunan ülke ekonomilerinde önemli bir yeri bulunan turizmin,son yıllarda terörizmin hedefi olan sektör konumuna gelmesinin en başta gelen nedenleri arasında ekonomiyi ve uluslararası ilişkileri yıpratıcı özelliğidir.Bir başka deyişle turizme yönelik terör hareketleri nedeniyle,siyasal karışıklık ile ekonomik bunalım birbirine yaklaştırılabilmektir.
Ayrıca turizm sektöründe kısa dönemde esnek olmayan bir turizm arzı ve esnek bir talep profili bulunmaktadır.Bu durum turizmin konjonktürel dalgalanmalara karşı hassasiyetini ortaya koymakta ve turistik talebin esnekliği terör hareketleri için uygun bir ortam yaratmaktadır.Terör korkusunun bir sonucu olarak,Dünya Turizm Örgütü 1985 yılındaki turizm gelir kaybını 105 milyar dolar olarak tahmin etmiştir.
Turizm sektörünün bu hassasiyeti kuşkusuz terör olaylarıyla sınırlı değildir.Turizm ile doğrudan veya dolaylı bağlantısı bulunan herhangi bir olay,turistik talebi etkileyici özellik taşıyabilmektedir.Örneğin Türkiye’de yapılan turların büyük bölümünün Türk uçaklarıyla yapıldığı bilinmektedir.Dominik’te Türkiye’ye ait bir şirketin uçak kazası,Almanya’da Türk charter şirketlerine karşı bir kampanyanın başlamasına neden olmuştur.Bu durum Türk kökenli tur operatörlerinin satışlarında yaklaşık yüzde 10’luk bir kayıp yaratmış olmasına rağmen,kriz etkileri fazla sürmemişti
Ülkedeki veya ülkelerarası ekonomik krizin ,turizm sektörüne yansımasını gösteren çarpıcı bir başka örnek de,1997 yılının sonlarında Tayland,Malezya,Endonezya,Filipinler ve Hong Kong gibi Güneydoğu Asya ülkelerinin ekonomilerinde beliren krizin seyahat endüstrisini etkilemesidir.Söz konusu ekonomik kriz nedeniyle bu ülkelere tur düzenleyen tur operatörleri ve charter şirketleri,daralan seyahat trafiğinin sonucu tur programı iptallerini veya kısıtlamalarını gündeme getirmiş,çoğu uygulamıştır.
Tüm bu gelişmeler,uluslar arası seyahatin gerçekleşmesinde etkili olan nedenlerin başında ziyaret edilen ülke veya yöredeki güvenlik durumunun geldiğini göstermektedir.Yapılan araştırmalar insan davranışlarının etkileyen faktörlerin başında`güvenlik`ihtiyacının geldiğini ortaya koymaktadır.
Terörün turizm hedef alan olumsuz örnekleri zaman zaman ülkemizde olduğu gibi çoğu ülkede de görülmektedir.İspanya,İtalya,İrlanda’da değişik isimler altında faliyet gösteren örgütlerim tedhiş eylemleri,Almanya’daki ırkçı saldırılar,Amerika Birleşik Devletleri’nin önemli kentlerinde görülen gasp ve hırsızlık olayları,İsrail’deki çatışmalar,Mısır"da çoğunlukla yabancı turistleri ve turizm işletmelerini hedefleyen saldırılar turizm alanındaki önemli ülkelerde gerçekleşen ve yabancı ziyaretçilerin dikkat odağı haline gelen olumsuz gelişmelerden birkaçıdır.
Zengin turizm olanaklarına sahip ülkeler içinde Mısır,turizme yönelik terör hareketlerine muhatap olan ülkelerin en başında gelenlerindendir.UNESCO’nun yapmış olduğu bir istatistiğe göre insanlık mirasının yüzde 40’ına kaynaklık eden Mısır,bu potansiyeli ile turizmden beklentisi fazla bir ülke olmasına karşın,turistlere yönelik saldırılar sonucu 1993 yılında turizm gelirleri yüzde 25 civarında düşme göstermiştir.Yine terör nedeniyle bu ülkeye gelen turist sayısında 1993-1994 yıllarında yüzde 20’lik,gecelemelerde de yüzde 27.8’lik bir düşüş kaydedilmiştir.Ayrıca 1997 yılında Luxor’da yabancı turistlere yapılan saldırı,Mısır’ın turizme yönelik hareketlerinden fazlasıyla etkilenen ülkelerden olduğunun göstergesidir.
Fransız kökenli firmaların yatırım veya işletme aşamalarında tercih ettikleri ülkelerin başında gelen Fas da terör hareketlerinden etkilenen ülkelerdendir.1994 yılında Cezayir’deki iç karışıklıklar ve Cezayir ile sınırların kapanması gibi nedenlerle Fas’a gelen turist sayısı bir önceki yıla göre yüzde 22 oranında azalma göstermiş,1993-1995 yılları arasında turizm sektöründe gerileme gözlenmiştir.
Terör olayları ülkelerin sınırları içersinde gerçekleştiği gibi ülkelerin sınırları ve iradeleri dışında da gerçekleşebilmekte,ancak anti-propanganda kampanyaları ile turistik talebi etkiliyebilmektedir.Bu kampanyaların yürütülmesinde hiç kuşkusuz en önemli rolü yazılı ve görsel-işitsel özelliği bulunan medya kuruluşları oynamaktadır.Diğer taraftan son yıllarda tüm ülkelerde kullanımı giderek yaygınlaşan internet bağlantılarının bu konuda etkinliği de giderek artmaktadır.Günümüzde dünyanın uzak bir köşesinde gerçekleşen bir olayı insanlar iletişim araçları yardımıyla anında öğrenebilmektedir.
Çoğu ülkelerde olduğu gibi Türkiye de kendi sınırları içinde olduğu kadar,iradesi ve sınırları dışında gelişen ekonomik,politik ve teknolojik olaylardan turistik talep açısından olumsuz yönde etkilenmiştir.1986 yılında Sovyetler Birliği’nde bir nükleer santraldaki Çernobil patlamasının daha çok Karadeniz kıyılarındaki etkisinin,bazı yabancı basın organlarında tüm ülkeyi etkilediği iddiaları turistik işletmelerde rezervasyon iptallerine neden olmuştur.Bu,Türkiye’nin sınırları dışında gelişen teknolojik olayın turizme olumsuz yönde yansıdığını ortaya koyan ilk etkenlerden birisidir.
Diğer taraftan 1991 yılında başlayan Körfez Krizi ve1992’deki Körfez savaşının Türkiye turizmine yönelik olumsuz gelişmelere neden olduğu bilinmektedir.Ayrıca Türkiye’de faliyet gösteren bölücü terör örgütünün 1992 yılında başlayan,1993 yılında daha da artan oranda,çeşitli ülkelerde Türkiye’ye olan turizm talebini caydırıcı tehditlerini sürdürdüğü belirlenmiştir.Bu kapsamda seyahat acentaları ve tur operatörlerine sürekli bildiriler dağıtılarak,Türkiye’ye turist göndermemeleri tehditleri yapılmış ve uluslararası turizm fuarlarında da Türkiye aleyhinde bildiriler dağıtılmıştır.Ardından 27.06.1993 akşamı Antalya’da 4 ayrı yerde bomba atılmış ve atılan bombalar sonucu 12’si yabancı,14’ü Türk olmak üzere toplam 26 kişi yaralanmıştır.Turizm sektörünün hedefleyen bu girişimlerin,özellikle turistik talebi olumsuz yönde etkilemesini önlemek amacıyla T.C Turizm Bakanlığı’nca bir dizi çalışma başlatılmış,çalışmaların sonucu olarak da rezervasyon iptalleri büyük ölçüde en aza indirilebilmiştir.İlk aşamada bu çerçevede yapılan çalışmalar kısaca şu şekilde belirtilebilir:
1. Türkiye’nin turizm sektörüne yönelik tehditleri günlük izleyip,değerlendirebilmek amacıyla Şubat 1992’de bir Kriz komitesi kurulmuştur.Kurulan komite ile birlikte PR kampanyası için çeşitli ülkelerdeki etkin kişi ve kuruluşların isim ve adresleri ile,gönderilecek mesaj metni hazırlanmıştır.
2. Gerçekleşen saldırının yabancı medya organlarına ne şekilde yansıdığı belirlenmiştir.

3. ‘Terör:Ortak Sorunumuz-Çözüm:Global düşünelim,Global eyleme geçelim!’başlıklı metin,yabancı kuruluşlara iletilmek üzere Turizm Bakanlığı’nın yurtdışı bürolarına ve Türkiye’nin dış temsilciliklerine en kısa sürede gönderilmiştir.

4. Türkiye’nin yurt dışındaki büyükelçiliklerine telefon ile ulaşılarak,bulundukları ülkelerin Dışişleri Bakanlıkları ile acilen temasa geçmek suretiyle,yapılan resmi açıklamalarda Türkiye’nin seyahat acentasından güvenli olmayan ülke olarak ilan edilmesinin engellemeleri istenmiştir.Bunula birlikte Ankara’daki yabancı büyükelçiler T.C Turizm Bakanı tarafından telefonla bilgilendirilmiştir.

5. Yerli medya kuruluşlarının ve ülke turizmini pazarlayan önemli tur operatörlerinin yöneticileri ile temasa geçilerek,kamuoyunun yatıştırıcı bir tutum içinde olmaları istenmiştir.

Türkiye’nin sınırları içersinde gelişen bu olaylarla birlikte,1993 yılı sonunda alevlenip,1994 yılına da sarkan Bosna-Hersek’teki çatışmalar ve Sırpların Saraybosna kuşatması karayolu ile gelen yabancı trafiğini çok büyük ölçüde engellemiştir.Bu durum,günübirlikçiler başta olmak üzere,Türkiye’ye yönelik ziyaretçi talebini olumsuz yönde etkileyen faktördür.
1990-1995 yılları arasında Kapıkule’den giren yabancıların sayılarında önemli ölçüde düşüş görülmektedir.Bunda hiç kuşkusuz en büyük etken,eski Yugoslavya’da gelişen olaylardır.
Yaşanan bu gelişmelerin ardından 1995 yılı başında İstanbul’un ‘Gaziosmanpaşa Olayları’ olarak isimlendirilen olayların,yurtdışındaki basın organlarında anında yer alması,Avrupa’da turizm sektörü açısından bir tehdidin belirtisi şeklinde değerlendirilmiştir.Türkiye’nin en büyük pazarı Almanya’da yılın ilk aylarında çok iyi giden satışlar bu olayların ve Kuzey Irar harekatının ardından duraklamıştır.Ancak 5 hafta süren bir kriz döneminin ardından,yapılan etkin pazarlama ve tanıtım çalışmaları sayesinde satışlar normale dönmüş,hattâ Türkiye,Almanya’da bir önceki yıl ilân edilen ‘1995 Yılının Tatil Ülkesi’ imajının korumuştur.Bu gelişmelere parelel olarak Alanya’daki Federal İdari Mahkeme,22 Kasım 1993’de şiddete yönelik eylemleri desteklediği belirtilen örgüte yönelik yasağı da 1997 yılında onaylamıştır.Bu durumu Türkiye’nin daha önce ortaya koyduğu ‘Global Çözüm’ politikasının,Almanya tarafından desteklendiği hususundaki işaretlerin bir göstergesi olarak değerlendirmek mümkündür.Ayrıca bu görüş birlikteliği,Türkiye-Almanya turizm işletmelerinin olumlu yönlerinin ortaya koyması açısından da olumlu sayılabilecek bir gelişme olarak değerlendirilebilir.
21 Nisan 1995 ve 10 Ağustos 1997 tarihinde İstanbul’un turistik merkezlerinden Sultanahmet’e bırakılan bombalar,10 Nisan 1998’de yine İstanbul’daki Yerebatan Sarnıcı yakınındaki bombanın patlaması sonucu 3’ü turist 9 kişinin yaralanması olayı ile aynı tarihte Antalya yakınlarında turizme yönelik eylemcilerin ele geçirilmeleri çoğu ülkede olduğu gibi ülkemizde de terörün,turizmi hedef alma eğilimini sürdürdüğü konusundaki ipuçlarıdır.
Kriz dönemleri esnasında bazı turistik işletmelerin,kriz döneminin üstesinden gelebilmek amacıyla ürettikleri kısa vadeli ve yanlış politikaların,orta vadede kendi işletmeleri yanında,ülke turizmini de baltalayan etkileri ortaya çıkmaktadır.Bu dönemlerde yaşanan belirsiz ortam sonucu otellerin,tur operatörleri ve seyahat acentalarına kapasitelerinin üzerinde kontenjan vermeleri(over-booking),ertesi yıl işletmeler ve dolayısıyla ülke imajının olumsuzluğu nedeniyle yeni rezervasyon iptallerini de beraberinde getirmiştir.Diğer taraftan kriz dönemlerinde maliyetleri en aza indirmeyi amaçlayan 4-5 yıldızlı oteller,talebin iç turizm ile ikâmesine yönelik fiyatlarda önemli ölçüde indirim politikasının uygulamaktadır.Bu politika düşük yıldızlı otellerde ekonomik yaşam şansı tanımazken,4 ve 5 yıldızlı oteller ile seyahat acentaları da maliyetleri azaltma uğruna hizmet kalitesinden ödün vermektedirler
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Uluslararasi Turizm
« Posted on: Nisan 25, 2024, 05:28:32 ÖS »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Uluslararasi Turizm e-book, Uluslararasi Turizm programı, Uluslararasi Turizm oyunları, Uluslararasi Turizm e-kitap, Uluslararasi Turizm download, Uluslararasi Turizm hikayeleri, Uluslararasi Turizm resimleri, Uluslararasi Turizm haberleri, Uluslararasi Turizm yükle, Uluslararasi Turizm videosu, Uluslararasi Turizm şarkı sözleri, Uluslararasi Turizm msn, Uluslararasi Turizm hileleri, Uluslararasi Turizm scripti, Uluslararasi Turizm filmi, Uluslararasi Turizm ödevleri, Uluslararasi Turizm yemek tarifleri, Uluslararasi Turizm driverları, Uluslararasi Turizm smf, Uluslararasi Turizm gsm
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  



Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular