0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet..  (Okunma Sayısı: 1147 Kere Okundu.)
« : Temmuz 09, 2009, 07:17:51 ÖS »
Avatar Yok

By.TuRuT
*
Üye No : 773
Nerden : Rize
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 19239
Mesaj Sayısı : 48 228
Karizma = 65220


Henüz on beş yaşında bir çocukken, yaşıtlarımdan farklı olarak üniformalı bir çocukken, bayrağın ve bayrağın üzerinde duran makineli tüfeğin üzerine elimi koyup, vatan ve vazife uğrunda canımı vereceğime dair namus ve şerefim üzerine yemin ettiğim o gün duyduğum heyecanı,

İç titremesini ve dağlarda her toprağa düşen arkadaşımın arkasından, ettiğim yeminlerin sarsılmaz inancını, vatan aşkını, şehit arkadaşımın yüreğimde bıraktığı derin acıyı, dostluğu, sadakati, onuru ve ne varsa bunca yıl yaşadığım, her birini yeniden ve aynı kuvvette yaşadım Toprağın Mehmet’e susadığı anı okuyunca.

Yeniden duydum; kafamın üzerinden geçen roket mermilerinin kulağımdaki aşinalığı hiç kaybolmayan seslerini, yeniden şakladı sağımda solumda mermiler, mermiler, düşmanın hainin keleşiyle atıp tutturamadığı ama Abdullah Ağar’ın namlu gibi kaleminden çıkarak kalbime saplanan, toprağa düşen her kardeşimin açtığı o yarayı yeniden kanatan kelimeden mermiler.

Taş olsa delecek, duvar olsa yıkacak kadar güçlü, sağır olsa duyuracak, kör olsa gördürecek kadar mahir kelimeler.

Kitabı okumadan önce bana;

“Elif’in hikâyesinde kendinden çok şey bulacaksın”

demişti.

Doğruydu.

İLK BEŞ DAKİKA VE BİR ÖMÜR başlıklı yazıyı yazdığımda bana, mayına basan bir arkadaşım;

“bunu nasıl yazdın, tıpkı mayına basmış gibi”

demişti. Basmıştım.

Mayına basan her arkadaşımla beraber ben de basmıştım, her vurulanla vurulmuştum. Abdullah Ağar gibi.


Okuyun, Orhun kitabelerini okuyun
.
Dedem korkut destanlarını, sonra Nutuk’u okuyun ve devam edin Türk’ün destanını okumaya, toprağın susadığı Mehmet’lerin, destansı öyküleriyle Abdullah Ağar’ın kaleminden.

Görün, bir kalem nasıl 7,62’lik bir namlu gibi yollar kalplere kelimeden mermileri.

Görün nasıl birer mermiye dönüşür kelimeler, yaşayan ve sadece yaşadığını yazan ellerde.

Nasıl yaralandığımızı, nasıl kahpece arkadan vurulduğumuzu, acıyan, kanayan yerlerimizi, tüm acıya rağmen dik duruşumuzu, acıyan yerimize doğru bükülmeyişimizi, kaldıysa okuyan yüreklerde biraz insanlık, adamlık, erdem ve onur, acıtarak, kanatarak, yok sayanların suratlarına çarparak anlatmış, eski ve daha da eskiyecek, eskidikçe büyüyecek bir destan gibi.

Seçilen kelimelerin büyüsü ve anlatımın gücüyle yaşayacaksınız yaşanan her şeyi. Biraz eksik kalacak belki, kan kokmayacak elleriniz.

Canınız acımayacak düşerken dizinizi parçalayan kaya yüzünden, ama yaşaracak mutlaka gözleriniz, yüreğiniz hızlı hızlı çarpacak, ürpereceksiniz eğer kaldıysa içinizde gündelik parasal mücadelelerden artan bir parça yürek.

Nasıl olup ta bir yazarın olayları bu kadar iyi anlatabildiğini açıklayayım size; hayal daima biraz eksik kalır. Hayal gücünün tahayyül edemeyeceği şeyler yaşanmıştır çünkü. Çünkü yaşadıklarını yazmıştır Abdullah Ağar.

Yüzlerce yıl evvel Vey nehri kıyısında Yüzbaşı Yağmur’un kafasına vurulan kılıcın yarası hala durur şakağında Abdullah Ağar’ın.

Hala omuzunda durur, merdiveni dayayıp ok ve taş yağmuru altında tırmanırken surlarına İstanbul’un, aldığı o derin ok yarası.

Hala ağrır durur Anafartalar’da Mustafa kemal’in göğsüne saplanan şarapneli durduran saatin, kaburgası üzerinde açtığı iz.

Ayaklarından birisini beşparmak dağlarında bıraktı, sabah vakti semadan süzülen yiğit Türk komandoları ile beraber, Kıbrıs’ın ve Kıbrıslı soydaşının namusunu korumaya vatanı yaşatmaya çalışırken.

Diğer ayağını, Harigünü tepe’de veya Tahtereş kayalıklarında yahut da Cebrail kapısında bıraktı kahpe ellerin döşediği İtalyan malı mayınlar yüzünden.

Cebrail kapısını, adına yaraştığı şekilde Nuh peygamber tepesine geçit veren ak pak bir kapı yapmaya çalışırken, masumları korurken, yakılan köylerin yangınını kendi yüreğindekine aldırmadan elleriyle söndürmeye çalışırken.

Ve yarın ve beş yıl sonra ve hatta onlarca yıl sonra bile yaratan ömür verirse eğer, sırtından, kalbinden vurulmaya, mayına basmaya, başıbozuk bir RPG şarapnelini bağrında, bağrını ise Mehmetçiğe susayan Türk topraklarında saklamaya devam edecek.

Düşen her Mehmet’e beraber, düşen her Mehmet’in akan kanıyla beraber kanı akmaya devam edecek. Her düşenle beraber düşüp, her yaralananla yaralanacağız biz, tıpkı bizden biri olan Abdullah Ağar gibi.

Türk’ün toprağındaki ihanet yaşadıkça, biz ölmeye ve yaratan kolumuza derman verdikçe ihanetin boğazını sıkmaya devam edeceğiz silah arkadaşlarımızla beraber, yüreklerimizde, beynimizin kıvrımlarında. Kalbimiz, her atışında onlarla beraber attığı ve atacağı için bu kadar doğru ve etkili yazabiliriz.

İşte tüm bunlar yüzünden bu kadar keskin ve bu kadar etkilidir Abdullah Ağar’ın kalemi.

Onun için mermiye dönüşür kelimeler ve onun için bir namlu gibi kaleminin yatağına sürer kelimeleri, bitmeyen ve bitmeyecek bir şarjör gibi zihninden, ata mirası yüreğinden.

Değil mi ki ataları, yüreklerindeki imanı bir süngü gibi tüfeklerine takıp savaşmışlardı, değil mi ki Ali astsubayı aynı iman ve aynı yürekti şahadete taşıyan.

Değil mi ki Allah’ın Mehmetleri koruduğu anı yaşayan bizlerdik ve hep bizler olacaktık.

Bizimdi bu şeref, bizdik hep Selenge boylarını kanımızla kızıla boyayan, Malazgirt ovasında zırhlarının altına kefenlerini giyip beş misli düşmana karşı koyan,

bizdik İstanbul surlarından hakka uçan,

bizdik Anafartalar’da,

Conkbayırın’da,

Seddülbahir’de,

Sakarya’da ve Kıbrıs semalarında vatan aşkıyla Tanrı muştusu ölüme koşan, bizdik bu ölümü muştusuna sebep ölümsüzlük sayarak, sonsuzlukta atalarıyla saf tutan.

Elbet yazacaktık tıpkı öldüğümüz gibi inanç ve onurla.

Elbet yazacaktı Abdullah Ağar o ölümlerin kazandırdığı onuru, aynı güç ve aynı etkiyle.

Bu güne kadar hiç yapılmamış bir yöntemle, kitabın bazı bölümlerini kitapla beraber verilen CD’lere okuyanlar, okudukları metnin vurgusu olduğu için değil, bir yürekleri olduğu için gerçekten ağlıyordu, Ali’nin şahadetini okurken.

Ali’yi vuran merminin yarasını kendi yüreklerinde taşıdıkları içindi bu.

Bu tarihi yapanlardan biri olarak, bu tarihi yapanlara ihanet edercesine yazanlara inat, yazacaktı elbet bu tarihi yeniden yaparcasına.

Babalar gibi satanlara, ağızlarından değil “kelle”lerinden konuşanlara, başpapazın eteğini öpen sözde dindarlara, Türk’e hakareti yazı tekniği haline getirip aldıkları ödüllerle utanmadan övünen sözde yazarlara inat yazacaktı elbet.

Yazacaktık elbet.

Bu tarihin deri koltuklardan göründüğü gibi, televizyon ekranlarında, yanlı gazete sayfalarında anlatıldığı gibi olmadığını anlatabilmek ve tarihe gerçek olanı not düşebilmek için yazacaktık.

Ve yazdı Abdullah Ağar.

Devamını yazdı Manas ve Orhun yazıtlarından gelip Nutuk’ta devam eden ama bitmeyen, dünya döndükçe bitmeyecek olan bu yazıtın, eskiyecek sayfalarından birine Türk askerini.

Silah arkadaşım, yol arkadaşım, alnın ak, yüreğin pak, bileğin kavi olsun.

Biz, silah arkadaşların yani, bir zamanlar emrettiklerin ve aynı ilahi ve tarihi emirle vatan savundukların, seninle gurur duyduk.

Emin ol ki Ali astsubay, Salman Astsubay ve Pilot Teğmen de gurur duydu. Ruhları şad oldu.

İstek & Öneri ve Şikayetlerinizi: WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
Adresine İletebiliriniz.
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet..
« Posted on: Nisan 19, 2024, 03:04:30 ÖÖ »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. e-book, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. programı, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. oyunları, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. e-kitap, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. download, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. hikayeleri, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. resimleri, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. haberleri, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. yükle, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. videosu, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. şarkı sözleri, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. msn, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. hileleri, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. scripti, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. filmi, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. ödevleri, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. yemek tarifleri, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. driverları, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. smf, Toprak Mehmete Susamışsa Mehmet'de Toprağa Susar Elbet.. gsm
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Elbet Sabah Olacaktır - Hıfzı Topuz
Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler
-o_o-GökhaNur-o_o- 0 1731 Son Mesaj Nisan 01, 2012, 10:20:06 ÖS
Gönderen : -o_o-GökhaNur-o_o-
Bir Kadın Neden Susar? « 1 2 3 »
Münazara
elze 20 9872 Son Mesaj Aralık 01, 2014, 08:53:23 ÖS
Gönderen : hca83hca
Dil Susar, Insan Kurtulur
Hayata Dair.
Mavi_Kiyamet 3 1199 Son Mesaj Ağustos 31, 2012, 09:26:48 ÖS
Gönderen : Mavi_Kiyamet
Kader Kılıç Toprağa Verildi
Güncel Haberler
imge34 1 730 Son Mesaj Temmuz 17, 2014, 01:27:47 ÖÖ
Gönderen : hanımelisi


Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular