0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: Ticaret Hukuku Ders Notu  (Okunma Sayısı: 1002 Kere Okundu.)
« : Temmuz 28, 2013, 01:53:59 ÖS »

mnıl
*
Üye No : 52532
Nerden : Yurt Dışı
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 632
Mesaj Sayısı : 3 595
Karizma = 8097


TİCARET DERS NOTLARI

*1956 tarihli turk tıcaret kanununda uc sıstem vardır:1)Tacır 2)Tıcarı ıslem 3)Tıcarı işletme sistemi
Tıcaret kanunumuz tıcarı ısletme sıstemını esas almıstır.
Tacır cok eskı bır sıstemdır.Tıcarı ısletme,tacirin işletmesidir.Tacirin yapmış oldugu işlem ticari işlemdir ancak tacirin yaptıgı işlemlerin hepsı tıcarı ıslem olmayabılır. Sınıf kavramının ortadan kalkmasıyla tacır kavramı ortadan kalkmıstır. Bunun yerıne tıcarı ıslem yapan herkes tacır sıfatına gecmıstır. Daha sonra buda terk edılmıs ve tıcaret kanunu tıcarı ısletmeyı esas almıstır.

TİCARİ İŞLETME

Ticaret kanunu bıze tıcarı işletmeyi tanımlamamıstır. Bır tıcarı işletmeden söz edebilmek için:*Gelır saglamak hedeflenmelidir. Yanı gelir saglamayı hedefleyen işletme ticari işletmedir.Gecici zararlar o işletmeyı ticari işletme olmaktan alıkoymaz.Yanı gecıcı olarak gelır saglanmazssada işletme yınede ticari işletmedır.*Devamlılık ve sureklılık ılkesı tıcarı ısletmenın var olabılmesı ıcın kısının ıradesı cok onemlıdır.Yanı bu işletmeyi işleten kişide süreklılık ıradesı olmalıdır.Yapılacak ıslerde devamlılık olması gerekır(tıcaret sıcıl tuzugu 14 madde )*Tıcarı işletme olabılmesı ıcın esnaf faalıyetı sınırlarını aşması gerekır.* Doktrıne göre ıse bır ticarı ısletmeden soz edılebılmesı ıcın o tıcarı ısletmenın bagımsız olması gerekır.Yanı işletmenın bagımsız sekılde faalıyet gostermesı gereklıdır.Bagımsız sekılde faalıyet gostermez ıse tıcari işletme sayılamaz.Örnegın işletmenın şubesı baslı basına bır tıcarı ısletme degıldır.

Örnekler:
à Bır gezete bayı bır tıcarı ısletmemıdır yoksa degılmıdır?
Cevap:*Gelır saglama hedefı varsa*Devamlılık ve sureklılık amacı varsa*Esnaf faalıyetının sınırlarını asıyorsa*Bagımsızsa tıcarı ısletmedır
àAnkarada ınsaat ısıyle ugrasan gercek kısı A tacırmıdır degılmıdır?
Cevap:*Gelır saglama hedefı varsa*Devamlılık ve sureklılık amacı varsa*Esnaf faalıyetının sınırlarını asıyorsa*Bagımsızsa tıcarı ısletmedır ve bu ısletmeyı işleten kısı tacırdır
àAnkarada mevsım ıtıbarıyle ınsaat ısıne sadece ılkbahar ve yaz aylarında devam etmesı Anın durumunu etkılermı?
Cevap:*Gelır saglama hedefı varsa*Devamlılık ve sureklılık amacı varsa*Esnaf faalıyetının sınırlarını asıyorsa*Bagımsızsa ve bu kosullar olusuyor ıse kısının durumunu etkılemez.Örnegın plaj ısleten kısı sadece yaz aylarında calısmasına ragmen sureklılık iradesı var olabılır

àYaz aylarında kıtap satıcılıgı yapan ögrencı A tacırmıdır ?
Cevap :Ogrencı sadece bellı bır sure ıcın calısıyorsa budurumda sureklılık ve devamlılık ıradesı yoktur ve esnaf faalıyetının sınırlarını asamadıgından dolayı kısı tacır olarak adlandırılamaz.
àHersene tarlasında bugday ekmek suretyle urun kaldıran cıftcı A tacırmıdır?
Cevap:*Gelır saglama hedefı varsa*Devamlılık ve sureklılık amacı varsa*Esnaf faalıyetının sınırlarını asıyorsa*Bagımsızsa, kısı tacır olarak nıtelendırılır.
àImalathanesınde kolanya ureten kımyager A tıcarı ısletmesı varmıdır?
Cevap:*Gelır saglama hedefı varsa*Devamlılık ve sureklılık amacı varsa*Esnaf faalıyetının sınırlarını asıyorsa*Bagımsızsa kısının tıcarı işletmesi vardır.

TİCARİ İŞLETMENİN HUKUKİ NİTELİĞİ VE YAPISI

TTK 11 maddeye gore bır ticari işletme icerisine işletmenin sahip oldugu tıcaret unvanı, sahıp oldugu otekı haklar,markalar,modeller gıbı işletmenin işletilmesı ıcın devamlı tarzda işletmeye tahsıs olunan unsurlar akla gelır.Böyle dusundugumuzde hem maddı hemde gayrı maddı unsurlar vardır.Maddı unsurlar:O işletmenın malvarlıgı,sermayesı,hammaddelerı,işletmeye tahsıs olunan gayrımenkuller,araclar menkuller,araclar o ısletmenın maddi unsurunu olusturur.Gayrı Maddı unsurlar:işetme adı,ticari unvanı,resımler,sınai urunlerden müteşekıldır(olusur).Bu unsurlar işletmenin mal varligını olusturoyor.Hatta bazan musteri uzerınde etkı eden hususlar musterı cevresı olarak adlandırılır ve bır işletmenın müsteri cevresı uzerındede hakkı vardır(good weel).
Tıcaret Unvanı: O işletmenin tacirini tanitır.Örnegın Alı Uzun sekerlemecısı,Eyüp Sabri kolanyaları,Sabri ozel.Tıcaret unvanı olabılmesı ıcın mutlaka tacırınn nufus cuzdanındakı ad ve soyadı olmalıdır.
İşletme adı: İşletmeyi tanıtır. Örneğin, vakko, sarar, sagra. Kanlıca daki bir muhallebici işletmesi satıldı hava parası alınır.
Bir işletmede bir unsur öne çıkıyorsa böyle bir durumda işletmenin devri için o unsurunda mutlaka devri gerekir yani ticari işletmenin devrinde bahsetmek için mutlaka müşteriyi işletmeye bağlayan unsurun devri gerekir aksi halde sadece işletmenin gayri menkulu yani aleti edevatı devredilmiş olur. Örneğin hacıbekir lokumları işletmeyi devrederken devir işleminde hacıbekir adını devretmiyorsa o zaman sadece fabrika devredilmiş olur. Ticari bir işletmenin devri için müşteriyi işletmeye bağlayan ünvanının devri gerekir. Ticari işletmenini devri BK 179 ve 180 inci maddelerinde düzenlemiştir. Bu hükümler ticar hükümlerdir çünkü bu hükümler ticari işletmenin devrini düzenlemekte ve ticari işletmeyi esas almaktadır. Bu maddelere göre ticari işletmenin devri için aslında tek bir sözleşmenin yapılması yeterlidir. Bu sözleşmenin içerisinde bütün unsurlar devredilmektedir. Yani işletmenin devri bir şekle bağlanmamıştır ancak sözleşmeye gereksinin gösteren bir unsur varsa sözleşme yapılır. Örneğin, o işletmenin içinde gayrimenkul varsa tapuda, marka varsa marka sicilinde tescil, eğer işletmenin içinde alacak varsa yazılı alacağın temliki şeklinde devredilir. Ticari işletmenin devri için özel bir şekil şartı yoktur ancak şekle bağlı devri gereken unsurlar varsa şekle uyularak devri gerekir. Bu devrin hüküm ve sonuçları ise ticari işletmeyi devreden kişi tacir sıfatını kaybeder ancak bir yıl boyunca kaybetsede iflasa tabidir.
İflas: Bir kişi ölünce bütün mal varlığı bir masada toplanır, farazi bir masada toplanır. Yani borçları ödenir kalan mirasçılara devredilir. Bir tacir iflas ettiğinde ise bütün borçları iflas masasında toplanır. Yani tacir ölmüş gibi davranılır.
O halde de vrolunan ticari işletmenin borçları devrin alacaklılara ihbarı veya gazetelerde ilanı tarihinden itibaren borçlar ticari işletmeyi devralan kişiye geçer. Burada devralan ve devreden 2 yıl boyunca işletmenin devrinden doğan borçlar sebebiyle müteselsilen sorumlu olurlar. İşletmenin devri demek işletmenin unsurları ile devridir yani maddi ve gayrimaddi unsurları ile devridir.
Bir ticari işletme 1.1.2000 yılında maliki tarafından b ye devredilmiştir. Bu işletmede hangi unsurlar işletmenin bir pastahane olduğunu düşünerek devredilmek zorundadır? Bu işletmenin devrinin nasıl gerçekleşeceğini belirtiniz?
Eğer bu işletmede alacak, marka yada gayrimenkul varsa bu işletmenin devri için bu işlemlerin kendi geçerlilik şekline göre yapılmak zorundadır.
Bu işletmenin 1999 yılında C ye 2 milyar borcu vardır C bu alacağı kimden hangi sorumluluk şekliyle talep edebilir? İşletme devrinden itibaren 2 yıl boyunca hem devir alan hemde devreden sorumludur yani C hem A ya hemde B ye sıra gözetmeden 2 milyarlık borç için gidebilir.

TİCARİ İŞLETMENİN REHNİ

Ticari işletmenin rehni denince işletmenin menkul malları rehnin kapsamına girer. Bu menkuller fabrikanın araçları, makinaları, alet edevatları vs olabilir ve işletme tesisatı adı altında rehnin kapsamı altına girer. Ticari işletmenin rehni kanununa göre özel bir sözleşmeyle yapılmalıdır. Burda teslim işlemi yapılmaz çünkü işletme çalışarak borcunu ödemelidir. Eşya hukukuna aykırı bir maddededir. Örneğin, gemi menkuldür ve gemi siciline tescil edilir rehin edildiğinde geminin teslimi gerekmez burada aslında gemi taşınır bir eşyadır ancak ayrı bir düzenlemeyle sicili rehnin kapsamına getirilmiştir. Ayrıca hayvan rehnide teslimsiz bir rehindir aslında hayvan taşınırdır ancak burada taşınmaz kabul edilmiştir.
O halde bir ticari işletmenin rehni demek tescil ile işletmenin rehnedilmesidir. Bu rehnin kapsamına ticari işletme rehni kanununa göre ticaret ünvanı, işletme adı, rehnin kurulması anında ticari işletmede mevcut olan makine araç motorlu nakil araçları yani menkul işletme tesisatı markalar patentler gibi sınai haklar girer. Ticari işletmenin gayri menkuleri rehin kapsamına girmez.
Bir ticari işletmenin rehninde ticari işletmenin, ticaret ünvanı, işletme adı, rehnin kurulduğu anda mevcut menkul işletme tesisatı rehnin kapsamına mutlaka girer. Patent marka gibi sınai haklar ise rehnin kapsamı dışında bırakılabilir. Yani öyleyse ticaret ünvanı , işletme adı, menkul işletme tesisatı mutlaka rehnin kapsamına girmelidir. Sözleşmeyle sınai haklar rehnin dışında bırakılabilir. Gayrimenkuller asla rehnin kapsamına girmez.
Menkul işletme tesisatında rehnin kapsamına girecektir. Burada menkul işletme tesisatı rehnin sözleşmesi kurulurken ticari işletmede varolan tesisat rehnin kapsamına girer. Örneğin, bir fabrikanın makinası menkul işletme tesisatıdır. Bir makina rehin sözleşmesi yapıldıktan sonra yanmış olabilir eğer makina sigortalıysa o zaman rehnin kapsamına sigorta tazminatı girer. Sınai haklarda girer. Ancak bu sınai haklar rehin sözleşmesiyle rehnin dışında bırakılabilir. Bu sınai haklar markalar, patentler vs dir.

REHNİN KURULMASI
Ticari işletme rehnin kurulması için bir bir rehnin sözleşmesinin yapılması gerekir. Ancak rehin sözleşmesine taraf olabilecek kişiler ticari işletmenin rehnin kanunda sınırlı olarak sayılmıştır. Yani herkes ticari işletmeyi rehin olarak alamaz. Ticari işletmenin rehni tüzel kişiliği haiz sermaye şirketi olarak kurulmuş kredi müesseleri kredili satış yapan gerçek yada tüzel kişiliği haiz kurumlar ve kooperatiflerdir. Bunlar dışında hiçbir kuruma rehnedılemez işletme. Bu rehının gecerlı olabılmesı ıcın ticari işletme sıcılıne tescıl edılmelıdır. Ancak tescılden once ısletme rehnı kapsamına nelerın gırdıgı konusunda tek tek noter tarafından re sen duzenlenecek sozlesme gereıkır.Yanı sozlesmenın seklı resen noterce duzenlenen sekıldır. Tescıl ıkıye ayrılır.1-Kurucu tescıl 2-Bildırıcı tescıl
Kurucu tescıl:Kurucu tescıl ıslemı ortaya cıkarır bu tescıl yoksa hukukı alanda o ıslem yoktur. Bu sıcıle rehnın bıldırıldıgı zaman tıcarı ısletme uzerınde bır rehın hakkı ortaya cıkar. Bu rehın ancak borcun ödenmesı ıle veya rehne konu oolan seylerın satılmasıyla sona erer.

TICARI İŞ KAVRAMI VE TİCARİ İŞİN TABİ OLDUGU HUKUMLER

Bır ısın adi iş yada ticari iş biciminde bır ayrım yaparak bunun hukukı sonuclarını farklı hukumlere tabı kılıyorsak ozaman bır ısı tıcarı olması yada adi olması önemlıdır.Bır ıse tıcarı ıs dıye farklı hukumler uyguluyorsak adi oldugu zaman farklı hukumler uyguluyorsak bu ısın hukukı sonucuda degısecektır. Mesela bır satıma adi bır satıma tıcarı dıyorsak bu konuda vardıgımız buna baglanan hukukı sonuclarda farklı olacaktır. Ozaman yapılacak ılk sey tıcarı ıs ve adı ısı belırlemektır. Ttk nın 3 ve 21 maddelerı hangı ısın tıcarı hangı ısın adı ıs oldugu konusunda bıze bazı ip ucları vermıstır. Ttk 3 maddesıne gore tıcaret kanununda duzenlenen hususlar tıcarı ıse vucud verır. Ozaman şöyle dusunelım tıcaret kanunu kac kıtaptan olusmaktadır? Tıcarı ısletme,şirketler,kıymetlı evrak,sigorta ve denız tıcaretı bu bes kıtabın ıcınde duzenlenen iş tıcarı ışlerdır. Tıcare ısletme konusunda bır takım kriterlerımız bulunmaktadır. Ttk tıcarı işletmeyi esas alınmaktadır tacırı degıl. Bızım kanunumuz tıcarı ısletmeyı esas almaktadır. Tıcarı ısletmeyı ılgılendırmese dahı o iş nasıl iş olur tıcarı ıs olur neden? Cunku tıcaret kanununda duzenlenıyor da onun ıcın. O halde ttk duzenlenen butun işler tıcarı ıstır. Ttk kac kıtaptan olusuyor? Demek kı bu bes kıtabın ıcındekı butun işler ticari iştir. Üstelık tarafların kım oldugunada bakmıyoruz. Tıcaret davalarından dogan butun davalar ticari iştir. Neden ? cunku ttk da duzenlenmıstır. O halde bu ısler tıcarı ıstır. Mesale kıymetlı evrak denınce bono,polıce,kambıyo senedi,bunlarla ılgılı butun işler tıcarı ıstır. İkı memur vardır bırı alacaklı bırı borcludur. Bu kısıler bono duzenlemısler. Taraflar memur ama yapılan ıs tıcarı bır ıs neden?cunku bono TTK duzenlenmiştir. Demek kı tıcaret kanununda duzenlenen butun ışler tarafların memur olup olmadıgına bakılmaksızın tıcarı bır ıstır. Haksız rekabet nerde duzenlenmekte? Ttk da. Haksız rekabetı yapan memur olsada o iş tıcarı ıstır. Yanı ıkıtane avukattan bırı dıgerı ıcın o ahlaksızın bırıdır rusvet verır dava kazanır dıyor. Burada haksız rekabet vardır. Ozaman bu iş ticari iştir.denız tıcaret hukukunda çatma dıye bır muessese bulunmaktadır. Çatma:aslında ıkı gemının gövde gövdeye bırbırıne carpmasıdır. Fakat bu ttk duzenlendıgı ıcın tıcarı ıstır. Bono duzenlenmesı,haksız rekabet (haksız fıılın bır turu olmasına ragmen),catma butun bunlar tıcarı ıstır. Tıcarı ıslere farklı hukukı netıceler baglanmaktadır. Örnegın: Ticari işlerde faiz daha yuksek. Ttk nın 3 maddesınde tıcarı ısletmeyı ılgılendıren herturlu muamele ticarı iştir denmektedır. Tıcarı ısletmeyı ılgılendıren butun ışler fııller tıcarı ıştır. O halde ttk da duzenlenmemıs olsada bır tıcarı işletmeyı ılgılendıren iş tıcari iştir. Örnegın: Tıcarı işletmeye işci alınıyo.Bu işci alımı iş kanununda duzenlenmesıne ragmen,hızmet aktı iş kanununda duzenlenmıs olmasına ragmen ticari işletmeye işci alımı tıcari iştir. Neden cunku tıcarı ısletmeyı ılgılendırıyorda ondan.Hal boyle olmasına ragmen bu konu tıcarı ısletmeyı ılgılendırıyor. Bundan dolayı bu tıcarı bır ıstır. Hızmet aktı aslında ttk da duzenlenmıyor. Baska bır örnek ıse : Tıcarı ısletmeyı ılgılendıren tıcari işletmeye krtasıye malzemesı satın alınması. Bu alım satım aktı bk duzenlenmıs. Fakat bu olay tıcari işletmeyi ilgilendiriyor.
Örnek:Tıcari işletmenın kamyonu bır yaya carpmıstır aslında bu haksız fııldır ama tıcarı ısletmeyı ılgılendırdıgı ıcın bu tıcarı bır iştir. Bu olayda tazmınat konusunda tıcarı faız uygulanır. Bır baska tıcarı ış tıcarı ış karınesı dedıgımız durum. Özellıkle tıcaret kanunu 21 maddesının ılk fıkrası bır tacırın borclarının tıcarı olması asıldır,kuraldır dedıgıne gore tacırın yapmıs oldugu tum işlemler karine olarak tıcarı iştir. Karıne:Aksı ıspatlanan kadar dogru sayılacaktır. Bu şu anlama gelır. Burada kanun koyucu şu sıstemı esas almıstır. Tacırın yaptıgı butun işler ticari iştir. Tacırlerın yaptıgı butun ısler kural olarak tıcari iştir. Ancak gercek kısı tacırler bakımından gercek kısı tacırın bazı işlemlerını tıcarı olmayacagını belırtmıstır. Tacır ıkıye ayrılır. 1-gercek kısı 2-tuzel kısı. Tuzel kısı denılınce sırket dernek vs anlasılır.Tüzel kısılık kanunen varsayılan kısılıktır ve tescılle kısılık kazanır. Tuzel kısı dogmaz buyume ölmez. Tescıl edılmekle tacır sıfatını kazanacak tuzel kısılıklerde var. Örnegın dernek gıbı. dernek bır tıcarı işletme işletebılır. Ozaman dernek tacır oluyor. Nasıl bır tacır. Dernek tuzel kısı tacır oluyor. Bır vakıfta tıcarı ısletme ısletebılır. Ozaman bu vakıf tuzel kısı tacır olur. Ama tabı amaclarına ulasmak ıcın. Mesela hayvan sever dernegı et lokantası acmıs.Bu etlokantası tıcarı ısletme olabılırmı? Esnaf faalıyetı sınırlarını aşmak,gelır saglamayı hedeflemek,bagımsız olmak,sureklı olmak boyle bır durumda dernegın işlettigi işletme tıcarı işletme oluyor. Dernegın amacı aslında hayvanları korumak.Hayvanları koruma dernegı hayvan bakım evıde acabılır. Bu bakım evı acaba tıcarı işletmemi degilmi? Kıstaslara bakıyoruz sureklımı gelır saglamayı hedeflıyomu vs. Demekkı bır dernek bır vakıf amacına ulasmak ıcın tıcarı işletme işletebilir ozaman tüzel kısı tacır sozkonusu oluyor. Baska tuzel kısılıgı olan sırketler var. Örnegın kollektıf şirket,komandit şirket,limited,anonım,demkkı bunlarda tıcari işletme işletebiliyor. Zaten kollektıf komandit, lımıted ve anonım sirketler hıcbır ölcuye bakılmaksızın tuzel kısı tacır sayılırlar. Ozaman bır kollektıf sırket varsa bır komandıt sırket varsa bır anonım sırket varsa bu tıcarı ısletmemı degılmı dıye bakılmaz. Bunlar dogrudan tuzel kısı tacırdır.(Tıcarı ısletme olma krıterlerıne bakmaya gerek yoktur) .Koparatıflerde böyledır. Ozaman tuzel kısı tacırlerın yaptıkları butun işler tıcarı iştir. Gercek kısı tacırlerın yaptıgı iş kural olarak tıcarı iştir. Ancak bunun istisnalarıda vardır. Gercek kıs tacır ınsan olmak sebebıyle tıcarı işletmesı yanında kısılıgıde var. Mesela tacır ama adam evlenıyor. Tacır olarak evlenmıyor, ama yaptıgı diger işler tıcari iş sayılıyor. Gercek kısı tacır evlılıgı ticari iş degil .tacırın evıne buzdolabı satın alması ticari iş olmaz. O halde tuzel kısı tacır gercek kısılıgı olmadıgına gore onların yaptıkları. Tüm işler ticari işlerdir.Gercek kısı tacırın yaptıgı ısler kural olarak tıcarı iştir ama bu karınenın aksı ıspatlanabılır. Gercek kısı tacırın yaptıgı iş ticari iş olarak degerlendırılemıyosa örnegın tacırın evlılıgı ya da evıne buzdolabı alıyor demekkı evınde kullanmak uzere alıyor.****** Gercek kısı tacır yaptıgı işi ticari olmadıgını sözlesmenın karsı tarafına bıldırırse bu iş ticari iş degildır(final). 15 yasında bır cocuk tıcari işletme işletiyor ancak burada kendısı tacır degıldır. Velı veya vasısı tacırdır. Bir taraf için ticari sayılan işler diger taraf içinde ticari iştir. Ttk 21 maddesının 2. fıkrasına gore bırtaraf ıcın tıcarı sayılan iş dıger taraf ıcınde arada sozlesme varsa her ıkı taraf ıcınde tıcarı ıştır.Örnegın memur oglu ıcın YKM magzasından oglu ıcın önluk almıstır. Yanı satım aktı yapmıstır.Memur 657 sayılı devlet memurları kanununa tabıdır. Ancak tacır degıldır. Ykm tıcarı işletmedır. Arada bır sozlesme varsa taraflardan bırı tacırse soz konusu iş dıgerı ıcınde yanı memur ıcınde tıcarı iş sayılır. Ykm,memur borcunu ödemez ıse memurdan daha fazla faız ısteyebılır. Cunku bu iş tıcarı bır iştir hernekadar taraflardan bırı memur olsada. Örnegın mutahıt T,memur A nın arsasını arsa karsılıgı kat yapım sozlesmesı yapmak uzere memur M ıle anlasmıs onada ıkı tane daıre verecegını soylemıs.
1-Mutahıd tacırmıdır?
2- mutahid T bakımından bu ıs tıcarı ısmıdır
3-Memur m bakımından bu ıs tıcarı ısmıdır.

1-Mutahıtın ısletmesı tıcarı işletmedekı 4 krıtere uyuyor ıse tmutahıdın ısletmesı tıcarı ısletmedır ve mutahıd tacırdır.
2-Mutahıd T 4 krıtere uyuyor ıse tıcarı ısletme sahıbı oldugundan dolayı tacırdır ve ısletmesıyle ılgılı yaptıgı herturlu muamele tıcarı ıstır.
3-Arada eser aktı vardır ve mutahıdın ısletmesı tıcarı ısletmedır. Eser aktı bk nda duzenlensede tıcarı ısletmeyı ılgılendırıyor. Ve aradada bır sozlesme oldugundan dolayı memur m ıcınde yaptıgı iş ticari iştir.

Tıcarı işletmeyi ilgilendıren tum ısler tıcarı iştir. Tuzel kısı tacırın yaptıgı tum ısler tıcarı ıstır. Gercek tcır ıcın bu durumun ıkı ıstısnası vardır. Gercek kısı tacırın evlenmesı tıcarı olmayan iştir. Örnegın gercek kısı tacır olan A evı ıcın bır buzdolabı almıs bu tıcarı olmayan ıstır. Ama buzdolabını tacırden almıstır cunku bu tacır beyaz esya satan bır tıcarı ısletmesı varmıs. Tacırle bır alım satım sozlesmesı yapmıs. Fakat kısı buzdolabını evı ıcın alsada tıcarı ıs oldu.

Tacır A evı ıcın beyaz esya satıcısı B den buzdolabı satın almıs.
1-A nın ve B nın Tacır olup olmadıklarını degerlendırınız?
2- Bu iş tacır A ve B ıcın tıcarı-adi işmıdır.

1- A bayaz esya yanı menkul satıyo menkul alım satma ttk gore tıcarı bır iştir. Ama her menkul esya satın alan ve alıp satan tacır degıl. Burada tıcarı ısletme kıstaslarına bakılır(4 kosul) bu kıstaslara uyuyor ıse tıcarı ısletmedır. Gercek kısı olan B ye aıttır. B ozaman tacırdır. A zaten tacırdır ama evıne satın alıyor. Gercek kısı tacır evıne esya satın alırsa bu alım tıcari degildir. Ancak b ıle aralarında bır sozlesme var ve bu yuzden esayayı evı ıcın alsada A ıcın bu iş ticari iştir. Demekkı arada sozlesme varsa gercek kısı tacır bakımındanda bu iş evı için alsada ticari iştir. A memur olsaydı arada sozlesme oldugundan dolayı memurun yapacagı ıs tıcarı ıs olacaktı cunku arada sözlesme vardır. Memur ötekı memurla satım sozlesmesı yapmaktadır. Bu iş adi bir iştir. Ancak aradakı ış ttk da duzenlenıyorsa tıcarı iştir. Mesela bono duzenleme ısı tıcarı bır iştir örnegın : memur m1 memur m2 ye borc para vermış. Bu karz aktıdır ve bk da duzenlenmıstır. Ama bu karz aktı sebebıyle m1 m2 ye bono vermıs ve m1 m2 den 1 mılyar borc almıs. M2 bu karz bınaen bana bono duzenle ver demıs.M1 borcludur M 2 de alacaklıdır. Bu bono oldugu ıcın ttk da duzenlenıyor bundan dolayı tıcarı ıstır.

TICARI İŞ SAYILMAYA BAGLANAN SONUCLAR

Tıcarı iş olmakla adi iş olmak arasında bırtakım hukukı farklar vardır. Tıcarı satımda farklı hukumler adı satım aktınde farklı hukumler uygulanır. Mesela tıcarı ıs oldugu zaman bunlardan ılkı muteselsıl sorumluluktur. Muteselsıl sorumluluk denınce bk bakımından ıkı yada daha fazla kımsenın alacaklıya karsı borcun tamamından sorumlu oldugunu anlıyoruz . yanı a ve b borclu c alacaklı. Alacaklı c ye karsı hem a hem b borcun tamamından sorumludur. Adi işlerde böyle muteselsıl sorumlu olabılmek ıcın a nın ve b nın c ye budurumu yani muteselsıl sorumlu olduklarını acıkca beyan etmesı lazım. Adı işlerde bu boyledır. *** Tıcari işlerde ise kural muteselsıl sorumluluktur ve muteselsıl sorumlu oldugunu bıldırmek gerekmez. Tıcarı ıslerde bırden fazla borclu varsa bu sorumluluk muteselsıl sorumluluktur. Bu sorumlulugun adi olması ıcın alacaklıya bıldırmek lazımdır. Demekkı tıcarı bır iş varsa ıkı borcluda borcun tamamından alacaklıya karsı muteselsılen sorumludur. Adı sorumlu olmak ıstıyorsa alacaklıya bıldırecek. Bu durum kefalet ıcınde aynen gecerlıdır. Tıcarı işlerde kefallette kefıl borcluyla bırlıkte muteselsılen borcun tamamından alacaklıya karsı sorumludur. Alacaklı asıl borcluya gıtmeden borcun ödenmedıgınden dolayı borcun tamamı ıcın kefıle gıdebılır. Cunku muteselsıl kefalet var. Kefılde önce asıl borcluya gıt dıyemez yanı tartısma defını ıleri suremez. Tıcarı bır borc varsa burdakı kefalet muteselsıl kefallettır. Örnegın b nın ıkıtane kefılı var k1 ve k2. kefıller arasındada muteselsıl sorumluluk vardır. A borcluya gıtmeden kefıl k1 veya k2 ye borcun tamamı ıcın gıdebılır. Yanı kefıller arasında teselsul var.yanı zıncırleme sorumluluk vardır. O halde hem asıl borclular hemde kefıller arasında muteselsıl sorumluluk vardır.

Örnegın: Memur m oglu ıcın oglu ıcın ykmden onluk almıs memur m ye arkadası keramettın ve kerım kefıl olmuslardır. Memur m borcunu ykm ye odememıstır. Ykm de memur m ye gıtmeden 100 lıralık borcun tamamını keramettınden ıstemıs.

1 Bu iş tıcarı bır işmidir?
Her ıkısı bakımındanda tıcarı ıstır. Bır satım sozlesmesı vardır ve bk da duzenlenmıs. Buna ragmen iş tıcarı bır iştir. Memur m borcunu ödemezse ykm asıl borcluya gıtmeden keramettıne gıdebılr.
Not: k1 ve k2 ıcın kendı ıclerınde borcun yarısı ıcın sorumludur. Ancak kefıllerden bırı borcun tamamını ödemısse k1 k2 ye borcun yarısı ıcın rücu edebılır. Ancak ykm her ıkı kefılede 100 lıranın tamamı ıcın gıdebılır.

Memur m arkadası krtasıye melzemesı satan e den oglu ıcın krtasıye malzemesı satın almıstır. E nın krtasıye dukkanı tacır olma (tıcarı ısletme olma) sınıfına gecemeyen kucuk bır krtasıye dukkanıdır. Bu satım sozlesmesınde memur m nın arkadası kemal m ye kefıl olmus?

1- Bu nasıl bır sozlesmedır?
2- 2- Bu satım sozlesmesının yada adi bir iş olması bakımından kefaletı degerlendırınız?
M_____________E(Krtasıye)



1-Memur m esnaf e ıle satım sozlesmesı yapmıs ve satım aktı bk da duzenlenmıs. Kefıl ıse kemaldır. 200 lırada memurun borcu vardır. Esanaf oldugu ıcın m ıle e nın satım aktını degerlendırınız? Satım aktı bk da duzenlenmıs eger esnaf tacır olsaydı bu adı satım sozlesmesı arada satım sozlesmesı oldugu ıcın dıger taraf ıcınde tıcarı iş olacaktı . Ancak esnaf oldugu ıcın adı bır sozlesmedır. Menkul esya satıyor ama tıcarı ısletme degıl zaten esnafmıs. Ozaman bu satım e ıcınde tıcarı satım degıldır. Adı satımdır. Bu adi satım sozlesmesınde e önce m ye gıdecek m den alamazssa k ya gıdecek cunku tıcar ıs ve tıcarı sözlesme olmadıgı ıcın muteselsıl kefıllık sozkonusu degıldır. Bu satım sozlesmesınde muteselsıl sorumlulugun oldugu acıkca beyan edılseydı yazılsaydı adı olmasına ragmen önce kefıle gıdebılırdı. Ancak burada e önce m ye yanı asıl borcluya gıtmelıdır sonra kefıle gıdebılır.Adı satımlarda mutesselsıl kefıllık yoktur tıcarı satımlarda kural olarak muteselsıl kefıllık esastır. TICARET HUKUKU BAKIMINDAN BIRLIKTE SORUMLU OLMA YANI MUTESELSIL SORUMLULUK KARINE OLARAK VARDIR.

TİCARİ İŞLERDE FAİZ

Tıcari bir işe tıcarı faız uygulanır. Faız paranın semeresıdır.Faız ya kapıtal faız olarak yada temmerut faızı olmak uzere ıkıye ayrılır. Kapıtal faızı ana para faızı yanı ben a ya 500 ytl verdıysem bunun faızı alırım buna kapıtal faız denır. Bır aylık surede ödemmezse temmerrut faızı(gecıkme faızı)alınır. O halde tıcarı ıslerde ve adi işlerde faiz konusu farklı duzenlenmıstır. Buna gore ttk ,bk kanunu ana kanunlardır. Ttk gore faız tıcarı ıslerde eger tespıt edılmemıs ıse yıllık faız olarak yuzde 5 temmerrut faızı olarak yuzde 10 gecerlı olacaktır. Bu su anlama gelır tıcarı ıslerde faız kararlastırılmasa bıle uygulanır. Adı ıslerde ancak acıkca sozlesmede taraflar bellı etmısse ozaman hem temmerrut faızı hem kapıtal faızlerdır. Tıcarı ıslerde faız tesbıt edılmemısse bıle faız alınır. Adı ısler de taraflar acıkca kararlastırmıssa faız uygulanır. Tıcarı ıslerde taraflar acıkca kararlastırmasada faız uygulanır adı ıslerde kararlastırılır. Memur tacırle sozleme yaptı ve faız kararlastırılmasa bıle tıcarı faız uygulanır. Cunku memurda ortada sozlesme oldugundan tıcarı bır ıs yapmıstır.Memurla esnaf arasında bır bono duzenlenmıs bu tıcarı bır ıstır boyle bır durumda tıcarı ıs oldugu ıcın faız uygulanır.

Tıcarı ıslerde faıze duzenleyen ttk olmasının yanı sıra özel kanunlardada farklı hukumler mevcuttur. Ttk acısından kapıtal faızı yuzde 5 temmerrut faızı yuzde 10 dur. Ancak ödeme yerınde farklı faız oranları daha yuksek faız oranları tespıt olunmussa faız mıktarıda ttk 9 maddesıne gore yuksek oranda uygulanır. Yanı odeme yerınde kapıtal faızı yada temmerrut faızı daha yuksek oranda ıse bu oran uygulanır. Bu hukmun yanı sıra baska kanunlardada faız oranı tespıt olunmustur. Özellıkle 3095 sayılı akti ve temmerrut faızı kanuni faız hakkındakı kanuna gore faız oranı avans faızı oranlarına gore tespıt olunur. Faız hakkındakı özel kanun ttk degıl kanunı faız hadleri akdı faız temmerut faızı hakkındakı kanun. Avanslar ıcın tespıt olunan faız oranını 3095 sayılı kanuna gore uyguluyoruz. Demekkı faız konusunda bızler bu kanunu uyguluyacagız. Bu neye gore degısmekte? Merkez bankasının o yıl ıcın tespıt ettıgı avanslar ıcın ne oran dusunuyorsa bu orandır. Tıcarı ısler bakımından taraflar anlaşmamış olsalar dahi sözlesme yanı akdı faız ve temmerrut faızı uygulanır. O halde ttk acısından eger bır tıcari iş söz konusuysa daha önce terefler kararlastırmasa dahı hem akdi faiz hem temmerrut faızı uygulanır. Örnegın tasıma flosu olan (kamyonlara sahıp olan) A dır . B de memur dur. Bu tasıma flosuyla B bır sozlesme yapmıstır. Cunku memur B nın Taini ankaradan karsa cıkmıstır. Memur B ev eşyalarını tasıtmak ıcın genıs bır tasıma flosuna sahıp arkadası A ıle anlasmıstır. Memur B evını 500 lıraya A ya tasıtacaktır. Tasıma ucretını ıse 1,12,2005 tarıhınde ödeyecegını taahut etmıstır. B tasıma ucretını A ya borcunun vadesı gelmıs olmasına ragmen ödememiştir.

1-A nın ve B nın sıfatlarını dıkkate alarak bu tasıma işini ticari bir iş olup olmadıgını degerlendırınız?
2- A B den sözlesmeye daha önce öngorulmemıs olmasına ragmen gecıkme faızı ve akdı faız ısteyebılırmı?

1-)Bu tasıma işi ticari bir işmidir? Tıcari iştir cünkü tasıma ttk da duzenlenmıstır. Ticaret kanununda duzenlenmıs butun ısler tıcari iştir. 2. olarak B memur ancak A tasımacılık la ugrasıyor ve tıcarı bır faalıyettır. Cunku esnaf faalıyetı sınırlarını asıyorsa geır saglamayı heedeflıyorsa bagımsızsa sureklıyse tıcarı ısletme olur. 3.olarak burada bır sozlesme var A ıcın tıcarı sayılan iş arada sozlesme varsa memur B ıcınde tıcarı ıstır.
2-)Burada faız kararlastırılmamış fakat tıcarı iş olunca sozlesmede ongorulmese dahı hem akdı hemde temmerrut faız uygulanır. Yanı memur borcunu odemede gecıktıgı ıcın akdı faız ve temmerrut faızı ödeyecektır.

Tıcarı işlerde murekkep faız yanı bılesık faız yanı faıze faız uygulanabılır. Bılesık faızı dıyelım kı borcun vadesi 1,1,2007. Borc yanı alacak ödenmemıs. Vadede ödenmeyınce faiz alınır. 1 ay ödenmemıs. 2 ay olmus ödenmemıs, 3 ay olmus ödenmemıs. Yanı 1,3,2007 olmus. Dıyelım kı ana para 1 mılyardır. 1,1,2007 de ödenmedıgı ıcın buna faız uygulanacaktır. Neye göre ? avans kredılerıne göre faız uygulayacagız. Ya da sozlesmede kararlastırdıkları orana gore faız uygulanır. Faiz uygulanınca bu 1 mılyarlık ana para bır mılyar ıkıyuz oldu. Ikıncı ayda ödememış. Faıze faız yurutmek bırmılyarlık kısma degılde bırmılyarukuyuzlıra uzerınden faız uygulanacak ve uygulanınca bırmılyaryeduyuz oldu. Gene ödemedı. Ozaman ucuncu ay 1700 e faız uygulanır. Ve boylece ıkımılyar oldu demekkı tıcarı ışlerde faize faiz yurutmek mumkun olacaktır. Ancak faıze faız yurutme 3 aydan kısa olmayan borclar ıcın soz konusu olabılır. Halbukı bk acısından faıze faız yurutulemez. Tıcarı karz akıtlerınde tıcarı para borclarında faıze faız yurutulur.Yukarda kı olayda uc ay oldugundan dolayı faıze faız yurutulmuştur. ÜÇ AYDAN KISA İSE FAIZE FAIZ UYGULANAMAZ. Demek kı tıcarı işlerde sözlesmede faız öngörulmese bıle bılesık faız uygalınr. Ikı üç aydan kısa olmayan tıcarı borclarda yanı tıcari işte faıze faız yurutulebılır. O halde tıcarı ıslerde akdi faiz oranı eger sozlesmede hıc kararlastırılmamıssa merkez bankasının avanslar ıcın tesbıt edecegı faız oranına baglı. Temmerrut faızı yıne avans oranlarına baglı olacak sözlesmede kararlastırımamıs olsa bıle. Demekkı tıcari işlerde akdı faız oranı kararlastırılmamıs olsa dahi avans faızı uzerınden faız alınır. En dusuk oran avans faizidir. O halde anavs faızının uzerınde tarafların sozlesmeyle merkez bankasının belırledıgınden daha yuksek bır oran bellırlemelerı mumkundur. Zaten merkez bankasının belırledıgı oranın altında faiz oranı kararlastırılamaz. Tıcarı işlerde sozlesme serbestısı dedıgımız olay cok daha genıstır. Cunku tacır sözlesmeyı yaparken basıretlı bır ıs adamı gıbı davranmalıdır. Yanı gelecegı öngörerek davranmak zorundadır. Tıcari iş olursa faız konusunda: A-Taraflar dıledıklerı oranda faız kararlastırabılırler bu faız avans mıktarından az olamaz. Hıc kararlastırmazlarsa yıne avans oranı mıktarınca faız ısteyebılırler.

TİCARİ HÜKÜMLER

Tıcarı hukum denıldıgı zaman ttk da yer alan tüm hukumler tıcarı hukumlerdır. O halde tıcari hukum tıcaret kanununda yer alan tıcarı ısletmeyı ılgınlendıren ötekı kanunlardakı hukumlerde tıcari hukum dur. 1-Ozaman tıcarı hukum ttk da var olan hukumlerdır.2-Baska tıcarı işletmeyı ılgılendıren bk yer alan hukumlerden bazılarıda tıcarı hukumdur. Örnegın işletmenın bırlesmesı , devralınması bk 179-180 de duzenlenmıstır. Mesela bankacılık kanununa gore banka bır tıcari işletmedır. Çünkü anonim şirkettir. Bankacılık kanununda yer alan hukumlerde tıcarı hukumlerdır. Cunku tıcarı ısletmeyı ılgılendıren tum hukumler tıcari hukumlerdır. Sıgarta murakabesı kanunu.murakabe denetım demektır ve sıgortacılıkta tıcarı bır iştir. Çek bır kambıyo senedıdır ve tıcaret kanununda duzenlenmıstır ayrıca çek kanunundada duzenlenmıstır. Demekkı çek kanunuda tıcarı hukumlerı ıcerır. Faıze ilişkın kanun yanı 3095 sayılı kanun. Sermaye pıyasası kanunu. Sermaye pıyasası kanunu halka acık anonım sırketı duzenler. Anonım şırket ttk da ve özel bır kanun olan sermaye pıyasası kanununda duzenlenmıstır. O halde tıcarı hukum sadece ttk da bulunmuyor. Tıcarı ısletmeyı ılgılendıren ötekı kanunlardada tıcarı hukumler vardır. Tıcarı işletmeye ve tıcari işlere ticari hukumler uygulanır.

TICARI HUKUMLERIN UYGULANIŞ SIRASI

Tıcaret kanununun bırıncı maddesıne gore: mahkeme tıcarı bır işe öncelıkle tıcari hukumu uygular. Eger tıcarı hukum yoksa tıcarı örf ve adete bas vurur oda yoksa genel hukumlere gore karar verir. O da yoksa adi işe ilişkın hukumler uygulanır. Buradan yola cıkarak tıcari bır işe önce emredıcı hukumler uygulanır.1- Bu bakımdan emredıcı hukumler öncelıkle uygulanır. Bu tıcaret kanununda yada bk da olabılır. 2-tıcarı bır işe önce emredıcı hukumler sonra sozlesme hukumlerı uygulanır. Çünku özel hukuk anlamında kanunun emredıcı hukumlerıne aykırı olmayan sozlesme hukumleri gecerlıdır. O halde bır uyusmazlık cıktıgında kanunun emredıcı hukumlerıne aykırı olmayan sozlesme hukumlerı dıkkate alınır. Faiz tespıt edılmemısse kanun bu avanslar ıcın merkez bankasının tayin ettigi faiz oranıdır dıyor. 3- tamamlayıcı ve yorumlayıcı hukumler dıkkate alınır. Mesela ay bası denınce 15 anlasılır demekkı ay bası deyınce memurların maaş aldıgı tarıhı anlarız o halde tamamlayıcı ve yorumlayıcı hukumlerı dıkkate alırız sonra tıcarı örf ve adetı uygularız. Tıcarı örf ve adette bu tıcarı örfun adetti sureklı olması ve genel inanıs gerekır. Yanı bır bolgedekı örf ve adet örf ve adet degıldır. Sadece bır bolgeye özgu örf ve adet olamaz. Yarıcılık örnegın toprak senden emek benden kar ıse yarı yarıya olmasıdır. Bu yarıcılıktır. Tıcarı hukum ve tıcari örf ve adet yoksa artık genel hukumlere gıdılır.genel hukumlere gıdıldıgınde medenı kanunun 1. maddesı anlamında kanunı sıralama uygulanır. O halde tıcarı bır ısı cozebılen önce hangı kanunda yer alırsa alsı önce emredıcı tıcarı hukumlerı uygulayacagız. Emredıcı hukumlere aykırı olmayan sozlesme hukumlerı var. Bunun dısında ttk dakı tamamlayıcı ve yorumlayıcı hukumlerden yararlanıyoruz. Son olarak tıcarı örf ve adet ,tum bunları bulammassak genel hukumlere gıderız.

TİCARİ YARDIM

Dava konusunun 5490 lıradn az olup olmaması önem taşır. Hukuk mahkemelerı sulh hukuk aslıye hukuk dıye ıkıye ayrılır. Aslıye hukukun ıcerısınde bırde aslıye tıcaret mahkemesı vardır. O halde aslıye hukuk ve aslıye tıcaret mahkemelerı arasında bır iş bölümü vardır. Cunku aslıye hukuk bnun bır turu tıcaret mahkesıdır. Tıcaret mahkemelerıyle aslıye hukuk mahkemesı arasında bır gorev ayrılıgı vardır. Ama tıceret mahkemelerıde bır iş bölumu vardır buda aslıye mahkemelerındedır. Bazı ılerde tıcaret mahkemesı yoktur tıcarety mahkemsının kuruldugu ıller sınırlıdır. Ankara ,isatnbul ızmır..gıbı buyuk ıllerdedır yanı karsta tıcaret mahkemesı yoktur. Ozaman aslıye hukuk karsta tıcarı davaya tıcaret mahkemesı sıfatıyla bakıyor. Kural olarak tıcarı işe ticaret mahkemesınde bakılır. Ama her tıcarı ıse tıcaret mahkemesınde bakılmıya bılır. Tıcarı iştir tıcaret mahkemesı vardır ancak deger 5490 nın altındadır. Ozaman sulh mahkemesı bakacaktır. Mudahıbın(dava konusu) degerı ne olursa olsun buna aslıye tıcaret mahkemsei bakar dıyemeyız. Burada müdabıhın degeri 5490 nın altındaysa sulh hukukta gorulecektır. Ancak tıcari hukumler uygulanacaktır. Her tıcarı iş bir ticari davaya vucudda vermeyebılır. Bır tıcarı dava mutlak tıcari dava ve nıspi ticari dava olarak ıkıye ayrılır. Üçüncüsü havale,vedia yada telıf haklarını ılgılendıren ancak taraflardan bırının tıcari işletme olması sartıyla tıcarı dava soz konusu olabılır. Uctur tıcarı dava vardır. Mutlak tıcarı dava: bır tıcarıyı işletmeyı ılgılendırsın yada ılgılendırmesın ya da taraflardan herhangıbı bırısı tacır olsun yada olmasın şart degıl. Ttk da 1-dogan davalar mutlak tıcarı davalardır.Örnegın tasıma işi,bono, çek, tıcari mümessil ttk da duzenlenıyo bunlarla ılgılı davalar mutlak tıcarı davaya vucud verir.
Örnegın keşıdeci(borçlu) lehteara yanı alacaklıya bono veriyor. Bono ttk da duzenlenmıs. Bononun degeri binlira o halde kesıdecı lehtara borcludur. Keşideci mobılyacıdan koltuk takımı satın almış alacaklıya bono vermış ve altında keşidecinin imzası vardır. Keşideci borcunu lehtara ödücektır. Keşideci borcunu ödedıkten sonra bonoyu bana ver dıyecek ve yırtıp atacak. Keşideci lehtara bınlıralık bonoyu ödememiş. Bu bono ticari işe vucud veriyor. Keşıdecının memur olması ,tacır olması ,yada tıcarı işletmesının olup olmaması önemlı degıldır. Mutlak tıcarı davadan kastımız bır tarafın tıcarı işletmesının olup olmaması önemlı degıldır. Önemlı olan ttk da duzenlenmıs olmasıdır. Bono duzenlemek tıcarı iştir. Keşideci lehtara borcunu ödememiştir. Laehtar kesıdecıyı mahkemeye verecektır. Hangı mahkemeye verecektır?5490 nın altında oldugu ıcın sulh hukuk mahkemesıne gıdecektır. Sulh hukuk mahkemesıde tıcarı hukumlerı uygulayacaktır. Bu dava mutlak bır tıcarı dava degıl yanı mutlak tıcarı davaya vucud vermez ama sulh hukuk mahkemesı tıcarı hukumlerı uygular? Ozaman ttk da duzenlenen butun işler tıcari işlerdir. Tarafların sıfatına bakıyoruz bunların tıcari işletmesının olup olmaması bızım acımızdan önem tasımıyor.
Örnegın tasıma ttk da duzenlenmıstır. Taşıma tıcaret mahkemelerınde görür 5490 olup olmamasına göre. Dıyelım kı dava konusu 6000 lıradır. Boyle bır durumda dava aslıye tıcaret mahkemesınde gorulecektır. Ozaman her tıcari iş ticari bır davaya vucud vermıyor. Ttk dakı düzenlenen tüm hususlar tıcari davaya konu olur. Ttk da duzenlenmemekle bırlıkte tıcarı ısletmeyı ılgılendıren rehın karsılıgı ödunc para verme işlemı medenı kanun 876 ve devamı maddelerı. Ttk 4 maddesınden dogan davalar rehın karsılıgı ödunc sözlesmesınden dogan davalar mutlak tıcari davalardır.Tıcaret kanunundada sayılan bazı hususlar medenı kanun veya bk da duzenlenmesıne ragmen mutlak tıcarı davaya vucud verebılır. Mesela havale yada ödunc para verme,yayım işletmenın devrıne ılıskın hukumlerı. Bunlardan ıhtılaf dogarsa tarafların tacır olup olmadıklarına bakmam dıyor. Bundan dogan davalar dava konusunun degerıne gore yanı mudabıhın degerıne gore tıcaret mahkemelerınde gorulmektedır. mesela bankalar kanunundan dogan uyusmazlıklar tıcaret mahkemesınde gorulur. Fınansal kıralamayla ılgılı davalar tıcaret mahkemesınde gorulur. İcre iflas kanununa gore ıflasın degerı ne olursa olsun bununla ılgılı davalar tıcaret mahkemesınde görülür. Havaleden doganlardan davalarda taraflardan bırı tıcari işletme ise burda tıcarı ısletme banka burada kı dava tıcari bir davadir. Telıf hakkından dogan davalarda ticari davalardır (mesela bır yayın evıyle sözlesme yaptık). Her ıkı taraf ıcın tıcarı sayılan hususlardan dogan davalar nısbı tıcarı davalardır. Nısbı bır tıcarı davanın soz konusu olabılmesı ıcın her ıkı taraf ıcın tıcarı sayılan bır husutan dogması icab eder. Örnegın : memur m kat karsılıgı mutahıdle istısna sözlesmesi yapıyor. İstisna akdı bk da duzenlenmıstır. İstisna sözlesmesınden dogan uyusmazlıklar ne mutlak tıcarı davaya vucud verıyo ne de havale vedia telıfle ılgılılı degıl. Istısna sozlesmesı kat karsılıgı gayrı menkul yapımıyla ılgılı. Bızım memurumuz mutahıdle anlasma yapmıs bu tıcarı ıstır. Cunku taraflardan bırı 4 kıstasa gore tıcarı ısletmesı var dolayısıyla kıs tacırdır. Taraflardan bırı ıcın tıcarı ış se arada sözlesme varsa dıger taraf ıcınde tıcarı iştir. Bu tıcarı işin degeri 10000 ytl dır. Arsasını 10000 ytlye vermıs. Memur m mutahıd A ya arsasını katkarsılıgı olmak uzere devretmıstır. Mutahıd a 1,1,2006 yılında memur m ye yaptıgı insaatan iki daireyı verecekmıs. Ancak 1,1,2006 yılında mutahıd A ınsaatı bıtıremedıgı ıcın daırelerı memur M ye teslım edememıs
1-Memur M yle A arasında işin nıtelıgı adi midir ticarimidir?
Cevap :Tıcarıdır. Buradakı sozlesme ıstısna akdıdır. Istısna olmasına ragmen bu iş ticari bir iştir. Cunku arada sozlesme vardır. Memur M bu tıcarı iş sebebiyle aslıye tıcarette dava acmalı. Nısbı tıcarı dava olması ıcın her ıkı taraf içinde tıcari iş olmalı ve her ıkı tarafın tıcarı işletmesı olması lazımdır. Müdabıhın degerıne gore ya aslıyede yada sulhta dava acılır ama tıcarı hukumler uygulanır. O halde tıcarı davanın tıcaret mahkemesınde gorulmesı ıcın mudabıhın degerıne bakıyoz. Nısbı tıcarı davalarda her ıkı tarafın tacır olmasına dıkkat etmek gerekır. Mudabıhın degerıne gore aslıye hukuk veya sulh hukukta gorulur ve burada bu davaya tıcarı hukumler uygulanır.

Tacir:Ticari işletmeyı işleten kısıye denır. Kısmen dahı olsa bır tıcarı ısletmeyı kendi adına işleten kısıdır(ttk14). Bır tacır gercek kısı yada tuzel kısı olabılır. Gerecek kısı dıyınce ınsanlar akla gelır. tuzel kısı tacır: tuzel kısılık bır kanunla gercek kısılerın olusturdukları bırlıklere verılen özel bır kısılıktır. Bu kısılık dogumla olmayacagına gore bır sıcıle tescılle olur. Mesela dernekler yada vakılar sıcılıne tescıl, yada tıcaret sıcılıne tescıl. Bunların tuzel kısılık olması ıcın sıcıle tescıl olması gerekıyor. Sirketler komandıt,kollektıf,anonım ,lımıted ve kooperetıfler tuzel kısılıgı olan tıcaret kanununda duzenlenmese bıle sadece bır hukmunde ıfadesı gectıgı ıcın koperatıf sımdı bunlar tıcaret sıcılıne kaydedılır.
Komandıt,kollektıf,anonım ,lımıted ve kooperetıfler bunlar tuzel kısılıgı olan ve sıcıle tescılı gereken tuzel kısılıklardır. Adi bir şirketın tuzel kısılıgı yoktur. Çünkü kanunda sıcıle kaydolacak bıcım de acık ıfade bulunan hallerde tuzel kısılık kazanılır. Adı şirket tuzel kısılık degıl. Cunku kanunda adi sırketın kanunda tescıl edılecegıne daır bır hukum yoktur. Şirket en az ıkı kısıden olusur. Tek kısılık sırket olmaz. A ve B gercek kısı ve A baba B oglu bakkal dukkanı ısletıyorlar. Burada adi şirket var. Cunku tuzel kısılıgı yok ustelık adı sırketın olusması ıcın arada bır yazılı sözlesmeye de gerek yok. A ve B BU BAKKAL DUKKANINI KISMEN DAHI KENDI ADINA ISLETIYOR. Tuzel kısı adına işletmıyor (bakkal bır adı sırkettır). Adi şirketin tuzel kısılıgı olmadıgı ıcın a nın ve b nın kısmen dahı olsa bu bakkalı kendılerı ısletıyor. Bu bakkalı kısmen dahı işleten baba ve oglun herbırı tacırdır. Burası bır komandıt kollektıf vs sırket olsaydı ozaman tuzel kısı adına işletilecekti. Tacır olmak için öncelıkle bır tıcarı işletmesının olması lazım. Çünkü tacir tıcarı ısletmeyı kısmen dahı olsa kendı adına işleten kişidir. 15 yasındakı kucugun fiil ehlıyetı yoktur. 15 yasındakı bır kucuk tasımacılık ısıyle ugrasıyor. Tıcari işletme kıstaslarına uyuyor ıse bu bır tıcari işletmedir. Buna gore ttk nın 15 maddesı acısından tacır sıfatı 15 yasındakı kucuk yada mahçura aittir. Kanun dıyor kı bu sekılde bır işletme varsa bu ısletmeden dogan hukukı ve cezai sorumluk velı yada vasıye aittir. Fakat velı yada vası tacır degıl. Mesela bu ısle ılgılı olarak vergı ödenmemıs o halde sorumluluk velı yada vasıye aıttır. Tacır sıfatıını mahcura veriyoruz ama sorumlulugu velı yada vasıye bırakıyoruz. O HALDE TTK BAKIMINDAN TACIR KUCUK YADA KISITLI OLABILIR. Bır tıcari işletme actıgını kurdugunu faalıyete başlamamış olsa dahı bıldırmek veya tescıl eddırmek o kısıyı tacır saymamızı saglar. Örnegın A sahsı bır elektronık magazsı actıgını duyurmus reklam vermıs kendısını tıcaret sıcılıne kaydettırmıs ama henuz magza acılmamıs fakat tacır sayılmaktadır. Bu önemlıdır cunku tacır olmaya baglanan butun hukukı netıcelerı bu kısıye uyguluyoruz. Tacır olmanın bır takım hak ve borcları vardır. Bazı kısılerınde aslında tıcaret yapması yasaktır. Mesela devlet memurları kanununa tabı olan kısı tıcaret yapamaz. Mesela hakımlık kanununa tabı olan kımse tıcaret yapamaz. Mesela noterler tıcaret yapamaz. Memurun tıcaret yapması yasak fakat tıcari işletmesı varsa tacır sayılır. Kanunı yasak var ama buna ragmen tıcarı işletmesı var kişi ticari işletmesı oldugundan dolayı tacır sayılır. Bazen cezaı sonuclar var örnegın sukadar yıl hurriyetı baglayıcı ceza alan kısı tıcaret yapmaktan yasaklanabılır. Örnegın adam dolandırıcılık yapmıstır bundan dolayı tıcarı ısletme acamayacagına karar verilmiş . Fakat kısı cezai hukme ragmen acmıs.Bız bu kısıyıde tacır sayıyoruz. Demekkı bu kısılerın kazaı bır kararla yada kanunı bır yasakla tacır olması yasaktır ama tıcari işletme işlettiginden dolayı tacır sayıyoruz.

TÜZEL KİŞİ TACİRLER

Bunlar tıcaret sırketlerıdır. Adı sırket tıcaret sırketı degıldır. Zaten tuzel kısılıgıde yoktur. Tıcari işletme işleten dernekler , vakıflar aslında bir kamu tüzel kısısının kurdugu teşekkuller ,teşebbusler bunlarda tuzel kısı tacır olabılır. Bir işletmeye kısmen dahi sahip olmak tacir sıfatını veriyor. Taciri iki ayırıyoruz; 1-) Gerçek kişi tacir 2-) Tüzel kişi tacir olmak üzere.
Gerçek kişi tacir olmak bakımından işletmeyi kısmen dahi olsa kendi adına işletmesi önemlidir bu sebeple küçük olan veya mahcur olan kimsenin tacir olduğunu ama cezai ve hukuki sorumluluğu açsından veli ya da vasi sorumlu olur.
Ticaret yapması yasaklanan kişiler var memurlar, hakimler gibi. Eğer bunlarda ticaret yapıyorlarsa bunlarda tacir sayılır ama haklarında cezai yada hukuki sorumluluklar geçerlidir.
TÜZEL KİŞİ TACİR => Tüzel kişi tacir denince öncelikle hukukun bazı kişi topluluklarına ehliyet verdiğinden yani bu grupların tüzel kişilik çatısı altında tacir ünvanına da sahip olduklarını söylemektedir. TTK 18 maddesi amaçlarına ulaşmak için bazı tüzel kişiliklerin özellikle derneklerin ve kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümlerine tabi olan şirketlerin işletmelerin tacir statüsüne sahip olabileceklerini belirtmiştir. Bu bakımdan şunu söylemek mümkündür ki öncelikle ticaret şirketleri tüzel kişiliği olan tacir sıfatını taşıyan şirketler buna ttk 137 md. de belirtilen kolektif, anonim, komandit, limited ve kooperatif şirketlerdir. Bu şirketlerin başka hiçbir kıstasa gerek kalmaksızın tacir oldukları hemde tüzel kişi tacir oldukları söylenir. O halde bir kolektif ve komandit şirket şahış şirketi bunların esnaf faaliyetini aşıp aşmadıklarına yada sürekli olup olamadıklarına yada gelir sağlamayı hedefleyip hedeflemediklerine bakılmaksızın bunlar tüzel kişi tacirdir. İnşaatçılık yapı kolektif şirketi tacir midir değimlidir ? ticaret şirketlerin için kesin karine olarak tacir oldukları kabul edilmiştir. Bunların gerçek kişilerde olduğu gibi esnaf faaliyetini aşması, gelir sağlamayı hedeflemesi, sürekli olması yada bağımsız olmasına bakılmaksızın bunlar tacirdir. Bit komandit şirket her zaman tacirdir. Bir anonim şirket her zaman tacirdir. Bir limited şirket her zaman tacirdir. Bir kooperatif her zaman tacirdir. Başka hiçbir kıstasa gerek yoktur. Bir şirketin gelir elde etmeyi hedeflemesi onun tacir olmasını engellemez. Bir başka tüzel kişi tacir grubuda dernekler olabilir. Dernekler mk 53 md düzenlenen tüzel kişiliği olan ve ticari amaçla kurulmayan şahıs topluluğudur. Aslında amaçları ticari bir amaç değildir. Gelir sağlamayı hedeflemiyor. Örneğin trabzonlular derneği burada bir hemşericilik sosyalitesi altında bir gruplaşma var. Buradaki amaç ticari değil. Yada hayvan severler derneğinin amacı ticari değil. Dernek aslında sosyal bir amaçla kurulmuştur. Bazı derneklerin kamuya yararlı olduğu bakanlar kurulu tarafından kabul edilmiştir. Örneğin Kızılay bir dernektir. Amaç tamamen toplumsaldır. Ama bu derneklerin kamuya yararlı olduğu bakanlar kurulu tarafından belirtilmiştir. Yoksa bütün derneklerin kamuya yararı bulunabilir. Pekala hayvan severler derneği de kamuya yararlı olabilir. Bu ayrımın şu önemi var eğer bir dernek kamuya yararlı olduğu bakanlar kurulu tarafından kabul edilmişse derneğin kendisi değil işletmesi tacir kabul edilir. Örneğin Kızılay maden suyu sodası işletmesi. Kızılayın derdi maden suyu çıkarmak mı? Hayır aslında amaç kızılayın ulvi amaçlarına erişmek için ticari bir işletme işletiyor. Demekki kamuya yararlı olduğu bakanlar kurulu tarafından kabul edilen bir dernek ticari işletme işletse dahi tacir sayılmaz. Buradaki tacir işletmenin kendisi yani maden suyu sodası işletmesi tacir ama Kızılay değil. Kamuya yararı olduğu bakanlar kurulu tarafından kabul görmüş dernekler işletme işletiyorlarsa kendileri değil işletmeleri tacirdir. Kamuya yararlı bir dernek varsa bakanlar kurulu böyle bir karar almışsa dernek değil işletme tacirdir. Ama böyle bir karar yok bakanlar kurulu kamuya yararlı diye bir karar almamış ise bu durumda dernek tacir tüzel kişi tacir. İşte bu derneğin kaydı olup olmadığı konusunda kriterlere bakacak mıyız? Bakacağız tabi esnaf faaliyetini aşıyorsa ve diğer koşulları da sağlıyorsa tacirdir bu dernekler. Ama bu ticaret şirketi ise hiç kriterlere bakmayacaz.
Vakıflar için tacir olup olmadıkları konusunda ttk herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Vakıflar hakkında da hiçbir hüküm bulunmadığından dolayı derneklere benzetiyoruz. O halde kamuya yararlı bir vakıf varsa vakıf değil işletme tacirdir. Kamuya yararlı oluduğu kararı bakanlar kurulu tarafından alınmamışsa vakıfın kendisi tacir olacak. Vakfın tacir olup olmaması konusunda kanunda hüküm olmasına rağmen zaman zaman kamu hukukcuları tarafından tereddüt gösterilen bir grup işletme var. Bunlar kamu iktisadi teşebbüsleri ve bunlara ait müesseseler. Bunlar tacir mi değil mi? Bu konuda ttk 18/1 : Ticaret şirketleriyle, gayesine varmak için ticari bir işletme işleten dernekler ve kendi kuruluş kanunları gereğince hususi hukuk hükümleri dairesinde idare edilmek veya ticari şekilde işletilmek üzere devlet, vilayet, belediye gibi amme hükmi şahısları tarafından kurulan teşekkül ve müesseseler dahi tacir sayılırlar.
Karma ekonomik düzenlerde bi takım kamu kuruluşları da ticari hayata katılıyorlardı. Örneğin belediyenin kurduğu bazı işletmeler, devletin kurduğu işletmeler vardı. Bunlar kamu tüzel kişiliği altında aslında tacir olan kişilerdir. Örneğin Sümerbank. Sümerbank aslında bir kittir. Ayakkabı üretiyor, kumaş üretiyor. Aslında Sümerbank devletin bir kuruluşuydu. Bir takım bankalar var mesela halk bankası şuanda satılıyo emlak bankası, Ereğli demir çelik bunlar karma ekonominin içininde olan kurumlardır. Bunlar özel hukuk hükümleri çerçevesinde idare edilir. Tıpkı bir tacir gibi bir anonim şirket gibi gelir sağlamayı hedefleyecektir. Örneğin belediyenin halk ekmek fabrikası var. Burada önemli olan gelir sağlamayı hedeflemesidir. Ama bunun yanı sıra sosyal etkilerde katkılarda da bulunur. Belediyenin halk ekmek fabrikası hem daha temiz hem daha ucuz ekmek üretir. Tansaş daha ucuza yiyecek satacak. Buda belediyenin içinde bir işletmedir belediye ise bir kamu tüzel kişisidir. Bir takım kamu tüzel kişileri de işletme kurup işletebilir. Hatta bu işletmelerin birçoğu da kit biçiminde bunlara bağlı müessese yani bir anonim şirkettir. Madem bunlar özel hukuk kurallarına göre ve gelir elde etmek gayeleri olduğundan tüzel kişiliktir. Demek ki bu kitlerde tacirdir. Ama devlet tacir değildir. Çünkü devlet tacir olursa iflas eder. Belediye tacir değil ama işletme tacir. Ankara belediyesine ait ego belediyemi tacir ego mu tacir? Ego tacirdir. Demek ki aslında bunlar tacir olmanın aleyhe sonuçlarından dolayı tacir sayılmıyorlar. Çünkü iflas ederler. Devlet özelleştirmeyle yaptığı bu işlerden kurtuluyor. Ayakkabı üretmiyor. Demir çelik için maden çıkarmasın kim yapsın bu işlemi özel şirket yapsın diyor devlet. Devlet sosyal devletin sorumluluklarını üstünden atmamalı ( HOCANIN ÖZELLEŞTİRMEYLE İLGİLİ GÖRÜŞÜ )
Bunlarda tacir sayılıyo. Bu kurumlar tacir olarak sayıldıklarına göre bunu alan kişilerde tacir gibi davranmalıdır. Zarar edipte devletin sırtına kambur oluşturmasınlar.
Bir diğer durumda TTK 19 md gereği donatma iştirakini belirtir. Donatma iştiraki, birden fazla kişi tarafından bir geminin hazırlanması yani donatılması anlamına gelir. Donatma iştirakinde birden fazla kişi olduğuna göre burada müşterek mülkiyet ( paylı mülkiyet ) olmak durumundadır. Türk hukukunda iştirak halindeki mülkiyet sınırlı sayıdadır. İştirak halindeki mülkiyet kanundan doğar. Adi şirkette, miras ortaklığında, aile envali şirketinde iştirak halindeki mülkiyet vardır. Sınırlı sayıda var bunlar adi şirkette, mirasçıların durumunda, aile envali durumlarında bulunur. Bunların dışında iştirak halinde mülkiyet kurulamaz. Donatman bir gemiyi sefere hazırlayan kişidir. Birden fazla kişi olunca müşterek mülkiyet oluyo. Donatma iştirakinin tüzel kişiliği olmadığı halde donatma iştirakide bir tüzel kişilikmiş gibi tacirlere ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği ticaret kanunun 19. md. yazmaktadır. Donatma iştirakinin tüzel kişiliği olmadığı halde ticari sicile tescili şarttır. O halde burada müşterek donatanların değil, donatma iştirakinin tacir sıfatı var. O halde iflasa tabidir. Gerçek kişi tacir bir ticari işletmeyi kısmen dahi işletmekle olur. Tüzel kişi tacir tüzel kişilik kazandıran kolektif şirket, komandit şirket, kooperatifler bunlar tüzel kişilik kazandımı tacir sıfatına sahip oluyo. Gerçek kişi tacirin tacir sıfatını kazanması için mutlaka ticaret siciline kaydı gerekmektedir. Ticaret siciline işletmesini tescil ettirmek zorundadır. Gerçek kişilerde tacir sıfatının kazanılması bir ticari işletmenin kısmen de olsa kendi adına işletmekle olur. Ticaret siciline kayıt kurucu bir işlemdir. Tacir sıfatının kazanılması bakımından bildirici ticaret siciline ben kaydolmasam da bir gerçek kişi olarak bir ticari işletmeyi kısmen dahi olsa kendi adıma işletiyorsa tacirdir. Ama tüzel kişilik kazanmak için ticaret siciline kaydolması lazımdır. Gerçek kişilerde tacir sıfatı ticareti terk ettiği anda sonbulur. Gerçek kişilerde tacir sıfatı bildirici nitelikte bir ticaret siciline tescil vardı ama asıl olan ticari bir işletmeyi kurup işletmek olduğuna göre işletmenin terk edilmesiyle işin terk edilmesiyle tacir sıfatı sona erer. Tacir sıfatı böyle eriyo ama bide ticaret siciline kayıtlı ise bildirecek bu bildirmede bildirici niteliktedir. Demek ki gerçek kişiler bakımından tacir sıfatının sona ermesi terk edilmesiyle ortaya çıkacak. Ancak icra iflas kanunun 44 maddesi uyarınca ticaret siciline ticareti terk ettiğini bildirmelidir ki kendisine karşı bir yıl boyunca iflas yoluyla takip yapılabilsin diye. O halde ticareti terk eden tacir bir yıl boyunca iflasa tabidir. Ticareti terk eden tacir ticareti terk ettiğini ticaret siciline bildirir. Mal beyanında bulunur bu durum gazete ile ilan edilir bu gazete ticaret sicili gazetesi ve alacaklıların bulundukları yerlerdeki mutat ve münasip vasıtalarla ilan edilir ki bu ilandan itibaren bir yıl boyunca hakkında iflas yoluyla takip yapılır gerçek kişi tacirler bakımından. Gerçek kişi tacir ticareti terk edince ticaret siciline bildiriyor. Bazı kişiler tacir olmadıkları halde tacir gibi iflasa tabidir. Örnek ticareti terk etmesine rağmen tacir 1 yıl boyunca iflasa tabi. İflasla takip, kişinin bütün mal varlığıyla ölmüş gibi haklarını borçlarının bir masada toplanmasıdır. Bu masada kim alacaklıysa alacağını alma hakkına sahiptir. Tek başına itiraz aktin de bulunsaydı ne oluşmayacaktı masa oluşmayacaktı sadece malvarlığı içinde birine müracat ediyosunuz. Örneğin adamın iki evi varsa hangisine icrada başvuruyoz? Oturduğu eve. Ama iflasta bütün mal varlığı hakları borçları bir malvarlığı oluşturuyor üstelik iflasta siz iflas istemeseniz dahi o masaya katılıyoruz ve alacağımızı alıyoruz. Tüzel kişi tacirlik ise madem ki ticaret siciline tescil ile kazanılıyo tüzel kişiliğin son bulması ile tacir sıfatı sona erer. Tüzel kişilik sona erince o tüzel kişiliği dağıtmak üzere tüzel kişinin ünvanına tavsiye halinde ibaresi konulur. Tavsiye halinde ibaresi konulunca tavsiye boyunca tacir sıfatı devam eder. Bir kolektif şirket bir komandit şirket bir limited şirket tavsiye sonucuna maruz kalabilir. Yani bir tüzel kişilikte sonsuza dek devam etmeyebilir. O şirketin sona ermesi tavsiye nedeniyle olur. Yani bir tüzel kişilikte iflas edebilir. Bir tüzel kişiliği sona erdirmek gerekiyorsa bunu tavsiyeyle sona erdiririz. Yani o tüzel kişi şirkete önce borçlarını ödemem lazım mesela vergi borcunu, üçüncü kişilere ait bir borç varsa onları ödemem lazım bu bir şirket olduğuna göre bu şirkete bir çok kişi sermaye payı koymuştur kalan sermaye payını ortakların koydukları sermayeye göre dağıtırız. Ben bir tüzel kişilik olarak sona erdirmek için şirketin tasfiye edilmesine yönelik karar alacam tavsiye edilirken şirket önce şirketin kamu borçlarını ödeyecem sonra şahıslara ödeyecem geri kalan bişey olursa ortakların koydukları sermayeye göre dağıtacam. Ama bu tavsiye bir yılda sürebilir iki yılda sürebilir beş yılda sürebilir. Tavsiye halinde ibaresini koyduğumuz zaman tüzel kişilikte devam ediyor. Ama şirketin amacı gelir elde etmek değil amaç şirketi tavsiye etmektir. Tüzel kişilikte tavsiye amaçlı devam ediyor. Tavsiye sürerken tacir sıfatı var. Yani tavsiye bitince öküz ölüyo ortaklık bitiyo.

TACİR OLMAYA BAĞLANAN HÜKÜM VE SONUÇLAR

Kişinin tacir olmasına bağlanan hukuki yükümlülükler var gerçek kişide olabilir tüzel kişide. O halde tacir olamaya bağlanan hükümler tabidir. Tacir iflasa tabidir. O halde TTK 20 md göre bir tacir her türlü borcundan dolayı iflasa tabidir. Hatta gerçek kişi tacirin ticari nitelikte olmayan borçları sebebiyle de iflasa tabidir. Tüzel kişilik varsa tüzel kişi tacirin adi işi olamayacağı için zaten iflasa tabi. Gerçek kişi evine buzdolabı almış. Bu buzdolabını esnaftan almış. Bu iş ticari iş mi? Bu satım aktidir. Satım akdi borçlar kanununda düzenlenmiştir. Sözleşmenin diğer tarafı tacir değil. Bu iş bunlardan dolayı adi iştir. Çünkü malı esnaftan almış. Sonra buzdolabının parasını ödememiş. Bu durumda gerçek kişi tacir iflasa mı tabi değil mi? Demek ki gerçek kişi tacir ticari işletmesiyle ilgili olsun yada olmasın iflasa tabidir. Demek ki kişi tacir olduğu için bu iş ticari bir iş olsun yada adi bir iş olsun iflasa tabidir. Aslında gerçek kişi tacirin ticaretine son verdikten sonra bir yıl iflasa tabidir. Hukukta bazı düzenlemeler aslında bu kişiler tacir değil tacir olanlar iflasa tabidir. Gerçek kişi tacir iflasını açıkladığı andan itibaren bir yıl sorumlu olur. Aslında bir anonim şirkette tüzel kişiler tacirdir. Bankalarda anonim şirket şeklinde kurulan tüzel kişidir. Banka idarecileri yada bankada büyük hissedar sayılan kişiler bankanın iflasına sebep olmuşlarsa bu banka yöneticileri de iflasa tabidir. Aslında kim tacir? Bankanın yöneticisi değil bankanın ortağı değil banka tüzel kişi tacirdir. Bankanın yöneticisi yada büyük hissedarı bankanın iflasına sebep olmuşsa bu kişinin bankaya verdiği zarar oranında iflasa tabidir. Bu bir istisnadır tacir olmadığı halde banka idarecisi yada büyük hissedar iflasa tabidir. Bu kişiler bankaya verdiği zarar oranında iflasa tabidir. Ama iflas kişilerin malvarlığının bütünü kapsar. Burada kişiler bankaya verdiği zarar oranında iflas ediyorlar. Sermaye piyasası kanununda yatırım ortaklılıkları olarak anonim bir ortaklık varsa bunun iflasına sebep olan kişi iflas eder. Demek ki Türk hukukundaki iflas müessesesi tacirolan kişiler içinde geçerlidir. İflas tacir olmanın bir külfetidir. İkinci husus tacir olan kişi ticaret siciline kaydolur. Bu gerçek kişi tacirler bakımından bildiri tüzel kişi tacirler içinde kurucudur. Tacir ticaret siciline TTK 42 md uyarınca gerçek kişi tacirde olsa bildirici nitelikte kendisini, ticaret ünvanını ticaret siciline işletmeyi açtığı tarihten itibaren 15 gün içinde bildirmek zorundadır. Bu 15 günlük süre mademki tacir olmak gerçek kişi tacir bakımından hak düşürücü bir süremidir? Bu süre hak düşürücü bir süre değildir. 15 gün sonrada bildirebilir ama bir sorumluluk varsa ona da katlanır. Buda tacire bir külfettir. Odalara kaydolursak tacir hangi ticaret odasına ticaret ve sanayi odasına veya ticaret odasına kaydolur. Hangi ticaret odası ticaret sicilinin kayıtlı olduğu odaya kayıt olacak. Yani ticaret sicili hangi odaya bağlıysa oraya kayıt olacak. Buda ticaret odalarının kamu hukuku niteliğini bize gösteriyor. Tacir ticaret ünvanı kullanmak zorundadır. Bunu da ticaret siciline kaydettirecek. Gerekiyorsa bunu ticaret sicili gazetesinde yayınlatacak. Çünkü gerçek kişi tacir sadece ünvanını kaydettirirken ticaret siciline tüzel kişi tacir hem ticaret siciline kaydettirir hem de ticaret sicili gazetesinde yayınlatmak zorundadır. Gerçek kişi tacirin ticaret ünvanı nufüs kağıdındaki ismi ve soyismi olamak zorundadır. Örneğin asuman turanboy eğer tacir olursa ticaret ünvanı asuman turanboy olur. Tüzel kişi tacirler bakımın

İKİ KODA HÜKMEDEMİYORSAN EMEKLİ KUYRUĞUNA GİR



1-0




Simsiyah kaderimin Bembeyaz umudusun.
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Ticaret Hukuku Ders Notu
« Posted on: Nisan 23, 2024, 01:24:05 ÖS »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Ticaret Hukuku Ders Notu e-book, Ticaret Hukuku Ders Notu programı, Ticaret Hukuku Ders Notu oyunları, Ticaret Hukuku Ders Notu e-kitap, Ticaret Hukuku Ders Notu download, Ticaret Hukuku Ders Notu hikayeleri, Ticaret Hukuku Ders Notu resimleri, Ticaret Hukuku Ders Notu haberleri, Ticaret Hukuku Ders Notu yükle, Ticaret Hukuku Ders Notu videosu, Ticaret Hukuku Ders Notu şarkı sözleri, Ticaret Hukuku Ders Notu msn, Ticaret Hukuku Ders Notu hileleri, Ticaret Hukuku Ders Notu scripti, Ticaret Hukuku Ders Notu filmi, Ticaret Hukuku Ders Notu ödevleri, Ticaret Hukuku Ders Notu yemek tarifleri, Ticaret Hukuku Ders Notu driverları, Ticaret Hukuku Ders Notu smf, Ticaret Hukuku Ders Notu gsm
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Ticaret Hukuku 6. Ünite Ders Notu
AÖF 2. Sınıf Ders Notları
SaviorAngel 0 998 Son Mesaj Aralık 09, 2014, 10:15:28 ÖS
Gönderen : SaviorAngel
Ticaret Hukuku 7. Ünite Ders Notu
AÖF 2. Sınıf Ders Notları
SaviorAngel 0 1015 Son Mesaj Aralık 09, 2014, 10:16:51 ÖS
Gönderen : SaviorAngel
Ticaret Hukuku 8. Ünite Ders Notu
AÖF 2. Sınıf Ders Notları
SaviorAngel 0 1047 Son Mesaj Aralık 09, 2014, 10:17:56 ÖS
Gönderen : SaviorAngel
Ticaret Hukuku 9. Ünite Ders Notu
AÖF 2. Sınıf Ders Notları
SaviorAngel 0 1046 Son Mesaj Aralık 09, 2014, 10:19:05 ÖS
Gönderen : SaviorAngel
Ticaret Hukuku 10. Ünite Ders Notu
AÖF 2. Sınıf Ders Notları
SaviorAngel 0 1023 Son Mesaj Aralık 09, 2014, 10:25:48 ÖS
Gönderen : SaviorAngel


Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular