Tecavüz Mağduru Kızdan Erdoğan’a Mektup

Mardin’de 2 kişinin tecavüzüne uğrayan kızdan Başbakan’a mektup

Mardin'de 2 kişinin tecavüzüne uğrayan genç kız, son çare olaran Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a mektup yazdı.

Mardin’de nüfuzlu aileden 2 kişinin kaçırıp tecavüz ettiği P.E., savcının dosyayı kapatma kararından yılmadı, Başbakan’a mektup yazıp yardım istedi. Dosya şimdi yeniden açıldı

KORUNUYORLAR
İki uzak akrabası tarafından Adana’ya, sonra Finike’ye kaçırılarak 4 ay tecavüz ve işkenceye uğrayan, hamile kalan genç kız, “Suçlular korunuyor” diye Başbakan Erdoğan’a şu mektubu yazdı:

SİZE SIĞINIYORUM
“Kaçırılmadım’ diye ifade verdirdiler. Kovuşturma yapılmadı. Son çare size sığınıyorum.” Mektup üzerine Başbakanlık talimatıyla kovuşturma başlatıldı.

Adalete güvenim kalmadı, son çare size sığınıyorum

Mardin’de yaşanan akıl almaz kaçırma ve tecavüz olayı, Başbakanlığa kadar ulaştı. İki akrabası tarafından kaçırılarak 4 ay boyunca alıkonulan, tecavüz ve işkenceye uğrayan P. E. adlı genç kız, kendisini kaçıran kişilerin nüfuzlu olduğunu ve korunduklarını öne sürerek Başbakan Tayyip Erdoğan’a mektup yazdı. Genç kızın başvurusu üzerine Başbakanlık, dilekçeyi Adalet Bakanlığı’na gönderdi ve soruşturmanın tekrar açılmasını sağladı

Mardinli P. E., 25 Aralık 2009 tarihinde uzaktan akrabaları olan Necmettin ve Ahmet Ergüven kardeşler tarafından kaçırıldığını, tecavüze ve işkenceye uğradığını iddia ederek Başbakan Tayyip Erdoğan’a bir mektup yazdı. Mektubunda, kendisini Mardin’den Adana’ya kaçıran kişilerin, “Ailen artık seni kabul etmez” denilerek karakola götürüldüğünü ve kaçırılmadığına ilişkin bir dilekçe imzalatılarak ifade vermeye zorlandığını anlatan P. E., “İfadem alınırken Necmettin Ergüven ve onun yakını olan bir polis de vardı.
Korkumdan ve dengemin bozulmuş olması nedeniyle ifade verdiğim kişiye tehdit altında olduğumu söyleyemedim” dedi.

‘TEHDİT ALTINDA İFADE VERDİM’
Karakolda verdiği ifadenin, Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiğini ve Başsavcılığın, “Kovuşturmaya yer yoktur” kararı verdiğini belirten P. E., annesi Naime ve babası İsmet Ergüven’in Midyat Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı’na itirazlarının da reddedildiğini ifade etti. P. E., “4 ay boyunca bir yerden bir yere kaçırıldım. Antalya Finike’de işkenceye maruz kaldım ve hamile olduğumun anlaşılması üzerine Kızıltepe İlçesi’nin bir köyüne getirildim. Özel gayretim sayesinde polise ulaştım ve kurtarıldım” dedi.

‘MAHKEME TALEBİMİ REDDETTİ’
Kızıltepe Cumhuriyet Savcısı Mustafa Kerman’ın, Necmettin Ergüven ve nüfuzlu ailesinin baskısı sonucunda dosyayı incelemeden Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın görüşü doğrultusunda, “Kovuşturmaya gerek yoktur” kararı verdiğini belirten P.E., avukatının Midyat Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı’na itirazına rağmen, bu mahkemenin de talebi reddettiğini söyledi.

BENİM HAYATIM YOK OLMUŞTUR
Farklı mahkemeler tarafından verilen, “Kovuşturmaya yer yoktur” kararlarının yanlış olduğunu savunan P. E., mektubunda şunları yazdı:
“Beni zorla kaçıran, hamile bırakan, işkenceye tabi tutan, ailesi güçlü olan Necmettin Ergüven, bir gün dahi tutuklanmamıştır. Aksine Kızıltepe Cumhuriyet Savcısı Mustafa Kerman tarafından ödüllendirildiği için, sürekli bizi tehdit etmektedir. Benim hayatım yok olmuştur. Benimle birlikte annem, babam, iki kız kardeşimin hayatı da zehir olmuştur. Kardeşlerim okulu terk etmiştir. Tek isteğim hayatımı felç eden güçlü Necmettin Ergüven’in hâkim önüne çıkmasıdır. Adalete olan güvenimi yitirdim, son çare sizlere sığınıyorum. Allah için hakkımı bırakmayın. Bu Necmettin Ergüven hakkında dava açılmasını sağlayın.”

DİLEKÇE ADALET BAKANLIĞI’NA İLETİLDİ
P.E.’nin Başbakan Erdoğan’a yazdığı mektup, Başbakanlık Halkla İlişkiler Birimi tarafından Adalet Bakanlığı’na iletildi. Adalet Bakanlığı da kovuşturmanın tekrar başlatılmasını sağladı.