18 Nisan 2018
Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş 
Tanrı kavramına getirdiği bakış açısıyla çok ilgi çekici bir kitap yazan Mehmet Ozan Toprak Tanrıların kostümü kitap özeti ile Tanrı bakışına yeni bir soluk getiriyor. Yazar bulunan bir kil tabletin Şeytanın eline geçmesi halinde yaşanacak olumsuzlukları Jack’e anlatıyor. Din tarafından insanlara empoze edilen Tanrı kavramını irdeliyor ve Tanrı’nın bambaşka bir anlatımını yapıyor. Tanrı’nın insandan beklentisinin ne olduğu, din ve ibadet konularını sorguluyor.

Dinler, Tanrı kavramını bir yere oturtur ve insanların bu konuyu sorgulamasını yasaklar. Tanrı insanların değil dinlerin tanrısı haline getirilir. Gelen dinler sayesinde, din adamları insanlara nasıl davranmaları gerektiği hakkında bilgiler verir. Din adamları Tanrı’yı kendi tekellerinde tutmak için, dini konuların insanlar tarafından sorgulanmasını yasaklamıştır. Dinler Tanrı’yı kendilerine göre tasvir eder ve kendi kalıplarının içine sokar. Bu nedenle Tanrı farklı dinlerde farklı yorumlansa da hepsinde ortak bir özellik vardır. Tanrı kendisine riayet etmeyenleri cezalandırır. Mehmet Ozan Toprak Tanrıların kostümü kitap özeti ile insanlara dayatılan bu Tanrı kavramını değiştirmeyi amaçlamıştır. Yazar, roman kahramanının Jack ile birlikte buldukları tabletin ne kadar önemli olduğunu Jack’e yapılan anlatımlarla okuyucuya ulaştırmaktadır.
 
Bulunan kadim tablet Tanrı hakkında çok özel bilgiler içermektedir ve insanlara dayatılan Tanrı kavramının ne kadar yanlış olduğunu anlatmaktadır. Bu nedenle tabletin kötü niyetli insanların eline geçmemesi için çok iyi korunması gerekmektedir. Bu öykü ağı içinde yazar Tanrıların kostümü kitap özeti ile aslında Tanrı’nın ne olduğuna dair düşüncelerini Jack’e anlatarak okuyucuya ulaştırmaktadır. Yazar insanoğlunun Tanrı’yı çeşitli kalıpların içine sokarak ona nasıl farklı kostümler giydirdiklerinden bahseder. Tanrı yaratıcıdır. Evreni yaratmıştır, gezegenleri yaratmıştır, yıldızları yaratmıştır, güneşleri yaratmıştır, dünyayı yaratmıştır, hayvanları yaratmıştır, bitkileri yaratmıştır, insanları yaratmıştır. Dünyada yarattığı her şeyi de insanın hizmetine sunmuştur. Tanrı’nın insandan istediği tek bir şey vardır. O da insanın emanetine sahip çıkmasıdır. Dünyayı koruması ve dolayısıyla yarattığı yaşamı korumasıdır.

Yazara göre Tanrının insanların kendisine ibadet etmesine ihtiyacı yoktur. Kendisinden korkmalarına ise asla ihtiyacı yoktur. Dinlerin Tanrı’nın sorgulanmasını yasaklamasına karşı çıkan yazar tam aksi sorgulamak gerektiğini vurguluyor. Tanrı insanları zeki varlıklar olarak yaratmıştır ve zeki varlıklar sorgulayıcı olmalıdır. Din tarafından uyuşturulan insanın gerçekleri görmesi için sorgulaması gerekir. Tanrı insanların sorgulamasını ve emanetine sahip çıkmasını istemektedir.
 
Günümüzde din adına yaşananlar, aynı dine mensup olan insanların birbirini acımasızca yok etmesi Tanrı kavramının ne kadar yanlış anlatıldığının ve gelen dinlerin nasıl kötü anaçlara alet edildiğinin kanıtıdır. Birbirini sevmesi için yaratılan insanoğlu sadece düşmanlık taşır hale gelmiştir. Yazar Tanrı’nın gerçek beklentisini insanlara tekrar hatırlatmak ve Tanrı’ya giydirilen kostümleri çıkartarak gerçek Tanrı algısına ulaştırmak istemektedir. Yazar Tanrı’nın da korktuğunu ve en büyük korkusunun da çocuklarının yani insanların zarar görmesi olduğunu ifade etmektedir.