Bayramda tatlı tüketiminin artması nedeniyle özellikle diyabet hastalarını uyaran Endokrinolog Prof. Dr. Ahmet Selçuk Can, “Tatlı tüketen diyabet hastalarında ağız kuruluğu, halsizlik ve yorgunluk gibi şikayetlerin yanı sıra, şeker komasına varan ciddi sonuçlar gelişebiliyor” dedi.

Art arda yapılan bayram ziyaretlerinde ikram edilen tatlı yiyecek ve içecekler şeker metabolizmasını bozuyor. Bu durum doğal olarak da en fazla diyabet hastalarını etkiliyor. Acıbadem Kadıköy Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Selçuk Can da özellikle diyabet hastalarına uyarılarda bulunarak tatlı tüketiminin olası sonuçlarına dikkat çekiyor. Diyabet hastalarının bayramda yediklerine ve içtiklerine daha fazla dikkat etmeleri ve normal düzenlerini devam ettirmeleri gerektiğine vurgu yapan Can, “Çünkü tatlı tüketimine yönelen ve düzensiz beslenen diyabet hastalarında ağız kuruluğu, halsizlik ve yorgunluk gibi şikayetlerin yanı sıra, şeker komasına varan ciddi sonuçlar gelişebiliyor. Bayram sonrasında bu düzensiz beslenme alışkanlığını sürdüren hastalarda zamanla diyabetin komplikasyonları olan kalp damar hastalıkları, diyabetik ayak, böbrek yetmezliği ve gözde körlüğe varan tablolar da ortaya çıkabiliyor” diyor.
KAN ŞEKERİNİ DENGEDE TUTMANIN 5 FORMÜLÜ
Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Selçuk Can, bayramda kan şekerini kontrol etmenin püf noktalarını şöyle anlatıyor:
1. Kahvaltıda hamur işlerini sofrada bulundurmayın: Bayram sabahı güne mutlaka zeytin, süt, az yağlı beyaz peynir gibi besinlerden oluşan hafif bir kahvaltı ile başlayın. Hamur işleri, reçel ve marmelat gibi basit şeker içeren besinlerden kaçının. Bu tür besinler hızla glikoza çevrilip, kan şekerinizi yükseltirler.
2. Aç olmasanız bile ara öğünleri atlamayın: Kahvaltı, öğle ve akşam yemeğinden oluşan 3 ana öğün ve bunu destekleyen 2 veya 3 ara öğün olacak şekilde beslenin. Kendinizi aç hissetmeseniz bile kesinlikle öğün atlamayın. Çünkü öğün atlamanız kan şekerinizin düşmesine ve bir sonraki öğünde daha çok yemek yemenize neden olacaktır

3. Etli veya zeytinyağlı sebze yemekleri yiyin: Bayram süresince öğle ve akşam yemeklerinde ekmek, pilav, makarna, börek gibi karbonhidratı fazla besinler yemeyin. Bunların yerine etli veya zeytinyağlı sebze yemekleri, bulgur pilavı ve kurubaklagil gibi tam tahıllı besinleri tüketin. Sebze yemekleri ve tam tahıllı besinler lif içerdikleri ve yavaş emildikleri için kan şekerini beklenenden daha yavaş artırırlar, pankreası zorlamazlar. Her öğünü tek çeşit yemekle tamamlamanız daha faydalı olacaktır. Önden açlığınızı bastırmak için bir kase salata veya çorba tüketebilirsiniz, tabii ki ekmeksiz olarak.
4. Ev muhallebisi veya büyük bir top dondurma tercih edin: Ardı ardına gidilen ev ziyaretlerinde her seferinde şeker ve çikolata almayın. Bir adet tatlı hakkınız var, bunu da şeker veya çikolata ile harcamayın. Porsiyonuna dikkat etmek kaydıyla haftada en fazla 1 defa tatlı tüketin.

Ancak saf şekerin metabolizmayı yorduğunu ve pankreası zorladığını göz önüne alırsak, tercihinizi sütlü tatlılardan yana kullanmanızda fayda var. Dondurma da sütlü tatlı yerine geçer. Hamurlu ve ağdalı tatlılardan uzak durun. Sabah yaptığınız birinci bayram ziyaretinde ev muhallebisi veya bir büyük top dondurma gibi bir ufak tatlı, ikincide şekersiz içecek, üçüncüde bir parmak kalınlığında kuru pasta veya ince bir dilim kek ikramını kabul ederek yakınlarınızın gönlünü hoş tutabilirsiniz. 5. Meyveyi süt veya cevizle tüketin: Meyve, özünde şeker bulunan bir besin. Bu nedenle ara öğünlerde meyveyi tek başına yemeyin. Ara öğününüzü meyve ile yaparsanız kan şekeriniz hızla yükselir, ardından da yine aynı hızla düşer. Bunun sonucunda da hafif hipoglisemi gelişebilir, açlık krizine girebilirsiniz. Kan şekerinizin dengede kalması için meyveyi 2 adet ceviz, 1 bardak süt ya da yoğurt gibi protein içeren bir besinle yiyin. Protein ve meyve şekeri früktoz birbirini dengeler. Böylece kan şekeriniz daha yavaş yükseliyor. Ayrıca meyve yerken porsiyonlara da dikkat edin.
HAFTADA EN AZ 2.5 SAAT SPOR YAPIN
Ziyaretleriniz bitince bayramın ikinci ve üçüncü günlerinde zamanınızı egzersiz ve yürüyüş yaparak geçirin. Hareket ettiğinizde kaslarınız kan şekerini kullanıyor ve şeker düzeyiniz dengeleniyor. Egzersiz aynı zamanda kaslarınızı güçlendirip metabolizma hızınızı arttırıyor, kolesterol düzeyini düşürüyor ve zayıflamanızı kolaylaştırıyor. Kondisyon da sağlayarak kalp ve damar sağlığınız üzerine olumlu etkiler yapıyor. Hareketin tempolu olması öneriliyor. Yani başladığınızda durmadan 30-45 dakika yapmalısınız. Spor yapmaya alışık değilseniz haftanın 5 günü yarım saat, alışıksanız 45 dakika ile bir saat yapmanızda fayda var. Özetle, toplamda haftanın 2 buçuk saatini günlere bölerek spor ile geçirin. Ancak 50 yaşın üzerindeyseniz spora başlamadan önce kalp kontörlü yaptırmayı ihmal etmeyin.