En iyi arkadaşlıklar bile, aynı evde yaşamaya başlayınca sona erebiliyor. Aman siz bunları yapmayın...



Ev arkadaşı olanlar bilirler. Bazen yaptıkları ufacık bir şey yüzünden insanı öyle sinir ederler ki, bir anda kendinizi dişlerinizi gacırdatırken ya da yastığa kafanızı gömerek bağırırken bulabilirsiniz. Sırf yakın bir arkadaşınız diye aynı eve çıkmaya karar verdiğiniz güne lanet edersiniz. Pis bulaşıklardan ya da küflenmiş yemeklerden bahsetmiyoruz bile… Onlar baştan sona çileden çıkma sebebi.

İşte ev arkadaşıyla yaşayanların neredeyse her gün tecrübe ettiği 10 rahatsız edici şey!

1. Temizliği sanki sihirli periler yapıyor gibi, değil mi?



Küflenmeye başlayan bulaşıklara iki taraf da dokunmuyorsa o zaman sorun var demektir. Bazen yanınızdaki kişinin arkasını o kadar çok toplarsınız ki her gün artan öfkenizi bastırmak çok zorlaşabilir. Tabii hiçbir durum ‘Tüm evi temizledim’ derken sadece kendi odasından bahseden bir ev arkadaşından daha kötü olamaz.

2. Ah yemek güzel yemek!



İşte en güzel ev arkadaşı son kullanma tarihi sadece bir gün geçmiş yiyeceğinizi çöpe atandır! “Keşke önce bir sorsa” dediğinizi duyar gibiyiz. Haklısınız, sormalıydı. Çünkü eve gelirken yemek yapmanın heyecanıyla açtığınız buzdolabının boş oluşunun sizde yarattığı mutsuzluğu anlayamaz.

3. Tuvalet kâğıdı savaşları



Tuvalet kâğıdı tutacağının banyoda bulunmasının gerçekten bir anlamı var ve bu anlamın tutacakta bitmiş bir tuvalet kağıdının bulunması olmadığına eminiz. Tuvalet kağıdını bitiren kişi yerine yenisini yerleştirse ne güzel olurdu, değil mi? Nerede o günler! 

4. Yargılama beni!



Neredeyse herkesin büyük bir pizza ve bir şişe şarapla geçirmek istediği akşamlar olur. Tam bu noktada ev arkadaşınızın kurduğu iğneleyici ‘Kendine çok iyi davranıyorsun.’ cümlesi sizi çıldırtabilir. Çünkü yazarın burada asıl söylemek istediği şey ‘Çok şişmansın’dır.

5. “Dün çöpü ben atmıştım, bugün de sen atıver” diyemedik ya la…



Çöpü dışarı çıkarmanın onun sırası olduğunu biliyoruz. Evet, çöp dolu onu da görüyoruz. Ama ev arkadaşı bundan zerrece rahatsız olmuyor ve o çöpü atmak yine sizin üzerinize kalıyor.

6. Bir tarafta geceyi ateşleyen ev arkadaşı, bir tarafta uyumaya çalışan siz…



Sabah işe gitmek için erken uyanmanız gerekiyor. Uyumak için sadece 5 saatiniz var ve günlerden de Salı. Ancak bu durum arkadaşınızın bir ev partisi yapmak istemediği anlamına gelmiyor. Parti olmasa da kesin yüksek sesle müzik dinler. Sakin olmaya çalışın. Kafanızı yastığın altına koyarsanız, daha az ses duyarsınız.

7. Televizyon keyfi bile kolektif!



Eve dönerken kanepeye uzanıp en sevdiğiniz diziyi izlemenin hayalini kurarsınız. O diziyi izlemek istemeyen ve koltuğa yapışan bir ev arkadaşından daha can sıkıcı ne olabilir?

8. Bonus minvalinde bir ev arkadaşı: Ev arkadaşının sevgilisi



Kimsenin hayatında birilerinin özel olmasını garipsiyor ya da kıskanmıyoruz. Ancak bu özel kişinin evinizi pansiyon gibi kullanması pek de hoş değil. Tabii bu sevimli çift durmadan salonda oturuyorsa ve siz her gece yatak odanıza tıkılmak zorunda kalıyorsanız, o zaman durum vahim demektir.

9. Banyo alışkanlıkları



Banyoda kalan saçlardan tutun da boş şampuan kutularına kadar her şey, sorun olmaya hazır, hassas noktalar aslında. Banyoyu ortak kullanıyorsanız dikkat etmekte fayda var. Ayrıca lütfen, kimse kimsenin şampuanını kullanmasın ve sabah duşunu anlamsızca uzun tutmasın.

10. Evin tüm ihtiyaçlarını siz giderirken, bir de size borç çıkarmazlar mı…



Siz tuvalet kağıdı, süt ve ekmek gibi ortak ihtiyaçları alır, yaptığınız masrafları onlardan talep etmezken, ev arkadaşınızın aklı öyle çalışmayabilir. Bir gün ev arkadaşlarınızdan biri “Eeeeiii arkadaşlar… Geçende hani pizza söylemiştik de ben hepsini ödemiştim ya, işte bana olan borcunuzu ödeseniz diyorum…” deyiverebilir. İşte o gün yaptığınız tüm harcamaları hesaplamaya çalışacaksınız. Onun size daha çok borcu olduğuna emin olabilirsiniz.