Puanım; 4/5
Kitap gerçekten çok güzel. Böyle bir kitap nasıl tanımlanır tam emin değilim. Önce kitap ne anlatıyor nasıl başlıyor ve ilerliyor oradan başlarsam sanırım devamı gelebilir.
Kitap Yoltaşı Hanında başlıyor. Şehre tuhaf bir hayvan saldırıyor ve bu saldırının akabinde şehre bir Tarihçi geliyor.Ve Tarihçi de bu saldırılardan birine maruz kalıyor. Kote isimli hancı tarihçiyi bu saldırıdan kurtarıyor ve aralarında geçen sohbetten sonra Tarihçi karşısındaki adamın basit bir Hancı değil de hakkında çeşitli efsaneler duyduğu Kvothe olduğunu anlıyor. Ve onu hakkında çıkan hikayeler ile ilgili kışkırtıyor sonuç olarak Kvothe'yi onun hikayesini kendi ağzından anlatmaya ve bunu kayda geçirmeye ikna ediyor. Kvothe, Tarihçiye eğer gerçek öykünün tamamını öğrenmek istiyorsa kendisine üç gün ayırması gerektiğini söylüyor. İlk kitap Kvothe'nin Tarihçiye birinci gün anlattıklarından oluşuyor. Yani bir günü anlatmıyor.
Bu bir günde Kvothe'nin hayatının ebeveynleri ve ilk öğretmeniyle geçirdiği kısım, Tarbean sokaklarında yaşadığı kısım ve Üniversite kısmı anlatılıyor. Ama üniversite kısmı daha bitmedi. Kvothe anlatırken gün bitti yarın devam edeceğim deyip olayı ikinci kitaba bıraktı.
Genel olarak kitapta anlatılanlar böyle özetlenebilir sanırım. Umarım spoiler vermeden konuyu anlatayım derken kitabı mundar etmemişimdir. Ki büyük ihtimalle öyle oldu.
Kitapta içime sinmeyen kısımlar; Tarbean sokaklarında yaşadığı kısım bana Oliver Twist tarzı geldi ve üniversitede de Harry Potter izleri vardı. Bir de kitabın sonlarına doğru bir ejderha olayı var ve o kısımda Kvothe'yi kahraman yapacağım derken yazar biraz klişeye kaçmış. Bir puan kırmamın nedeni bunlar. Ama bunlar kitabın bütünlüğünün güzelliğini etkilemiş mi? Kesinlikle hayır.
Ben kitabı inanılmaz beğendim. Kesinlikle okuyun, okutun. Pişman olmayacaksınız.
Bu kitabın ya animasyonu ya filmi ya da çizgi romanı olmalı bence. Sadece yazılı olarak kalmamalı.
Buyurun size bir adet Kvothe.