0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey  (Okunma Sayısı: 1507 Kere Okundu.)
« : Temmuz 09, 2009, 05:47:45 ÖÖ »

xxRuzqaRxx
*
Üye No : 2
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 1921
Mesaj Sayısı : 13 559
Karizma = 57


Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey


Mehmed Kemal Bey, Sirkeci Gümrük Muhafaza Müdürlüğünden emekli ve Dersaadet Rüsümat Muhasebe Başkâtiplerinden Arif Bey ile Rodoslu Şeyh Vasfi efendinin kızı Naifa Hanımını oğludur. 1 Mart 1884 tarihinde babasının memuriyeti dolayısıyla Beyrut’ta dünyaya gelmiştir.

Hususi İbtidai mekteplerinde mukaddemat-ı ulum-ı diniye gördükten sonra Rodos’ta Medrese-i Süleymaniye Mektebinde ilköğrenimini pekiyi derece ile 10 Ocak 1899 tarihinde tamamladı. Orta öğretimini Rodos Mekteb-i İdadi-i Mülkiyesinin Rüştiye kısmında 20 Temmuz 1899 tarihinde tamamladı. Antalya idadisinide başladığı lise öğrenimine İzmir İdadisinden 11 Ekim 1902 tarihinde mezun oldu. İdadiden sonra Beyrut Fransız mektebinde okuyan Kemal Bey; 24 Temmuz 1908 tarihinde Mekteb-i Mülkiye-i Şahaneden mezun oldu.

Ankara vilayeti Meclis-i İdaresinin 8 Ocak 1917 ve Şura-yı Devlet’in 12 Nisan 1917 tarihli kararıyla eski görevi olan Boğazlıyan Kaymakamlığı sırasında terk edilmiş mallarla ilgili işlemlerde meydana gelen suiistimallere katıldığı gerekçesiyle yargılanmasına karar verilmiştir. Kemal bey Boğazlıyan İstinaf mahkemesinde 7 Ekim 1917 de üç ay hapse ve dört ay rütbe ve memuriyetten uzaklaştırma cezası almış daha sonra itirazda bulunarak 23 Temmuz 1918 tarihinde Konya İstinaf Mahkemesinde beraat etmiştir. Beraat kararından sonra azil kararı kaldırıldı ve Konya Zer’iyyat (tarım) müfettişliğinde görevlendirilmiştir. Bu görevde iken Boğazlıyan Kaymakamlığı döneminde Ermeni tehciri ile ilgili olaylardan sorumlu olduğu gerekçesiyle Aralık 1918’de tutuklanarak İstanbul’a getirilmiştir.

Bir müddet Sansaryan handa polis müdüriyetinde tutuklu olarak kalan Kemal Bey bu sırada Tetkik-i Sayyiat Komisyonu tarafından sorgulanmıştır. 7 Ocak 1919 da DHÖ heyeti tahkikiyesinde sorgulandı ve buradan Bekir ağa bölüğüne götürüldü. 5 Şubat 1919 da DHÖ de yargılanmaya başlanmış olup 8 Nisan 1919 tarihinde sona eren yargılama sürecinde 18 duruşmaya çıkartılmıştır.

Tehcirle ilgili ilk emir 18 Temmuz 1915 tarihinde Yozgat Sancağına gelmiştir. Dâhiliye Nazırı Talat Paşanın 14 Mayıs 1915’de yürürlüğe koyduğu kanun şöyledir;

Madde 1: Sefer vaktinde ordu, kolordu ve tümen komutanları ve bunların vekilleri ve müstakil mevki komutanları ahali tarafından her hangi bir surette hükümetin emirlerine, memleketin müdafaasına ve asayişin muhafazasına ait icraat ve tertibat karşı gelme ve silâhlı tecavüz ve dayanma görülürse derhâl askeri kuvvetlerle en şiddetli surette tedibat yapmaya, tecavüz ve direnmeyi esasından yok etmeye izinli ve mecburdur.

Madde 2: Ordu, müstakil kolordu, tümen komutanları askeri kampları mebni veya casusluk ve hainliklerini hissettikleri köyler ve kasabalar ahalisini tek tek veya topluca diğer yerlere sevk ve iskân ettirebilirler.

Madde 3: İşbu kânun neşri tarihînden geçerlidir. 13 Recep 1333 ve 14 Mayıs 1331 (1915).

İlk kafile 21 Temmuz 1915’de yola çıkartılmıştır. Yozgat ve Boğazlıyan da yapılan sevkıyat Ağustosun ilk haftası sona erer. Tehcire tabi tutulanlar Suriye’de Deyr-i Zor’a sevk edilmiştir. Uygulama sırasında Ermenilerin para ve mal varlıklarının muhafazası için Dâhiliye Nezaretinden gelen emir gereği Emval-i Metruke Komisyonu kurularak Ermenilerin para ve mal varlıklarına zarar gelmemesi için bu komisyon tarafından kaydedilerek muhafaza altına alınmıştır.

Tehcir başlamadan önce Yozgat ve Boğazlıyan da Ermeni çetelerinin silahlandıkları her yerde olduğu gibi isyana ve savunmasız Türk halkına saldırıya hazırlandıkları anlaşılmıştır. Tehcirin başladığı olaylar baş göstermeye başlanmış Ermeni köylerinde yapılan aramalarda çok sayıda silah mühimmat ele geçirilmiştir. Tehcirin başlamasıyla isyana dönüşen bu olaylar askerler ve ermeni çeteleri arasında çatışmalara dönüşmüştür. Kayseri’den askeri kuvvet talep edilerek sükûneti sağlamaya çalışılmıştır. 18 Ağustos 1915 de Yozgat Mutasarrıfının görevden alınmasının üzerine Kemal Bey bu göreve de vekâlet etmiştir.

Kemal Beyi yargılayan 1. Mahkeme Heyetinde İstanbul Divanı Harp 16 Aralık 1918’de kurulmuştur. Başkanlığına Mahmud Hayret Paşa getirilirken üyeler ise cihet-i askeriyeden Usturuma Kolordusu Kumandanlığından Mütekaid Mirliva Ali Nadir ve Mülga Nizamiye Yirmiyedinci Fırka kumandanlığından Müteakid MirlivaSüleymaniyeli Mustafa Paşa ve ciheti adliyeden vezaif-i asliyelerine olan irtibatları baki kalmak üzere Dersaadet İstinaf mahkemesi azalarından Şevket ve Artin Musdicyan ve Müdde-i Umumiliğine Mahkeme- i Temyiz baş muavini Nihad ve müstentiklerine Moiz Zeki, Misak Magaryan, Nazif ve Dersaadet Bidayet mahkemesi azalarından Abdüssemed efendiler tayin olmuştur. Bir süre sonra Nihad ve Nazif Beyler bu görevlerinden istifa etmişlerdir. Yerlerine Beyoğlu bidayet mahkemesi azası sorgu hâkimi Sami muavinliğine ise Dimitri Efendi getirilmiştir. Bunlardan Ali Nadir İzmir’i Yunanlılara kolayca teslim etmiş, Mustafa Paşa ise Mustafa Kemal AtaTürk ve arkadaşlarına idam kararı veren mahkemenin başkanıdır. 19 Mart 1919 da başkanlıktan Ali Fevzi Paşa istifa etmiş yerine Nemrut lakaplı Kürt Mustafa Paşa getirilmiştir.
Ondan sonra, nereden çıktıkları bilinmeyen bir sürü şahit, Kemal Bey'in yaptıklarını bir bir sayıp dökmeye başlamışlardı. Şahitlerin çoğu komitacıydı. Başka komitacılar da, İstanbul'da buldukları küçük Ermeni çocuklarını dahi mahkemeye getiriyor, şahit olarak dinletiyorlardı. Mahkeme heyeti, bunların hepsini sabırla ve dikkatle dinliyordu.

Azgın bir iftira kasırgasının orta yerinde yapayalnız kalmış olan Kemal Bey, kendisini uzun uzun savunmaya bile lüzum görmüyordu:

Hepsi yalandır, diyordu, hepsi uydurmadır. Reis Paşa, ben ne bunların dedikleri Keller (şimdiki Yenipazar) köyüne gittim, ne de oradan geçtim. Burada vuku bulduğunu söyledikleri cinayetlerden de haberim yok. Hele, parmaktan çıkmayan yüzüğü almak için kol kesmek? Rica ederim, bu vahşeti kim yapar? Bu derece kötü işi yapacak bir insan tasavvur edemiyorum. Esasen hiçbirini ispat edemezler. Çünkü hepsi iftiradan ibarettir. Benim haberim olmadan bir şey olmuşsa bilmem. Fakat bana bu ana kadar bu konuda hiçbir şikâyetçi gelmemiştir. İlk defa burada, mahkeme huzurunda bu şikâyetlerle dava vekili Sadeddin Ferid Bey'in müdafaasından sonra söz Kemal Bey'e veriliyordu:

Ermeniler tarafından öldürülen dindaşlarımın ve soydaşlarımın matemi Müslümanların yüreklerini sızlattığı ve her gün gelen kara haberlerin halkı tahrik etmekten geri kalmadığı malumdur. Ermeniler ise Rus ordularının kâh önüne geçerek, kâh arkasında kalarak, ekseriya memleketin asker kuvvetinden mahrum kalmasına güvenerek facialar meydana getirmekten çekinmiyorlardı. İddia edildiği gibi, Yozgat vilayeti dâhilinden sevk edilen bazı Ermeni muhacir kafilelerine, Ermenilerin Müslümanlara reva gördükleri fecaate şahit olmuş bazı asker kaçaklarının tecavüzü ihtimal dâhilindedir.

Ancak, savaşta yenilişimizin aleyhimizde meydana getirdiği hezeyanı durdurmak maksadıyla, iddia makamının da isteği üzere, kurbanlar verilmesi bir siyaset icabı sayılıyorsa, bu kurban ben olamam. Siz kurban seçmekle değil, ancak hak ve adaletle hüküm vermek vicdanî görevi taşıyan bir yüksek heyetsiniz. Mutlaka kurban aranıyorsa herhalde, bütün bu işlerin tertipçisi ve idarecisi olarak benim gibi küçük bir memur bulunacak değildir."

Yerine de "Nemrut" lakabı ile tanınmış Kürt Mustafa Paşa tayin olunuyordu.

Mahkeme, artık mahkeme olmaktan çıkıyor, önceden verilen bir emrin yerine getirilmesine memur bir heyet halini alıyordu.

Kemal Bey, Nemrut Mustafa Paşa'ya da:

Ben emir aldım, diyordu, bir memur aldığı emre itaatle mükelleftir. Ben sürgün olarak kasabadan çıkarılanlara en insanî harekette bulundum. Nitekim şimdi de hiçbir vicdan azabı duymuyorum.

Gerçekten, idam kararı önceden hazırlanmıştı bile. Mahkeme sona erer ermez, hazır olan karar, tasdik edilmek üzere Saraya gönderildi. Ancak Padişahın bu hususta tereddüt göstermesinden kuşkulananlar vardı. Bunlar Dâhiliye Nazırı Mehmet Ali Bey, Adliye Müsteşarı ve İngiliz Muhibleri Cemiyetinin Reisi Said Molla idi. Bu iki adam; Damad Ferid Paşa'yı alelacele saraya gönderdiler.

Sultan Vahideddin, kararın tasdiki için Şeyhülislamdan fetva istedi. Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi, "Kemal Bey hakkında istenilen fetva değildir. 'Kazaya' aittir, benim ise kazaya yetkim yoktur" mütalaasında bulunarak fetva vermekten kaçındı. Padişah ısrar edince, umumî mahiyette "Bir Müslümanın, Müslüman olmayan birini öldürmesi halinde idama cevaz verildiği, ancak bu hükmün verilmesi için, öldürülenin yaralayıcı bir aletle yaralanması ve ölmesinin, bunun üzerine mirasçılarının "kısas" istemelerinin şart olduğu"nu bildirdi. Fakat Padişahı tatmin için bir not eklemeyi de ihmal etmedi. Bu notta, Divanı Harbi Örfî tarafından ölüme mahkûm edilen Kemal Beyin muhakemesi hak ve adalete uygun yapılmış olduğu takdirde, idam hükmünün muvafık bulunduğu, açıklanıyordu.

Bu fetva Sarayı tatmin etti. İrade hazırlandı, imzalandı. İdam için gerekli tedbirler alındı, hazırlıklar yapıldı. Sehpa kuruldu. Kemal Beyin olup bitenden haberi yoktu. Bekir Ağa Bölüğü'nde, tutuklu arkadaşlarıyla oturmuş, konuşuyordu. Birden dışarı çağırdılar ve hemen yakalayıp Beyazıt Meydanı'na çıkardılar.

Ermeni komitacıları, mahkemeyi ve infaz için harcanan gayretleri adım adım takip ediyorlardı. İstanbul'un çeşitli semtlerinden pek çok serseri Ermeni’yi meydana toplamışlardı.
Meydanda olduğu kadar, yollarda ve meydana bakan damlarda da mahşerî bir kalabalık vardı. İdam sehpası, o zaman Harbiye Nezaretinin girişi olan, daha sonraları uzun yıllar rektörlük makamı olarak kullanılacak küçük binanın önüne kurulmuş, etrafı jandarma ve polis kordonu altına alınmıştı. İngiliz ve Fransız askerî birlikleri de binanın önünde duruyorlardı.

Bir zafer takı gibi süslü Harbiye Nezareti kapısından çıkan bir müfreze süngülü askerin ortasında Kemal Bey geliyordu. Son sözü soruldu. O zaman, Kemal Bey, halka hitap etti:

Sevgili vatandaşlarım! Ben bir Türk memuruyum. Aldığım emri yerine getirdim. Vazifemi yaptığıma vicdanım emindir. Sizlere yemin ederim ki ben masumum, son sözüm bugün de budur, yarın da budur. Ecnebi devletlere yaranmak için beni asıyorlar. Eğer adalet buna diyorlarsa, kahrolsun böyle adalet'

Kemal Bey'in üzerinden çıkan vasiyeti tarihe bir belge olarak kalacaktır:

"Merhum sevgili oğlum Adnan'ın metfun bulunduğu Kadıköy Kuşdili çayındaki kabristanda yavrumun yanında gömülmemi diliyorum. Teyzem ve kardeşim Kadıköy’ünde sakindirler. Teyzemin adresi Mühürdar caddesinde 67 numaralı hanededir. Adı İsmet Hanım'dır. Defin masrafı teyzeme tevdi" buyrulmalıdır. Kabir taşım, hamiyetli Türk ve Müslüman kardeşlerim tarafından dikilmeli ve üstüne şöyle yazılmalıdır: Millet ve memleket uğrunda şehid olan Boğazlıyan Kaymakamı Kemal'in ruhuna Fatiha!.. Perişan zevcem Hatice'ye, yavrularım Müzehher ve Müşerrefe muavenet edilmesini, yavrularımın tahsil ve terbiyesine ihtimam buyrulmasını vatandaşlarımdan beklerim."

"Babam, Karamürsel aşar memuru’l-sabıka Arif Bey de acizdir. Kardeşim Münir de kimsesizdir. Bunlara da mu'âvenet olunursa memnun olurum. Türk milleti ebediyyen yaşayacak, Müslümanlık asla zeval bulmayacaktır. Allah millet ve memlekete zeval vermesin. Ferdler ölür, millet yaşar, inşallah Türk milleti ebediyyete kadar yaşayacaktır".

30 Mart 1335
Boğazlıyan Kaymakam-ı sabıkı Kemal.

0 gece, köşe başlarını İngiliz ve Fransız askerlerinin makineli tüfeklerle tuttuğu İstanbul'un üzerine inen karanlık perde, Türklük namına utanç verici, felaket dolu bir güne son veriyordu. Tarihe kara bir leke olarak not düşülüyordu.

İhtişamlı bi avare
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey
« Posted on: Mart 28, 2024, 09:33:28 ÖS »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey e-book, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey programı, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey oyunları, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey e-kitap, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey download, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey hikayeleri, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey resimleri, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey haberleri, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey yükle, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey videosu, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey şarkı sözleri, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey msn, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey hileleri, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey scripti, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey filmi, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey ödevleri, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey yemek tarifleri, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey driverları, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey smf, Milli Şehit Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey gsm
Yanıtla #1
« : Ağustos 19, 2009, 05:22:26 ÖÖ »
Avatar Yok

By.TuRuT
*
Üye No : 773
Nerden : Rize
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 19239
Mesaj Sayısı : 48 228
Karizma = 65220


Tarih Dersinde Görmüşdük , Teşekkürler.

İstek & Öneri ve Şikayetlerinizi: WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
Adresine İletebiliriniz.
Yanıtla #2
« : Ağustos 19, 2009, 10:46:42 ÖÖ »
Avatar Yok

yalnısslık
Üye No : 0
Nerden :
Konu Sayısı : 750
Mesaj Sayısı :
Karizma = 0

Sağol Cem
Yanıtla #3
« : Eylül 07, 2009, 12:02:31 ÖS »

Asi_Türk
*
Üye No : 10144
Yaş : 34
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 8
Mesaj Sayısı : 367
Karizma = 21


ALLAH rahmet eylesi ruhu şad olsun inşallah...

yüreğime gömüyorum tüm arzularımı seni her hatırladığımda.....
Yanıtla #4
« : Eylül 11, 2009, 05:10:18 ÖS »
Avatar Yok

Salvatore
*
Üye No : 20592
Nerden : Sinop
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 927
Mesaj Sayısı : 12 206
Karizma = 20483


Sağol.
Yanıtla #5
« : Eylül 11, 2009, 05:40:47 ÖS »

StyLeLife[Rap]
*
Üye No : 24582
Nerden : Ankara
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 815
Mesaj Sayısı : 7 812
Karizma = 19646


Sağol. Cem ...

чusuf  '-Pınarcı    >> 


Sevginin göstergesi ilgidir , ilgi yoksa yakışan Silgidir (;
 
Yanıtla #6
« : Temmuz 28, 2011, 10:17:17 ÖÖ »

EmpaThy
*
Üye No : 79937
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 167
Mesaj Sayısı : 2 272
Karizma = 30


TeşekkürLer, emeğine sağLık.
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  



Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular