" Martı Yayınları " Sponsorluğunda Yapılacak Olan Çekilişimiz Hakkında..

Homeros, dikişleri ve hunisi durduğu sürece, Scarlett ve Vashti'den uzak tutulmak zorundaydı. Onları ayrı tutacak bu lojistik projesini pratiğe dökmek -hem Homeros'a yeni yuvasını tanıyabilmesi için bolca zaman ve alan tanıyarak hem de Vashti ve Scarlett'e adil bir şekilde özgürlük sağlayarak ve sırf yeni bir kedi yavrusu geldi diye, birdenbire onları sevmekten vazgeçmediğime onları temin ederek- teoride kulağa geldiğinden çok daha zor bir işti. Melissa evde olduğu zamanlarda, Homeros'u onunla birlikte Melissa'nın odasına kilitleyip, Scarlett ve Vashti'ye özgürlük sağlıyordum. Homeros ya da Melissa ya da her ikisi de hapsedilmek konusunda sabırlarını yitirmeye başladıklarında, Scarlett ve Vashti 'yi benim yatak odama tıkıştırıp, Homeros 'u evin içine salıyordum. Eğer yatma saati gelmiş ve Scarlett ile Vashti hala benim odamdaysa, Homeros'un benimle yatabilmesi için, onlara çobanlık edip, odamdan çıkarıyordum.

Günler geçtikçe, kendimi Fransız romantik komedilerindeki çapkın koca gibi hissetmeye başlamıştım. Mütemadiyen açılıp kapanan yatak odası kapıları ve karısıyla kız arkadaşı birbirlerine rastlamasın diye elinden gelen her şeyi yapan bir koca. Sadede gelecek olursam, yatak odamın kapısı her gıcırdadığında, Scarlett ve Vashti'nin nefret dolu bakışlarına maruz kalıyordum. Biliyoruz... Biliyoruz... Diğer odada...

Bu durum, henüz bir yaşından biraz büyük Vashti için, Scarlett için olduğundan çok daha zordu. Vashti, cana yakın bir kediydi ve insanların, özellikle de benim etrafımda olmaktan hoşlanırdı. Adımlarımı hiçbir zaman Homeros kadar yakından takip etmemiş olsa da, Homeros gelene kadar, beni odadan odaya takip eder ve her gece başımın üzerinde, yastığa kıvrılarak uyurdu. Bir haftadan uzun zamandır, benden bu kadar ayrı kaldığı için, artık ayırt edilir derecede huysuz olmuştu.

Scarlett her zaman, yalnızlığı seven bir kediden fazlası olmuştu. İki yaşındaydı ve kedileri sevmeyen insanların deyimiyle, soğuk, anti-sosyal denebilecek derecede bağımsız ve benim dışımda herhangi biri ona dokunmaya, onu sevmeye ya da ona yanaşmaya kalkarsa, tart hamuru kadar sertti. Zavallı Scarlett'in, bu anlamda ciddi bir halkla ilişkiler problemi vardı. Şu anda Califomia' da yaşayan ve kendine ait iki kedisi bulunan, en yakın arkadaşım Andrea bile, onun için "o sefil kedi" demeyi münasip bulmuştu.

Onunla olan ilişkimizi savunurken sarf ettiğim sözler, kulağıma, adi erkek arkadaşını savunan bir kızın sesi gibi geliyordu; Onun gerçekten nasıl biri olduğunu bilmiyorsun! Biz başbaşayken, ne kadar tatlı olduğunu bilmiyorsun! Bu doğruydu. Hararetli kağıt topu kovalamaca ya da saklambaç oyunlarımız sırasında, o ve ben teke tekken, Scarlett fazlasıyla sevgi dolu, sonsuz kucaklama ve mırlama kapasitesi olan bir kediydi. Aynı zamanda Scarlett, Vashti ile oynayarak -seçici kurallarla ve kendi istediği zamanlarda büyümüştü. Çoğunlukla kendi eşyalarıyla baş başa bırakılmaktan memnundu aslında. Homeros etraftayken sürekli kilitlenmek, onu üzüyor sayılmazdı; asıl itibarını zedeliyor, onu gücendiriyordu: Sanki o süprüntüyle bir araya gelmeyi ben çok istiyorum da.

Bu ayrı tutma uygulamasının en zor yanı, Homeros 'u sabahları işe giderken banyoma kilitlememdi, çünkü diğer iki kedimle, kimsenin gözetimi olmaksızın yalnız kalırsa, dikişlerinin başına bir şey gelebilirdi. Onu içeri koyduğum an inlemeye başlardı. İsteği dışında bir yere kapatılmaktan şikayet eden, yüksek sesli bir miyavlama değildi çıkardığı. Bunlar, salt dehşet ve korkuyu tadan bir hayvanın, iç parçalayan, korkunç çığlıklarıydı. Cesur bir hayvan olmasına karşın, yalnız kalmak Homeros 'un tahammül sınırının ötesine geçen bir korkusuydu. Aslında bu durum çok normaldi, çünkü Homeros, teknik olarak kör olduğunu bilmiyor olsa da, içgüdüleri ona en savunmasız yanının, bir şeyin ya da birisinin ona sessizce yanaşıp, gafil avlayabileceği olduğunu söylüyordu. Ve aynı içgüdü ona, etrafı insanlarla ya da başka kedilerle çevriliyken, o şeyin ona sinsice yaklaşmasının çok daha zor olacağını söylüyordu. Bu sebeple yalnız olmak, Homeros'un bakış açısıyla, tabiata aykırı bir durumdu. Sırf yanında benim kokuma benzer bir şey olsun diye, eski kıyafetlerimden, onun için yaptığım yuva ve banyoya koyduğum radyoda ayarladığım ulusal halk radyosu -içinde insan sesi olan radyo kanalları arasından, bana en rahatlatıcı görünen bu kanaldı- bile, bu korkusunu dindirmiyordu.

Banyodan gelen çığlıklarını dinlerken, onu dışarı çıkarmamak için her zerrem irade gücüme sahip olmaya çalışıyordu. İçimden gelen dürtü, kapıyı açmak, uçarak odadan içeri girmek, onu kapıp kollarıma almak ve yanında olduğum sürece, başına hiç ama hiçbir kötü şeyin gelmesine izin vermeyeceğimi ona hissettirmekti. Bu korkuyu içine düşürenin ne olduğunu anlamaya çalışmak, birileri tarafından bulunup veterinerime teslim edilene kadar, sokaklarda kör ve savunmasız bir biçimde, başından neler geçtiğini düşünmek beni gecelerce uyanık tutuyordu ve onu göğsüme çok daha sıkı bastırıp, yüzümü tüylerinin sıcaklığına gömüyordum.

Gwen Cooper - Sevgi Bağı

Benzer Konular
	Konu Başlığı	Başlatan	Yanıtlar	Görüntü	Son Mesaj
	" Kahve Yayınları " Sponsorluğunda Yapılacak Olan Çekilişimiz Yakında.. Yarışma Sonuçları.	Bendis	4	1724	Şubat 27, 2015, 12:29:20 ÖS Gönderen : leyla_yy
	" Bilal Özbay Ve Akis Kitap " Sponsorluğunda Yapılacak Olan Çekilişimiz Hakkında « 1 2 3 4 5 » Yarışma Sonuçları.	Bendis	40	8723	Şubat 16, 2015, 10:42:20 ÖÖ Gönderen : Bendis
	" Yarim - Enes Karademir" Sponsorluğunda Yapılacak Olan Çekilişimiz Hakkında « 1 2 3 4 » Yarışma Sonuçları.	Bendis	36	6050	Şubat 08, 2015, 03:51:28 ÖS Gönderen : Bendis
	" Orkinos Yayınları " Sponsorluğunda Yapılacak Olan Çekilişimiz Hakkında.. « 1 2 3 » Yarışma Sonuçları.	Bendis	23	5002	Şubat 10, 2015, 11:54:33 ÖS Gönderen : Bendis
	" Ephesus Yayınları " Sponsorluğunda Yapılacak Olan Çekilişimiz Hakkında.. « 1 2 3 4 » Yarışma Sonuçları.	Bendis	31	7082	Şubat 10, 2015, 11:45:45 ÖS Gönderen : Bendis