Manevi ilimler dini ilimlerdir: bütün ilimleri bilmek mümkün olmadığına göre en mühimini öğrenmeye caba harcamak en önemlisi ve en yükseğiyle ilgilenmek lazımdır. Çünkü insanlar dini ilmi bilmekle doğru yolu bulurlar ve onu bilmemekle de doğru yoldan saparlar.

Hz. Ali (ra) den rivayetle:

İlim Çin’de dahi olsa arayınız. Çünkü ilim talebi her müslüman erkek ve kadına farzdır.’ buyrulmaktadır.
Dolayısıyla burada kastedilen ilim, dünya ve ahiret mutluluğunu sağlayacak olan Allah (cc) kelamıdır. Çünkü hakiki ilim marifetullahdır.
Ayeti kerimede: Allah içinizden; iman etmiş olanlarla, kendilerine ilim verilmiş olanların derecelerini arttırır.(58\11)buyrulur.


Rasulullah sav şöyle buyurmuştur:
İlim öğrenin zira Allah için ilim öğrenmek Allah korkusu verir.
İlim talebi ve tahsili ise manevi cihaddır.
İlim, helal ve haramın yollarını gösteren işaret ve cennetliklerin yollarındaki kandillerdir.
Melekler ilim öğrenenlerin sohbetlerine katılmak isterler ve kanatlarıyla onları okşarlar, kanatlarını onların ayakları altına sererler.
Yaş ve kuru, denizde yaşayan balıklar ve diğer haşereler, karada yaşayan yırtıcı hayvanlarla diğer canlılar hep onların bağışlanmasını dilerler. Çünkü ilim kalpleri cehaletten kurtararak onlara hayat verir. Gözleri karanlıklardan kurtaran kandillerdir. Kul ilmiyle iyi insanların rütbelerine, dünya ve ahirette de yüksek derecelere ulaşır.
İlim öğrenirken düşünmek oruç sevabına eşittir.
Allah (cc), ayakkabılarını, mesh ve elbiselerini ilim yolunda giyen her kulun günahlarını evinin eşiğinden adımını atar atmaz bağışlar.
İlim öğrenirken ölen bir kimse şehit olur.
Kıyamet gününde üç sınıf insan şefaat edebilecektir: Peygamberler, ilim sahibi olanlar ve şehitler.(İbn Mâce)
Hz. Ömer şöyle demiştir: 'Ey insanlar! İlmi talep edip, öğrenin. Çünkü Allah'ın çok sevdiği bir elbise vardır ve o elbiseyi ilmi arayan ve aradığını bulan kimselere giydirir. Allah'ın giydirmiş olduğu o elbiseyi giyen kimse, o elbise sırtında iken ne günah işlerse işlesin Allah Teâlâ, sevdiği elbiseyi sırtından almamak için o kimseye üç kere tövbe etmesi için teklifte bulunur. Günah yolunda ölüme kadar devam etse bile, o elbise sırtındayken o kimse için hiçbir zaman günahlardan dönme yolu kapanmış değildir...'
Kıyamet gününde Allah Teâlâ bütün kullarını diriltip mahşere getirdikten sonra, âlimleri de diriltip getirir ve onlara hitaben şöyle buyurur: 'Ey âlimler zümresi! Sizi iyi bildiğim için size ilim sıfatımı emanet ettim. Size ilmimi sizleri azaba uğratmak için vermedim. O halde nimetlere koşun; zira hepinizi affettim'. Taberânî, (Ebu Musa'dan)
İşte bu müjdelerden anlaşılıyor ki; Manevi ilimlerin her birisi birer mücevherat kıymetindedir ve her yönüyle insanı bütün yaratılmışlardan üstün kılar. Bu manevi ilmin beraberinde getirdiği sonsuz nimetleri görüp de bu ilme karşı lakayt kalmak mümkün