|
|
|
MADDE NEDİR? Bu soru bugün size sorulduğunda ne kadar ezber de olsa bir yanıtı mutlaka vardır. Maddenin ne olduğu ile ilgili sorunun yanıtı sandığınız gibi hiçte kolay verilmemiştir. Bunun için kısaca bilim tarihine birlikte bakalım. M.Ö. 5. yy'ın başlarında Sicilya'da doğmuş olan Empedokles'e göre fiziksel nesneler, dört farklı kök elemanın değişik oranlarda bir araya gelmesinden oluşurlar. Bunlar toprak, su, hava ve ateştir. Bu çokçu ( - plüraist - ) görüş, İyonyalı filozofların tek bir arkeden hareket etmeden anlayışının evrimleşmiş biçimidir. Bu görüş aynı zamanda, Parmenides'in koyduğu engelin yanından geçilebilmesine imkan vermektedir. Çünkü dört kök eleman sabittir. Değişen sadece oranlarıdır. Fiziksel nesneler kök elemanların farklı oranlarda bir araya gelmesiyle oluşurlar. Eski adıyla Klazomenai'de yani İzmir - Urla yakınında Güladası'nda ( Gökberk 1974, s. 43 ) doğmuş olan Anaksagoras, fiziksel nesneler dört elemandan değil, son derece küçük ve sayıca sonsuz olan elemanların bir araya gelmesi sayesinde ortaya çıkarlar. Sayıca sonsuz olmaları, son derece küçük olmalarından kaynaklanmaktadır... Bizim bugün yukarıdaki tartışmaları yapmamız gerekmiyor... Modern bilim maddenin en küçük yapı taşının atomlar olduğunu bize şüphe bırakmayacak şekilde açıklıyor. Maddeler atomlardan, atomlarda; elektron, proton ve nötronlardan oluşuyorlar. Buradan yola çıkarak madde için evrendeki her şey diyebilir miyiz? Taş, toprak, ağaç, ay, saman yolunu oluşturan gök cisimleri........ Biz insanlar, hayvanlar, acaba birer madde miyiz? Atomlardan oluşuyorsak evet bizde birer maddeyiz. O zaman ; '' her şey maddedir '' diyebiliriz. Şimdi birlikte bir kaç tane tanıdığımız, günlük yaşamda kullandığımız madde adını sıralamaya çalışalım. * Demir * Bakır * Tahta * Kalem * Masa * Cıva * Dolap * Hava * Karbon dioksit * Su * Petrol, diye bu listeyi uzatabiliriz. Bunların hepsi maddedir, diyebiliriz. Bir soru sormak istiyorum, yukarıda yazdığımız kalem, masa, dolap acaba neden yapılmış olabilirler? Metal olabilecekleri gibi, tahta ya da plastikte olabilirler. Bunların yapıldığı malzemeler için madde diyebiliriz ancak kalem, masa ve dolap için cisim demek zorundayız. Çünkü bunlar maddelerin şekillendirilmiş durumlarıdır. alıntıdır. MADDENİN ÖZELİKLERİ
SAF MADDELER
ELEMENTLER
- Metaller - Ametaller - Soygazlar BİLEŞİKLER
- Asitler - Bazlar - Tuzlar - Oksitler
KARIŞIMLAR
HOMOJEN KARIŞIM (Çözeltiler)
- İyonal çözelti - Moleküler çözelti
HETEROJEN KARIŞIM
- Emülsiyon - Süspansiyon
Fiziksel özellikler
Maddenin bir başka maddeye dönüşmeksizin gözlenebilen ve ölçülebilen dış görünüşü ile ilgili özellikleridir.
Maddenin rengi, kokusu, tadı, çözünürlüğü, sertliği, hacmi, ısı ve elektrik iletkenliği, katı, sıvı, gaz hâlleri, erime noktası, kaynama noktası fiziksel özelliklerdir.
Kimyasal özellikleri
Maddenin reaksiyon verebilme veya başka maddeler ile birleşerek yeni madde oluşturabilme kapasitesidir.
Bir maddenin başka madde ile etkileşmesi veya etkileşmemesi, onun kimyasal yapısı ile ilgili özelliklerdendir.
Yanıcı olup olmaması, asidik ya da bazik olması, suyla reaksiyona girip girmemesi kimyasal özelliklere örnek verilebilir.
Radyoaktif özellikler
Bazı maddeler kendiliğinden ışın yayar. Bu özelliği yapısında bulunduran elementlere radyo aktif elementler denir. Uranyum,radyum,toryum gibi elementler radyoaktiftir.
MADDENİN ORTAK VE AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ
Maddenin ortak özellikleri
Maddenin kütle, hacim ve eylemsizlik olmak üzere üç tane ortak özelliği vardır. Maddenin uzayda kapladığı yer, hacim olarak ifade edilir.
Kütle, madde miktarının bir ölçüsüdür, terazi ile ölçülür.
Ağırlık, bir cismin üzerine yerkürenin uyguladığı çekim kuvvetidir.
Maddenin ayırt edici özellikleri
İki maddenin aynı ya da farklı maddeden mi yapıldığını anlamak için birtakım özellikleri araştırmak gerekir. Bunlar maddenin ayırt edici özellikleridir. Maddenin ayırt edici özellikleri şekle, biçime ve miktara bağlı olmayıp, maddenin cinsine bağlıdır.
1) Öz kütle (yoğunluk) 2) Erime noktası ve kaynama noktası 3) Çözünürlük 4) Sıcaklıkla genleşme 5) Esneklik 6) İletkenlik
MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ
ÖZKÜTLE (YOĞUNLUK)
Maddelerin 1 cm3'ünün gram cinsinden kütlesine öz kütle denir. Öz kütle (d) ile gösterilir. Kütle (m) ve hacim (V) arasında d=m/v bağıntısı vardır. Özkütlenin birimi g/cm3 dür. Saf maddelerin (element ve bileşik) özkütleleri sabittir. Karışımların öz kütleleri ise sabit değildir. Bir maddenin özkütlesinden söz ederken sabit bir sıcaklıktaki özkütlesinden söz edilmelidir. Sıcaklık değiştiğinde maddenin hacmi değişeceğinden özkütlesi de değişir. Özellikle gazlardaki değişiklik daha belirgindir. Özkütle, maddenin karakteristik özelliği olmasına rağmen yalnız özkütlesi bilinen bir maddenin hangi madde olduğu anlaşılamayabilir. Bir maddenin hangi madde olduğunun anlaşılabilmesi için birden fazla ayırt edici özelliğinin incelenmesi gerekir.
Madde Özkütle
Altın 19,30 Kurşun 11,30 Bakır 8,92 Demir 7,86 Alimünyum 2,70 Su 1,00 Zeytinyağı 0,910 Etilalkol 0,780
Çoğu zaman maddenin diğer ayırt edici özellikleri de yalnız başına maddeleri tanımaya yetmeyebilir.
Buna göre, bir maddenin hangi madde olduğunun anlaşılabilmesi için birden fazla özelliğinin incelenmesi gerekir.
ERİME VE KAYNAMA NOKTASI
Maddenin katı, sıvı ve gaz hallerinden diğerine geçmesine hal değişimi denir. Erime, donma, kaynama ve yoğunlaşma birer hal değişimi olayıdır.
Hal değişmesi olaylarında madde ısı alır yada verir.
ERİME NOKTASI
Katı maddelerin ısıtıldığında sıvı hâle geçtiği sıcaklıktır. Saf maddeler erime sıcaklığı yada erime noktası denilen belli bir sıcaklık derecesinde erir. Erime sıcaklığı maddelerin ayırt edici bir özelliğidir. Örneğin buz, 0°C de, demir ise 1535 °C de erir. Bir maddenin donma noktası, erime noktasına eşittir.
KAYNAMA NOKTASI
Isıtılan bir sıvının gaz fazına geçtiği sıcaklıktır. Kaynama sırasında sıvının buhar basıncı açık hava basıncına eşittir.
Saf bir maddenin erime noktası ve donma noktası aynı sıcaklıktır.
Katı ve sıvının azlığı yada çokluğu erime ve kaynama noktasını değiştirmez. Ayırt edici olan bu özellikler miktara bağlı değildir. Maddenin azlığı yada çokluğu alınan ya da verilen ısı miktarını etkiler
Su-alkol karışımının ısıtılması
Karışım ısıtıldığında kaynama noktası düşük olan alkol önce buharlaşırken, kaynama noktası alkolden yüksek olan su daha sonra hâl değiştirir.
Tuzlu suyun ısıtılması
Çözeltilerin kaynama noktası saf maddenin (çözücünün) kaynama noktasından daha büyüktür.
Saf su 100°C'de kaynar. Tuzlu su 100°C' nin üzerinde bir sıcaklıkta kaynar.
Saf maddelerde kaynama sırasında sıcaklık sabit kalırken tuzlu suyun kaynaması sırasında sıcaklık devamlı artar. Bu sıcaklık artışı çözelti doygun hâle gelinceye kadar devam eder.
Maddenin erime ve kaynama noktasına ortamın basıncı ve maddenin safsızlığı etki eder.
ÇÖZÜNÜRLÜK
Bir maddenin başka bir madde içinde gözle görülemeyecek kadar küçük parçacılar halinde dağılarak; her yerinde aynı özellikleri taşıyan bir karışım oluşturması olayına çözünme denir.
Başka bir madde içinde dağılan maddeye çözünen, çözünmeyi sağlayan maddeye çözücü elde edilen karışıma çözelti denir.
Doymuş çözeltideki 100 gram suda çözünmüş olan madde miktarı, o maddenin o sıcaklıktaki çözünürlüğüdür.
Çözünürlük, çözücünün cinsine, çözünenin cinsine, sıcaklık, basınç ve ortak iyonun varlığına bağlıdır.
Sıcaklığın değiştirilmesi maddelerin çözünürlüğünü değiştirir. Genellikle sıcaklığın artırılması ile katılarda çözünürlük artarken gazlarda azalır.
SICAKLIKLA GENLEŞME
Genleşme, ısıtılan cisimlerin, boyunda, yüzeyinde veya hacmindeki değişmedir.
Genleşme katı ve sıvılar için ayırt edici bir özelliktir. Her katı ve sıvının farklı bir genleşme katsayısı vardır.
Aynı şartlarda eşit hacimdeki iki gaz örneği özdeş ısıtıcılarda aynı sürede ısıtıldıklarında hacimleri eşit miktarda artar. Bütün gazların genleşme katsayısı aynıdır.
ESNEKLİK
Esneklik yalnız katılar için ayırt edici bir özelliktir. Sıvı ve gaz maddelerin esneme özellikleri yoktur.
İLETKENLİK
Üzerinden geçen elektrik akımına karşı maddelerin gösterdiği kolaylık iletkenliktir. Bir madde elektrik akımına karşı ne kadar az direnç gösterirse o kadar iyi iletkendir. Maddelerdeki elektrik akımı iletkenliği elektronların hareketi ve iyonların hareketi ile ilgilidir.
Elementlerden metaller elektrik akımını iletir, ametaller iletmez.
İyonik bağlı katı kristaller elektrik akımını iletmezler. Bunlar sıvı hâlde ve sulu çözelti hâlinde elektrik akımını iletirler.
Bazı maddeler ısıyı iyi ilettiği halde bazıları iyi iletemez. Metaller, diğer maddelere göre ısıyı çok iyi iletirler. Ancak metallerinde kendi aralarında ısı iletkenlikleri birbirlerinden farklıdır
|