0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: Kinetik Sanat  (Okunma Sayısı: 694 Kere Okundu.)
« : Ocak 26, 2010, 01:34:51 ÖÖ »
Avatar Yok

.By.pisLick.*
*
Üye No : 28021
Nerden : Tekirdağ
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 1669
Mesaj Sayısı : 4 572
Karizma = 23665



Kinetik Sanat
Hareket olaylarını inceleyen bilim dalıdır. 20. yy.’da Amerika’da doğmuş olan Op’art duran ya da hareket halinde bulunan objelerin retina ile algılanması olayı denemelerini konu edinen bir sanat türüdür. Optik deyimi hareket olayını da kapsamaktadır. Böylece kinetik-optik deyimi birbirine yakın anlamda kullanılmaktadır. Kinetik sanat büyük ölçüde optik özellik göstermektedir.

Önceleri fizik ve kimya dallarında hareketle ilgili olayları tanımlamak için kullanılan kinetik sözcüğü 1945’ten sonra sanatçıları ilgilendirmeye başlamış, ışık ve hareket, plastik ve görsel sanatların tasvirinde estetik öğeler ve ifade araçları olmuştur. 1960’ta kinetik, sanat kronolojisinin yayınlanışıyla sanat dilinde yer etmiştir.

Arkaik sanatların hareketsiz, blok gibi görünen heykelleri zamanla ve sanat anlayışlarına göre hareketlendirilmiş, barak sanat aşamasında hareket ve ışık temel sanatsal ifade öğeleri sayılmıştır. Bernini’nin Apollon ve Daphne, Prosperina’nın kaçırılması, daha sonraları Carheaux’un La Danse’i, Rude’ün Marseillaise gurup heykellerinde hareket, ifadenin tümüyle bütünleyici elemanları olarak değerlendirilmiştir. Fütürist resim ve heykel sanatçısı Baccioni tümüyle hareket algısı veren mekanda tek fom sürekliliği adlı bronz heykelini, hareket olayını somutlaştırmak için yapmıştır.

Bauhaus, Rus Konstrüktivistleri, De Stilj hareketi ve daha yakın dönemlerden Alexandre Calder bu akımın kaynağını oluşturmaktadır. Kinetik sanat ilk kez konstrüktivistlerce ortaya atılmış ve bu sanat düşüncesini Pevsner ve Gabo kardeşler manifestolarında şöyle savunuyorlardı. “Sanatın Mısır’dan gelme bin yıllık yanılgısından, sadece statik ritimlerden oluşabileceği yanılgısından kendimizi kurtarmalıyız. Çağımızın duyarlılığının ana biçimi olarak, sanatın en önemli unsurlarının kinetik ritimler olduğunu bildiriyoruz.” İlk kinetik heykel bu anlayışla 1920’de N. Gabo tarafından yapılan “kinetik heykel: Yükselen ve Duran Dalga” dır.

1930 öncesi kinetik sanat özellikleri sayıca çok azdır. “GELECEKÇİLİK” akımı sanatçıları dinamik harekete dayalı bazı yapıtlar üretmiş, BALLA ve Fortunata Depero (1892-1960) dönen, dağılan, dönüşen, yok olan ve yeniden görünen üç boyutlu nesnelerden söz etmekle birlikte bunları daha çok “mekanik tiyatro”da kullanmışlardır.

ARCHIPENKO’nun ahşap, cam, tel, ve metal kullanarak gerçekleştirdiği heykelleriyle LAURENS’in “parçalanabilen”yapıtlarında bazı hareketli parçalar bulunmakla birlikte, bunların hiçbirinde hareket bir estetik öğe olarak kullanılmamıştır. Bu anlamda en erken kinetik sanat örneği, DUCHAMP’ın Bisiklet Tekerleği (1913) yapıtıdır.

DELAUNAY’ın Diskler (1912-1913) dizisi GABO’nun Kinetik Konstrüksiyon No-1’i (1920), TATLİN’in III. Entegrasyonal Anıtı Projesi (1919)’de hacim yaratan kinetik örneklerdir.

1920’lerde MOHOLY – NAGY ‘nin elektrikli makine aracılığıyla ışık etkileri yarattığı yapıtları ve RODÇENKO’nun konstrüksiyonları, 1940 öncesi kinetik sanatın önemli örnekleridir. Hareketi estetik ve anlatımsal öğe olarak kullanma eğilimi ancak 1940’larda ivme kazanmıştır. Dadacılık ve Gerçeküstücülük ile Yapımcılık’tan kaynaklanan sanatçılar “kinetik” kavramını işlemeye başlamıştır. İtalyan sanatçı MUNARI 1930’larda “kullanışsız makineleri tasarlamış, 1940’larda da kinetik nesneler gerçekleştirmiştir. 1950’erde Fransız sanatçı Pol Bury (d-1922) istendiği zaman döndürülebilen” hareketli düzlemleri ile (Plans Mobiles) hareketi anlatım aracı olarak kullanılmıştır.

Kinetik sanat 1960’larda gerek ABD’de gerek Avrupa’da yaygın anlatım türlerinden biri haline gelmiştir. İngiltere’de MARY MARTIN (1907-1969) ALTINORAN gibi matematik kuralarıyla biçimlendirdiği yapıtlarında hareketi doğal ışık aracılığıyla elde ederken, kocası MARTIN hareketli nesnelerden yararlanmıştı.

Fransız sanatçı MORELLET ile Arjantin’li LE PARC da yapıtlarında özellikle bilimsel ilkelerden hareket etmişlerdir. Öte yandan TİNGUELY ve TAKIS gibi deneysel sanatçılarda hareketli yapıtlarıyla ünlenen kişilerdir.

Bu dönemde Avrupa’nın bir çok önemli sanat merkezinde kinetik sanatın irdelendiği grup sergileri açılmıştır. Bu yapıtların çoğunda çok çeşitli malzeme ve tekniklerden yararlanıldığı, hatta bilgisayarın bile kullanıldığı görülür. Kimi örneklerde hareket yavaş, kimilerindeyse gözün izleyemeyeceği kadar hızlıdır. Düzenli olan kadar, rastlantısal olanda vardır.

1970’lerin yeni estetik arayışları içinde hareketin yene anlamlar kazanması yumuşak, zarif, ritmik, tekdüze, düzensiz vb. gibi sıfatlar yüklenmesi kinetik sanat örneklerinin çeşitliliğinin artmasına katkıda bulunmuştur.

Kişilerin katılması ile değişik mekanlarda yapılan ışıklı denemeler sanal gösterileri sayılabilmektedir. Laser ışınlarıyla uzayda yapılan ışık düzenlemeleriyle 20 yy’ın son aşamasında sanata verilen değişik anlam belgelenmek istenmektedir.

YALAN !  
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Kinetik Sanat
« Posted on: Nisan 26, 2024, 11:35:34 ÖS »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Kinetik Sanat e-book, Kinetik Sanat programı, Kinetik Sanat oyunları, Kinetik Sanat e-kitap, Kinetik Sanat download, Kinetik Sanat hikayeleri, Kinetik Sanat resimleri, Kinetik Sanat haberleri, Kinetik Sanat yükle, Kinetik Sanat videosu, Kinetik Sanat şarkı sözleri, Kinetik Sanat msn, Kinetik Sanat hileleri, Kinetik Sanat scripti, Kinetik Sanat filmi, Kinetik Sanat ödevleri, Kinetik Sanat yemek tarifleri, Kinetik Sanat driverları, Kinetik Sanat smf, Kinetik Sanat gsm
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  



Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular