0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: Kapitalizm Nedir  (Okunma Sayısı: 2270 Kere Okundu.)
« : Nisan 19, 2009, 08:52:55 ÖÖ »
Avatar Yok

Asortik Hatun
*
Üye No : 3762
Nerden : İzmir
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 13388
Mesaj Sayısı : 22 841
Karizma = 58066


Kapitalizm özel mülkiyetin üretim araçlarının ağırlıklı bir bölümüne sahip olduğu ve işlettiği; yatırım dağılım gelir üretim ve mal ve hizmet fiyatlarının piyasa ekonomisinin belirlediği sosyal ve ekonomik sistemdir.
Bu sistemde genellikle bireylerin ya da grupların oluşturduğu tüzel kişiliklerin ya da şirketlerin emek yer üretim aracı ve para ticareti yapabilmeye hakkı vardır.
Kapitalist ekonomi pratiği Avrupa`da 16. ve 19. yüzyıllar arasında kurumsallaşmıştır ama bazı niteliklerine ilk çağda da rastlanabilir Orta Çağ döneminde de tüccar kapitalizminin erken biçimleri ortaya çıkmıştır.

Feodalizm sona erdiğinden beri kapitalizm Batı dünyasındaki hakim sistemdir bütün dünyaya da İngiltere başta olmak üzere Avrupa`dan yayılmıştır.

Kapitalizm kavramı tek başına ele alınırsa sınırlı bir analitik anlama sahiptir. Ama uygulandığı ülkelerde önemli farklılıklar olması coğrafya politika zaman ve kültür öğelerleriyle birlikte değişmesi yüzünden kimi iktisatçılar karma ekonomi tanımının günümüzdeki iktisadi sistem(ler)i belirtmek için daha doğru olduğunu söylemektedir.
Kapitalizme 19. ve 20.yy larda önemli eleştiriler getirilimiştir bu çeşitli eleştirilerin ortak yönü kapitalizmin ciddi anlamda insanlar arasında sosyal ve ekonomik eşitsizliğe yol açtığıdır.
Kapitalizmin niteliklerine bakış açıları
Klasik politik ekonomi
Ekonomik düşüncedeki “klasik” gelenek Britanya`da 18.yy sonunda ortaya çıkmıştır. Adam Smith David Ricardo ve John Stuart Mill gibi klasik politik ekonomistler kapitalist ekonomide üretim dağılım ve malların değişimi gibi konuların analinizi yaparak yayımlamışlardır ve bu çalışmalar günümüzdeki çoğu iktisadi çalışmanın da halen temelini oluşturmaktadır.


Adam Smith'in Merkantalizmi eleştiren ve “doğal özgürlüğün sistemi” mantığını açıkladığı Milletlerin Zenginliği kitabı klasik politik ekonominin başlangıcı sayılır. Smith bu ünlü kitabında geliştirdiği çeşitli kavramları açıklar ve bu kavramlar bugün de kapitalizmle ciddi anlamda ilişkilendirilmektedir.
Bu kavramların başında da piyasanın görünmez el aaaaforu gelmektedir kişisel çıkar isteğinin istemsiz olarak toplum için de en üst düzeyde ortak bir yarar sağlayacağını söylemektedir. Kendi zamanının tekellerini gümrüklerini ve devletin getirdiği sınırlamaları eleştirmiştir ve piyasanın en adil ve etkili hakem olacağını söylemiştir.
Bu görüş klasik politik ekonominin en önemli ikinci ve modern çağı etkileyen en önemli ekonomistlerden biri olan David Ricardo tarafından da paylaşılmıştır. Ekonomi Politik ve Vergi Prensipleri (1817) isimli kitabında bir grubun bir malı göreceli olarak daha az maliyetle üretebildiği bir durumda ticaretin ticaret yapan her iki taraf için de nasıl faydalı olacağına dayanan Karşılaştırmalı üstünlükler kuramını açıklar.
Bu ilke serbest ticaret anlayışını destekler. Ricardo enflasyonun paranın ve kredinin niceliğindeki değişmeyle yakından ilgili olduğunu da söylemiş azalan verim kuramının da savunuculuğunu yapmıştır.
Klasik politik ekonomi anlayışı hükümetin ekonomiye müdahalesini en aza indirgemeyi savunan geleneksel liberalizm doktriniyle yakından ilişkilidir.
Marksist politik ekonomi
Karl Marks üretici güçler ve üretim ilişkilerinin belirli bir tarihsel andaki ilişkileriyle üretim biçimini belirlediğini söyler kapitalizm de üretim araçlarına ve sermayeye sahip olan burjuva sınıfının çıkarına işleyen onu meşru kılan bir sistemdir.
Marks aaaaların kullanım değeri ve piyasa içindeki değişim değerini birbirinden ayırır. Marks`a göre sermaye yeni bir aaaa üretmek amacıyla satın alınan aaaanın yarattığı ekstra değişim değerinden oluşur. Emek gücünün kendisi kapitalizmde bir aaaa haline gelir emek gücünün değişim değeri ücret olarak yansır fakat bu da kapitalist için ürettiği değerden daha azdır. Bu farklılık artı değer yaratır ve kapitalistin sermaye birikimini ve karını oluşturur.
Kapital isimli kitabında Marx kapitalist üretim biçiminin işçilerin yarattığı artı değere el koyma biçimiyle farklılaştığını yazar bundan önceki toplumlarda da artı değere el konulurdu fakat kapitalizm buna üretilen aaaaların satış değeri aracılığıyla el koyduğu için bir ilktir. Sermaye sahibi veya burjuvanın çıkarına çalışan bu döngü de sınıf savaşının temelini oluşturur.
Vladimir Lenin Emperyalizm Kapitalizmin En Yüksek Aşaması (1916) çalışmasında Marxçı bakış açısını yenileyerek kapitalizmin yeni kaynaklar ve piyasalar bulmak amacıyla zorunlu olarak tekelci kapitalizme - Lenin bu durumu emperyalizm olarak da tanımlıyordu - sebep olacağını bunun da kapitalizmin son ve en yüksek aşamasını temsil ettiğini söyledi.
Weberci politik sosyoloji
Alman sosyolog Max Weber kapitalizmin tanımlayıcı niteliklerinin anlaşılmasında büyük bir etki yaratmıştır. Weber`e göre piyasa değişimi üretime göre kapitalizmin daha belirleyici bir özelliğidir. Kapitalist girişimler önceki ekonomik sistemlerdeki faaliyetlerin aksine üretimi rasyonelleştirmişler bu da verimlilik ve üretkenliğin en üst seviyeye çıkarılması isteğidir.
Weber henüz kapitalist ekonomiye geçilmediği zamandaki çalışanların loncadaki usta ile çırak gibi kişisel ilişkilere dayanan çalışmayı anladıklarını söyler.
Weber Protestan Ahlakı ve Kapitalizm Ruhu (1904-1905) isimli kitabında kapitalizmin geleneksel ekonomik hareketleri nasıl değiştirdiğinin izini arar. Rasyonel aktivitenin ruhu kapitalist değişimi önleyen geleneksel kısıtlamaları ortadan kaldırmış ve modern kapitalizmin gelişmesini sağlamıştır.
Bu ruh giderek tedvin edilmiş bir hukuka dayandırılmıştır bunların arasında ücretli işçilerin emeğini yasal olarak satabilme “özgürlüğü” teknolojinin rasyonel ilkelere dayanan bir üretimin organizasyonunu sağlayabilmesi için desteklenmesi işçilerin ev ve işyeri arasındaki hayatının kamusal ve özel yaşam olarak ayrımının net olarak belirlenmesi sayılabilir.
Bu yüzden Weber kapitalizmi Marx`ın aksine üretim araçlarının değişmesinin birincil sonucu olarak görmez. Onun yerine kapitalizmin kökeni politik ve kültürel dünyada ortaya çıkan yeni girişimcilik ruhunun yükselmesinde yatar. Protestan Ahlakı`nda bu ruhun doğuşunun da Protestanlığın özellikle Kalvinizmin yükselişiyle ilgili olduğunu söyler.

Weber`e göre kapitalizm insanlık tarihinin en gelişmiş ve karmaşık ekonomik sistemidir. İlerlemiş iş ortaklıkları kamu kredisi ve modern dünya bürokrasisi kapitalizmle yakından ilişkilidir. Gene de Weber kapitalizmin rasyonelleşmiş eğilimlerinin kültürel değerler ve kurumlar için potansiyel bir tehdit oluşturduğunu ve insan özgürlüğünü bir “demir kafes (stahlhartes Gehäuse)” içine sıkıştırabileceğini söyler.
Alman Tarihçi Okulu ve Avusturya Okulu
Alman Tarihçi Okulu`na göre kapitalizm esas olarak piyasalar için var olan üretim teşkilatlarına dayanarak tanımlanır. Bu görüş Weber`le benzer bir kuramsal temeli paylaşır fakat para ve markete yaptığı vurguyla ondan farklı bir yere konur. Alman Tarihçi Okulu takipçilerine göre geleneksel iktisadi hareket biçimlerinden kapitalizme geçiş kredi ve para üzerindeki orta çağ kısıtlamalarının yerini kar güdüsüyle yakından ilişkili para ekonomisinin almasıyla ortaya çıkar.
19. yy sonlarına doğru Alman Tarihçi Okulu`ndan daha farklı bir yere oturtulan Carl Menger ile ortaya çıkan Avusturya Okulu sonraki jenerasyon takipçileriyle birlikte [20. yy]]`da da etkili olmuştur. Avusturya Okulu`nun öncülerinden Joseph Schumpeter kapitalizmin “ister istemez her kapitalist teşebbüsün ergeç bu gelişime uymak zorunda olacağı” yaratıcı yıkımına vurgu yapmıştır.
Piyasa ekonomilerinin sürekli değişim geçireceği gerçeğine dayanan bu düşünce sürekli yükselen ve düşen sanayilerin olacağını söyler. Schumpeter`in popülerleştirdiği bu düşünce çağdaş ekonomistleri etkilemiştir ve ekonominin büyümesi için kaynağın küçülen sanayilerden gelişmiş sanayilere doğru akması gerektiği sonucu çıkmıştır. Ama kaynağın düşen sanayilerden çekilmesinin kurumsal direnmenin değişik biçimlerinden dolayı güç ve yavaş olacağını gerçeğini de belirtmişlerdir.
Avusturyalı ekonomistler Ludwig von Mises ve Friedrich Hayek piyasa ekonomisini 20. yüzyıldaki planlı ekonomi düşüncesine karşı savunmuşlardır. Sadece piyasa kapitalizminin kompleks ve modern bir ekonomi yaratacağını söylemişlerdir.
Çünkü modern ekonomi birbirinden çok ayrı ve geniş bir mal ve hizmetler düzeni oldukça fazla tüketici ve şirket pozisyonu yaratır ve piyasa kapitalizmi dışındaki herhangi bir ekonomik düzende bilgi o düzenin bilgiyi elinde tutabilme kapasitesini aşar ve bu da bilgi ve haberleşme sorunu yaratır. Arz ekonomisi düşünürleri Avusturya Okulu çalışmaları üzerine kurar ve “her arz kendi talebini yaratır” diyen Say Kanunu`nu özellikle vurgular.
Avusturya Okulu laissez-faire kapitalizminin ideal ekonomik sistem olduğunu söyleyen özgürlükçülük ideolojisi üstünde büyük bir etki bırakmışlardır.

WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
Üyelerimizden Destek Bekliyoruz.
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Kapitalizm Nedir
« Posted on: Mart 28, 2024, 05:56:21 ÖS »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Kapitalizm Nedir e-book, Kapitalizm Nedir programı, Kapitalizm Nedir oyunları, Kapitalizm Nedir e-kitap, Kapitalizm Nedir download, Kapitalizm Nedir hikayeleri, Kapitalizm Nedir resimleri, Kapitalizm Nedir haberleri, Kapitalizm Nedir yükle, Kapitalizm Nedir videosu, Kapitalizm Nedir şarkı sözleri, Kapitalizm Nedir msn, Kapitalizm Nedir hileleri, Kapitalizm Nedir scripti, Kapitalizm Nedir filmi, Kapitalizm Nedir ödevleri, Kapitalizm Nedir yemek tarifleri, Kapitalizm Nedir driverları, Kapitalizm Nedir smf, Kapitalizm Nedir gsm
Yanıtla #1
« : Nisan 24, 2009, 05:17:45 ÖS »
Avatar Yok

Honey_Face
*
Üye No : 1734
Nerden : Rize
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 7695
Mesaj Sayısı : 13 155
Karizma = 86623


duymuştum ama ne oldugunu bılmıyordum okudum ve öğrendım payLaşım için Sağol..

Zamanının Fenomeni.
Yanıtla #2
« : Temmuz 09, 2009, 12:25:19 ÖÖ »
Avatar Yok

dreamily
*
Üye No : 6603
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 773
Mesaj Sayısı : 11 794
Karizma = 11817


teşekkürler bilgiler için
Yanıtla #3
« : Temmuz 09, 2009, 12:33:36 ÖÖ »
Avatar Yok

yalnısslık
Üye No : 0
Nerden :
Konu Sayısı : 750
Mesaj Sayısı :
Karizma = 0

Sağol. ..
Yanıtla #4
« : Temmuz 11, 2010, 12:21:06 ÖS »

Anqel*
*
Üye No : 21465
Nerden : Yurt Dışı
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 5208
Mesaj Sayısı : 17 796
Karizma = 50130


bilgi için teşekkürler. ettim..

WebCanavari
Yanıtla #5
« : Temmuz 15, 2011, 10:20:04 ÖÖ »

EmpaThy
*
Üye No : 79937
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 167
Mesaj Sayısı : 2 272
Karizma = 30


BiLgiLer için teşekkürLer, emeğine sağlık.
Yanıtla #6
« : Temmuz 17, 2011, 02:13:19 ÖÖ »
Avatar Yok

@sen@
*
Üye No : 74554
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 693
Mesaj Sayısı : 4 117
Karizma = 8


Faydalı bilgiler...  Teşekkürler.

Webcanavari.Net
Rapcanavari.Net
Rockcanavari.Net
KadincaForum.Net
VideoCanavari.Net
Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler
E-book
Film İndir, Film İzle
Albüm ve Parçalar
Rap Rock Genel
Diziler
Yerli Filmler
Yabancı Filmler
Tüm Oyunlar
Oyun İndir
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Kapitalizm: Bir Aşk Hikayesi
Sinema & Tiyatro ve Festivaller.
[B]a[R]a[N] 0 924 Son Mesaj Kasım 02, 2009, 01:45:23 ÖÖ
Gönderen : [B]a[R]a[N]


Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular