Yaşlı insanlarda esas ölüm nedenlerinin biri olan kanser hastalığı, dünyada öldürücü hastalıkların ikincisidir. Aşağıdaki tabloda göreceğiniz şekilde insanlar yaşlandıkça kanserden ölenler artar.

Kanseri anlamak için vücudumuzu meydana getiren hücreler üzerinde biraz düşünmek gerektir. Parmağınızı kestiğiniz zaman vücudunuzu yapan örgüyü tahrip ediyorsunuz demektir. Bu kesilen hücrenin yanındaki hücreler çabucak büyürler. Bu büyüyen hücreler bölünerek yeni hücreler yapar ve onlar da yeniden bölünerek çoğalır giderler. Bu çoğalma ve büyüme hasara uğrayan yeri tamir ettiği için iyi bir şeydir. Çabucak yıkılan yer tamir olduğundan siz de yenilendiniz demektir. Fakat bilinmeyen nedenler yüzünden bazen yaşlı hücreler, kesilen yerde çoğalan hücreler gibi bölünürler ve çoğalır dururlar. Akciğerde, midede veya daha başka hayati bir organda çoğalan bu hücreler o kadar çoğalırlar ki artık ameliyatla bile normale dönmek imkansız hale gelir.


Bu çoğalan hücreler (erken veya geç) kanla gelen oksijen ve besinleri alamaz olurlar ve sonunda ölürler, işte bu kontrol edilemeyen hücrelere KANSER HÜCRELERİ denir.

Kanser, sürekli artan uğursuz bir hastalıktır. Buna paralel olarak, mikropların yaptığı hastalıklar azalmış ve ortalama ömür uzayınca da bir yaşlılık hastalığı olan kanserden ölenler çoğalmıştır. Diğer bir nokta şudur ki doktorların teşhis araçları, ustalık ve bilgileri artmış olduğundan kanser teşhisi daha kolay olmaktadır. Çok daha öncelerde kanser olduğu kesin olan bir çok hastalıklara başka teşhisler konulmuştur. Kanserin tedavisinde de ilerleyen tıpla birlikte çok daha önemli başarılara imza atılmaktadır.