0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: KADERE BAK  (Okunma Sayısı: 1038 Kere Okundu.)
« : Mayıs 12, 2008, 11:18:17 ÖÖ »
Avatar Yok

iBRaHiMiNe
*
Üye No : 3622
Yaş : 35
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 1247
Mesaj Sayısı : 2 560
Karizma = 349


 
 
                                                         KADERE BAK...                       Mustafa Uslu
   Genç adam, köyüne gidecekti. Sabahleyin   erkenden otomobiline bindi, yola çıktı. Çoluk çocuğunu yanına almamıştı. Yalnızdı. Şehrin kenar mahalleleri geride kalırken güneş doğmuş, ışıl ışıl bir gün başlamıştı. İçi içine sığmıyordu, Radyonun düğmesini çevirdi. Bir türkü: "Azrailin gelir kendi / Ne ağa der, ne efendi / Sayılı günler tükendi / Yolun sonu görünüyor..."

Biraz hüzünlenir gibi oldu. Boşver, dedi; dünya işte!... Sevdiklerine kavuşacağı anı hatırladı. Mutlulukları, sevinçleri görür gibi oldu. Ruhunu ılık bir duygu doldurdu. İç geçirdi.

Artık şehirden kurtulmuştu. Önünde yaklaşık üç saatlik bir yol vardı. Acele  etmiyor, güzel şeyler düşünmeye çalışıyordu.

Ne olduysa tam o sırada oldu. Sol taraftan silme bir otomobil geçti. Elektrik çarpmış gibi titredi. Direksiyon hakimiyetini kaybetti. Otomobil şarampole sürüklendi, ancak durabildi. Korkmuştu. "Kelle mi götürüyorsunuz? diye söylene söylene otomobilden indi.

Tehlikeli bir şekilde kendisini sollayan lüks otomobil az ilerde çaprazlamasına yolun ortasında durdu. Resmen yolu kesilmişti. Üstelik güpegündüz. Şaşırdı, biraz da panikledi. Otomobilden el kol hareketleri yaparak ve bağırıp çağırarak inen iri yarı iki adam, kendine doğru geliyordu.

"Ulan sen, canına mısusadın?"

"Kör, sağına soluna bir baksana!"

"Kaplumbağa gibi gidiyorsun."

"Neden yol vermiyorsun?" diye bağırıp çağırmaya, hakaretler etmeye devam ediyorlar; küfürler savuruyorlardı.

Genç adam şaşırmıştı. Biraz ürkek,

"Ben, kimseyi yolvermezlik yapmadım kendi yolumdan gidiyordum." diyecek oldu. Dinlemediler bile. Biraz öfkelendi.

"Sizi şikayet edeceğim. dedi, yüksek sesle.

Sen misin onu söyleyen Biri üzerine atladı.

"Bak ulan hala konuşuyor." diyerek yakasından tuttu. Belinden tabancasını çıkardı, başına dayadı.

"Ulan sen, kim olduğumu biliyor musun? Seni gebertsem, şahidin bile olmaz." diye bağırıyor; bir taraftan sarsıyor, tartaklıyordu

İyiden iyiye korkmaya başladı. Bir an, "galiba yolun sonuna geldik" diye düşündü.

Yakasını tutan ve başına silah dayayan kişi, arkadaşının, "bırak şu pisliği, işimiz acele." uyarısıyla yakasını bıraktı. Bırakmadan önce şarampole doğru itti. Genç adam, sendeledi, dengesini kaybetti, yere yuvarlandı.

Bütün olaylar, kaşla göz arasında olup bitmişti.

Bu arada olay yerinden birkaç otomobil, birkaç kamyon ve bir otobüs geçti. Belki görenler, "ne oluyor?" diye baktılar. O kadar...

Korkudan neredeyse dili tutulan adam toparlandı, kalktı. Üstünü başını düzeltti. Biraz üzgün, biraz ürkek arabasına bindi. Torpido gözünden alelacele çıkardığı kalem ile şikayet etmeyi düşündüğü kişilerin otomobilinin güç bela aklında tuttuğu plakasını avucuna yazdı.

Tabir yerindeyse eşkıya, kuş olup uçmuştu.

Otomobilini şarampolden yola çıkardı. Canı sıkkındı. Onca mutlu andan ve güzel düşüncelerden sonra ölümle burun buruna gelmişti. Hayatında duymadığı küfür ve hakaretleri duymuş, hırpalanmış, tehdit edilmişti. Şikayet edecek olsa, nasıl ispat edecekti? Sonra bu musibet insanlardan nasıl kurtulacaktı? Olanlar, çok gücüne gitmişti. Karmaşık duygular içindeydi. Mazlum bir insan edasıyla ve sabrıyla bütün olanları içine attı. Yoluna devam etti.

Bir müddet sonra da yolun kenarındaki kalabalığı fark etti. Bir trafik kazası olduğunu düşünerek otomobilini yolun kenarına çekti. Kalabalığın olduğu yere gitti. Hurda haline gelmiş bir otomobilden çıkarılan iki ceset yere gelişigüzel uzatılmış, henüz üzerleri bile örtülmemişti.

Gördüklerine inanamadı. Emin olabilmek için otomobilin plakasına baktı, sonra göz ucuyla avucunun içine. Sarsıldı. Dili, damağı kurudu. Otomobil, o otomobil; ölenler, o adamlardı.

Kalabalığa  "Ben, bu adamları tanıyorum." diye  seslenmek istedi, sonra vazgeçti. Yazık, çok yazık!" diye geçirdi içinden ve hızla oradan uzaklaştı.

Otomobiline bindi, yoluna devam etti. Bütün olanlara rağmen yine de üzülmüştü...
 

Dengeli Yaşam Tarzı Yolunda Bir Adım
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: KADERE BAK
« Posted on: Mayıs 07, 2024, 06:35:14 ÖS »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: KADERE BAK e-book, KADERE BAK programı, KADERE BAK oyunları, KADERE BAK e-kitap, KADERE BAK download, KADERE BAK hikayeleri, KADERE BAK resimleri, KADERE BAK haberleri, KADERE BAK yükle, KADERE BAK videosu, KADERE BAK şarkı sözleri, KADERE BAK msn, KADERE BAK hileleri, KADERE BAK scripti, KADERE BAK filmi, KADERE BAK ödevleri, KADERE BAK yemek tarifleri, KADERE BAK driverları, KADERE BAK smf, KADERE BAK gsm
Yanıtla #1
« : Mayıs 18, 2008, 12:48:36 ÖS »
Avatar Yok

Musty*
*
Üye No : 2609
Yaş : 32
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 2624
Mesaj Sayısı : 16 848
Karizma = 1552


-paylaşım için teşekkürler

Y.
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Kadere Bak - Cecelia Ahern
Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler
BÖRÜLCE 0 683 Son Mesaj Mayıs 16, 2016, 03:45:58 ÖS
Gönderen : BÖRÜLCE


Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular