0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir  (Okunma Sayısı: 729 Kere Okundu.)
« : Mart 23, 2012, 06:33:02 ÖÖ »
Avatar Yok

Mavi_Kiyamet
*
Üye No : 26505
Nerden : Yurt Dışı
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 12251
Mesaj Sayısı : 47 783
Karizma = 55168


Biz Cenâb-ı Hakk'ı tanımamız O'nu tasdik etmemiz ve imanımız sayesinde bu dünyayı bir zikirhâne bir eğitim alanı ve bir imtihan meydanı gibi görürüz.

İrademizin yetersiz kaldığı noktada Allah Teâlâ'nın sonsuz iradesine dayanır; üstesinden gelemeyeceğimiz konularda O'nun kudretine itimat ederiz. Dolayısıyla kendi acizliğimize rağmen Hakk'ın kudretiyle güçlü olur; fakr u zaruret içinde bulunduğumuz anlarda bile O'nun servetiyle zenginleşiriz. Şu dünyadaki bütün doğumları askerlik vazifesine başlama ölümleri de askerlikten terhis olma sayarız. Bundan dolayı da bizim nazarımızda kâinattaki herkes ve her şey birer vazifeli memurdur ve her ses birer zikir tesbih ve şükür nağmesidir.
Eserlerinde sürekli bu hakikati ifade eden Hazreti Üstad "İman hem nurdur hem kuvvettir. Hakikî imanı elde eden adam kâinata meydan okuyabilir ve imanın kuvvetine göre hâdisâtın tazyikâtından kurtulabilir." der. Evet kâinata iman nuruyla baktığımız sürece bizim nazarımızda dünya karanlık değildir. Varlık ve eşyanın ifade ettiği manalar açıktır. Mahlukatın çehresindeki her şeyi çok rahatlıkla okuyabilir; kendi varlığımızın ifade ettiği hakikatleri kolayca anlayabiliriz. Dünyanın ve insanlığın akıbeti mevzuunda da inanç ve kanaatlerimiz nettir; ebedî yokluk olmadığını; Cennet ya da Cehennem'le noktalanan bir yolculukta bulunduğumuzu; Cennet veCehennem'in de belli ölçüde ve şart-ı âdi planında insanların iradelerine bağlandığını; iradesinin hakkını verenlerin –Allah'ın inayetiyle– Cennet'e hevâ ve heveslerine yenilenlerin de –adl-i ilahîyle– Cehennem'e sevk edileceğini söyleyebiliriz. Sahabe efendilerimizden Hârise b. Mâlik el-Ensârî'nin "Şimdi Rabb'imin arşını ayan-beyan görür gibiyim. Sanki şu an Cennet ehlinin birbiriyle ziyaretleşmelerini görmekteyim. Âdetâ Cehennemliklerin çığlıklarını duyuyorum." dediği gibi diyemesek de; Cehennem'dekilerin gulgulelerini (bağrışıp çağrışma velvele) ve Cennet ehlinin şevk ü târab içinde neşeli seslerini duyamasak da bunların bir hakikat olduğuna biz de inanıyoruz. Belki bazen kendimizi az sıksak Cehennem'in velvelesini duyacak gibi oluyor; bir yarım adım daha atsak Cennet koridoruna gireceğimiz hissine kapılıyoruz; yani Cennet ve Cehennem'i çok yakınımızda biliyor ve varlıklarına kat'i iman ediyoruz. Belli ölçüde bütün varlığın mâhiyetini okuyor ve her şeyin O'na delalet ettiğini görüyoruz. Bu da içinde bulunduğumuz anı nurlandırdığı gibi gelecek adına da ufkumuzu aydınlatıyor; hiçbir şey bizim için müphem ve muğlâk kalmıyor.
Ayrıca O'nun gönderdiği rehberler sayesinde vazife ve sorumluluklarımız da artık bâriz ve beyyin; onlar da bir aydınlık içinde. Namaz kıldığımız zaman ne yaptığımızı biliyoruz. Onu mü'minin miracı kalblerin nuru ve sefine-i dinin dümeni olarak görüyoruz. Onunla Allah'a yaklaştığımıza ve başımızı yere koyduğumuz an O'na en yakın hâle geldiğimize inanıyoruz. Oruç tuttuğumuz zaman "Oruç Benim içindir; sevabını da bizzat Ben veririm" vaad-i sübhânîsiyle ümitleniyor; sevabını sadece Allah'tan bekliyor ve mükafâtını alacağımız hususunda da asla şüpheye düşmüyoruz. Hacca giderken yeniden bir doğuş ve diriliş yaşama günahların ağırlığını Arafat'ta döküp yüklerden kurtularak geri dönme duygularıyla dopdolu olarak yola koyuluyor ve Rahman'ın misafirlerinin mutlaka misafirperverlik göreceklerine itimad ediyoruz. İşte bütün bu inanç ümit ve uhrevî beklentiler hem sorumluluklarımız hem mesuliyetlerimiz ve hem de umduğumuz mükafâtlar adına bize gayet açık oldukça net ve çok güzel manalar fısıldıyor. Bunlar sayesinde Bediüzzaman Hazretleri'nin ifade ettiği "İman bir mânevî tûbâ-i Cennet çekirdeğini taşıyor. Küfür ise mânevî bir zakkum-u Cehennem tohumunu saklıyor." hakikatini vicdanlarımızda duyuyoruz. O tûbâ-i Cennet çekirdeği sayesindedir ki gam ve keder sâikleriyle kuşatıldığımız zamanlarda bile hep huzur içindeyiz ve asla ne devamlı gam çekiyor ne de kederin süreklisini biliyoruz. Bazı anlarda gam vekeder tatsak bile hemen Allah'ı zikrediyor O'nun güç ve kuvvetine dayanıyor İlahî merhamete sığınıyoruz. Böylece sıkıntıların arka yüzündeki uhrevî güzellikleri görerek elemleri lezzetlere çeviriyor ve korku endişe gam ve kederleri "hüzn-ü mukaddes" renkleriyle beziyoruz.
Mukaddes Hüzün Tabiî ki inanan bir insan da bazı korkular yaşayabilir bazen bir kısım endişelerin ağına düşebilir. Fakat onun korku ve endişeleri dünyevîlikten çok uzaktır ve mukaddes bir hüzün çerçevesindedir. Çünkü o korku ve endişelerin arkasında mücerred kuru bir imana güvenmeme duygusu ve imanı daha sağlam bir teminat altına alma ihtiyacı vardır. İnsanın kendi ameline güvenmemesi imanını koruma altına almak için emin yollar araması ve her an düşebileceği endişesiyle Cenâb-ı Hakk'ın rahmetine iltica etmesi de yine imandan kaynaklanan bir hâldir. Eğer iman etmişseniz mutlaka Cennet'i ümit edecek ve Cemâlullah arzusuyla öteleri gözleyeceksiniz. Aynı zamanda "Allah korusun attığımız yanlış bir adımdan ötürü ya Cennet kapısından geriye dönersek ne olur bizim halimiz? Müslüman doğduk Müslüman yaşadık; fakat hafizanallah ya devrilir gider ve hayatın sonunda bir çukura yuvarlanırsak ne yaparız?" şeklinde endişeler de duyacaksınız. İşte ahiret hesabına böyle bir korku ve endişe içinde olma da imanın gereğidir. Bir insan burada kendini rahat hissediyor "Buldum erdim kurtuldum" diyorsa onun akıbetinden endişe edilir. Fakat ebedî hayat adına hâlinden endişe duyuyor ahiret korkularını burada yaşıyorsa ötede endişelerden âzâde hâle gelir.



1- Biz Cenâb-ı Hakk'a imanımız sayesinde irademizin yetersiz kaldığı noktalarda Allah Teâlâ'nın sonsuz iradesine dayanır; O'nun yüce kudretine itimat ederiz.
2- Kâinata iman nuruyla baktığımız sürece bizim nazarımızda dünya karanlık ve vahşetle dolu bir yer değildir. Varlık ve eşyanın ifade ettiği manalar apaçıktır. 3- İnanan bir insan da bazı korkular yaşayabilir. Fakat onun korku ve endişeleri dünyevîlikten değil uhrevilikten doğar ve mukaddes bir hüzün çerçevesindedir.

Wmhocasi.com
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir
« Posted on: Mart 28, 2024, 08:26:35 ÖS »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir e-book, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir programı, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir oyunları, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir e-kitap, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir download, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir hikayeleri, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir resimleri, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir haberleri, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir yükle, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir videosu, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir şarkı sözleri, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir msn, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir hileleri, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir scripti, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir filmi, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir ödevleri, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir yemek tarifleri, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir driverları, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir smf, Iman Hem Nurdur Hem Kuvvettir gsm
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Iman Nedir
İslam
[-MuRaT-] 3 1155 Son Mesaj Nisan 18, 2008, 10:03:21 ÖS
Gönderen : Lady32
Namaz Nurdur
Dini Resimler
*GeLinCiKk 4 1567 Son Mesaj Mayıs 07, 2009, 04:06:13 ÖS
Gönderen : BemaGül
Sigara Ve Iman
İslam
YalnızHayat53 0 673 Son Mesaj Ağustos 08, 2008, 06:56:21 ÖS
Gönderen : YalnızHayat53
Iman Ve Inkar
İ - J - K
-LoSS AnGeL- 1 997 Son Mesaj Haziran 13, 2010, 01:06:48 ÖÖ
Gönderen : Yıldızım
Ahirete Iman
Fıkıh Hakkında.
[*KaRMaKaRıŞıK*] 2 2101 Son Mesaj Temmuz 09, 2009, 03:27:57 ÖS
Gönderen : By.TuRuT


Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular