---

ScienceDaily (Kasım 26, 2012)

Yaşamın moleküler düzeyde nasıl başladığı sorusu bilimi uzun süredir devam eden bir sorun olmuştur. Bunun yanında, son matematiksel araştırmalar, yaşamın, erken yeryüzünde, ''kimyasal bir çorba''ya dayalı bir mekanizmayla oluştuğuna ışık tutuyor.

Araştırmacılar, Dünya'daki yaşamın, ilk genler ve canlı hücrelerin nasıl oluşabileceğine dair birçok rakip teori ortaya atmıştır. Ortaya atılmış çeşitli senaryoların arasındaki farklara rağmen, bunlar, hepsi ortak bir temayı paylaşan senaryolardır. Bu tema ise iki öncülü içerir: gerekli sıçrama için birlikte çalışma yeteneğine ve hızlıca çoğalma yeteneğine sahip moleküller. Ancak birçok araştırmacı böyle bir molekül ağının kendiliğinden oluşabileceğini, erken Dünya'nın kimyasal ortamından dolayı zor hayal edebiliyordu.

Amerika'da bulunan Kuzey Carolina Ulusal Evrimsel Sentez Merkezi'nde misafir bilim insanı olarak çalışan ve söz konusu çalışmanın da eş-yazarı olan Wim Hordijk, bazı çevrelerin, bir hurdalık üzerinde esen kasırganın, kendiliğinden bir Boeing 747 oluşturup oluşturamayacağı örneği üzerinde yoğunlaştığını belirtiyor. Bir önceki makalesi 2004 yılında yayınlanan çalışmanın bir diğer yazarı, Yeni Zelanda'daki Canterbury Üniversitesi'nden Mike Steel. İki bilim insanı, bu gibi molekül ağlarının oluşmasının yolunu açacak kimyasal reaksiyonların matematiksel bir modelini, birçok araştırmacının düşündüğünden daha kolay bir şekilde saptadı. Nitekim, biyokimyacılar da bu molekül ağlarını laboratuvarlarda oluşturdular.

Bu yıl yayınlanan yeni bir çalışmada, Hordijk, Steel ve iş arkadaşları, Vermont Üniversitesi'nden Stuart Kauffman, söz konusu moleküler ağın yapısını, matematiksel modelleriyle analiz ettiler ve bugün ''hücre zarı'' veya ''nükleik asit'' diye bildiğimiz yapıtaşlarını oluşturabilecek, makul bir mekanizma buldular.

Birleştirerek, bölerek veya alt birimlerden yeni ağ kombinasyonları yaratarak, kompleks molekül ağlarının ve nihayetinde hayatın evrilebileceğini gösteren model, oldukça başarılı görünüyor. Hordijk, ''Bu sonuçlar, bize hayatın saf kimya kökenli olabileceğini gösteriyor.'' ifadelerini kullanıyor. Çalışma, '' Acta Biotheoretica'' isimli derginin Aralık 2012 sayısında yayınlanacak.

---

---

insanlar neler buluyor. biz de ne boş işlerle uğraşıyoruz