0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır  (Okunma Sayısı: 2313 Kere Okundu.)
« : Nisan 19, 2009, 10:50:42 ÖÖ »
Avatar Yok

Asortik Hatun
*
Üye No : 3762
Nerden : İzmir
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 13388
Mesaj Sayısı : 22 841
Karizma = 58066


Bir mücadelenin bir savaşı bir tarafın kazanması o tarafın haklılığı ile değil gücü ile belirlenen bir olgudur.


Adalet ve haklılık


Türk Dil Kurumu'na göre hakkın tanımı: Adaletin hukukun gerektirdiği veya birine ayırdığı şey kazanç dava veya iddiada gerçeğe uygunluk doğruluk. Ancak adaletin dengesiz ve zayıf olduğu yerlerde kazanımların yönünü haklılıkdan ziyade güçlülük belirlemektedir.

Adalet mekanizmasının işlevsel olmadığı oluşumlarda yasaların uygulanması da aaafiyete kalmaktadır. Örneğin ülkemizde binlerce yasa geçerliliğine rağmen uygulanmamaktadır. Trafikte cep telefonu ile konuşmak emniyet kemeri takmamak gibi kural ihlalleri tamamen görevli polisin aaafiyetine kalmıştır.

Hepimizin çok iyi bildiği bir örnek vardır. Baklava çalan çocuk hapse girer ve ağır bir ceza alırken hayali ihracatçılar nitelikli dolandırıcılar serbest kalır. Ancak bu tür haksızlıklar gazetelerde yer alan bir haber olmaktan öteye gitmemektedir. Ne yargı cephesinden ne de siyasi cepheden gereken destek verilmemektedir. Çünkü baklava çalan çocuk kimsenin umrunda değildir hiçbir şey ifade etmemektedir.



İnsan faktörü


İnsanlığın varlığından bu yana değişmeyen bir gerçek var. O da insanoğlunun hırsı aç gözlülüğü ve tutkularının esiri oluşu. Hırslarının ve tutkularının esiri olan insan çoğu zaman gerçekleri kabul etmek yerine onları görmezden gelerek kendi doğrularını yaratmaya çalışmaktadır.

Zaman içerisindeki doğrular ve kavramlar ülkelere kültürlere veya topluluklara göre değişiklik göstermiştir. Örneğin şiddete alışık bir toplum olan ABD'de bir şüphelinin üzerine sayısız mermi yağdırılması normal karşılanabilirken aynı şeyin İngiltere'de yaşanması durumunda tepkiler farklı olacaktır. ABD'de insan hayatı değerlidir ancak devlet her zaman haklıdır çünkü güçlüdür. Devletin temsilcisi olan polisin de uyguladığı şiddet ve yöntemler bazı istisnai durumlar haricinde pek tartışılmaz.



Avrupa'nın geçmişi


İnsanlığın gördüğü en kanlı savaşlara ve toplu ölümlere sahne olan Avrupa coğrafyasının insanları coğrafi keşiflerle birlikle gelen kolonicilik ve sömürgecilikle yerkürenin önemli bir kısmına hakim duruma gelmişlerdir. Avrupalılar bu sömürgecilik ve kolonicilikle beraber bir çok soykırıma da sebebiyet vermiştir.

Almanların Yahudi soykırımı Fransızların Cezayir soykırımı ve daha nice irili ufaklı sistematik nüfus kırımı. Yakın bir tarihte meydana gelen Raunda soykırımının altında da Fransız-Belçika imzası ve Dünya'nın geri kalanının iki yüzlülüğü vardır. Avrupalılar için kendi insanlarının taşıdığı değer başka milletlerin insanları için söz konusu değildir. Diğer toplumların verdiği kayıplar onlar için sadece bir istatistiktir. Sözde “insan hakları†adı altındaki hassasiyetleri ise bazı devletlerin iç işlerine karışmak için kullandıkları bir silahtan öte bir şey değildir.

Geçmişi hatta bugünü bile yanlışlarla dolu olan Avrupa Türkiye'ye olmayan bir Ermeni soykırımını dayatmaya çalışmakta ve bunun sayesinde tavizler koparmakta Türkiye'yi her geçen gün biraz daha köşeye sıkıştırmaktadır. Türkiye'nin savunma pozisyonunda kalması ve haklılığını hiçbir platformda haklılığını onaylayan destekçi bulamamasının sebebi haklı olmasına rağmen güçsüz durumda olmasından kaynaklanıyor. Bu güçsüzlük sadece ekonomik değil aynı zamanda siyasi irade yetersizliğidir. Zorlu bir coğrafyada bulunan ve ekonomik yeterlilikten yoksun bir ülke aynı zamanda güçlü bir dış politika ve diplomasi yeteneğinden de yoksunsa günden güne erimeye mahkûmdur.


ABD'nin geçmişi


Soykırım konusunda hiçbir millet amerikalılar kadar başarılı olamamıştır. Nüfusa oranla bakıldığında amerikalıların kızılderililere yaptığı soykırım ilk sıralarda gelir. Milyonlarca kızılderilden geriye sadece bir avuç kızılderili kalmıştır.

ABD'nin savaş karnesi de hayli kabarık. Japonya'da sivillerin bulunduğu iki şehre atom bombası atması Vietnam'da köylü kadın veya çocuk demeden tepelerine binlerce ton napalm bombası yağdırması gibi toplu imhalara sebep olmuş ancak süper güç olmanın verdiği ayrıcalıklı konum onu dokunulmaz kılmıştır. İkinci Dünya Savaşı'ndaki atom bombaları için ABD'nin hala resmi bir özür dilemediğini ekleyelim.

Yakın bir tarihte Irak'ın haksız işgali için Saddam'ın gizli nükleer silahları bahane edilmişti. Bu yapılacak hareketin meşru kılınması öne sürülen gerekçenin bir yalan olduğu sonradan resmi şekilde itiraf edilmiş ancak bunun ABD açısından olumsuz bir etkisi olmamıştır. Çünkü ABD artık alternatifsiz bir süper-güçtür çekineceği veya hesap vermek zorunda kalacağı bir karşı dengeleyici güç kalmamıştır.

ABD bunca kıyımına rağmen uluslararası platformda saygınlığını korumaktadır. 11 Eylül 2001'den itibaren ise İslam dünyası terörist milletler topluluğu ve yok edilmesi zorunlu bir hastalık olarak gösterilmektedir. Ancak dünyanın en büyük silah üreticisi ve ölüm makinesi ABD'nin vatandaşları amerikan vatandaşı olmanın getirdiği prestiji sonuna kadar yaşamaktadırlar (Vizesiz seyahat).



Atatürk de haklıydı ama güçlü olduğu için kazandı


Yurdun dört bir köşesinin işgal altında olduğu yıllarda Mustafa Kemal bu haksız durumu kabul etmedi ve milletini esaretten kurtardı. Bunu da tartışma ile müzakere ile yapmadı. Çarpışarak savaşarak kazandığı üstünlükle başardı.

Büyük zaferin ardından Saltanat'ın kaldırılması konusu gündeme geldiğinde yirmi imzalı bir komisyon önergesi muhalif vekiller tarafından meclise sunuldu. Milli mücadeleye hiçbir katkısı olmayan üstüne üstük mücadelenin lideri Atatürk için ölüm emri çıkaran padişaha yeniden gücü ve iradeyi teslim etme yanlısı saltanatçıları vekillerin bir girişimiydi bu.

Muhalif vekillerin verdiği yirmi imzalı önerge kabul edildi ve ardından konu komisyonda görüşülmeye başladı. Mustafa Kemal'den bu saçma durumu kabullenmesi elbette ki beklenemezdi. Tartışmanın yapıldığı salona giren Mustafa Kemal şu tarihi konuşmayı yaptı:
"Egemenlik ve saltanat hiç kimse tarafından hiç kimseye ilim icabıdır diye; görüşme ile münakaşa ile verilmez. Egemenlik saltanat kuvvetle kudretle ve zorla alınır. Osmanoğulları zorla Türk milleti'nin egemenlik ve saltanatına el koymuşlardı; bu musallat olmalarını altı asırdan beri devam ettirmişlerdi. Şimdi de Türk Milleti bu mütecavizlerin hadlerini ihtar ederek egemenlik ve saltanatını isyan ederek kendi eline açıkça almış bulunuyor. Bu bir olupbittidir. Söz konusu olan; millete saltanatını egemenliğini bırakacak mıyız bırakmıyacak mıyız? Meselesi değildir. Mesele zaten olupbitti haline gelmiş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu mutlaka olacaktır. Burada toplananlar Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse fikrimce uygun olur. Aksi takdirde yine gerçek gerektiği şekilde ifade olunacaktır. Fakat ihtimal bazı kafalar kesilecektir."

Bu sert konuşma etkisini gösterdi Saltanat'ın kaldırılması kabul edildi. Görüldüğü gibi Atatürk davasında haklı olmasına rağmen meclisten kararı geçirebilmek için gücünü ortaya koymuştur.




Bugünkü durum

Türkiye yakın bir geçmişte dış politikada günümüzle karşılaştırıldığında çok daha aktif ve iradeliydi. Tasu Çiller döneminde Kardak kayalıkları için verilen mücadele ve Çiller'in hatırımızda kalan sözü; “Türkiye'nin verecek bir çakıl taşı bile yoktur†Necmettin Erbakan döneminde İncirlik Üssü'nün kapatılması gibi örnekler gösterilebilir.

O günlerde vermeme üzerine işleyen dış politika maalesef günümüzde sürekli verme hiç almamaya dönüşmüştür. Avrupa Birliği'nin dayatmaları ile Türkiye lehine olan yasalar bir bir değiştirilmiş KKTC gözden çıkarılmış Irak'taki gelişmelere kayıtsız kalınmış Kuzey Irak'taki 25 milyon Türkmen kaderine terkedilmiş 4 Temmuz 2003'de Kuzey Irak'daki Süleymaniye kentinde bulunan türk askerlerinin kafasına çuval geçirilmesine sessiz kalınmış terörle mücadele edilmemiş çökme noktasına gelen terör örgütünün yeniden canlanmasına seyirci kalınmış Mesut Barzani ve Celâl Talabani gibi aşiret liderleri şımartılmıştır.

Bu verme üzerine süregelen son dönem terör örgütü bağlantılı kişilerin cezaevlerinden ve dağdan TBMM'ye girişlerinin önünü açmıştır. Bu insanlar sözde demokrasi adı altında her türlü kanundışı eylemin arkasında durmakta ve söylemleri ile destek vermektedir. Terörle mücadele eden türk ordusunu bile “barışı bozan†bir unsur olarak tanımlamaktan çekinmemektedirler. Çünkü bu insanlar iç ve dış güçlerce korunmakta kanunsuzluklarına rağmen ceza veya yaptırımla karşılaşmamaktadırlar. İşte bu haklı olduğunuz halde nasıl güçsüz ve pasif duruma geldiğinizin en iyi örneklerinden biridir.



Son söz


Bir mücadelenin bir savaşı bir tarafın kazanması o tarafın haklılığı ile değil gücü ile belirlenen bir olgudur. Bu güç insanların bilinçaltını etkileyerek iradelerini teslim almakta güçlünün her koşulda haklı olacağını düşünmesine sebep olmaktadır. Mücadelenizi verirken sadece haklı olmanın yetmeyeceğini unutmayın.

WeBCaNaVaRi'na Üye Olmadan Link'leri ve Kod'ları Göremezsiniz.
Link'leri Görebilmek İçin. Üye Ol. veya Giriş Yap.
Üyelerimizden Destek Bekliyoruz.
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır
« Posted on: Nisan 19, 2024, 01:36:53 ÖS »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır e-book, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır programı, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır oyunları, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır e-kitap, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır download, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır hikayeleri, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır resimleri, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır haberleri, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır yükle, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır videosu, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır şarkı sözleri, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır msn, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır hileleri, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır scripti, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır filmi, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır ödevleri, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır yemek tarifleri, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır driverları, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır smf, Haklı Olan Değil, Güçlü Olan Kazanır gsm
Yanıtla #1
« : Temmuz 09, 2009, 12:51:14 ÖÖ »
Avatar Yok

dreamily
*
Üye No : 6603
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 773
Mesaj Sayısı : 11 794
Karizma = 11817


teşekkürler
Yanıtla #2
« : Temmuz 26, 2014, 05:36:51 ÖS »
Avatar Yok

mervemm.yvz
*
Üye No : 188694
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 0
Mesaj Sayısı : 7
Karizma = 0


cok guzel bır yazı
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Sıkıcı Olan Jennifer Değil, Bendim.
Televizyon & Radyo & Magazin
EyLüL_GüNeŞi_53 0 721 Son Mesaj Eylül 18, 2011, 06:37:17 ÖS
Gönderen : EyLüL_GüNeŞi_53
Taş Kesilen Şehir Pompei: Yok Olan Bir Medeniyet Ve Helak Olan Insanlar
Dünya Tarihi
Asortik Hatun 5 2173 Son Mesaj Mayıs 18, 2014, 04:49:22 ÖS
Gönderen : Ameliaa.
Güçlü Olan Mı Haklıdır? Haklı Olan Mı Güçlü?
Münazara
Asortik Hatun 3 1680 Son Mesaj Haziran 14, 2013, 08:34:47 ÖS
Gönderen : angelical
Hiçbir Dert Bizden Büyük Ve Güçlü Değil !
Güncel Sorunlar & Hayat
Mavi_Kiyamet 1 1332 Son Mesaj Eylül 15, 2013, 01:49:54 ÖS
Gönderen : thevoice
Güçlü Olan Sensin
Kariyer ve Kişisel Gelişim
Asortik Hatun 0 574 Son Mesaj Temmuz 22, 2013, 06:46:12 ÖS
Gönderen : Asortik Hatun


Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular