Kalbim oylesine hizli atiyordu ki herkes biraz sessiz olsa duyabilirdi sonunda ucagimiz Cidde Havalimani'na indi burokratik islemlerin ilk kismi icin bekledigimiz salonda ufak tanismalarimiz devam ediyordu gonul yolculariyla. Benimse aklim bizi disarida bekleyen babamdaydi ablamla 3 sene once geldigimiz zaman bize sarilip aglamisti sirf babamla yasadigimiz o ozel anlari bu sefer esimle de paylasacagim icin ayrica bir mutluluk kapladi icimi. Butun kontrollerden hemen gecmek icin can atiyordum ama sanirim herkes bizim gibi mutlu degildi cunku bir gorevlinin bana pek te iyi davranmamasi hem moralimi bozmus hem de gururumu kirmisti. Daha cok eksigim var demek ki hala gururumu dusunuyorsam.... Gorevli gelip herkesin pasaportunu acmasini ve bize dagittiklari etiketleri pasaportumuzda uygun yerlere yapistirmamizi soyledi benim arapca konusmama yine sasiriyor insanlar ben de sasiriyorum hala cok iyi konusabildigime zira yillardir bu dili sadece annemle konusuyoruz. Boylece ilk kisim tamamlandi ve bavullari aldik Y. ile eslerimiz rahat gecsinler dedik ne de olsa onlarin ihrami gercekten hareketlerini kisitliyor. Bavullari aldiktan sonra babami gordum o an da bavulu unutup babama kostum aramizdaki demir engele ragmen birbirimize sarildik ve bir sureligine ikimizde bambaska dunyalardaydik. Babam hickira hickira agliyordu ben de agliyordum bir yandan da yalvariyordum babama "ne olur baba ne olur aglama seni cok seviyorum cok cok seviyorum" diye. Icimden neler koptu gitti yerine yeni neler geldi anlatmakla bitiremem sadece o ani yasayabilmek icin defalarca daha beni karsilayacagi yerlere gidebilirim. Babam beni karsiliyordu yuzlerce insani karsiladigi havaalaninda belli ki benim gelmemi beklerken o da cok duygulanmisti ve birbirimizi gormemizle ikimizden de goz yaslari sel oldu akti gitti. Etrafimizda toplanan iki uc kisi iste kiz cocugu insani cocuk gibi aglatir dedi bu sozu omur boyu unutmamak uzere yazdim bir kenara. Kiz cocuklari boyle aglatir ....
Herkesin Gönlündeki Yer..
Pasaportlarimizdaki VIP bandrolu sayesinde havaalaninda pek te fazla beklemeden aksam ezani okunup cemaatle namaz kilindiktan sonra otobuslere binmeye basladik. Bindigimiz otobus hareket ettigi zaman babama doyasiya el salladim nereden bilebilirim bir daha ne zaman birlikte oluruz bu kutsal topraklarda. Uzun zaman sonra duydugum ilk ezan Cidde Havaalani hoparlorlerinden yankilaniyordu iste dedim daha buradan boylesine doluysa bu ses bize karsi orada nasil; kalbimiz titredi tekrar tekrar icindeki butun kir akti gitti ve keske bir daha gelmeseydi...


Mekke'ye olan uzun sayilabilecek yolculugumuz da ayri guzeldi dogrusu yolculugumuza baslarken besmele ceken kisinin sesi buyuledi herkesi sonradan ogrendik ki kendisi Kur'an-i Kerim okuma yarismalarinda derece almis degerli bir sahsiyet nasil imrendim hepimiz nasil ozendik defalarca rica ettik butun yol boyunca o da mumkun oldugunca kirmadi bizleri gerek Kur'an-i Kerim okumasiyla gerekse sohbetiyle herkesin kalbinde ayri bir yer kazandi. Ailesi ne kadar gurur duysa azdir keske herkes boyle evlatlar yetistirse keske herkes....

Otele gittigimizde yemegi yiyip hemen umremizi yapmak icin aceleyle odalarimiza cikip abdest tazeledik giderken yine bir heyecan bastirdi gitmeden onceki gece de uyuyamamistim simdi anliyorum neden uyuyamamisim. BUnlari yasayacak insanin uyumasi mumkun mu ??
Beytullah'in dis duvarlarini gorunce; cocuklugumda ilk geldigim zaman ki hisler doldu kalbime Allah'im lutfen her gelisimde hissedeyim dedim. Pervasizca tukettigim omur sermayem buralarda tukensin ama ben her gelisimde ilk defa geldigim de ne hissettiysem onlari hissedeyim. Biliyorum o zamanlar gunahsizdim ama Allah'im simdi de gunahsiz olmak icin ugrasiyorum senin rizan icin. Dunya hayati beni aldatiyor! Sen Bana Sahip Cik ! Sen Bana Sahip Cik ! Sen Bana Sahip Cik! Biliyorsun utancla geldigimi bir daha ki gelisimde daha da utandirma beni. Beni yolundan ayirma. Sen beni affetmezsen ben kime giderim Ya Rahman Ya Rahim. Ailemi sevdiklerimi benden dua isteyenleri ve istemeyenleri senin evine gelmek isteyenleri ve istemeyenleri herkesi affet Allah'im. Kalbimizdeki isigini alma Ya RAb! Sen o isigi alirsan biz dustugumuz zindanin farkinda bile olamayiz Ya Rab.

Kabeyi goruyorum; tavaf eden insanlar aglayan insanlar tekbir getiren insanlar affedilmeyi bekleyen insanlar kalplerinde baska insanlari tasiyan insanlar. Bizleri tekrar dirilttigin gun dualarimizin kabul oldugu gun olsun. Senin rizani kazanmis kalkalim yerlerimizden burada yaptigimiz dualar yuzu suyu hurmetine. Dunya hayatina gozumuzu kapatacagimiz saniyeler susuzluktan dudaklarimizin kurudugu an inatla takilmadan sehadet getirsin dilimiz Kabe'yi tavaf eden meleklerin kokusuyla gelsin Azrail. Kabe'nin karsisinda kalbimiz utancla sıkısıyorken gozumuzu surun uflenmesiyle tekrar actigimizda utandirma bizi Ya Rab. Bizi o amellerden uzak tut Allah'im..


Temettu Hacci icin niyet etmistik ve simdi yapmamiz gereken bir umremiz vardi temettu haccina niyet edenler ihram giyerken ilk olarak umreye niyet ediyorlar. Kabe karsisinda ufak bir duraklama ve dualardan sonra ilk olarak tavafimiza basliyoruz. Kabe'yi tavaf etmek 7 kere donmek demek Hacer'ul Esved'den baslayarak tekrar basladigimiz yerde bitirmek uzere yaptigimiz her tek donuse "savt" deniyor. 7 savt bittigi zaman bir tavaf yapmis oluyorsunuz. Esimle kendimiz yapabilecegimize karar verip ayri basliyoruz kendi tavafimiza kalabaliga karismak beni cok mutlu ediyor o kokuyu surekli icimde tutmak icin gayret ediyorum ama imkansiz. Essiz bir koku yayiliyor her zamanki gibi Kabe'den. Ortusune bakiyorum ve bizim Arafat'a ciktigimiz gun sen de yeni ortune buruneceksin guzel Kabe demek geliyor icimden yanina yaklasip. Sana siyah giydiriyorlar ama en guzel gelinden bile daha alimlisin mis gibi kokuyorsun. Hacer'ul Esved'e yanasmaya bile calismiyoruz cunku cok kalabalik. Tavafi anlatmayi cok isterim ama kelimeler oyle yetersiz ki. Herkes ayni azimle donuyor herkes benimle ayni dilekleri diliyor herkes dua ederken beni de katiyor pek tabii ben de onlari. Insanlara rahatsizlik vermemek icin cok dikkatli davranmaya calisarak dualarimizi ederek o esnada kim oldugumuzu ve utancimizi unutarak buyuk bir mutlulukla yapiyoruz tavafimizi. Rabbimiz ne guzel dusunmus te vermis unutmayi yoksa o gunahlarin verdigi utancla direklerin arkasinda saklanir kimse cikamazdi ortaya.

Tavafimiz bitince esimle gulumsuyoruz ihramla herkes melege benziyor bu manzaraya bakmakla bitmez dedikten sonra 2 rekatlik tavaf namazimizi kilip umrenin sa'yini yapmak icin 3. kata dogru yol aliyoruz ayaklarimda hafif bir yorgunluk belirtisi var iyi ki o bale pabuclarindan almisim icerde giymek icin yoksa sadece corapla uzun sure mermerde yurumek daha da acitirdi ayagimi diye dusunuyorum. Esimin ayaklarina bakiyorum zavallim corap bile giyemedigi icin onun ayaklari benimkinden cok daha kotu halde ama tek kelime etmiyor dusundugunu de pek sanmiyorum o benden kat kat daha heyecanli. Zaten hz. Hacer bebegine su ararken ayaklarinda bunlar yoktu elbet yerler de mermer degildi ve utanacak daha cok sey cikacak dedim kendi kendime. Sa'y Safa ve Merve ismi verilen iki tepe arasinda 7 kere gidip gelmekten ibaret ve tavaftan daha yorucu bir ibadet nedense. Hz.Hacer gunes altinda kucuk bebegine su bulabilmek icin 7 defa Safa ve Merve arasinda gidip gelmis en sonunda bebegini biraktigi yerde bebegin ayaklarinin dibinde bir parilti goruyor once ne oldugunu anlamadigi icin endiseyle fakat su oldugunu anladiktan sonra buyuk bir mutlulukla kosuyor bebeginin yanina bu suyun adi hic kuskusuz hepinizin bildigi gibi ; zemzem...... Zemzem ne niyetle icilirse o amaca ulasiyor hadislere gore ve bobreklere gitmiyor butun vucuda yayiliyor. Avrupa laboratuarlarinda yapilan arastirmalara gore diger sulara gore daha az kukurt iceriyor ve nereden geldigi hala bir sir. En yakin denize bile kilometrelerce uzakta cunku. Bizler biliyoruz ki bu bir mucize... Allah hepimize tekrar tekrar kaynagindan zemzem icmeyi nasib etsin obur dunyada Kevser havuzlarinin basinda bulusalim Tesnim serbetinin ikram edildiklerinden olalim insaAllah...