0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: Hakikat Çicekleri.. Sabır.  (Okunma Sayısı: 540 Kere Okundu.)
« : Mayıs 24, 2010, 02:37:03 ÖÖ »
Avatar Yok

Mavi_Kiyamet
*
Üye No : 26505
Nerden : Yurt Dışı
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 12251
Mesaj Sayısı : 47 783
Karizma = 55168


Sırların hazinesi olan BİSMİLLAH ile başlarım. Onun ile o hazineyi keşfederim. Ardından Mahlukatın en hayırlısı dalalet ve yanlışlıkların ortadan kaldırıcısı HZ. MUHAMMED’E (S.A.V) salat ve selam getiririm.
Hakikat Çicekleri...Sabır.
ALLAHIM!.. KÂİNATIN SAHİBİ SENSİN.. ONA HAYAT VERENSİN… ONU AYAKTA TUTANSIN...

HAK ve GERÇEKSİN... APAÇIKSIN... SENDEN BAŞKA İLAH MA’BUD OLAMAZ...

SEN BENİM RABBİMSİN.. BENİ ŞEKİLLENDİRİP YARATTIN.

B E N İ S E S A N A K U L U M …

GÜCÜM YETTİĞİ SURETÇE SANA VERDİĞİM SÖZ ve SENDEN ALDIĞIM VAAD ÜZERE KALACAĞIM…

Dün; aişe kardeş kısmen bahsetmişti..Onun üzerine biz de İKİNCİ LEM’A’dan hazırlamayı uygun gördük bugünkü dersi.. Rabbim tesirini halkeylesin inşallah..

İKİNCİ LEM’A

Risale; EYYUB (a.s.)’IN MÜNACATI olan şu ayet ile başlıyor:

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM..
"Eyyub'u da hatırla ki Rabbine şöyle niyaz etmişti: 'Bana gerçekten zarar dokundu. Sen ise merhametlilerin en merhametlisisin.” (Enbiyâ Sûresi 83.)

SABIR KAHRAMANI Hazret-i Eyyub Aleyhisselâmın şu münâcâtı hem mücerreb (denenmiş; tecrübe edilmiş) hem tesirlidir.

Fakat âyetten iktibas (alıntı) suretinde bizler münâcâtımızda;

“ Ey Rabbim! Bana gerçekten zarar dokundu. Sen ise merhametlilerin en merhametlisisin.” demeliyiz.

Hazret-i Eyyub Aleyhisselâmın meşhur kıssasının hülâsası (özeti) şudur ki:

Pek çok yara bere içinde epey müddet kaldığı halde o hastalığın azîm (büyük)mükâfâtını düşünerek kemâl-i sabırla (mükemmel bir sabırla) tahammül edip kalmış.

Sonra yaralarından tevellüt eden (meydana gelen) kurtlar KALBİNE ve DİLİNE iliştiği zaman zikir ve marifet-i İlâhiyenin mahalleri (Allahı tanımak ve zikretmek yerleri) olan kalb ve lisanına (diline) iliştikleri için

o vazife-i ubudiyete (kulluk vazifesine) halel gelir (zarar verir bozar) düşüncesiyle KENDİ İSTİRAHATİ İÇİN DEĞİL belki UBUDİYET-İ İLAHİYE (Allaha ibadetinin kudsiyeti) için demiş:

"YÂ RAB ZARAR BANA DOKUNDU. LİSANEN ZİKRİME ve KALBEN UBUDİYETİME HALEL VERİYOR” diye münâcât edip (Rabbine iltica edip)

Cenâb-ı Hak; o HALÎS ve SAFİ GARAZSIZ LİLLAH İÇİN o münâcâtı gayet harika bir surette kabul etmiş kemâl-i âfiyetini (mükemmel bir afiyet; şifa) ihsan edip envâ-ı merhametine (çeşit çeşit rahmetine) mazhar eylemiş.

Şimdi BEDİÜZZAMAN bu ayetin açılımını “ASRIMIZA BAKAN YÖNLERİ İLE” anlatacak inşallah. Hep birlikte istifade edelim..

İşte bu Lem'ada Beş Nükte var. (Biz zamanımızın darlığı nedeniyle bugün sadece BİRİNCİ NÜKTE’i okuyacağız birlikte inş.)

BİRİNCİ NÜKTE:

Hazret-i Eyyub Aleyhisselâmın zâhirî (görünen) yara hastalıklarının mukabili (karşılığı) bizim İÇİMİZDE ve RUHÎ ve KALBÎ HASTALIKLARIMIZ vardır.

İç dışa dış içe bir çevrilsek Hazret-i Eyyub'dan DAHA ZİYADE YARALI ve HASTALIKLI görüneceğiz.

Çünkü işlediğimiz herbir günah kafamıza giren herbir şüphe kalb ve ruhumuza yaralar açar.

Hazret-i Eyyub Aleyhisselâmın yaraları KISACIK DÜNYA HAYATINI tehdit ediyordu.

Bizim mânevî yaralarımız PEK UZUN OLAN EBEDİ HAYATIMIZI tehdit ediyor.

O münâcât-ı Eyyubiyeye o hazretten bin defa daha ziyade muhtacız.

Bahusus (özellikle) nasıl ki o hazretin yaralarından neş'et eden (çıkan) kurtlar kalb ve lisanına ilişmişler.

Öyle de bizleri günahlardan gelen yaralar ve yaralardan hasıl olan vesveseler şüpheler-neûzu billâh-(allah muhafaza) mahall-i iman (imanın yeri) olan KALBİN İÇİNE ilişip imanı zedeler

ve İMANIN TERCÜMANI OLAN lisanın zevk-i ruhanîsine (ruhani zevkine) ilişip zikirden nefretkârâne uzaklaştırarak susturuyorlar.

Bir sohbette sıradan bir ortamda ALLAH'TAN ÖLÜMDEN bahsediyorsunuz adam hemen; "AMAAAN ALLAH GECİNDEN VERSİN" veya "BAŞKA KONUMU YOK BE KARDEŞİM; İKİ PARALIK KEYFİMİZ VARDI ONU DA KAÇIRDIN" falan...

Yani BUNLARI SÖYLEYECEK BİR KALB... NASIL BİR KALB ACABA???...

ÖLÜM MUTLAK SON... VAR MI AKSİNİ İSPAT EDEBİLECEK??

VE "AKILLI" OLDUĞUNU İDDİA EDEN BİR ADAMIN YAPMASI GEREKEN; "GÖZÜNÜ YUMMAK; DÜŞÜNMEKTEN KAÇMAK” DEĞİL; ONA GEREĞİNCE HAZIRLIK YAPMAK DEĞİL MİDİR?

KAÇARAK HANGİ HAKİKAT HALLEDİLMİŞ Kİ; ÖLÜMDEN KURTULUNSUN...

"Lâyemut (ölümsüz) değilsin başıboş değilsin bir vazifen var. Gururu bırak seni yaratanı düşün kabre gideceğini bil öyle hazırlan." diyor HASTALAR RİSALESİ’nde; hatırlayacağımız gibi…

Deve kuşu misali; BAŞINI KUMA SOKUP AVCININ KENDİSİNİ GÖRMEDİĞİNİ DÜŞÜNMESİ gibi.. Oysa KOCA GÖVDESİ DIŞARIDA..

SEN NE KADAR GÖZÜNÜ YUMSAN DA AZARAİL (AS) HEP PUSUDA..

VAKTİN GELMESİNİ BEKLİYOR... EMİR ALDIĞINDA HANGİ KUVVET ONU ENGELLEYEBİLİR Kİ?

Efendimiz (s.a.v.) “LEZZETLERİ ACILAŞTIRAN ÖLÜMÜ ÇOKCA ZİKREDİNİZ” diyor değil mi?

Ve yine Biliyoruz ki; Hz.ömer’in KENDİNE HER GÜN ÖLÜMÜ HATIRLATAN kölesi vardı..

Tâ ki; BEYAZ KILLARI GÖRÜNCEYE KADAR AYNADA.. “ARTIK TAMAM; SANA İHTİYAÇ KALMADI” demişti...

Ders içinde ders… ÖLÜMÜ HATIRMAK GEREĞİ; SONRA “Saçtaki her beyaz kılın; ölümün habercisi olduğu”… gibi..

Bakıyorsunuz; Adamın SİYAH SAÇ YOK başında; AHİRET DE YOK HİİİİÇ HAYATININ PLANINDA.. NE KADAR ACI!! Allaha sığınırız bu haletten..

Herneyse; "NEFSÎ TEFEKKÜRÜ" aşmayalım…. “BENİM” ne yaptığım önemli BİRİNCİ SIRADA... Rabbim bu sırrı anlamayı ihsan eylesin..

Risaledeki kaldığımız yerden devam ediyoruz inş.

Evet GÜNAH KALBE İŞLEYİP SİYAHLANDIRA SİYAHLANDIRA TÂ “NUR’U İMANI ÇIKARINCAYA” KADAR KATILAŞTIRIYOR

HERBİR GÜNAH İÇİNDE KÜFRE GİDECEK BİR YOL VARDIR…(bu zaten bir hadis meali)

O günah İSTİĞFARLA ÇABUK İMHA EDİLMEZSE kurt değil belki küçük bir MANEVİ YILAN olarak KALBİ ISIRIYOR..

Ne demek; bu “HERBİR GÜNAH İÇİNDE KÜFRE (inkara) GİDEN BİR YOL OLMASI?? Eğer İSTİĞFARLA ÇABUK İMHA EDİLMEZSE MANEVİ BİR YILAN HÜKMÜNÜ NASIL ALIYOR?

Üstad onları örnekleyecek inşallah şimdi bize:

Meselâ UTANDIRACAK BİR GÜNAHI GİZLİ İŞLEYEN bir adam BAŞKASININ ITTILAINDAN (bilmesinden haberdar olmasından) ÇOK HİCAP ETTİĞİ (utandığı) ZAMAN MELÂİKE (meleklerin) ve RUHANİYATIN (ruhanilerin) VÜCUDU (varlığı) ONA ÇOK AĞIR GELİYOR.

KÜÇÜK BİR EMÂRE (işaret) İLE ONLARI İNKAR ETMEK ARZU EDİYOR.

BAŞKASININ BİLMESİNDEN; GÖRMESİNDEN UTANIYOR TABİİ... BU DURUMDA ONA MELEKLERİN VARLIĞI ona çok ağır geliyor.

“HADİ CANIM KİM GÖRMÜŞ MELEKLERİ” dese biri; “HAKİKATEN YA; KİM GÖRMÜŞ Kİ GÖRÜNMÜYORLAR; BELKİ DE YOKLARDIR” der bu küçücük işarete BÜYÜK BİR DELİL GİBİ yapışır.

Bütün günahlarını kaydeden MELEKLERİN olmamasını arzu eder..

Dün de geçti ya; Günah ile KALBE EKİLEN TOHUM; istiğfar ile imha edilmezse filizlenmeye başlar.. Yavaş yavaş

Küçük günahlar ile başladı.. Birike birike.. KÜÇÜK KURTLAR BÜYÜDÜ VE KALBİ SOKTU; en nihayette İMANIN KALESİNİ DEVİRDİ..

BİR BEYAZ KAĞIDA. NOKTA NOKTA SİYAH KALEM İLE VURSAK... BİR ZAMAN SONRA KAĞIT SİMSİYAH OLMAZ MI?

KALB ve GÜNAHLAR ilişkisini de bu örnekle anlatıyor Üstad bir başka yerde

TABİİ BU "GÜNAH İŞLEMEYECEĞİZ" demek değil.. Ayetler hadisler; vbe onlardan dersini alan Bediüzzaman da: "O GÜNAH İSTİĞFARLA ÇABUK İMHA EDİLMEZSE” diyor zaten değil mi?.

İnsan olmak hasebiyle GÜNAH İŞLEYEBİLİRİZ ama “O GÜNAHIMIZI İTİRAF İLE AFFIMIZI TALEB” en büyük ŞEFAATÇİMİZ....

Hem meselâ Cehennem azâbını intaç eden (netice veren) büyük bir günahı işleyen bir adam Cehennemin tehdidâtını (tehditlerini) işittikçe istiğfarla ona karşı siper almazsa bütün ruhuyla CEHENNEMİN ADEMİNİ (olmamasını) ARZU ETTİĞİNDEN küçük bir emâre (işaret) ve bir şüphe CEHENNEMİN İNKARINA CESARET VERİYOR.

İnsan AZCİNİ FARKRINI HİSSEDİP; HATASININ FARKINA VARMAKLA “TEVBE KAPISINI ÇALMAKLA” MÜKELLEF…

“KİM GİTMİŞ GELMİŞ; GİDEN GELSEYDİ....” edebiyatını duymuşuzdur...

ÖMRÜNDE HİÇ YALAN SÖYLEMEMİŞ; KÂİNAT O’NUN (S.A.V.) HÜRMETİNE YARATILMIŞ ZAT GİTMİŞ GÖRMİŞ VE GELMİŞ BİZE ANLATMIŞ.... YETMEZ Mİ???

Ama eğer GÖZLÜĞÜNÜZ KİRLİ İSE VE TEMİZLEME GEREĞİ DUYMAZSANIZ "GÖZÜNÜZÜN ÖNÜNDEKİ" ŞEYLERİ GÖREMEZSİNİZ.. değil mi?

Hem meselâ farz namazını kılmayan ve vazife-i ubudiyeti (ibadet vazifesini) yerine getirmeyen bir adamın küçük bir âmirinden küçük bir vazifesizlik yüzünden aldığı tekdirden (azarlamadan) müteessir olan (üzülen) o adam

SULTAN-I EZEL ve EBEDİN MÜKERRER (tekrar tekrar bildirdiği) EMİRLERİNE KARŞI FARZINDA YAPTIĞI BİR TENBELLİK “BÜYÜK BİR SIKINTI VERİYOR.

Ve o sıkıntıdan arzu ediyor ve mânen diyor ki KEŞKE O VAZİFE-İ UBUDİYET (ibadet vazifesi; yani namaz-niyaz) BULUNMASAYDI!.

“Patron kızmasın; bilmem kim şöyle demesin” diye NASIL DA DİKKAT EDERİZ BAZI MESELELERE!!!

Oysa “PATRONU DA YARATAN ALLAH'IN EMİRLERİ” söz konusu oldu mu!!!
Ne kadar ilginç değil mi?

KİMİ KANDIRIYORUZ?Ne.??

KENDİMİZİ...

İNSANIN KENDİNE YAPTIĞINI BÜTÜN DÜNYA BİR ARAYA GELSE YAPAMAZMIŞ...

Devam ediyoruz..

Ve bu arzudan bir mânevî adâvet-i İlâhiyeyi (Manevi bir Allah’a düşmanlık) işmam eden (kokusunu hissettiren) bir İNKAR ARZUSU uyanır.

Bir şüphe vücud-i İlâhiyeye (Allahın varlığına) dair kalbe gelse kat'î (kesin) bir delil gibi ona yapışmaya meyleder; büyük bir helâket (mahvolma) kapısı ona açılır.

O bedbaht bilmiyor ki İNKAR VASİTASIYLE GAYET CÜZ’İ (küçük) BİR SIKINTI; KULLUK VAZİFELERİNDEN GELMEYE KARŞILIK; İNKARDA MİLYONLARLA O SIKINTIDAN DAHA MÜTHİŞ “MANEVİ SIKINTILARA” KENDİNİ HEDEF EDER.

Çok orijinal bir ifade geliyor şimdi:

SİNEĞİN ISIRMASINDAN KAÇIP YILANIN ISIRMASINI KABUL EDER.

İNKAR İLE "İBADET KÜLFETİNDEN" YIRTTIĞINI ZANNEDİYOR... Yanında "ÖLÜM" diyorsun; "AMAN AĞZINI HAYRA AÇ" diyor... EBEDİYEN DÜNYADA KALACAK YA.... GAFLET BU KADAR OLUR İŞTE...

O YÜKÜN ALTINDA NASIL RAHAT VE HUZURLU OLUNABİLİR Kİ???

RABBİM; BU YANILGIDAN KURTULMAK İSTEYEN HERKESE HİDAYETİNİ İHSAN EYLESİN İNŞALLAH.. BİZLERİ DE KENDİNE YAKLAŞMAKTA DAİM EYLESİN…

Ve hâkezâ bu üç misale kıyas edilsin ki "KAZANDIKLARI GÜNAHLAR KALBLERİNİ KAPLAYIP KARARTMIŞTIR." (Mutaffifîn Sûresi 14) sırrı anlaşılsın.

Evet BİRİNCİ NÜKTE burada sona eriyor.. İlerleyen derslerde hazırladımızı kalan kısmını da okuruz inşallah birlikte..

"Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki Sen ilmi ve hikmeti herşeyi kuşatan Alîm-i Hakîmsin." (Bakara Sûresi 2:32.)

"Duâları ise şu sözlerle sona erer: 'Ezelden ebede her türlü hamd ve övgü şükür ve minnet Âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur." (Yûnus Sûresi 10:10.)

EY RABBİMİZ!.. BİZLERİ; NEFİS ve ŞEYTANIN ŞERRİNDEN ve KABİR AZABINDAN ve CEHENNEM ATEŞİNDEN MUHAFAZA EYLE ve CENNETÜ’L-FİRDEVSTE MES’UD KIL!.... AMİN AMİN AMİN

“Asra yemin olsun ki insanlar mutlaka ziyandadır.. Ancak; iman edip iyi işler yapanlar birbirlerine hep hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna..” (ASR SURESİ)

Wmhocasi.com
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Hakikat Çicekleri.. Sabır.
« Posted on: Mart 29, 2024, 02:39:56 ÖÖ »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Hakikat Çicekleri.. Sabır. e-book, Hakikat Çicekleri.. Sabır. programı, Hakikat Çicekleri.. Sabır. oyunları, Hakikat Çicekleri.. Sabır. e-kitap, Hakikat Çicekleri.. Sabır. download, Hakikat Çicekleri.. Sabır. hikayeleri, Hakikat Çicekleri.. Sabır. resimleri, Hakikat Çicekleri.. Sabır. haberleri, Hakikat Çicekleri.. Sabır. yükle, Hakikat Çicekleri.. Sabır. videosu, Hakikat Çicekleri.. Sabır. şarkı sözleri, Hakikat Çicekleri.. Sabır. msn, Hakikat Çicekleri.. Sabır. hileleri, Hakikat Çicekleri.. Sabır. scripti, Hakikat Çicekleri.. Sabır. filmi, Hakikat Çicekleri.. Sabır. ödevleri, Hakikat Çicekleri.. Sabır. yemek tarifleri, Hakikat Çicekleri.. Sabır. driverları, Hakikat Çicekleri.. Sabır. smf, Hakikat Çicekleri.. Sabır. gsm
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  



Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular