Evliliğinde de işinde de her şeyin yolunda gittiğini belirten güzel oyuncu, mutluluk sarhoşu...

Son olarak 'Ejder Kapanı' adlı filmde rol alan Ceyda Düvenci, oyunculuk serüvenini ve evliliğini Harper's Bazaar dergisine anlattı...

Gerçekte, televizyonda ya da fotoğraflarınızda göründüğünüzden daha güzel olduğunuz söyleniyor... Enerji ile alakalı olabilir. Ben günlük hayatta hiç makyaj yapmıyorum. Ekranda bir karaktere bürünmekle de ilgisi olabilir bunun? Yaşı da büyütüyor ekran; 15 senedir duyarım bunu ama...

Dezavantaj oldu mu kariyerinizde?
Yok. Ben öyle görmüyorum. Dünya güzeli görünemediğimin farkındayım ama oyuncu olmak için buna gerek yok.

iSMiMiN ALTıNı ÇiZDi
Sizce sizinle en çok örtüşen iş ne oldu şimdiye kadar?
Ben örtüşme diye bakmıyorum hiçbir işe, çünkü hiçbir karakter benimle örtüşemez, örtüşse de ben istemem. Her iş kendi döneminde çok güzeldi. 'Her Şey Çok Güzel Olacak' doğru bir başlangıçtı sinema için; 'Tatlı Kaçıklar' iyi bir komedi olduğu için özeldi. 'Sil Baştan', değişik bir karakteri oynadığım için, 'Binbir Gece' ismimin altını çizdiği için önemliydi.

Sektördeki ilk başladığınız yıllardan bugüne oyunculuk anlamında sizin için ne değişti?
Daha ünlü oldum! Oyunculuğa ilk başladığımda çok çalıştım ve epey para kazandım. işime karşı çok disiplinliydim. Şuursuzca bir disiplin ama! Ben başrol oynuyorum ama servisle gelip servisle gidiyorum. Star sistemi hâlâ geçerliydi o dönem. Ama ben ekiple çay içen bir oyuncuydum. Çok sonraları bu bilinç gelişti. 'Her Şey Çok Güzel' olacak bitti; ben kendime daha iyi bakacağıma 20 kilo aldım. 2001-2002 yılında kendime geldim. Yeni bir hayat başladı benim için.

Ne anlamda?
Özel hayatımda ilişkim bitmiş, 25 yaşıma gelmiştim. iş tempomu gözden geçirdim. 'Ben ne yapıyorum altı senedir?' diye sordum kendime. Bir aydınlanma yaşadım. Üniversiteyi bitirdim; oyunculuk yüksek lisansı yaptım. Kendime yatırım yapmaya başladım. Tamamen çocuk ruhu ile çalışmışım senelerce; sırf seviyorum diye, heyecanla, parayı sorgulamadan, emeğimi hiçe sayarak... Ama her şey değişti, tavrım, duruşum değişti. Bir farkındalık başladı benim için.

Çok ilginç bir evlenme hikayeniz var, anlatır mısınız?
Benim kuzenimle Engin'in (eşi) arkadaşı evli. 2001'de tanıştık. ilk tanıdığında beni, ailesine gidip televizyondan beni göstermiş ve 'Ben bu kızla evleneceğim' demiş. Altı sene boyunca çok iyi arkadaştık, dertlerimizi paylaştık. Zamanı olmadığını düşündü herhalde, bana başka türlü yaklaşmadı. 2008 yılında ilk evimi aldım, içinin yapılması gerekiyordu. Bir gün eve beraber baktık; o gün arabada bana evlenme teklif etti, ben de kabul ettim.

Her şeyden memnun musunuz hayatınızda?
Her anlamda mutlu ve huzurluyum; evliliğimde de, işimde de.

GÜZELLiK GEÇiCi
Annem dünya güzeli bir kadındı. 30 yaşında trafik kazası geçirdi, yüzü parçalandı, kör kaldı ama babam onu bırakıp gitmedi. Babam inanılmaz varlıklıydı, her şeyini kaybetti; annem onu terk etmedi. Ben böyle bir ailede büyüdüm. O yüzden benim için maddiyat da güzellik de hiç önemli değil. Ne kadar geçici olduklarını biliyorum çünkü. Benim için kalp, ruh ve hayata bakışı önemli. Engin'in annesi ve babası sağır ve dilsiz. Bu açıdan da benim için çok önemli hayatımda.