|
|
|
Gözyuvarı dokularının ve gözün ilişkilerinin çoğunda iyicil ya da kötücül urlar görülebilir. Tedavi son yıllarda büyük gelişmeler göstermiştir. Yalnızca belli başlı urları anlatmakla yetineceğiz.
GÖZKAPAĞI URLARI
İyicil epitel uru (papillom)
Düzenli sınırlı, ağaççileği görünümündedir; çoğunlukla alt kapakların kenarında ya da kapakların iç açısında belirir. Tedavi ameliyattır-, urun dağlanarak çıkarılmasına dayanır.
Damar urları (anjiyomlar)
Doğuştan urlardır; çoğunlukla daha derindeki (göz çukurunda ya da beyinde) doğuştan bir damar oluşum bozukluğuyla birliktedir. Genellikle doğumdan sonra, çok erken ortaya çıkarlar. Yüzeyleri düzenli ya da engebeli, şarap tortusu, vişne çürüğü ya da mor renkli urlardır. Derinlemesine yayılmayı saptamak için 2 yaşından sonra an- jiyografi yapılmalıdır. Damar urları sınırlı olduklarında ameliyatla çıkarılabilirler. Bunun dışında, iyonlaştırıcı ışınlarla yapılan tedaviler çoğunlukla etkisiz kalır.
Ben
Hafif kalkık, örselenmiş görünümlü, kahverengi ya da daha açık renkli kılsız bir yapıdır. Evrimi genel kural olarak iyicildir ve ilerleyici değildir. Bazen, kanserli ben biçiminde kötücülleşebilir.
Kanserli ben
Ya basit bir benin evrimi ya da daha başlangıçta kötücül olan bir ur sözkonusudur. Büyümesi, çevrede iltihap tepkisi, yaralaşmalar, kanama, özellikle de kulak önünde hızla büyüyen bir lenf düğümü görülmesi; dikkati çekmesi gereken niteliklerdir. Tedavi ışın tedavisidir.
Göz kapaklan epitel uru
Kötücül gözkapağı urlarının en sık Taşlananıdır. Özellikle yaşlılarda görülür. Gözlüklerin yaptığı tahriş, yanıklardan kalma yara izleri, iyicil epitel uru (papillom) gibi önceden var olan bozunlar üstünde ortaya çıkabilir. Görünümü aylarca ilerleyen sert, grimsi renkli küçük bir kabarıklıktan, yaralaşıcı, kemiğe kadar inen, hızlı ilerleyici niteliği son derece belirgin epitel uruna (epitelyo- ma) kadar değişir. İyi ayarlanmış ışın tedavisi yüzde 100′e yakın iyi sonuçlar verir. Cerrahi tedavi güçtür. Çünkü urun çevresindeki sağlam görünümlü dokuları geniş olarak çıkarmak gerekir; bu da, gözyuvarının örtülmesi sorunları doğurur.
SAYDAM TABAKA – SÜMÜKSEL ZAR URLARI
Adenomların, iyicil epitel urlarının, yağ urlarının (fibrom), v.b. yanısıra, özellikle sümüksel zar epitel urları üstünde durmak gerekir. Daha çok saydam tabaka-gözakı sınırında (limbus) gözkapağı aralığına bitişiktirler. Görünümleri değişkendir. Ama her zaman, parmaksı çıkıntılardan yapılmış tomurcuklanıcı bir nitelik vardır. Bu çıkıntıların her biri, bir kılcal damar tarafından kanlandırılır. Uygulamada hiç bir zaman, bu urlara lenf düğümü büyümesinin eşlik ettiği görülmez. Teşhisi yalnızca biyopsi sağlar. Tedavi ide, genellikle urun çevresinde diyatermik akımlarla dağlamadan sonra yapılan bu biyopsiyle, ışın tedavisini birleştirir. Sümüksel zarda çeşitli kistler, iyicil ve kötücül benler ve damar urları da bulunur.
ÎRÎS URLARI
Kötücül melanomlar
İriste, bir renk değişikliği, bir iris-kirpiksi cisim iltihabı (iridosiklit), ön odaya kan oturması (hifema) nedeniyle, çoğunlukla da bir muayene sırasında ortaya çıkarılır. Genellikle belirgin kenarlı, boyu bir toplu iğne başından 0,5 cm’ye kadar değişebilen yuvarlak bir kütle söz konusudur. Yarık- 1 lambayla muayene, urun damar bakımından zengin olduğunu gösterir. Tedavi, geniş bölümsel iris çıkarma biçiminde ameliyattır. Göz ancak, çok yayılmış, yaygın ya da halkasal bir ur söz konusu olduğunda çıkarılmalıdır.
Ksantogranülom
Bu ur, çoğunlukla bir yaşından küçük çocuklarda ortaya çıkar ve tekrarlayıcı ön oda kanamalarıyla kendini belli eder. Yarıklı lambayla muayenede.sarı renkli yerleşimi belirli bir iris uru ya da yaygın bir iris bozunu görülür. Tedavi edilmezse ikincil glokoma doğru gelişir. Tedavi, az yayılmış urlar için iris çıkarımı, daha önemlileri için ışın tedavisidir.
KİRPİKSİ CİSİM URLARI
Kirpiksi cisim melanosarkomu bazen, iris kökünde siyahımsı bir kütle varlığını fark eden hasta tarafından ortaya çıkarılır; bazen de, iris iltihabına ya da göz içi yüksek basıncına bağlı ağrılarla, tam olmayan billursu cisim çıkığıyla, ağ tabaka ayrılması kökenli görme azalmasıyla belirir. Muayenede gözbebeğinin genişletilmesinden sonra ur, gözbebeği alanında görülür. Goldmann’m 3 aynalı temas camıyla muayene, urun niteliklerinin (özellikle büyüklüğünün), öne, arkaya ve yanlara doğru yayılmasının belirlenmesini sağlar.
DAMAR TABAKA URLARI
Ur kökenli ağ tabaka ayrılmalarında incelemiştik.
AĞ TABAKA URLARI
Ağ tabaka blastomu
Küçük çocukta raslanır; tek ya da çift (daha seyrek) taraflı olabilir.Bazen kalıtımsal bir etmen vardır.
Teşhis
Ortaya çıkarılma koşulları çoktur; ama dikkati en çok çeken belirti, gözbebeğinde beyazlık görülmesidir (lökokori). Önceleri yalnızca bazı açılar altında görülebilen ur, daha sonraları, gözbebeğinde damarlanmış beyaz bir kütle biçiminde belirginleşir. Bunun dışında içe ya da dışa şaşılık söz konusu olabilir. Bu yüzden, şaşı bir çocuğun muayenesi zorunlu olarak, gözbebeği genişletildikten sonra dikkatli bir göz dibi muayenesi içermelidir. Bazen nistagmus, urun irise yayılması, bir katarakt, bir göz içi yüksek basıncı, ön odaya kan oturması (hifema) da teşhise götürebilir. Çok küçük çocuklarda göz dibi muayenesi, genel anestezi altında, önceden gözbebeği elden geldiğince genişletildikten sonra yapılmalıdır. Bu urların genellikle aynı gözde birçok odakları vardır. Beyaz, kabarık, silik, düzensiz kenarlı, damarlı bir kütle görünümündedirler; bazen bir ağ tabaka ayrılmasıyla birlikte bulunurlar.
Radyografi çoğunlukla, ur içi kireçlenmeler gösterir.
Ekografi, ağ tabaka ayrılması altındaki bir urun anormal yansımalarının bulunmasını sağlar; ama urun türü konusunda bilgi vermez.
Evrim
Yüzeyde ağ tabaka üstüne, derinlemesine damar tabakaya, görme sinirine ve gözakına, uzakta karaciğer ve kemiklere yayılma eğilimi gösterir.
Tedavi
Urun tek ya da çift taraflı oluşuna göre değişir.
Tek taraflı ur durumunda, seçilecek tedavi ister istemez gözün çıkarılmasıdır.
Muayene urun görme sinirine de yayıldığını gösteriyorsa, gözün çıkarılmasından sonra ışın tedavisi yapılır.
Çift taraflı urlarda, hastalığa en fazla tutulmuş gözün çıkarılmasına gidilir. Daha sonra öteki gözde ya dağlama (ışınla, soğukla ya da diyatermik akım-ışık tedavisiyle), ya göze ura değer biçimde yerleştirilen küçük bir radyoaktif disk yardımıyla kobalt tedavisi ya da betatronla ışın tedavisi denenebilir. Tekrarlama durumunda, çoğunlukla ikinci göz de çıkarılır. Ağ tabaka fakomları
Genel hastalıkların ağ tabakaya yerleşmeleridir.
Bourneville’nin tüberosklerozu, sinir sisteun belirtileriyle (sara, zeka geriliği) deri belirtildi ve iç organ bozunlarını birlikte gösteren bir H taliktir. Ağ tabaka urları beyaz,yuvarlak, kabarık genellikle görme sihir diski yakınında yerleşme küçük odaklardır.
Recklinghausen hastalığı, Bourneville hastalğındakilere yakın ağ tabaka bozunlarıyla nitelenir Bu urlar ihtilata yol açmaz ve tedavi gerektirmezler.
Hippel-Lindau yaygın damar urları
Bu hastalıkta beyincikte, bazen böbrekte, çoğunlukla da ağ tabakada damar urları görülür. Bu damarsal urlar, camsı cisim içine kanayabilirler. Işık tedavisi uygulamak gerekir.
|