Sercan, küçüklüğünden bu yana futbola meraklıydı. 6. sınıfta orta okul bitene kadar okul futbol takımının kaptanlığını yapmıştı. Liseye başladığında, lise okul takımının forvetinde oynamaya başladı. Her zaman ki gibi bir gün okulundan çıktı evine gidiyordu. Yemek yiyecek, giyinecek ve aynı çocuklar ile futbol oynayacaklardı. Sercan ve mahalle takımı hiç bir zaman başka mahalle takımlarına yenilmedi bugüne kadar. Evinden çıktı, maç yapacakları sahaya geldi. Oynamaya başlamışlardı. Maç başladıktan kısa bir süre sonra sahanın arkasında duran siyah giysili, ten rengi belli olmayan kişiye çarptı gözü. Sanki onları, kendisini izliyordu. Önce biraz endişelendi arkadaşı Berk'e seslendi ;


- Berk ! Yanıma gelir misin ?
- Efendim Sercan ?
- Bak şu sahanın arkasında ki siyah adam varya.
Lafını bitirmiş adamı gösterecekti ki, adamın orda olmadığını fark etti.
- Sercan sanırım sen çok yoruldun geç kenara dinlen istersen hayal görmeye başlamışsın.


Sercan oyunda kalmıştı ama aklı hala o kişide idi. Sadece bakıp geçen birisi miydi ? Yoksa, onları izleyen birisi mi ? Sercan'ın düşüncesi şuydu "O kişi kimdi ?"

Sercan maçtan çıkmış, evine doğru gidiyordu. Aklında hala o adam vardı. Maçtan çıkınca 10 dakikalık bir yoldan sonra evine varırdı. Fakat adama kafayı iyice takmıştı ve sürekli aklındaydı. Yarım saatte evine vardı. Eve geldiğinde evde kimse yoktu odasında bir not vardı. Annesinin bırakmış olduğunu düşündü ve okumaya başladı ;

- Bugün sahada oynayışınızı izledim. Hepiniz çok iyisiniz. Yarın akşam saat 9'da aynı sahada, biz 5 kişi siz 8 kişi. 5 gol atan kazanır. Ama kalecinize söyleyin sağlam bir eldiven alsın.

Sercan şaşırmıştı. Sahaya daveti anlamıştı ama, niye kalecilerinin sağlam eldiven alması gerektiğini anlamamıştı. "Biz 8 kişi onlar 5 kişi ha ? Kesin yenilmek istiyorlar" diye geçirdi içinden. Ertesi gün okuldan çıktı 8 kişilik takımını kurdu ve akşam 9 olmasını beklediler. Annesinin de haberi vardı geç geliceğini biliyordu Sercan'ın. Akşam 9'a kadar sahanın dışında konuştular. Saat 9 oldu ve Sercanlar sahaya girdiler. Ardından diğer 5 kişi geldi. Kendilerini tanıttılar. Maçta onları izleyen kişinin gerçek adını bilmiyorlardı lakabı Nitta idi. Tek gözünün yarısını kapatan diğer gözünü açıkta bırakıcak şekilde uzun bir saçı vardı.. Kalecileri Salinas, diğer 3 kişinin lakabı yoktu gerçek isimlerini vermediler. Maça başladılar, Nitta ve ekibi Sercanların başlaması için izin verdiler. Nitta'nın ekibi simsiyah tişört, simsiyah şort ve simsiyah ayakkabı ile gelmişlerdi. Sercanlar ise normal formalarıyla.

Maç başladı, Sercan topu sürerken Nitta ayağından aldı ve orta sahayı geçer geçmez şutunu çekti. Ama oda ne ! Nittanın simsiyah ayakkabısı şut çekerken beyaz olmuştu. Gözlerinin onları yanılttığını düşündüler ama gerçekten beyaz olmuştu. Topun gidişi de çok değişikti bir sağ tarafa bir sol tarafa zigzag çizerek gidiyordu. Kaleci tam eline alıcaktı ki top sol taraftaki boşluktan geri geldi. Kaleci olduğu gibi kalmıştı. Top kaleye girdikten sonra Nitta'nın ayakkabısı yine eski siyahlığına dönmüştü. Nitta Sercan'a hadi devam daha yeni başlıyoruz dedi. Sercan topu Berk'e attı. Berk topla kaleye doğru ilerliyordu en sert şutunu çekti ama oda ne ? Kaleci ayağını bile oynatmadan sadece elini uzatarak topu yakalamıştı ! Berk şaşkın bir ifadeyle orta sahaya geldi tekrar. Nitta gülüyordu içinden "Daha yeni başladık neler görüceksiniz" diyordu.


Salinas topu Nitta'ya attı. Biraz ilerledikten sonra topu takım arkadaşına attı. O ceza alanına gelir gelmez normal şekilde topa vurdu top direkten döndü topu aldı biraz geriye geldi, ayağını kaldırdı şut çekicek derken Nitta koşarak geliyordu ve bağırdı.


- Dur !
- Ne var !!
- Topu bana ver !
- Sana mı vereyim ? ..... Tekrar aynı kişi
- Tamam al ! Topu Nitta'ya attı, Sercanlar ise koşuyordu fakat yetişememişlerdi.


Nitta ayağını iyice kaldırdı yerden gelen topa gelişine vurdu. Topun gidişatı tarif edilmezdi. Kaleci ne yapıcağını şaşırmıştı, yere uzandı elinde top sürekli döndü döndü döndü ve kalenin içine girdi 2-0 oldu. Fileler yırtılmış, top duvarda kalmıştı. Sercanların kalecisi Kaan ise eline bakıyordu. Eldiveni yırtılmış ve elinde acı vardı sanırım Kaan elindeki acıdan dolayı oynayamıcaktı.. Sercan düşünüyordu "Acaba bunlar gerçekte kim ? Nasıl böyle oynuyorlar ?"...

Hikaye tsubasayi andiriyo ama hadi bakalim