|
|
|
Bir dolunayı izlemek gibiydi sesindeki düğümleri çözmek Meşakkatli ama tutkulu, öfkeli ama sevgi dolu Bir hayatın sarpasarması gibi bir hislem, bir engebeli aşk yolu Nereye gidersen git dönebilecek bir yerinin olması, başını koyabileceğin bir omzun olması Biraz kaderperest bir yapım var çocukluğumdan beri böyleyim, İçime kaçmış bir çocuk(luk) İçinden çıkamadığın büyümüşlük Kime gidersen gideyim, neyi seversem seveyim her şey de sen! Her zerre de sen! Her kelâm sana düğümlenir, çözümü imkansız bir sevda bu, gerisi mi ? Neme gerek? Cevap bile aramıyorum
Ey cândan ötem Ey kelâmımın lâlli mürekkebi Ey kalbimin kâbesi Ey aşkın aşka aşk olan merkebi Ey Ey Ey (
Her köşebaşında sen, her caddede ayak izinYol yordam bilmeyen ben kelime kelime yürüyorum sana Bilmediğim kaç sokak arasından geçti(m) kim bilir? Seni ararken, sana ulaşmak isterken bu firkatin çelimsiz düşlerinde hangi rüyalarımın katili oldum, görmezden gelip üstüne basıp geçtiğim?
Ulaşmak Sana! Senden öteye! Senin içine! İçinde olmak Sen olabilmek Her bir zerrene aitlik, dimağının bütün hücrelerinde özgürce dolaşmak Kurduğum, kurabildiğim en mükemmel hâyâl En En
Ey sevgili(m); dudağına değip geçen bir kelâmda ben olmak isterdim Bir anlık bir saniyelikte olsa senin içinde seninle olabilmek isterdim Ey aşktan ötesi cân-ı yâr(im) dokunmak ne mümkün sana? Ne mümkün gözlerinin denizine atıp kendimi dalgalarına baş kaldırmak? Ne mümkün içindeki çöküntüden sağ çıkmak? Ey sükût-u ekber(im); İçindeki kelimesizliğe düştüm, karanlık bir kör kuyudan farksız! Yusuf (as) hâlime acır oldu Esefin cümlenden düştü dibi görünmez bu kuyunun İmdâd dileniyorum züleyhanın sesinden yusufa, Yalvarıyorum, bir yudum aşk! Belkide bir yudumdan ötesi, bir kelâmına hasret bu cân Zillete düştüm aşkından, kapı kapı dilenen soysuzlardan ne farkım kaldı huzurunda Bir aşk uğruna züleyha olmayı göze alabilmek hangi akılsızın kârı? Vaktin delisi ben olmalıyım Ya da vakitsiz zamanların aşk kaçkını
Ey cânımın cânı sevgilim; cümleler diziyorum aşkına, her cümlede kalbim daralıyor, her kelime aşkımı anlatamamın yükünü bindiriyor heybeme, taşıyamaz hâle geldiğim nice zamanlar oldu Sözün tükendiği, ruhumun aralıksız, durmadan, bir nefes bile almadan aşkımı anlatmaya çalıştığı zamana uğradım besbelli
Benden bir söz beklentin olmuşsa affola cân(ım) Hiç/im
Kelimeler küf tuttu bu diyârda, bu diyâr yâr olmadı aşkla oyun oynayanlara Bu diyâr gerçek sevdalıları bastı bağrına Bu diyâr Bu diyâr seni verdi bana
Elhâmdülillâh Elhâmdülillah ya zül celâl'i vel ikrâm
|