Ergin Kardeşlerden Yeni Mektup

KOCAELİ'nin Kandıra F Tipi Cezaevi'nde hükümlü olarak yatan Vedat Ergin, ağabeyi Nuri Ergin'den sonra avukatı Ergün Bademci'ye, 'Basın Açıklamamızdır' diye başlayan 8 sayfadan oluşan mektup gönderdi.

Vedat Ergin, mektubunda Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu üyesi Ali Suat Ertosun'un, kendilerini oyuncak gibi kullanıp o cezaevinden bu cezaevine seyyah gibi gezdirdiğini belirterek, "Biz Ali Suat Ertosun'u, günahımız kadar sevmeyiz. Ama onu sevmemiz, onu saymamamız, haksızlık yapmamızı gerektirmez. Son günlerde şerefli HSYK, bazı ithamlara mahruz bırakılıyor. Her kurum gibi burası da saygın bir kurumdur. Yapılan haksız ithamlar üzücüdür, bu kurumumuzun maruz kaldığı ithamları şiddetle kınıyoruz" dedi.

Özdemir Sabancı suikastı faili Mustafa Duyar'ın Afyon Cezaevi'nde öldüüldüğünde kendisinin ve ağabeyi Nuri Ergin'in Eskişehir Cezaevi'nde olduğunu belirten Vedat Ergin, "Kimin öldürdüğü belli. Bir ölüye, bir imam yeter. Mustafa Duyar'ın ölümüyle, Abdullah Öcalan'ın yakalanışı ve ülkemize getirilişi tamamen tesadüftür" dedi. Mustafa Duyar'ın öldürüldüğü ve Selçuk Parsadan'ın yaralandığı gün Eskişehir cezaevi'nde kendilerinin yattığı koğuşun polis olduğunu söyleyen kişiler tarafından arandığını ileri süren Vedat Ergin, mektubunda şöyle dedi:

"O gün Eskişehir Cezaevi'nde bizim koğuşumuz, organize polisi olduğu söylenen 6-7 kişilik bir sivil grup tarafından aranmıştır. Bizi bu arayanlar polis olduklarını söyleyenler istihbarat teşkilatı elemanı olabilir mi? Hangi cezaevinde hangi mahkuma bu uygulama olmuştur? Mustafa Duyar öldükten sonra bazı derin şer odakları Nuri abim ve beni hedef seçtiler. Bizi hedef seçenler Mustafa Duyar'ın hamileri olabilir mi? Veyahut rahmetli Özdemir Sabancı'yı öldürten güçler olabilir mi?"

Ali Suat Ertosun'un Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü olduğu dönemde kendilerine yönelik uygulamaları da eleştiren Vedat Ergin, hasım oldukları kişilerle aynı cezaevlerine konulduklarını hatırlattı.

Vedat Ergin mektubunda, "Bizden neyin intikamını alıyorlar. Cezaevlerine silah, telefon sokan mahkumlar sırf biz miyiz? En tehlikeli mafya örgütlenmesi biz miyiz de hep bu adaletsiz uygulamalar bize oldu. Çakıcılar, rakıcılar cezaevinde Üsküdar kuzusu gibi yatıyor" dedi. Bahri KARATAŞ/İZMİR, (DHA)