0 Üye ve 1 Ziyaretçi Konuyu İncelemekte. Aşağı İn :)
Sayfa 1
Konu: Tengricilik  (Okunma Sayısı: 2326 Kere Okundu.)
« : Kasım 05, 2007, 07:00:21 ÖS »

xxRuzqaRxx
*
Üye No : 2
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 1921
Mesaj Sayısı : 13 559
Karizma = 57


Tengricilik ya da Tengrizm tüm Türk ve Türk
kelimesinin aslı "türümek" fiilinden gelmektedir. Bu fiilden türetilmiş, kişi ve insan
anlamında "türük" ve nihayet hece düşmesiyle "Türk" kelimesi ortaya
çıkmıştır. Nitekim Anadolu'da bir kısım göçebeler de yürümekten "yürük" adını
almışlardır. Türk kelimesi, ayrıca, çeşitli kaynaklarda; "töre sahibi, olgun kimse, güçlü, terk
edilmiş, usta demirci ve deniz kıyısında oturan adam" manalarında kullanılmaktadır.

Coğrafi ad olarak Turkhia (Türkiye) tabiri ise altıncı yüzyıldaki Moğol halklarının, şimdiki
inanç sistemlerine katılmadan önceki inancıydı. Tengri'ye ibadet etmenin yanında özel
isim Animizm, Psikolojik olaylarda olduğu gibi hayatla ilgili olayları da düşünen bir ruhun
yönettiğine inanan sistem (Stahl doktrini). Stahl'ın animizmi hem mekanizme hem de
vitalizme karşıdır;

Şamanizm, Bütün dinlerin çıkış kaynağı olarak kabul edilen
Şamanizm‘in kökenleri İÖ 50 binli yıllara kadar dayanır. Doğaya tapınma, doğaya
hükmeden (yağmur, kar, güneş, fırtına, rüzgar) güçlere tapınmayı temel alan bir inanç şeklidir.
Çıkış merkezi Orta ve Kuzey Asya olarak bilinse de, Uzakdoğu’dan, Kuzey ve Güney
Amerika’ya , hatta kıta Avusturalyası’na kadar çok geniş bir coğrafyaya
yayılmış olan bu inanç biçimi Türkler’in de ilk dini olarak karşımıza çıkar. Bütün dünya
coğrafyasında Şamanizm’e Totemizm ve atalara ibadet etmek bu inancın diğer ana
hatlarını oluşturuyordu. Totemizm yaygın kullanımında, bir totem etrafında örgütlenmiş bir dini
ifade etmektedir. Totem, bir kabilenin atası olarak kabul ettiği ve adını taşıdığı bir hayvan veya
bitkidir. Çoğu kez kutsal bir nitelik taşıyan kabilenin atası, kabilenin yasaklar sisteminin de temel
dayanağı olmaktadır.

Ancak günümüzde etnologlar, totemizmi salt bir din olarak
görmemektedirler. Etnologların temel ilgi konularından birisi, modern olmayan ya da ilkel
toplumlardaki düşünce biçimidir.

Tengri, bugünkü Türkçe'deki
''Tengri, Eski Türkçede "Gök" veya "göktanrısı" anlamına
gelip, Eski Türklerin ve Moğolların inancı Tengrizm'de Gök Tanrısı, ya da Gök'ün
yüce ruhudur.Tanrı'' kelimesinin eski şeklidir.

Bu inanca göre
Gök'ün yüce ruhu Tengri'ydi. İnsanlar kendilerini gök baba Tengri, toprak ana
Metafiziksel düşüncede vahiy otorite ya da inanç temeli üzerinde varolduğu kabul edilen, varlık
ve değerin kaynağı olan mutlak, zorunlu, yüce varlık. Doğanın bir parçası olmayan, ama
doğanın yaratıcısı ya da nedeni olan, zaman ve mekan kavramlarının kendisine
uygulanamayacağı, varlığa gelmiş olduğu düşünülemeyen, doğadan çok daha kudretli ve
mutlak iyi olan doğaüstü, ezeli-ebedi ve sonsuz varlık.

Ötüken ve insanları koruyan
atalarının ruhları arasında güven içinde hissedip, onlara ve diğer doğa ruhlarına dua ederlerdi.
Büyük dağların, ağaçların ve bazı göllerin güçlü ruhları barındırdıklarına inanarak dualarını bu
cisimlere doğru yöneltirlerdi. Göğün ve yeraltının 7 katı olduğuna, her katta çeşitli tanrıların,
tanrıçaların ve ruhların varolduğuna inanılırdı. İnsanlar doğaya, tanrılara, ruhlara ve diğer
insanlara saygılı davranıp, belli kurallara uyarak dünyalarını dengede tuttuklarına inanırlardı.
Eğer bu denge kötü ruhların saldırısıyla ya da bir felaketten dolayı bozulursa bir Ötüken eski
Türklerin ve Moğolların geleneksel Inancı Tengricilikte Toprak Anaya verilen Isimlerden biridir.
Moğollarda Etugen, Itügen ya da Odigan gibi Şekillerinede rastlanır. Ötüken-Kültü Tengri-Kültü
ile birlikte özellikle GökTürk Kağanlığı Sırasında büyük Önem kazanmıştır. Ötüken Adı verilen
Ormanlarla kaplı bir Dağ eski Türkler icin çok kutsal sayılır. Bilge Kağan Orhun Yazıtlarında
Ötüken Dağının Türk Memleketinin Yüreği olarak Önemini Dile getirmisştir.

Bu
inancın kalıntılarını bugün;

Moğollarda (Moğolistan'ın yerli halkı. Doğu Asya
kavimlerinden. Asıl yurtları Moğolistan’dır. Kısa zamanda Asya kıtasının büyük bir
kısmına sâhip olup, yayıldılar.
Lamaizme entegre edilmiş şekilde), ve bazı
''hâlâ'' doğa'ya bağlı göçebe yaşam tarzı sürdüren Türk
halklarında,
Tengriciliği çoktan bırakmış halklarda da bu inancın birçok parçaları, mesela
Yakutlar veya (kendi dillerinde: Sahalar). Rusya Federasyonu içindeki Saha (Yakut)
Cumhuriyeti’nde yaşayan Türk halkı.

Ufak bir örnek:
"''Utançtan yedi kat yerin dibine girdim.."''
Tengricilik'in Ana HatlarıÇok tanrılı gibi gözükmesine rağmen aslında tek tanrılı bir din
olduğu düsünülür. Bu inanca göre Tengri tektir, en üstündür ve her şeyin yaratıcısıdır.

Tengriciler, kendi dinlerinin, kitaplı dinlerden önce de var olduğuna inanırlar.

Umay, Ülgen, Erklig Han gibi tanrı ve tanrıçalar, Gök-Tengri'nin özel melekleri olarak
da kabul edilebilir.

Tengriciler, doğaya çok önem verirler. Doğada bir dengenin
olduğuna ve bu dengenin değiştirilmesi durumunda insanların ve diğer canlıların zarar
göreceklerine inanılır.

Tengriciler, hayvanların ve bitkilerin de ruhları olduğuna
inanırlar.

Tengriciler, doğadaki diğer olguların da ruhları olduğuna inanırlar. (bkz.
Yer-Su İnancı)
Bazı dağlara, ormanlara ve ırmaklara kutsal değerler yüklerler.

Tengriciler, bazı gezegenleri, uyduları, yıldızları, yıldız kümelerini ve diğer gökbilimsel olguları
kutsal sayarlar.

Tengricilikte erkeğin toplumdaki statüsü kadınınkinken üstün
değildir.

Tengricilikte savaşmak, çatışmak, kavga etmek yasaktır. Sadece
savunma amaçlı bu eylemler gerçekleştirilebilir.
Eski Türk inancının adı Şamanizm değil,
TengrizmBugün Tengricilik adıyla tanıdığımız, eski Türklerin ve Moğolların geleneksel inancı,
kısa zaman öncesine kadar Şamanizm adı altında tarif ediliyordu. Ama Şamanizm terimi artık sırf
Sibirya inanç sistemini değil, bütün dünyadaki ilkel inançlar için kullanılıyor. Bu yüzden son
10-15 yıldan beri Türklerin ve Moğolların inancı için batılı bilimciler arasında gitgide
''Tengrizm'' ismi yayılmakta.

Julie Stewart "Moğol
Şamanizm'i" adlı makalesine şunları ekliyor:
:''Batılı bilim
adamları bu inanç için gitgide daha sık Tengrizm adını kullanıyorlar. Bu isim bu inanç için çok
daha isabetli, çünkü bu inanç tamamen Tengri'nin etrafına inşa edilmiştir ve insanların
zaten günlük ibadetleri için bir Şaman (Kam)'a ihtiyaçları yoktur''.
Tengricilik'in diğer ülkelerdeki ve toplumlardaki adları
Tengrizm sözcüğü henüz
yayılmak üzere olduğundan, farklı kavramlara da rastlamak mümkündür.

 
Tengrizm, Tänriizm

Tengerizm (Moğollarda)

Tangriizm ya da
Tangrizm (eski Bulgarların Tengrizm'i için [Tangra])

Tengrianizm (Rafael
Bezertinov'un kitabında)

Tengricilik, Gök Tanrı Dini, Gök Tengri Dini
(Türkiye'de)

Tengirçilik (Kırgızlarda, Tatarlarda, Kazaklarda ve
Altaylarda)TarihTengri-Kült'ünün en eski kanıtları 3000 yıllık Çin Kaynaklarında Hiung-nu
ve Tue'kue halkını anlatan yazılarda bulunmuştur

Hiung-nu'lar
hükümdarlarının kanları Tengri tarafından tanrısallaştırılmış olduğuna inanıyorlardı. Destanlarında
birbirinden bazen az bazen çok farklı olan yollardan, Tengri'nin yolladığı bir kurtun
tanrısal kanı hükümdarlarının sülalesine karışmış olduğuna inandıkları belirtiliyor. En eskisi ve en
yaygın olanı kutsal dişi Kurt Asena'nın destanıdır. 1000 yıl sonraki Türk hükümdarları bile
hala kendi köklerini Asena sülalesi ile bağlantıya getirip halkı tarafından bu yüzden yaşayan bir
Tanrı olarak görülüyordu.

GökTürkler

GökTürkler Türk toplulukları
arasında ilk olarak, inançları, kültürleri ve politikaları hakkında kıymetli bilgiler içeren yazılı
kanıtlar bırakan olmuşlardır. Orhon Yazıtları'nda Bilge Kağan eski Türk inancını sadece
bir söz ile açıklıyor:

:„''üzä kök tänri asra yağız yer kılıntıkda,
ekin ara kişi oğlı kılınmış.''“

(Üstte mavi Gök, aşağıda yağız yer
meydana geldiğinde, ikisinin arasında insan oğlu kılınmış.)

GökTürk hükümdarlarının
unvanları daima Tengri ile olan bağlantılarına değinir; mesela "''kök tengri
yaratmış''" ya da „''tänri täg tänri yaratmış Türk bilge
kağan''“

GökTürk İmparatorluğu'nda Tengricilik tek
tanrıcı bir din olarak görünüyor, ve birçok başka inançları da mutlaka barındırmış olan bu
ülkede büyük bir rol oynadığı kesindir. Kalıntıların birisinde Budizm'in Türklerin arasında
yayılmaması gerektiğini uyaran bir metin bulunuyor: Büyük Kağan'in kardeşi, Budizm
Türkleri umursamaz, tembel ve pasifist yaptığını ve bunun önlenmesi gerektiğini kaydediyor.

Ama bunun haricinde Tengriciliğin diğer inançlara karşı anlayışının ve hoşgörüsünün
kanıtlarını her yerde bulmak mümkündür. Mesela bir Kıpçak-Kağan'ının bir savaştan
önce ordusundaki bütün farklı inançlı din adamlarını bir araya toplayıp, onları şu sözlerle toplu
bir ibadete davet ettiğini biliyoruz: ''„Ne kadar çok Tanrı bizi desteklerse,
bizim için o kadar çok iyi olur!“''

Moğollar

Moğolların ve birçok Türk boylarının ulu önderi olan Cengiz Han'ında diger inançlara
karşı düşmanca bir tutumu yoktu. Savaş olmayan zamanlarda, hatta arasıra Budist
manastırlarda savaşlarından sonra dinlenir, meditasyon ve oruç ile "ruh'unu
arıtırdı". Tengrist halkları birleştirip insanlık tarihinin en büyük devletini kurmuş olan
hükümdar konuşmalarını daima, ''Sonsuz "Kök Tengri'nin"
(mavi Gök'ün) dileğiyle..'' sözü ile baslardı. Cengiz Han'ın
döneminde Tengricilik, Hunlardan ve GökTürklerden sonra tekrar ve son kez büyük bir
meşuriyet kazanmıştı.

Kubilay Kağan Çin'i fethettikten sonra oradaki yaygın
olan dinlerle de meşgûl olmaya başlamıştır. Örneğin; Tengricilik ile zaten akrabalığı olan
Çinlilerin "tek bir gök felsefesi" olan Tien Min'i taklit etmiştir. Ama özellikle
budist Uygur-Türk rahiplerin bilginliğine ve tahsillerine hayran kalmış ve onlardan bir
delegasyonu Buddha'nın felsefelerini Moğolların arasında da yaymak ve yeni bir Buddha
tapınağı kurmak görevi ile Karakorum'a göndermiştir. Bu rahipler sadece bugüne kadar
Moğolistan'da varolan Lamaizmi değil, eski Türk yazısını da Moğolistan'a
taşımışlardır.

Ama Budizm Tengriciliği bugüne kadar moğolistan'dan silmeyi
başaramamıştır. Buddizm Moğolistan'da sadece Tengriciliğin içine entegre edilmiştir.
Bugünkü Moğolların Budizmi sadece küçük bir Buddha heykelini, boylarının Ongun'u ve
ulu ataları Cengiz Han'in resmi ile birlikte çadırın kutsal sayılan kuzey köşesine
yerleştirmekten oluşmaktadır.Avrupa'daki TengricilikTengricilik Hunlar, Avarlar, Ön
bulgarlar (Türk bulgarlar), Komanlar ve daha geç bir zamanda Cengiz Han'in Altın
Ordusu tarafından Avrupa'ya da taşınılmıştır.

Bu inanç göçebe yaşamına o
kadar bağlıdır ki, Tengrici kavimlerin yerleşmiş bir yaşama geçişleri daima göçebe hayatı ile
birlikte Tengriciliği de bırakmaları, diğer inançları kabul etmeleri ile birlikte gerçekleşmiştir.
Göçebeliği bırakmayan kavimler Tengriciliği de bırakmamışlardır. Doğu ve Orta
Avrupa'da, Orta Çağ'ın sonlarına kadar hâlâ Tengri'ye dua eden bazı ufak
göçebe kavimlere rastlamak mümkün
olmuştur[http://www.free-hp.com/userdaten/289...ion_ungarn.pdf Urreligion der Ungaren]..

       :„..macarca olan "tudomany" sözcüğü (bugünkü Macarca'da
"Bilim" demek) eskiden "sihir" ya da "esrarengiz bilgi"
anlamına gelirdi. "Taltos" denilen Macar Şaman'ları günlerce sürebilen bir
baygınlıktan sonra "tudomandy"yi elde ederlerdi. "Taltos" sözcüğünün
etimolojisi Eski Türkçe "tal-" ya da "talt-"'dan (yeni Türkçe:
"dalmak") kaynaklanır ve "bayılmak" ya da "şuurunu
kaybetmek" anlamına gelir. Şaman olma işlemi, şaman olacak kişinin kendinden geçmis
bir vaziyette "Gök'e kadar uzanan ağaca" (Macarca "Tetejetlen nagy
fa") tırmanması ile gerçekleşirdi. Bu "Dünyalar Ağacı" bu halkların inancının bir
parçasıydı Wörterbuch der Mythologie, Band 2, Stuttgart 1973, Hsg. Norbert Reiter, S.249,
darin: der Aufsatz von M. de Ferdinandy, Die Mythologie der Ungarn..

Ön bulgarlar,
Gök tanrısı Tengri'ye "Tangra" derlerdi
[http://en.zonebulgaria.com/mountains...t_sanctuaries/ Tangrist sanctuaries] ve Tengricilik
için tipik olan dağların kutsallığına inanma kapsamında Balkan'ın en yüksek dağına
"Tangra" adını vermişlerdir. Bu dağın adı Osmanlılar tarafından 15inci yy'da
"Maşaallah"'a çevrilene kadar böyle kalmıştır. Bugünkü bulgarca'da
bu dağın adı Maşaallah'dan türetilmiş şekilde "Musala"'dır.

Ayrıca şimdiye kadar bulunan 80 civarında eski Bulgar run yazıtlarının neredeyse hepsinde
"Tangra"nın adı geçmektedir, ve Bulgarlardan öncede çoktan Trakyalılar ve
Yunanlar tarafından kutsal sayılmış olan ve eteklerinde eski Yunan tapınakları bulunan
Perpenikon Dağı'nın en yüksek zirvesindeki dikili taşa, eski verimlilik tanrıçası olan
Umay'in resmi kazınmıştır.

Bulgarların Tengriciliği 864 yılında Çar Boris Mikail
Kağan'ın hristiyanlığı kabul etmesi ile birlikte sona ermiştir.

Avrupa'ya
göç etmiş olan göçebe Tengrici kavimler, yerli olmaları ile birlikte zamanla eski inançlarını
unutmuş ve yerli Slav, Cermen ve Roman halklarının arasında erimişlerdir.
Diğer
Türkler
10uncu yy. önce de Araplarla ve Farslarla temasa girip (bazen gönüllü olmayarak)
İslam'ı kabul etmiş olan Türk boyları vardır, ama İslamı toplu halde kabul etmiş olan ilk
büyük Türk topluluğu 920 yılında Saltuk Buğra Karahan emiri altındaki Karahanlılar olmuşlardır.
Bundan sonra İslam, Orta Asya'nın güneybatısındaki Türk kavimleri arasında hızla
yayılmıştır.

Bazı Türk kavimlerinin İslam'a katılmadan evvel Nestoryan
hristiyanları olmuş oldukları hakkında da kanıtlar bulmak mümkündür. 581 yılından kalma bir
Farsca yazıda, bir savaştan sonra esir düşen Türk askerlerinin yüzlerinde Haç dövmeleri
bulunduğu tespit edilmiştir.

762 yılında Bögü Kağan, GökTürk ülkesinin
parçalanmasından doğmuş olan Uygur ülkesinde Mani Dini'ni ülkenin resmî inancı
olarak ilan etmiştir. Ama bu Farslılardan alınmış olan Mani Dini'nin eski Türklerin
Tengricilik ilkelerinle kesinlikle bağdaşmadığından dolayı Uygur halkının tümüyle bu dini kabul
ettiklerine inanmak zordur.

Bundan yüz yıl kadar sonra Uygurların çoğunluğu
Budizimi kabul edince, bu temelin üzerine ilk "yerleşik Türk Kültürünü"
geliştirmişlerdir. Hatta Budizmin öncüleri olup, Budizmi diğer halkların arasında yaymaya
başlamışlardır. Binlerce, Çince ve Sanskritçe Budist yazıları çok iyi bir kalitede özenle
Türkçe'ye çevirmişlerdir. Budizimi kendi kültürlerine göre şekillendirmiş ve hatta ilk kez
kadınlar için bir manastır inşa ederek "budist rahibeler" geleneğini çikarmışlardır.
Kırgızların bir saldırısından sonra bir süre tekrar göçebeliğe geri dönmek zorunda kalmışlardır.
Bugünkü Uygurlar çogunlukla müslümandır.

16ıncı yy.'dan sonra
Sibirya'nın Türk kavimleri Ruslar tarafından gitgide hristiyanlastırılmış ve
Slavlastırılmışlardır. Ama bu insanların hristiyanlıgında hâlâ bugüne kadar Tengricilik'den
kalıntılar bulmak mümkündür. Örneğin hâlâ şaman geleneği sürdürülmektedir ve insanların
köylerinde bulunan şamanlarına karşı güvenci o köyün papazına ya da doktoruna karşı olan
güvençlerinden daha büyüktür. Bugün Tengricilik artık sadece Moğollarda Lamaizm ile
karıştırılmış bir şekilde ve bazı hâlâ doğaya bağlı ve göçebe bir yaşam sürdüren Sibiryalı küçük
Türk kavimlerinde kalmıştır.

Tengriciliği bugüne kadar muhafaza etmiş olan
kavimler daima göçebedirler. Bazı müslüman Türkmen ve Kırgız boyları hâlâ tamamen veya
kısmen göçebe bir yaşam sürdürmektedirler. Bu boylarda eski ritüellerini İslamî dualar ile karışık
şekilde uygulayan şamanlara rastlamak mümkündür.

Son yüzyıllar içersinde birkaç
defa Tengriciliği modernleştirme ve tekrar uyandırma deneyimleri yapılmıştır. Bu çabalardan
Altay bölgesinde doğmuş olan birisinin adı '' Ak Yangtir (Ak din. Batılı bilimciler
''Burhanizm'' derler). 1902 yılından 1930 yılına kadar süren Ak
Din'in en önemli özelliği şamanlara ve Ruslara karşı düşmanlığıdır. Şamanlar yüzyılların
içersinde diğer dinlerden ritüeller taklit etmeye baslamış ve saçmasapan şeyler yapmaya
başlamışlardır. Ak Din şamanları Gök'ün (yani Tengri'nin) değil yeraltının; yani
kötülüğün temsilcileri olduklarını vurgulamış ve şamanları yok etmeye çagırmıştır. Bu Ak Din için
vaaz verilen toplantılarda şaman elbiseleri, şaman davulları ve hatta Rusların şeytanlığı olarak
görülen Rus banka notları bile yakılmıştır. Bu harekât 1930 yılında Ruslar tarafından şiddetli ve
kanlı bir şekilde bitirilmiştir.
« Son Düzenleme: Eylül 17, 2011, 12:47:33 ÖÖ Gönderen : SagittariuS »

İhtişamlı bi avare
WeBCaNaVaRi Botu

Bu Site Mükemmel :)

*****

Çevrimİçi Çevrimİçi

Mesajlar: 222 194


View Profile
Re: Tengricilik
« Posted on: Nisan 19, 2024, 12:46:03 ÖÖ »

 
      Üye Olunuz.!
Merhaba Ziyaretçi. Öncelikle Sitemize Hoş Geldiniz. Ben WeBCaNaVaRi Botu Olarak, Siteden Daha Fazla Yararlanmanız İçin Üye Olmanızı ŞİDDETLE Öneririm. Unutmayın ki; Üyelik Ücretsizdir. :)

Giriş Yap.  Kayıt Ol.
Anahtar Kelimeler: Tengricilik e-book, Tengricilik programı, Tengricilik oyunları, Tengricilik e-kitap, Tengricilik download, Tengricilik hikayeleri, Tengricilik resimleri, Tengricilik haberleri, Tengricilik yükle, Tengricilik videosu, Tengricilik şarkı sözleri, Tengricilik msn, Tengricilik hileleri, Tengricilik scripti, Tengricilik filmi, Tengricilik ödevleri, Tengricilik yemek tarifleri, Tengricilik driverları, Tengricilik smf, Tengricilik gsm
Yanıtla #1
« : Şubat 05, 2008, 11:54:55 ÖÖ »

[B]a[R]a[N]
*
Üye No : 4
Yaş : 33
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 5706
Mesaj Sayısı : 27 763
Karizma = 62877


paylaşım için sağol teşekkürler

İstek & Öneri ve Şikayetlerinizi: link (@) webcanavari . net Adresine İletebilirsiniz.
Yanıtla #2
« : Nisan 14, 2008, 05:11:35 ÖS »
Avatar Yok

HuNTeR-DeViL
*
Üye No : 3263
Yaş : 31
Nerden : Trabzon
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 1811
Mesaj Sayısı : 7 822
Karizma = 2088


Sağol. ßilgiler için

OnLyReLentless
Yanıtla #3
« : Nisan 23, 2008, 04:38:06 ÖS »

Ebru$h
*
Üye No : 547
Yaş : 32
Nerden : İstanbul
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 212
Mesaj Sayısı : 2 934
Karizma = 328


Emeğine SağLık Göz Kırp.
Yanıtla #4
« : Nisan 29, 2008, 08:53:13 ÖS »

mer_ve_g
*
Üye No : 1499
Yaş : 30
Nerden : Rize
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 357
Mesaj Sayısı : 4 269
Karizma = 592


pylşım içni tşklerR =)
Yanıtla #5
« : Mayıs 03, 2008, 11:06:34 ÖÖ »

Sahin07
*
Üye No : 3786
Yaş : 38
Nerden : Antalya
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 408
Mesaj Sayısı : 2 252
Karizma = 1453


emeğine sağlık çok güzel devamını bekleriz

Ah!Mümkün olsa
savaştan barış
barıştan insan yapardım
acıdan sevinç
sevinçten umut
umuttan dostluk yapardım
kurşun yerine çocuklara
her sabah şiir atardım.
Yanıtla #6
« : Mayıs 10, 2008, 12:48:41 ÖÖ »

Lady32
*
Üye No : 3262
Yaş : 37
Nerden : Isparta
Cinsiyet : Bayan
Konu Sayısı : 134
Mesaj Sayısı : 3 585
Karizma = 54


Bilgiler Icin Sağol.
Yanıtla #7
« : Mayıs 10, 2008, 01:29:37 ÖÖ »
Avatar Yok

seyyah
*
Üye No : 3239
Yaş : 33
Nerden : İzmir
Cinsiyet : Bay
Konu Sayısı : 2500
Mesaj Sayısı : 9 187
Karizma = 9172


Sağol. ßiLqiLeR İçiN.
Sayfa 1
Yukarı Çık :)
Gitmek istediğiniz yer:  


Benzer Konular
Konu Başlığı Başlatan Yanıtlar Görüntü Son Mesaj
Tengricilik
Mitoloji
Asortik Hatun 1 761 Son Mesaj Ekim 19, 2013, 11:16:16 ÖS
Gönderen : fromrose2


Theme: WeBCaNaVaRi 2011 Copyright 2011 Simple Machines SiteMap | Arsiv | Wap | imode | Konular