Dublin, İrlanda’nın başkenti ve aynı zamanda en büyük şehridir. Bitişik düzende inşa edilmiş binaların mimari biçimi Gregorien olarak adlandırılırken, kapılara da Gregorien Kapılar deniliyor. Kapıların renkli olması ile ilgili iki öykü anlatılmaktadır. İrlandalı ünlü yazar George Moore ve yine yazar olan Oliver St John Gogarty bir dönem yan yana iki evde yaşıyorlardı. Ely Place'teki komşulukları sırasında, komşulardan George Moore, Oliver Gogarty'nin neredeyse hergün sarhoş olup kendi evinin kapısı yerine George Moore'a ait evin kapısını çalmasından bıkmış ve evinin kapısını yeşil renge boyamıştır. Bunun üzerine, altta kalmak istemeyen Gogarty de kendi evinin kapısını kırmızı renk boya kullanarak boyamıştır.  Bu olaydan sonra, Dublin'in yerel halkı kapılarını değişik renklere (en fazla kırmızı) boyamaya başlamış ve bugüne gelindiğinde, renkli kapıları ile meşhur bir şehir ortaya çıkarmışlardır.









Diğer öykü ise, Kraliçe Victoria'nın ölümünden hemen sonra, Büyük Britanya İmparatorluğu bir yasa çıkarmış ve "Genel Yas" ilan etmiştir. Bu yas kapsamında, imparatorluk sınırları içerisindeki tüm kapıların siyah renk ile boyanması emredilmiştir. Genel olarak asi ve inatçı olarak bilinen İrlanda bu kurala uymamış ve normalde koyu renkli olan kapıları bile birbirinden canlı renklere boyamıştır.

Teşekkür ederim ne güzel kapıları Dublin'in ..

Teşekkürler