Bu gün Roma’ya giden turistlerin görmek için sabırsızlandığı yerlerin başında, San Pietro kilisesi ve Coliseum gelir. Birinin kutsallığı ve ihtişamı, diğerinin kanlı gladyatör oyunlarına sahne olması, buraların yılın her zamanında kalabalık turist kafileleriyle dolmasına sebep olmaktadır.

Eski Romalılar kanlı gladyatör dövüşlerine çok düşkündü. İçlerindeki kan dökme zevkini tatmin için, esirleri birbiri ile savaştırır, yırtıcı hayvanlara parçalattırır veya vahşi hayvanları kendi aralarında dövüştürürlerdi. Bütün bunların yapıldığı yerlere arena denirdi. Roma’daki arenaların en büyüklerinden birini MÖ.29’da Statilius Taurus adlı prens, kendi adına yaptırmıştır. Bu arena, MS.64 yılında büyük bir yangında yandı.

Flavienler, Roma’nın eskisinden çok daha büyük bir arenaya ihtiyacı olduğunu bildiklerinden, hızla yenisi için hazırlıklara başladılar. Yeni arena eskisinden daha büyük olacak, daha çok insan alacaktı. Vespasianus devrinde başlanan kaba inşaat, Titus devrinde sona erdi. (69-81) Dominitianus devrinde (81-96)dekorasyonu tamamlandı. Bu gün Coliseum adı verilen bu muhteşem yapı, 80 yılından bu yana şiddetli depremlere, fırtınalara ve yağmurlara karşı bütün haşmeti ile ayakta durmuştur.

Bu arenada, Roma halkının görmek istediği şey kandı. Esirler, vahşi hayvanlara parçalatılır, gladyatörler canları için savaşır, hırsızlar ve canilerin cezası orada halkın gözü önünde verilirdi. Arenada yırtıcı hayvan döğüşleri yapıldığından, meydanın etrafı kalın demir parmaklıklar ile çevrilmişti. Bunun etrafında sıralar ve localar bulunur, parmaklıklar sayesinde halk yırtıcı hayvan saldırılarından kurtulurdu.

İmparator ve ailesi, gösterileri onlar için özel yapılmış yüksekçe localardan seyrederdi. Arenayı dolduran 87 bin asil, 45 bin orta sınıf halk ve 5 bin kadar basit halk, dahiyane bir şekilde planlanmış kapılar ve koridorlardan her hangi bir izdiham olmadan içeriye girer ve boşaltırdı. En iyi yerler, tabi kii arenaya yakın olan yerlerdi. Fakat, anfi o şekilde inşa edilmişti ki, en üst basamağa dolan halk bile, bulunduğu yerden rahatlıkla gösterileri seyredebilmekteydi.