Fransa'nın Rusya'ya yardım götürmek ve Osmanlı devletini savaş dışı bırakabilmek için açtığı cephedir. Ayrıca savaşa henüz girmemiş olan Balkan devletlerini savaşa sokarak Bulgaristan ve Avusturya-Macaristan'a karşı cephe açmak niyetlerinin tezahürüdür.
Türklerdeki mânevî kuvvetle 18 mart 1915'te dünyanın en büyük deniz gücü, yedi saat içinde boğazın sularına gömülmüştür. Çanakkale'nin geçilemeyeceği dünyaya ispat edilmiştir. Anafartalar, Conkbayrı, Arıburnu, Kanlıtepe, Kirte gibi bölgelerde çok çetin çarpışmalar olmuştur.
Çanakkale muharebeleri, Boğaz muharebesi ve onu izleyerek Gelibolu yarımadasında geçen kara muharebeleri, dünyanın en modern ve en güçlü silâhlarıyla donatılmış, en büyük zırhlı gemilerinin cehennemî bombardımanları altında karşılıklı siperlerde boğaz boğaza, göğüs göğse geçen ve harp tarihlerinde benzeri görülmemiş, baş döndürücü ve Türkler için adeta ''var olmak ya da yok olmak'' gibi büyük bir mücadeleler silsilesidir.
Bu itibarla, Çanakkale muharebeleri tarihin akışı içinde yalnız Türkiye açısından değil, siyasî ekonomik ve kültürel yönleriyle dünya tarihini etkileyen birçok gelişmeleri ve sonuçları önemli bir dönüm noktası olmuştur.
Türk ordusunun anlaşma devletlerine karşı denizde ve karada olmak üzere elde ettiği zaferler hiç kuşkusuz, çok üstün maddî güçler karşısında savaşan Türk askerinin, onlarca belki unutulan çok daha üstün mânevî gücünden kaynaklanan özveri dolu, eşsiz bir cesaret, iman ve kahramanlığının göstergesidir.
Çanakkale zaferinin Türkiye açısından öneminin bir değerlendirmesi yapılacak olursa, Sami Paşâzade Sezai'nin de belirttiği gibi, ''Çanakkale müdâfaası üç mucizeler muharebesidir. Hâli kurtardı, maziye hamâset ve azâmetini iâde etti, vatanımızı bir vatân-ı ebedî yaptı.'' Kendine özgü bir pervâsızlık ve bir atılganlık şuuru içinde hareket eden Türk ordusu, ''Hasta adam'' diye adlandırılan bu millet, Balkan harbinden kalma ezikliği üstünden atmış can çekişen bir imparatorluk içinde kahraman bir milletin varlığını, bütün dünyaya ispat etmiştir.
Bütün dünyayı şaşırtan Çanakkale zaferi, Türkiye ve Türk halkının yeniden doğmasıyla sonuçlanan Kurtuluş savaşının başlangıcı olmuştur. Barışın, kardeşliğin, hürriyetin, insan haklarının, demokrasinin hazmedilmesi insanlık tarihi açısından çok mühim unsurlardır.
Çanakkale'de birbirine karşı savaşırken hayatlarını kaybetmiş yüz binlerce genç insan, bugün Gelibolu yarımadasında Mehmetçiklerle beraber yatmaktadır. Bu savaşın sonunda yarım milyon insan ölmüştür. Osmanlı devleti ani çöküntüden kurtarılmış, Rusya'da rejim değişikliği olmuş ve Avrupa süper güçlerinin yenilmezliği efsanesi son bulmuştur. Çanakkale cephesinde görevli olan Amiral Fisher isimli komutanın, Churchill'e yazdığı bir mektubunda şu cümle dikkate şayandır.
''Kahrolası Çanakkale boğazı! Bize mezar olacak.''
Gerçekten şöyle bir düşündüğümüzde bu mücadelelerin, bu hadiselerin vukuunda çok yüksek bir ruh yapısı yüce bir imanın olduğu bize kendini gösteriyor. 270 kg'lık top güllesini tek başına kaldırıp topa koyan Koca Seyyidler bize o zamanı, bu ruh hâlini, en güzel şekilde anlatmaya yetiyor. İstiklâl marşımızın şairi merhum Mehmed Akif Ersoy da Çanakkale şehitlerine ithafen yazdığı şiirinde şöyle diyor:
Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdât inerek öpse o pâk alnı değer.
Sana dar gelmeyecek mâkberi kimler kazsın?
Gömelim, gel seni tarihe, desem sığmazsın.
| WwW.WeBCaNaVaRi.NeT | > .::| $ Eğitim & Öğretim $ |::. > Ödev Arşivi > Tarih (Moderatör: WeBCaNaVaRi)
Konu: Çanakkale Zaferi Üzerine
Yazdır
Gelişmiş Arama
Mart 17, 2015, 10:50:35 ÖÖ